Achilles vs Yağlar ( Ketojen diyet)

tabii paylaşırım 112 kiloyum yüzde 16 yağ oranım var. Bulktayım şu an normal beslenme yapıyorum. Sonra tekrar diyet.. Tekrar söylüyorum kimseye bu diyeti yapmayan aptal falan demiyorum..Bunlar sadece alternatif.

 

Hala anlayamadığın birşeyler var, ne camiasından bahsediyorsun sen. Bizi senin bahsettiğin camia neden ilgilendirsin. Bu spor ulusal ve bilimsel bir spor. Buraya gelen herkez vücudunu adam etmek istiyor. Ancak aramızda bu işte gerçekte çok ileri seviye insanlar var. Onlara saygım sonsuz.

Burası bodybuilding ve body fitness sitesi. yanılıyorsam düzelt. Önce siteye girerken iyice bir başlığa göz atmalısın.

Şahsen ben sağlıklı düşünen bir beynim kısıtlı bir bütçe ile atletic bir vücudum ve diğer benim gibi dusunen saygıdeğer dostlarımada yardım etmeye çalışıyorum.

Vücudumu öströjenle doldurup yüzümünde balon gibi şişmiş vaziyette görülmesi benim hoşuma gitmiyor.

Kuru ve sade olmayı tercih ediyorum. Atletik ve güçlü.

Sizin ne yaptıgınız hangi camiada takıldığınız beni enterese etmez kimseyi enterese etmez.

Lütfen birde görüş bildirirken bilimsel olmasına dikkat edin.

 

Sorun şurdan kaynaklanıyor daha güçlü daha kaslı kimse o bu işi en iyi biliyor giibi düşünüyor. O yüzden tartışmak yersiz buraya resim koysam da hıı sen haklıymışsın dense bile bana bu bana ne kazandıracak. Bu yüzden karşı görüş belirtip bakın şu konuda haksızsınız bu yüzden dendiğinde tartışma konusuna girmek en mantıklısı. Yoksa boşuna sinir bozmaktan başka bir surum yaratmıcak bu bakış açısı..

 

Bulktan sonraki definasyon periyodunu ilgi ile bekliyorum,%16 yağ oranı çokta yüksek bir değer değil gçireceğiniz temiz bir bulktan sonra yaklaşık %20 civarında bir yağ oranına sahip olsanız ve definasyona başlasanız %10-12 civarı bir yağ oranı ile definasyonu tamamladığınız takdirde çok güzel sonuçlar çıkacağı kanaatindeyim, iyi çalışmalar ...

 

Bu sporu yapan çoğu insanda gördüğüm en önemli gelişim sporun egolarını törpülemiş olmasıydı. Ama ne yazık ki kimi insanlarda bunu görmek zor.

Kendisi sigara içen ama insanlara içmemesini söyleyen doktora, önce sen bırak sonuçlarını görelim sonra biz bırakırız demek gibi bişey bu.

Herhangi bir spor eleştirmeninin bir sporcuyu eleştirmesi için önce ondan daha iyi sporcu olması mı gerekir? Ne biçim bi mantık bu, hadi mantığı geçtim insanlar hakkında konuşurken bari biraz saygı gösterebilseydin bu bile yeterliydi.

 

Umut bulktan sonra ud2 adlı bir diyet prohgramı uygulayacağım %14 ten sonra %10 a kadar bunla devam edicem. Çünkü yüzde 14 ve daha altında olmak gerekiyor bunu uygulamak için. Yarışmacı diyeti diye geçiyor yurtdışında. Onunda çevirisini yapar koyarım siteye hatta. İlk bir dönem düşük karbla keto yaparım sonra hızlı yağ yakımla %14 e düşmeye çalışırım. Sonrada ud2 yaparım.

 

O dönemin gelmesine daha çok var aslında en erken martın 15'i olur o dönem için 3 aylık bir sürede 8-12 kg arası yağ kaybı yaşatabilirsiniz vücuta çok rahat, yeni bilgileri ve güncellemelerinizi ilgiyle bekliyorum, kolay gelsin ... Bulkta bel ölçünüzü düzenli olarak almanız size avantaj sağlayacaktır doğru yolda olup olmadığınızı rahatlıkla anlayabilirsiniz, saygılar ...

