günde 5 yumurta zararlı mı?

Konusu 'Beslenme' forumundadır ve xfactory9025 tarafından 12 Ekim 2010 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 31 üye.
  1. Caribbean T
    Offline

    Caribbean T Üye

    Katılım:
    29 Nisan 2010
    Mesajlar:
    321
    Beğenileri:
    43
    Ödül Puanları:
    0
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Öğrenci & Sporcu
    Yer:
    İstanbul
    Ben gunde 35 tane yiyorum birşey olmuyor. :)
     
  2. Achilles1980
    Offline

    Achilles1980 Üye

    Katılım:
    19 Mayıs 2007
    Mesajlar:
    515
    Beğenileri:
    730
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Zayıflatma, Yarışma diyeti, Yağ yakımı vb.
    Yer:
    İzmir
    Herkese önerim Fat Head adlı belgeseli izlemeleri. Yağ, kolestrol ve karbonhidratın ne olduğunu çok açık ve net anlatmışlar. Ayrıca belgeselde yağ + protein yiyip karbonhidratı 100 gramın altında tutarak Mc. Donalds tan yiyerek bile zayıflanabileceği anlatılmış.
     
  3. oklahoma
    Offline

    oklahoma Yeni Üye

    Katılım:
    14 Ağustos 2010
    Mesajlar:
    1.005
    Beğenileri:
    322
    Ödül Puanları:
    0
    ama sağlıklı mı? yani kandaki keton cisimciklerin artması ve bunların karaciğere verdiği zarar vede bobreklere? bu şekilde bir diyet uyguladım vede sonuçta aldım ama yaşam tarzına donusturmedim. malum diyet kısa sureyle yapılır sağlıklı yaşam ise bir omur boyu ! bu diyetin dezavantajlarıylada ilgili makaleler çevrilmali bence. bu bir çok kaynakta karbonhidrat rejimi olarak geçiyor. bunu araştırıp yarar ve zararlarını paylaşıcam belkide bunu en doğru bir biçimde uygulamanın yararları daha fazla olacaktır. saygilarimla ...
     
  4. Achilles1980
    Offline

    Achilles1980 Üye

    Katılım:
    19 Mayıs 2007
    Mesajlar:
    515
    Beğenileri:
    730
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Zayıflatma, Yarışma diyeti, Yağ yakımı vb.
    Yer:
    İzmir
    Bana ketonların karaciğere ve böbreklere zarar verdiğini gösteren 1 tane bilimsel veri göster bu foruma bir daha uğramayacağım. 14 senedir bu diyetle beslenen tanıdığım biri var onu geçtim 49 senedir böyle yaşayan biri var şu an 79 yaşında ve sapasağlam.

    http://forum.lowcarber.org/showthread.php?t=287013&page=1&pp=15&highlight=bear+carniverous

    Yağı, yeşil sebzeleri, eti tüketmenin neyi yanlış çok merak ettim ya da nesi sağlıksız. Bununla ilgili binlerce makale var. Şu ana kadar gördüğüm tek zarar T4 hormonunun T3 hormonuna çevirmede zorluk yaşaması. Bu hangi durumlarda oluyor onuda belirteyim. Eğer 1500 kalorinin altında alıp 50 gram car. günde almıyorsan oluşuyor. Fakat biz CKD yapıyoruz yani hafta sonu karb yüklemesi yapıyoruz. Kısacası bilinen ve oluşmuş herhangibir yan etkisi yok. Herkesle tartışırım bu konuyu. Çevrilen o türkçe makalelerin hepsi palavradan ibaret.

    Sabırsızlıkla bekliyorum zararlarını paylaşmanı belki bilinmeyen ve yanlış bilinen gerçekler ortaya çıkar :)
     
  5. çokopirens
    Offline

    çokopirens Yeni Üye

    Katılım:
    19 Nisan 2010
    Mesajlar:
    176
    Beğenileri:
    53
    Ödül Puanları:
    0
    benim aklıma yatmıyor bu iş... sonuçta o alınan yağlar mutlaka enerjiye çevrilecek. 1gr yağda yaklaşık 9 kalori var. 1 gr karbonhidratta ise 4.4 kalori var. istediğin kadar insülini düşük tut, elbet o aldığın yağları vücut parçalayıp enerji olarak kullanacak. kas hücrelerinin içi doluysa, ne alırsan al aynen kilo olur. tek çözüm yaktığından azını almak.. gerisi safsata

    ayrıce vücut geliştirme sporunu yapanlar için insülin çok önemlidir. insülin olmazsa ne protein, ne vitamin, ne creatin nede başka bir şey, hücreye giremez. yoğun bir antremandan sonra enerji deposu boşalan kaslara en iyi çözüm, aşırıya kaçmadan basit şeker almaktır. şeker bir saatte sindirilirse, yağ 3-4 satte sindirilir.
     