 

Birşey danışmak isterim. Vücudum yağlıyım diyecek kadar yağlı değil 1,79 boy ve 75 kilo civarındayım karın bölgemde hafif yağlanma var. Ben bu diyeti yağ yakımından ziyade yağdan gelen yüksek enerjiden faydalanmak için yapmayı düşünyorum uzun bir süredir.. Ancak sadece düşünme aşamasında kaldı hep. Konuyu devamlı surette takip edip bu düşünceye sahip başkalarıda var mı diye bakıyorum. Bu konuda tavsiyeniz nedir. ?

Ciddi manada güçsüz olduğumu hissediyorum bazen. Antrenmanlarda çok çabuk kesiliyorum.Daha önce creatin kullanımım oldu ancak bikaç aydır ekonomik sebeplerden sadece optimum whey ile idare ediyorum. Genelde çalışmalarım patlama şeklinde geçiyor. Bütün enerji kısa bir sürede boşalıyor. Antrenmanın başları çok güzel ancak 25 dk lık başlangıç sonrası güç kaybı yaşıyorum. Bu sebeple acaba yağ yakımı benim sorularımın cevabı olur mu ? Yorumlarınızı bekliyorum

 

Göbek yağınızın fazla olmasının ve güçsüz olmanızın çok sebebi var.

birincisi insulin ile kalitesiz besinleri kullanarak aşağı yukarı oynamak

ikincisi düzensiz uyku

üçüncüsü yetersiz c vitamini tüketimi

dördüncüsü, yağ ve proteinden eksik beslenme

beşincisi yanlış idman stratejileri uygulamak

altıncısı kardio çalışmaları yapmamak.

yani gördüğünüz gibi çok çeşitli sebepleri var.

Öncelikle bu diyete geçtiğinizde gerçekten çok enerjik oluyorsunuz. Ancak çok hızlı yağ kaybı olmuyor.

İnsulinin tam tersi bir hormon çalışmaya başlıyor. Bununda adı Glukagon.

ancak uzun vadede mükemmel bir beslenme.

Ara ara karbohidrat ekleyebilirsiniz. Ancak miktarları yüksek olmamalı.

Bu diyetin iki türlüsü var.

birincisi sabah erken saatlerde, antreman öncesi ve antreman sonrası glikojen yükleme.

ikincisi hafta sonları uygun glikojeni yükleme

birinciside uygulanabilir

ikinciside uygulanabilir.

ancak ilk başta 3-4 hafta ikincisi uygulanmalı.

daha sonra birincisi uygulanabilir.

Kan sekerini düşük tutugunuz sürece yağ yakımı sağlanır.

Kan sekeri eğer 60 miligramın altına düşerse glukagon ve kortizol kanda artar ve proteinlerin gliserol bölümünden + yağlardan glikoz yapılır.

İnsan sağlığı için mükemmel bir diyettir.

Özellikle Düşük kan şekeri sağlayan karbohidratlar diyete ilave edilebilir.

Sebzeler ve çok az şekerli meyveler çok yavaş salınan tahıl ürünleri.

Bol bol yeşil yapraklı sebze.

Ancak hiç bir şekilde karbohidrat ana enerji kaynağımız olmamalı sadece neşelenmek ve gülmek için insulin çalıştırılmalı.

Saturred fat( hayvansal doymuş yağlar) daha fazla tok tutar ve enerji verir.

O yüzden kesinlikle daha fazla doymuş yağ tüketicez bu diyette.

Doymamış yağlar çok çabuk acıktırır. O yuzden bunları es geçiyoruz.

Ana yemeklerimiz doymuş yağlarla yapılmalı.

daha fazla bilgi istiyorsanız ben buradan verebilirim.

 

Sadece antrenman sonrası basit şeker düşünüyordum diğer zamanlarda diyetin yükümlülüklerini yerine getirecektim. Çünkü ölçü için bunun gerekli olduğunu okumuştum. Bu konudaki düşünceleriniz nedir?
Bildiğim kadarıyla glukagon karaciğerdeki glikojenin salınmasına sebep olarak kan şekerini yüksletmede katkı sağlamaktadır. Zaten katı bir diyet dahilinde şeker oranı iyice düşmeden vücut ketoza girmeyecektir.

Söylediğiniz şekilde vücuda şeker alımı günlük periyotlar halinde olacak. Yani az da olsa sürekli bir şeker girişi mevcut değil mi ? Bu şekilde daha çok ketojen diyetten türetilmiş bir diyettenmi söz etmiş oluyoruz ? Yoksa amaca yönelik değişiklikleri mi uygulamış oluyoruz.? Diyeti amacından saptırmamış oluyoruz değimi ?

 

Doymuş yağlarla karbonhidratları birleştirmek hata olur. Doymamış yağlarla karbonhidratları birleştirmek daha akıllıca olacaktır. Doymuş yağlarla birlikte eğer düşük karbonhidratlı bir besin tüketecekseniz bunda sorun yoktur ya da protein tüketecekseniz. Kısaca kimseye tereyağıyla pilav yapmalarını önermem. Fakat zeytinyağıyla pilav yapıp yenebilir.

Ketojen diyet yapıyorsanız da doymuş yağları kullanmanız daha akıl karı olacaktır. Çünkü çok düşük karbonhidrat alımı vardır. Ayrıca doymuş yağlar testoyu yükseltme konusunda muazzamdırlar.

Biraz karışık görülebilir ama uygulanan diyetten diyete değişir bu durumlar.

Mesela yağsız lapa pilav yiyen arkadaşlar var sanırım sitede. Bununla ilgili araştırma yapılmış.
İlk önce araştırmayı koyayım.

A relatively recent trial examined the effects of 3 diets consisting of roughly 1400 kcals each for 8 weeks, followed by 4 weeks of maintenance [3]. The diets had the following macronutrient proportions: a) very low fat (70% carb, 10% fat, 20% protein), b) high unsaturated fat (50% carb, 30% fat, 20% protein), and c) very low carb (4% carb, 61% fat, 35% protein). Since none of the groups were told to separate their fat and carb intake, the high unsaturated fat group should have lost the least amount of fat because of all that dreadful mixing, right? On the contrary, no significant differences were seen in total weight loss, or loss of bodyfat percent. And here’s the kicker: this lack of difference in bodyfat reduction was seen despite the distinctly different effects each diet had on fasting insulin levels.

Kilo verme konusunda 3 çeşit farklı diyet uygulanmış gruplara. Birinci gruba çok düşük yağ diyeti, 2. gruba yüksek doymamış yağ, yüksek karbonhidrat diyeti, 3. gruba düşük karbonhidrat diyeti. Burdan bakıldığında yüksek yağ yüksek karbonhidrat diyetinde diğerlerinden farklılık gözükmesi kesin gibi gözüküyor. Fakat kilo ve yağ düşüşlerinde fark oluşturacak bir durumla karşılaşılmamış.

Antreman sonrası karbonhidrat alımı şart değil ama hafta sonu hakkıyla karbonhidrat yükleme günü yapmalısın. Yoksa kas kaybı kesin yaşarsın bunu belirteyim.

 

Sayın turquase, öncelikle antreman sonunda karbohidratlı bir besin almanız gerekiyor ve bu basitten ziyade kompleks karbohidrat olmalı ve kana daha yavaş salınmalı. Hızlı salınan karbohidrat benim tercihim değil. Bu tarz karbohidratlar insan psikolojisine zarar veriyor. Whey ile beraber alınırsa anca olsa olsa Desktroz olabilir. Yada taze sıkılmış üzüm suyu oda bulabilirseniz.

Eğer illa basit karbohidrat istiyorum diyorsanız siyah çekirdekli kuru üzüm yiyeceksiniz. Kesinlikle insanların rafine ettiği hiç bir ürün kullanılmayacak.

Basit şekerin esprisi direk insulin salınımı yaratmak. Bizim istemediğimiz şey nedir? çok yavaş insulin salınımı ve insulini bloke edip glukagonu çalıştırıp vücudu yağ yakmaya itmek ve aynı zamanda çok yavaş insulin salınımı ile haftada 3 idman yapacaksak glikojen depolarını doldurmak.

Ketojenik diyetle glikojen deposu doldurmanın çok yolu var.

ilk 4-6 hafta faydalı karbohidrat hafta sonu kullanılmalı

ikinci periyot faydalı karbohidrat Sabahın erken saatleri antreman öncesi ve antreman sonrası verilebilir ancak miktar çok önemli ve çok dikkat edilmeli.