  6. Achilles1980
    Offline

    Achilles1980 Üye

    Katılım:
    19 Mayıs 2007
    Mesajlar:
    515
    Beğenileri:
    730
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Zayıflatma, Yarışma diyeti, Yağ yakımı vb.
    Yer:
    İzmir
    Zaten ketojen diyette yaktığından azını alıyorsun. Sitede çevrilen makaleyi okursan sürecin nasıl işlediği anlatılıyor.Normal bir diyetle farkıda tabii. Sevmessin beğenmessin ayrı olay saygı duyarım.

    İnsülin tabii önemli bu yüzden karb yükleme günleri var. Kasların tekrar iyileşme ve yenilenme sürecine girebilmesi için 1 ve ya 2 gün uygulanıyor. Ayrıca şunuda söyliyeyim yoğun antreman neye göre bilemiyorum ama basit karbonhidrat alma zorunluluğu yok. Kompleks karbonhidratlarda gerekli işlemi yapıyorlar. Bu da ayrı bir konu tabii.
     
  7. çokopirens
    Offline

    çokopirens Yeni Üye

    Katılım:
    19 Nisan 2010
    Mesajlar:
    176
    Beğenileri:
    53
    Ödül Puanları:
    0
    işte madem yaktığından azını alıyorsun, ne alırsan al zayıflarsın zaten. günde 2500 alıyorsan 3000 yakıyorsan, ister yağ al ister şeker, kilo kaybedersin. sonuçta o enerjiyi kullanacaksın

    basit karbonhidrat kana çok daha hızlı karışır komplexe göre, o sebeple antreman sonrası acil enerji yenilemesi için daha uygundur.
     
  8. Achilles1980
    Offline

    Achilles1980 Üye

    Katılım:
    19 Mayıs 2007
    Mesajlar:
    515
    Beğenileri:
    730
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Zayıflatma, Yarışma diyeti, Yağ yakımı vb.
    Yer:
    İzmir
    Ketojen diyeti baştan sona tekrar anlatmam gerek sanırım. Bu diyette sadece yaktığımızdan az yemek mantığı yok ki senin dediğin gibi olsun. Tekrar okursan ketojen diyet diye aratıp neden yağı enerji olarak kullanıp vücut yağı neye göre aşşağıya düşüyor anlaşılır sanırım.

    Basit karbonhidrat almanın zorunlu olduğu 3 hal vardır.

    1) Antremandan önce karbonhidrat alınmadıysa
    2) Eğer tamamen glikojen depolarını boşaltmak için idman yapıldıysa
    3) Eğer glikojen depolarını boşaltmak için gün içinde 2. defa antreman yapıyorsanız

    BB.com un sabit başlıklarından bunlar. Devamlı beslenme konusunda yeni bilimsel araştırmalar yapılıyor.
     
  9. OkuyomBenYaa
    Offline

    OkuyomBenYaa Üye

    Katılım:
    5 Haziran 2010
    Mesajlar:
    355
    Beğenileri:
    184
    Ödül Puanları:
    0
    Denemiş biri olarak basit karboya gerek yok diyorum antremandan sonraki 2 saat içinde gh salgısı maximum oluyor idman bitimi direk şeker alınca insülin arttığından gh salgısı düşüyor kas kazanmamız için en önemli etken hormonlar zaten hadi aldığımız şeker gerçekten işe yarasa neyse 45 dakka idman attık diye depo boşalmaz 2aydır basit şeker hiç kullanmıyorum günde de 5 tam yumurta yiyorum çereziydi etiydi vs yağ alımım arttı epey gayet de memnunum.
     