Canınızı sıkmayın bunun içinde çözümlerim var. Hemde mükemmel enerji veren çözümler.

Özellikle sıkma portakal suyu ve elma püresi ve çeşitli meyvelerin püreleri, tam olarak bu iş için ideal.

bu iş için Zaman ayırmanız şart.

Özellikle yemek yerken yeşil yapraklı sebzeleri tüketebilirsiniz. Sebzeler düşük karbohidrat içerir ve psikoloji için mükemmeldir.

Doymuş yağlar kesinlikle mükemmeldir.

Ben beyaz pirinç ve insanoğlunun rafine ettiği hiç bir ürünü tavsiye etmem.

Pankreas aşırı çalıştıran her şekerli üründen kaçınmalıyız. Bu HPA yolunu aktif duruma getirir.

dolayısıyla çok mükemmel çözümler mevcut. isterseniz paylaşabilirim.

İnsanoğlu yapısal olarak tatlı besinlere eğilimli ancak bu eğilim zamanla yok olma noktasına geliyor.

İyi uyunmalı, ve haftada 2-3 idman yapılmalı diğer zamanlarda bol bol uzun yürüyüş yapılmalı.

Ana notumuzu yazalım insan vücudu daima yağ harcama eğilimindedir. Yağlar kesildiği zaman depresyon belirtileri başlayabilir.

O yuzden ilk 4-6 hafta hiç bir sınır yok doyana kadar yağlı besleneceksınız. Yiyebildiğiniz kadar yağlı.

6 hafta sonunda mitokondriler mükemmel bir şekilde işlevlerini yerlerine getirmeye başlayacaklar.

Doymuş yağların sindirimi uzun sürer, Tereyağı ve diğer hayvansal kaynakları yağlar çok uzun zaman diliminde sindirilir.

Buda ne demek? daha fazla tokluk demek.

Doymuş yağ tüketen biri 2-3 saatte acıkıyorsa

doymamış yağlarla beslenenler 8-9 saatte anca acıkıyor. Oda tekrar canları yemek isterse. ipler benim elimde olmayacaksa ne yapayım öyle beslenme programını.

Doymamış yağların işlenmemiş olanları altını çizelimde evet işlenmemiş olanları mükemmel derecede iyi ve güzel işlevleri var.

Özellikle iç yağı ile yapılan kebab yediğimde ve bir 20 gram bitter çikolata ile saatlerce enerjik durumda oluyorum ve çalışabiliyorum.

Tam olarak 10 saat boyunca yiyecek alma ihtiyacının ortadan kalktığını kendim test ettim.

ayrıca metabolik sendrom ve insulin direnciniz varsa bu düzeliyor.

Ben pirinç kullanmaya karşıyım.

Tahıl ürünlerine karşıyım ancak

Tam tahıllı ürün kullanılacaksa eğer

Kabuklu yulaf
Esmerpirinç
Rafine edilmemiş bulgur kullanılmalı.

Biraz sertim bu konuda asla taviz vermem. Sürünürüm ölürüm ama kurallarımdan taviz vermem.

Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 22:35 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 20:40 ----------

kavram hatası yaptım, doymamış yağlar çok yararlıdır demek istiyordum.

Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 23:10 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 22:35 ----------

Doymuş yağlar ve kaliteli protein tek başına bile yeterli olur aslında ancak yanına çok küçük oranlarda karbohidrat içeren besin eklenmeli.

Özellikle ben yüzde 80 oranında kakao yağı içeren bitter çikolatayı bu konuda tek geçerim. Aslında bulunabilirse doymuş yağ içeren(trans yağ değil) bitter çikolata bulunmalı.

Doymuş yağ+ 20-30 gram bitter çikolata = bitmek bilmeyen enerji.

Ancak sunu ekle achilles, uyku uyumayan insanların günde en az 8 saat uyumamız şart.

Bana kalırsa 10 yada 12 saat.

Ketojen diyetle uyumamak dunyanın en büyük yanlışıdır.

Kaldıki ben insulinin çalışıp çalışmadığını dair hissedebiliyorum.

En geç 11 ( az sonra uyuyacam) en erken 9 gibi yatakta olmak lazım.

Unutmayınki vücudumuz esas gece yağ asitlerini okside etmeye başlıyor ve metabolizma ve vücut faaliyetleri geceleyin düzenleniyor.

10dan sonra vücut glukagon ve kortizol kontrolünde.

 

Valla coyote tek başına yağ ve protein kullanımı kaslanılmak isteniyorsa ve ya kas korunmak isteniyorsa yeterli olmaz. Ketojen diyettede zaten bu böyle glikojen depoları hiç tam olarak dolmayacağı için kaslar devamlı sönük ve bitik gözükecektir. O yüzden hafta sonları karbonhidrat yükleme dönemleri şarttır. Bu kas kemik kütlesindeki kaybı engelleyecektir. Ya da antreman öncesi sonrası şeklinde alınacak karbonhidratta bunu yerine getirecektir. Ketojeni biz normalde burda hep yağ yakmak için kullandık. Fakat kas kazanımı için kullanıldığında haftada 2 gün full devasa karbonhidrat yükleme dönemi yapılır. Mesela biri çarşamba biri c.tesi gibi. UD2 diyeti var mesela % 14 ten aşşağı düşemeynler kullanıyor genelde. Düşk karbonhidratla yapılır ama sonunda onda bile devasa karbonhidrat alımı yapılır. Yani hiçbir diyet 0 karbonhidrat değil bakıldığında ama bu diyetle tabii kaslanılır o ayrı. Bunun için birey kendi yapısını iyi bilmek zorunda. Ben kimseye düşük karbonhidratla bulk olmayı önermem. Normal karbonhidratlı bir diyetle daha kolay şekilde hedefe ulaşılır. Ketojen diyet yapmak isterseniz eğer artık vücudunuz istenilen seviyeye gelmiş ve ya yağ yakmak için kullanımı daha yerinde olacaktır. Mesela yüzde 10-12 civarına indirdiniz vücut yağ oranınızı bunu korumak için bu diyetten yararlanabilirsiniz ve ya daha düşük yağ seviyelerine düşmek için. Kas yapmak bu diyette çok meşakatli bir iştir. Fakat bunları umursamıyorsanız benim testom hep yüksek olsun, vücudum su tutmasın vb. şeyleri önemseyen biriyseniz tam size göre. Bunlar hep alternatif diyetler. Kimi beğenir kimi beğenmez. Benim kişisel görüşürüm herkesin en azından hayatında 2 ay şu yeme şeklini denemeleri. Enerjide, libidoda vb. konularda sizdeki değişiklikleri görünce aslında baya şaşıracağınıza eminim.

 

Sayın achilles, Ben karbohidrat kullanmamalıyız demedim hiç bir zaman zaten ketojenik diyette insan yapımı karbohidrat yasaklanmalı dedim. Çünkü insan yapımı olmayan rafine edilmiş karbohidratlar kan şekerini 60 miligrama düşürmüyor. Dolayısıyla ketojenik duruma çok geç düşüyorsunuz.

ikincisi vücudun yağı mükemmel kullanması 6-8 haftayı buluyor ve yağdan gelen enerji kas yapımında kullanılmıyormu?

Protein yapıtaşı demiştik, devamlı surette aminoasitler kas yapımında kullanılır. Eğer vücudunuzu glikojen kullanmaktan çıkardığınız an karbohidrat değil yağ enerji olarak tercih edilir.

İnsan beslenmesinde yağı aşırı kesmek zararlı demiştik.

Kas glikojen depoları dolmaz diyorsunuz. Bu diyetin çok değişik varyasyonları var sizde biliyorsunuz.

Kaslarınız sönük gözüküyor tabiki çünkü kaslarda glikojen eskisi kadar yok yani kaslarınız olması gerektiği gibi gözüküyor yalancı yada sahte bir ölçü durumu yok. Sonuçta kas lifleri korunuyor ve buda hipertrofi aralığında çalışmanıza engel değil.

Kuru kütleye ulaşılmak isteniyorsa ve korunması için daima ketojenik beslenilmeli.

Önce yağlanarak kaslanmak fikri bence iç açıcı değil. Vücut sağlığı açısından çok titiz beslenmeliyiz.