  10. ARNOLDschwarzeneggeR
    Offline

    ARNOLDschwarzeneggeR Üye

    Katılım:
    23 Temmuz 2007
    Mesajlar:
    1.227
    Beğenileri:
    371
    Ödül Puanları:
    93
    Yer:
    C:\
    tam olarak kendi vücut yağ oranına göre deyerlendirip 4 taneye kadar yiyebilirsin. sadece beyaz olarak 20 ye kadar rahat çıkabilirsin.
     
  11. diego7
    Offline

    diego7 Üye

    Katılım:
    13 Aralık 2009
    Mesajlar:
    283
    Beğenileri:
    181
    Ödül Puanları:
    0
    günlük yediğimiz yumurtanın büyük bölümünü antrenmandan sonra yersek daha iyi olur. hem kana hızlı karışır hem de azalan testo. seviyesini arttırır.
     
    Coyote bunu beğendi.
  12. Coyote
    Offline

    Coyote Üye

    Katılım:
    24 Aralık 2008
    Mesajlar:
    1.626
    Beğenileri:
    1.569
    Ödül Puanları:
    123
    Arkadaşım öncelikle basit şekerler hücrelerimize hasarlar veriyorlar beyin hücreleride dahil.

    Gelelim senın soruna. İnsanoğlunun milyarlarca yıllık süreçte et ve sütle beslendiğini ispatlayan milyon tane delil var. Şu an dünyada yaşayan en bilinenleri Samburular, Massailer ve Senegal yerlileri.

    Özellikle massai deve çobanları günde tek besin kaynakları deve sütü günde 6-7 litre çiğ süt içiyorlar. Ben hesap kitap yapmayı sevmem. 7 litre çiğ süt ortalama 210 gram hayvansal yağ 140 gram karbohidratİ(laktoz) 230 gram protein içeriyor.

    Özellikle yapılan araştırma çerçevesi içerisinde bu adamların çoktan böbrek hastası koroner kalp hastası brusella salmonella aklına sayacağın butun batı hastalıklarına sahip olmaları gerekiyordu en önemlisi şişman olmaları gerekiyor.

    Gel gelelim adamlar hem oldukça atletikler hem güçlüler hemde kas dokuları ağirlik çalişmadıkları halde mükemmel. he Kolesterolden ölmüyor bu adamlar.

    2. Gelelim Massa ilere. Günde 4 kilograma kadar kırmızı et yiyorlar ve 1 litre deve sütü içiyorlar. Hesabını sen yaparsın artık ben yapmayacağım.

    İnsulin hormonu anabolik bir hormon kas yapısı ile direk ilişkisi var tabiki. Ancak yağlardan fakir beslendiğimiz zaman, hücre içine şekeri sokuyoruz. Vücut dilinde buna glikojen deniyor. Kaslar doygunluğa ulaştığında hücre kas hücreleri içine şeker girişi son buluyor. Geride kalan glikojen karaciğere gidiyor eğer karaciğer depoları tamam ise glikojen yağ olarak depolanıyor.

    Ancak vücudun kendi kendine yağ üretmesi sakıncalı bir durum. Çünkü yağların direk beyinle alakası var. Bir defa siz istediğiniz kadar karbohidrat tüketin yağların girmediği bir vücut sürekli alarm verir. Adipoz doku endokrin bir organ gibi çalışır ve hormonal görevleri var. Direkt insulinle ilgili ve şeker hastalığını önleyicidir.

    Ayrıca kötü karbohidratların beyaz pirinç dahil allostaz durumu yarattığını söyledik. Yani insulin yükseldikçe vücutta prefrontal korteks Seratonin, adrenalin, kortizol ve glukagon hormon yapımı artar. Zaten sevdiğini bir çikolatayı tüketirken kendinizi çok iyi hissetmenizin sebebi bu. Ayrıca yağlanmamızın sebeplerinden biri aşırı yemek yemek değildir. Öyle olsaydı yeni zellanda yerlileri samburular obez olmaları gerekiyordu.

    Diyetimizde artan karbohidratlar ve rafine gıdalar insulin direncine sebeb oluyor. Siz artık glisemik endeksi dusuk bir karbohidrat bile alsanız rafine ürün tükettikçe insulin artık eski değerlerine düşmüyor. Böylece bel yağlarınız erimiyor.

    Ayrıca yağ tüketiminin ghrelin ve leptin hormonları ile direk ilgisi var.

    Yani günde 200 gram yağ ve 200 gram protein ile beslenen biri gunde 200 gram protein 400gram çeşitli karbohidratla beslenen birinden daha tez zamanda yağ yakmaya başlar.

    İnsulin kanda artmadığı müddetçe yağların atımı gerçekleşir. Ayrıca yüksek protein tüketimi sonucunda vücudumuz glikojen depolarını kendi kendine doldurmayı başarıyor. Eğer öyle olmasaydı şu anda yaşayan maoriler samburular ve senegal kabileleri allahın takdiri ilahisine kavuşmuş olurlardı.

    Gelelim hayvansal yağların ve kolesterolün bize ne kattığına.

    D vitamini Testosteron koenzim 10 ve safra asitleri.

    Yüksek kolesterolle beslenen insanlar çok daha güçlü ve kuvvetli olurlar aynı zamanda kalp sağlıklarıda aşırı karbohidrat ve rafine gıda tüketenlere göre çok daha mükemmel olur ve Koroner kalp hastalığına yakalanma riskleri yüzde 5 ler seviyesine düşer.

    hayvansal yağlar ve Kolesterol vücudumuzda yapılan steroidlerin temel taşıdır.

    Gelelim nasıl zayıflattıgı konusuna.

    Karbohidratları dusuk tutarak devamlı incelme evresi uygulanıyor. Bunada definasyon deniyor. tam terside bulking yani karbohidratları ve proteini arttir. Kas kazan.

    Uzun vadede yağlarla komplks karbohidrat ağırlıklı beslenen insanların yapılan sert idmanlar sprintler kardiolar ve HİT antremanları uyguladıklarında hem çok daha fazla define oldukları hemde çok daha kaliteli kas dokusuna sahip oldukları görülüyor. Bodybuilding camiasında ağir idman yapan kişiler genellikle koşu interval kardio yüzme kürek çekme bisiklet bunları pek uygulamazlar. Sorun buradan kaynaklanıyor zaten.

    yani burada suçlu yağlar değil aksine idman teknikleri dinlenme saatleri düzenli kardio ve interval training sprint yüzme gibi idmanları yapıp yapmadıgınız bunlar önemli.

    ayrıca yağların bir özelliği kompleks karbohidrat ve kaliteli proteinle tüketildiğinde kan şekerini asla düşürmüyorlar ve uzun süreler tokluk yaratıyorlar. Bir etkiside buradan geliyor. Çünkü dışarıdan yağ ve kolesterol aldıgımızda hormonların yapımı sürekli devam ediyor.

    Öncelikle Sadece hayvansal yağların vücudumuzda üretilen Steroid hormonlarının yapımı için dahil beslenmemizde kısıtlanmaması gerekir. Basit şekerler ve kötü glusitler kullanılmadığı takdirde ve kaliteli idmanlarla beraber beslenerek yağlanmadan kas almamız dahi mumkun.




    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 00:37 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 00:32 ----------

    KOLESTEROL---------7-dehidro kolesterol------------Pre vitamin D3

    Pregnenolon--------- Projesteron ---------- Mineralokortikoidler

    17-hidroksi
    Pregnenolon --------- 17 hidroksi Projesteron-----Glukokordikoidler.

    DHEA --------------Androstendion -------------Androjenler ve Estrojenler.

    Şekil 1. Bütün organizma steroidleri normal şartlarda kolesterol molekülüne bağımlıdır. Yani ilgili hücrelerinizde (kullanılabilir) kolesterol molekülleriniz yoksa veya sentezlenmiyorsa, kolesterole bağımlı steroidleriniz yetersizleşir ve azalır. Ve kolesterolden sentezlenen bütün biyokimyasallar: Androjenler (erkeklik) ve Estrojenler (kadınlık) hormonları yanı sıra kolesterolden sentezlenen D vitamini, minerolokortidler ve glukokortikoidlerde yaşlandıkça mutlaka azalır. Sadece kolesterolden yapılan maddelerimiz değil, kolesterol sentezi sırasında ortaya çıkması gereken bazı maddeler de (Koenzim Q10 vb maddeler de) yaşlanmayla birlikte mutlaka azalır.


    Kolesterol ve yağ kullanmanın en büyük geçerliliği budur zaten.


    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 00:54 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 00:37 ----------

    Testosteron seviyesini arttirmak istiyorsan devamlı kolesterolden yüksek beslenmelisin çünkü bu iki üç günde olacak birşey değil.