Ayrıca ketojenik diyet insan yaşamına uygun değil özellikle bilgisayar kullanımı ve masa başı insanları çok zorlanıyorlar. Peki afrika halkları nasıl yaşayabiliyor?

Bu diyet insan sağlığı için en mükemmel diyet.

benim anlatmak istediğim bu.

Glikojen doldurmak için illaki rafine edilmiş karbohidratlar lazım değil.

Kaldıki zaten yağ asitleri mitokondrilere okside oldukça doğal olarak yağ sınırsız enerji kaynağı. Yani enerjiniz bitmiyor.

Kendim bisikletimle denedim, ketojenik beslendiğim zaman tam 8 saat pedal çevirebiliyorum. istanbul-izmit arasınıda 8 saatte alabiliyorum.

Bu arada iyi bir bisikletim oldu Yazın yaptıgım denemem buydu.

Glikojen kaslarda sürekli boşalmaz. Eğer siz gün içinde azar azar ve insan yapımı olmayan ve kan şekerini aniden fırlatmayan karbohidratları verirseniz bunu beyniniz kullanır.

Ağir idmanlardan önce ve sonra dileğimize göre glikojen yükleyebiliriz. Ancak tahıllar için kötü diyorum.

Kullanılacaksa meyve püreleri, ve rafine edilmemiş kabuklu tahıllar kullanılabilir.

Kesinlikle ağir idmanlardan sonrada Whey ile beraber desktroz alabiliriz. Yada kefir tüketebiliriz.(benim tercihim)

Kaslarda glikojen tabiki fullenecek ve bir dahaki idmana kadarda yükleme yapılmamalı.

Kaslardaki glikojeni idman öncesi arttirip (idmanın durumuna göre) idman sonunda desktroz, taze sıkma portakal suyu, taze sıkma meyva suları, taze sıkılmış üzüm suyu, bal, gibi besinler alınabilir.

Çeşitli meyvelerin sularını sıkmak mesela.

1. Antremanlardan önce insan yapısı ile uyumlu (homestaz) karbohidratlı besinler alınabilir ancak aşırıya kaçılmamalı.

2. antreman sonunda eksilen glikojen yerine koyulmalı bunun için taze sıkılmış meyva suları alınabilir( üzüm tercihim)

3. Sabah saatlerinde Bal yenebilir ancak1 yada 2 kaşık.

gün içinde daima düşük şeker içeren meyvalar ve sebzeler aynı zamanda siyah çekirdekli kuru üzüm alabiliriz.

Haftada 2 gün bitter çikolata tüketilebilir.

Ancak bunları yapabilmeniz için iyi bir uyku duzeniniz olmalı. Mumkunse işiniz ofis te olmamalı.

Yoksa baş ağrısından bırakın ketojen diyet yapmayı kendi diyetinize bile konsantre olamassınız.

Florasan ışıkları ve insanların kapalı ortamlarda yaşaması insanların psikolojisine hasar veriyor.

Özellikle florasan ışıkları insan sağlığı için berbat.

Ketojenik diyette nasıl berbat ve saçma bir yaşantının içinde olduğunuzu anlıyorsunuz. Çünkü bütün stress bütün çıplaklığı ile hissediliyor.

Köylerde yaşayan insanlar ketojenik besleniyorlar ve enerjilerinin büyük bölümünü yağdan elde ediyorlar. Ben güçsüz bir köylü görmedim.

Köy insanlarının mükemmel olmasıda ketojenik beslenme sayesinde. Sonuçta sağlığın korunması için daha az karbohidratlı beslenilmeli.

Özellikle früktöz çok tehlikeli.

 

Peki Ketojen diyetin karaciğer yağlanması gibi bir komplikasyona etkisi olabilir mi?

http://www.milligazete.com.tr/haber/karaciger-yaglanmasi-nedir-tedavisi-nasildir-115190.htm

6 ay boyunca bilinçsizce salona gittim ve hiç dikkat etmeden beslendim. 6 ayda 25 kilo verdim (115->90 kg - Boyum 1.85 - 23 yaşındayım.) ancak bazı sebeplerden ötürü sporu 3 ay kadar bırakmam gerekti ve sağlıkla ilgisi olmayan başka sebeplerden ötürü sıkıntılı bir dönem geçirdim ve beslenmeme hiç dikkat etmeden sürekli yemek yedim ve 15 kilo geri aldım. Şu an 105 kiloyum. 3 ay boyunca sürekli araştırdım aslında ve şimdi tekrar başlamak istiyorum.