    Kırmızı et bu kadar pahalı olmasa obezite de bu kadar ilerlemeyecekti.

    Domuz eti ve kırmızı etten zengin beslenen almanlara baktıgımda adamların ne kadar genç ve dinç olduklarını görüyorum. üstelik kücük yaşlardan beri domuz eti ve kırmızı etle besleniyorlar.

    Türkiyedeki insanların hepsinde birer adet kanguru göbeği var resmen. Bir çoğumuzun geleceği karanlık diyabet riski ile karşı karşıyayız.

    Buda ülkemizdeki insanların kırmızı ete ulaşamadıklarından dolayı oluyor başkada hiç bir geçerli sebebi yok.

    Çünkü doya doya et yiyen insanların kesinlikle şişmanlamaları mumkun değil.

    Üstelik Kırmızı et atletik performansıda öylesine arttiriyorki.

    Tabi yumurtayı da gunde en az 7-8 tane yersek en azindan kırmızı et etkisi alabiliriz. Testosteronü yükseltmek için ideal bir besin yumurta.
     
    Son düzenleme: 20 Ekim 2010
    loveofbody bunu beğendi.
  13. ulrich
    Offline

    ulrich Üye

    Katılım:
    29 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    31
    Beğenileri:
    3
    Ödül Puanları:
    0
    Usta 4 kilo et nasıl yenir, aslan mı bunlar insan mı? Merak ettim link falan varsa paylaşır mısın, ilginç bir durum gerçekten.
     
    Coyote bunu beğendi.
  14. Mgg
    Offline

    Mgg Üye

    Katılım:
    10 Nisan 2009
    Mesajlar:
    32
    Beğenileri:
    32
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Muhasebe





    Anlattığın konu gerçekten düşündürücü fakat benim sormak istediğim ;
    Aterom plağındaki maddeler %50 Kalsiyum diye yazmışsın. En fazla kalsiyum değerinin çiğ süt içinde olduğunu biliyoruz. Bu bir çelişki midir? Yoksa aterom plağı yapımıda sadece genetik faktörler mi etkilidir?
     
  15. Coyote
    Offline

    Coyote Üye

    Katılım:
    24 Aralık 2008
    Mesajlar:
    1.626
    Beğenileri:
    1.569
    Ödül Puanları:
    123
    Ben yazmadım bu yüzde yüz gerçektir. Yüzde 50 kalsium yüzde 47 hücre kalıntıları ve makrofajlar yüze 3 kolesteroldür.

    Aterosklerozla ilişkili çeşitli anatomik, fizyolojik ve davranışsal risk faktörleri bilinmektedir:

    bütün riskler burada belirtilmiştir.

    En çok dikkat çekici olanı diyabet sigara ve bozulmuş oral glikoz toleransıdır.

    Suçluyu yağ ve kolesterol nasıl ilan ederler bende anlamıyorum. Gözümüzün önünde gerçek bir suçlu var ama biz gidip hakimi tutukluyoruz birde üzerine idam ediyoruz.

    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 20:28 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 20:20 ----------

    Öncelikle daha yakın geçmişimizde bir oturuşta bir kuzu bir koyun deviren insanlar mevcuttu.

    Özellikle hesap kitaplarla beslenme işi nereden çıktı bende bilmiyorum. Tabi daha bilmediğin o kadar şey varki. öğreneceğim.

    Hayatta doyana kadar beslenmesseniz yapacağınız butun hesap kitaplar bir gün son bulur. Yada diyet yapıyorum diye dusunurken gece ruyanızda yemekler yersınız cikolataları götürürsünüz :).

    Ömür boyu insan bu stresle yaşayabilirmi aman ben bu gun 200 kalori fazla aldım aman ben bu gun 500 daha çok yememeliyim.

    Vücudumuzun bir defa böyle bir ölçme tekniği yokki. Sen bu gun çok yedın sen bu gun az aldın. Kilo olayının en büyük sorumlusu zaten insulin direnci insulin direncini yapan ne? aşırı karbohidrat tüketmek. İnsulin direnci yani kan şekeri dusuruldugunde ne yersenız yeyın vücudunuz makine gibi yağ yakıyor. peki insulini nasıl en alt seviyeye çekeriz faydalı faydasız butun karbohidratları azalatak yada hiç tüketmeyerek onun yerıne yağ ve protein tüketerek.

    Gerçekten beslenme konusunu iyice anlamamız gerekiyor. Gerçekten kaliteli beslenmek içinmi yiyoruz yoksa zevklerimize hitap eden besinleri tüketip hesap kitaplarla kendımızımı kandırıyoruz.Damak zevki ile gerçekten kaliteli beslenme arasında bir uçurum var. Artık insanları canı sıkıldıklarında yemek yer hale gelmiş durumdalar. Bu yüzden pazar sabahları dahil pastahanelerde pastalara saldıran kızlar kadınlar ve adamlar görüyorum. Adamlara sorsan kolesterol zararlı diyorlar ama zaten abd nın ve ilaç firmalarının pompaladığı kolesterol masalı neticesinde kimseye pastanın zararlı oldugunu anlatamassınız. Keza pasta yine iyi en azindan içinde yumurta var tereyağı var tabiki kullanıldıysa. :)

    Daha bundan 50 yıl önce yüzde 33 olan obezlik oranı amerikada 50 senede yüzde 66 ya fırlıyorsa insanlar bu arada kağıt kalem piskolojik sorunlu manyaklar gibi bu gun sunu yesem yarın bunu yesem aa bu gun diyeti bozarım ben diye dusunup duruyorsa burada bir sorun vardır. Ben olsam bende aynı şekilde diyet bozardım.

    iri yarı cüsseli adamları glusitlerle doyurmaya kalkarsanız olacağıda bu olur zaten.

    insan beslenme kalitesini arttirdikça şayet ben buna dengeli beslenme diyorum Hayvansal gıdaları maksimum oranda arttırıp rafine ve kötü glüsütleri sofrasından kaldırıcak birde yavaş yanan karbohidratları tüketecektir.

    Sonuç itibarı ile hesap kitap yapmanıza gerek kalmaz ve alabildiğine sağlıklı beslenmiş olursunuz.
     
    Son düzenleme: 20 Ekim 2010
    magicbaris ve loveofbody bunu beğendi.
  16. OkuyomBenYaa
    Offline

    OkuyomBenYaa Üye

    Katılım:
    5 Haziran 2010
    Mesajlar:
    355
    Beğenileri:
    184
    Ödül Puanları:
    0
    Coyote her zamanki gibi döktürmüş gene zaten sıradan biri değil body yapan insanlarsınız şu kadar kalori şu kadar yağ fazla aldınız diye birşey olmaz basit şekerden rafine gıdalardan uzak durun yeter aç karna spor olmaz doyana kadar yiyin zaten yağlı beslenince acıkmıyorsunuz kolay kolay
     
    Coyote bunu beğendi.
  17. Coyote
    Offline

    Coyote Üye

    Katılım:
    24 Aralık 2008
    Mesajlar:
    1.626
    Beğenileri:
    1.569
    Ödül Puanları:
    123
    Yağlı beslendiğinde acıkmamamızın en önemli sebebi kan şekeri. Uzun zaman diliminde sabti kalıyor 6-7 saatten daha fazla.

    aynı zamanda vücut yağların geldiğini gorunce çok fazla depolama eğilimine gitmiyor. Ancak yağları kestiğimizde depolanma eğilimi artiyor.

    Vücudun savunma sistemi işte bu.
     