Ketojen diyet ilgimi çekti, iyice araştırdım ve yapabileceğimi düşünüyorum. Çok yemek seçen birisiyimdir o nedenle diğer diyetlerdeki yediğim besinlerden mutlu değilim. Ayrıca yağ yakarken kas kaybına uğradığımı düşünmek motivasyonumu oldukça düşürüyor. Ketojen'deki beslenme tarzının diğer diyetlere göre benim için daha iyi bir alternatif olduğunu düşünüyorum. Tek dezavantajım sanırım cüssem. Dediğim gibi boyum 1.85, kilom 105. Bu oranlar için yaptığım kaba hesaplara göre günde 173 gr protein, 282-334 gr yağ ve 30 gr karbonhidrat tüketmem ve carb-up günlerinde 231 gr protein, 2310-2772 gr karbonhidrat tüketmem gerekli. Hesaplamalarım yanlış olabilir. Ancak dediğim gibi cüssem nedeniyle korkunç bir şekilde yemem gerekiyor. Bu sadece keto için değil bütün diyetlerdeki en büyük problemim. Bu kadar çok yemek yiyebilen (özellikle protein açısından) biri değilim, günlük protein ihtiyacımı zar zor karşılıyorum. Supplementlerim var ancak daha önceki 6 aylık spor dönemimde hiç kullanmadım, günlük proteinime hiç dikkat etmedim ve hem yağ, hem kas kaybettim. Yine de ketojen diyet benim için iyi bir alternatif gibi gözüküyor.

Fakat ilk satırda yazdığım soru aklıma takılıyor. Ketojen diyetin karaciğer yağlanmasına sebebiyet vermesi mümkün müdür? Doğuştan Hepatit B taşıyıcısım. Aktif bir hastalığım yok. Hayatım boyunca alkolü çok çok az tükettim o açıdan karaciğerimin sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Ancak yukarıda verdiğim linkteki makalede yağ ağırlıklı beslenmeden kaçının tarzı ifadeler kafamı karıştırdı. Sanırım karbonhidratın da dahil olduğu yağlı beslenme kastediliyor ancak yine de sormak istedim.

Düşük karbonhidrat, yüksek yağ ve yüksek proteinli bir diyetin karaciğere olumsuz bir etkisi olabilir mi?

Kusura bakma Achilles günlüğünde soru sormak istemezdim ancak bu konuda kafam karışık, yardımcı olursanız sevinirim.

Kolay gelsin.

 

Keto diyeti hiçbir sağlık sorununa yol açmaz. Şu ana kadar tıpta 1 tane bu diyet yüzünden ölen biri var. O da hiç sıvı tüketmeden bu diyeti uygulayan bir bayan. Sıvı tüketilmeyen hangi diyet olursa olsun zaten sorun çıkaracaktır. Ayrıca ketojen diyet yüksek protein diyeti değildir. Ortalama protein tüketimi yapılır. Yani yüksek yağ, ortalama protein, düşük karbonhidrat diyetidir.

Vinternatt sana bu diyeti uygula ve ya uygulama diyemem. Doğuştan hepatit b taşıyıcısıyım yazmışsın bu durumda sana evet bu uygundur ve ya değildir yazamam. Buradaki kimsede diyemez maalesef. Keto üzerinde yapılan tüm araştırmalar sağlıklı ve ya obez kişiler üzerinde yapılmış. Bu yüzden sana önerim normal bir diyet yapman. Yine düşük karbonhidrat yapabilirsin. Ketosisin içine girmeden tabii.

 

diyetin ilerleyen dönemlerinde karbohidrat alınabilir. Ancak miktarı çok önemli. Karbohidrat derken ekmekler hamurişleri pastalar tahıllar falan basit şekerler hepsi yasak.

früktöz içeren meyvalar ve glikoz içeren meyvalar. Böylece ketoya girip çıkıyorsunuz. 2 saat dışarı atıyor. Ama pozitif etki olarak kendinizi iyi hissediyorsunuz.