    Son düzenleme: 20 Ekim 2010
    acer bunu beğendi.
  18. oklahoma
    Offline

    oklahoma Yeni Üye

    Katılım:
    14 Ağustos 2010
    Mesajlar:
    1.005
    Beğenileri:
    322
    Ödül Puanları:
    0
    sayın achilles uzun zamandır foruma uğrayamadım. cevap yazamadım bu yüzdende kusura bakmayın. ketojenik diyetlerdeki zararın kandaki ürik asit artışına bağlı olduğunu anlatmak istedim. ''yağlı et , yeşil sebze meyve yemenin ne zararı var onu anlamadım'' diye bir yorumda bulunmuşsunuz. açıkçası bunların bir zararı yok ve bende tüketiyorum. ayrıca karbonhidratsız bir beslenme takip etmenizi anlıyorum. muhtemelen zayıflamaya çalışıyorsunuz ve bu diyetle eminim başaracaksınız. ancak kas metabolizmasında karb.ların onemli fonksiyonları vardır. insülin en güçlü anabolizan hormondur ve pankreastan salgılanır. bu hormonun tetiklenmesi (her halikarda) tabiiki iyi değildir. ancak karblar doğru zamanda ve doğru miktarlarda alındığında anabolik etki gosteren ve kas gelişimine yardımcı olan maddelerdir ayrıca. sert ve yoğun idmanlarımızdan sonra az miktarda alınan basit şeker hipofiz bezinden gh salgısı tetiklemektedir. bir başka faydasıda insülin gibi çok güçlü bir anabolik hormonuda tetikler ki buda karb. , yağ ve proteinlerin kas hücrelerine taşınmasını kolaylaştırır. buda ant. sonrasındaki ikisaatlik kritik yenilenme sürecinde(recovery phase) oldukça önemlidir. ben basit şekerleri hayatımıza sokalımda demiyorum. ancak ant. sonrası cüzzi bir miktar alınmasının faydalarını anlatmak istedim onemli olan zaten komplekslerdir.

    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 19:05 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 18:38 ----------

    ketojen diyetlerin yararları tabiiki var. tartışılmaz bu. önceki yaşam normları vede halihazırda bir sürü canlı bu şekilde zaten beslenmektedir. yani olabildiğince katkısız , ambalajdan uzak , herşeyi doğal haliyle tuketmek. sanırım bu diyettede 5 gun uygulanıyorsa bir yada 2 gun karb. yuklemesi yapıyorsunuzdur. malum buna ihtiyacınız var. yani aslında herşeye ihtiyacımız var. ''sutte ,ette , meyvelerdede azda olsa karb. var. bunlar zaten yeterlidir. diğer yollardan karb. yuklemeye gerek yok '' tezini savunuyorsunuz. bu da mantıklı. ancak ant. şeklinizide buna uydurmalısınız. ayrıca yuksek kas kutlesine sahip bir sporcu zaten yoğun bir enerjiye gereksinim duyacaktır ve karb. alması bu yuzden kaçınılmazdır. ancak sizinkisi bir yaşam tarzı. saygı duyuyorum. benim yaşam tarzımda biraz daha farklı . doğrulugunu veya yanlışlığını savunmuyorum. her ikisindede hatalar ve zayıf noktalar olabilir. konu fazla uzadı gelelim ketojenik diyetlerden alınabilecek zararlara. VKV Amerikan Hastanesi Diyet Bölümü Şefi Uzman Diyetisyen Dilara Koçak bu konuda şöyle bir yorumda bulunmuş :

    bu yöntemle vücut su kaybına uğruyor kaslar küçülüyor ama yağlar erimiyor. Bu aşamada organizma kendisi için gerekli olan enerjiyi yakalamak için kaslar ve karaciğerde bulunan glikojen denilen bir tür şekeri yakıyor. Sonra kasları enerjiye dönüştürüyor. İşte bu nedenle gün boyunca yemek yemeyen kişi kendini güçsüz hissetmeye başlıyor. Çünkü karbonhidrat almadan veva çok kısıtlı beslenilen bir diyetle gün içinde tüm karbonhidrat depoları boşalır, kan şekeri düşer, tatlı isteği ve güçsüzlük artar, iş verimi düşer, baş ağrısı oluşabilir.

    buradaki çelişki sizin yağlardan enerji sağlamanız karbları kullanmamanız. ancak bunda dahi carb up denilen bir donem var. bu konuda fitday kaynaklı bir yazı okumuştum. sayın achilles sizde oraddan bir alıntıyı paylaşmıştınız. hatırlatma amacıyla bunu birdaha paylaşalım :
    [​IMG]



    [​IMG]

    [​IMG]

    Ketojen diyet ve Ketosis


    14 Nisan 2010 Çarşamba
    Ketosis tam olarak nedir ? Ketosisin metabolik süreci basitçe kan değerlerinin içindeki ketonların normal seviyeden yüksek bulunma durumudur. Vücut ketojen duruma girdiğinde lipid enerji metabolisması bozulmamıştır. Peki iyi de bu ne demek derseniz vücut bu süreçten sonra artık yakıt olarak vücudun kendi yağını kullanamaya başlayacaktır.

    Ketosis sürecini mükemmel kılan ne ?

    Bu süreci kısa bile tutsanız birçok inanılmaz faydası var.