Özellikle ilerleyen dönemde, düşük şekerli meyveler kullanılabilir.

antreman öncesindede esmer pirinc yenmesini öneririm.

sabah saatlerinde siyah çekirdekli üzüm yenebilir.

çok değil ama yani bir avuç kadar falan.

bir tane muzda alınabilir.

daha ilerlediğinde diyete ara ara karb yüklemesi yapılabiliyor.

3. aya giricem nerdeyse artık ketojenik beslenmeye alışmış ve adapte olmuş biri olarak.

2 ay sonunda bünyeniz iyice ketoya alışıyor.

bunun için butun yaşamımı değiştirdim ama sonunda değdi. Sınırsız enerji kaynakları elimde.

akşam mutlaka erken yatılmalı.

en az 8-10 saat uyunmasını öneririm.

yüzde yüz ketojenik beslenmek iyi değil. onun yanında taze sebzeleri ve az oranda meyva ekleyin.

Diyetin asidik yükü düşüyor böylece.

günümüzdekinden 3 kat daha aşşağıya düşüyor.

Sistemi daha sonra şöyle değiştiriyoruz.

Yağ ve proteinle doyuyoruz.

Daha sonra günde 4-5 defa ufak ufak glikoz veriyoruz.

Böylece yağ yakılmaya devam ediyor.

Gelen glikozuda beyin kullanıyor yani böylece kendinizi iyi hissediyorsunuz.

hatta diyet bir yaşam tarzı haline getirilecekse,

karb içeren bazı baklagilleri eklemekte sorun yoktur.

böylece yediklerinizi yakabilir vaziyete geliyorsunuz. PRoblemde yaşamıyorsunuz.

Keyiflenmek istediğinizde yapılacak şeyler var.

 

Cayote yarın bende bu diyete başlıcam sabah ve antrenmandan sonra üzüm suyu içebiliyormuyuz?

 

Ketojen diyette yeşil sebzeler hariç hiçbir karbonhidrat alınmaz. Alınırsa ketosise girip girip çıkarsınız. Sonrada bir işe yaramıyor diye diyeti yapmaktan vazgeçersiniz. Bu diyette önemli olan ketoz halde kalabilmek. Karbonhidrat yükleme gününde yüksek miktar alınabilir karbonhidrat..

Aklıma gelmişken bu diyetin başka bir versiyonu da TKD. Onda da sadece antreman öncesi ve sonrası karbonhidrat alınıyor. 30 gram - 30 gram civarı karb. alınıyor. Bunda da yağ yakımı ketojene göre daha yavaş. Fakat işe yarıyor.

 

10 gün kadar tam hakkını vererek uyguladım.
yaş 30'a yaklaşıyor. bu spor sayesinde libido 18-19 yaşlardaki gibi zaten,
birde ketojonik diyete geçince günde en az 3 saat ereksiyon halinde dolaşıyorum
bana zararı yok ama partner için iyi olmuyor anladığıma göre şu anki izlenimler

neyse diyete gelince, kilo sorunum yok yağ oranım%11 benimkisi deneme amaçlı bir başlangıçtı

genel olarak tükettiklerim tavada sucuklu tereyağlı yumurta, pastırma, bol yağlı peynirler, keçi peyniri, kaymak, tereyağı, çig sebze, fındık,badem, ceviz,yer fıstıgı, zeytinyağı, keten toğumu, omega 3, kırmızı et, balık, hindi bu şekilde gidiyor..

sebzeleri yemeklerini cogu zaman buharda bişiremedim gunde 30 gr karb. miktarını 50-60 lara cıktıgı oldu.

anlatılanlara hak verdim, enerji artışı yorulmama durumları oluştu artık acıkmıyor daha az yemek yiyiyordum.

özetle günde 220 -240 yag, 290-310 gr civarı protein aldım.

diyeti yabancı forumlarda daha once bir miktar okumuştum hiç uygulamadım.

burdaki forumda, Achilles ve Coyete nin yazılarınıda görünce başlamamda vesile oldu.

hep aynı beslenme şekline takılı kalmayın. herkez en azından 7 gün keto beslenme şeklini uygulayıp sonuçları görmeli.