    1) Yüksek karbonhidratı yakıt olarak kullanan vücut artık kendi vücut yağlarını yakıt olarak kullanmaya başlayacaktır. Böylece vücut yağ oranı düşerken kas kütlesi olduğu gibi sabit kalabilcektir.
    2) Vücut Ketosis durumundayken ketonları kullanmaz ürin yoluyla dışarı atılır. Bu da ne demek idrar yoluyla yağ atmak demektir.
    3) Ketosisin proteini idareli kullanma gibi bir özelliği vardır. Ketosiste ilk olarak vücut ketondan glukoza tercih eder. Vücutta çok fazla yağ bulunurken vücut proteini oksitleyip glukoza dönüştürmez.
    4) Bir başka yararı ise vücuttaki düşük insülin seviyesi diğer diyetlere göre daha fazla lipoliz ve gliserin ortaya çıkmasıdır. (insülin seviyesi 80-120). İnsülinin lipolizleri engelleme efekti vardır bu da yağı enerji olarak kullanmayı engellemektedir. Eğer insülin düşük seviyelere getirilirse birçok yararlı hormon örnek olarak büyüme hormonu gibi büyüme faktörü olan hormonlar ortaya çıkar.
    5) Bir başka faydasıda ketojen diyette ketosis durumunda ketonlar açlığı köreltir. Açlık hissedilmez.

    Peki Zararı Var mı bu Diyetin ?

    1) Birkaç hafta vücut metabolik değişilik geçirdiği için ruhsal olarak kişi kendini kötü hissedebilir ve ayrıca zihinde bulanıklık görülebilir. Fakat daha sonra vücut bu duruma alışır ve adapte olur.
    2) Yüksek dozda yağ alımı nedeniyle bunları iyi yağlardan eğer alınmıyorsa kolestrol seviyesinde yükseliş olabilir. Fakat omega 3 gibi zeytinyağ gibi kaynaklar kullanılmalıdır.
    3) Diyet karbonhidrattan yoksun olduğu için vücuda dengeyi sağlamak için multivitamin takviyesi yapmak gereklidir.
    4) Diyabet hastaları bu diyeti yapmamalıdır. Sonucu ölüm dahi olabilir.

    Ketojenik Diyetin Anti-Katabolik etkisi

    Kalorisi düşürülmüş her diyet kataboliktir. Bu da kas kaybına neden olur. Bu bir gerçektir!! Kalorisi azaltılmış tüm diyetlerde anabolik hormonlar düşüşe geçer. Bununla beraber diyet yapan kişiler daha fazla egzersiz hareketi ekleyerek kasları katabolize eder. İşte esas nokta burada başlamaktadır. Kas kaybetmemek ve ya az da olsa kas inşa etmek için carb –up devreye girer. ( haftasonları karbonhidrat yüklemesi yapmak )

    Hormonların dışında katabolik etkinin oluşamsındaki diğer bir faktör de proteinin glükoza dönüşmesidir. Çünkü beyin vücuttaki %25 glükoza ihtiyaç duyar. Bu kadar karbonhidratlar yasakken beyin glükoza ihtiyaç duyar ve bunuda proteinleri kas dokusundan yiyerek sağlar.

    Şimdi ketosis bundan farklıdır. Ketosis devresindeyken beyin ketonları glükoza tercih eder. Bu diyeti uygulayan için bu durum gerçekten sevindiricidir çünkü vücut prteini enerji olarak kullanmayı seçmez. Böylece vücudu enerjinin yağdan karşılanmasına zorlar.Bu yüzden bu diyet gerçekten başarılıdır.

    Ketosis seviyesine nasıl gelinir ?

    Birçok deney sonucu yüksek miktarda yağ ( %80 )ve belirli miktarda protein ( %20 ) alımıyla tabii bu alımdan önce carb-up ( bolca karbonhidrat yenen dönem ) döneminden sonra ortalama 2 gün içinde ketosise girilir. Düşük miktarda alınan protein yüzünden insülin seviyesi hızlı şekilde düşer. Bu 2 günden sonra oranlar tekrar belirlenir ve protein alımı kaslar nedeniyle yükseltilir.

    2 gün sonra oranlar şöle olmalıdır. %65 yağ % 30 protein %5 karbonhidrat . Bu oranlar bu diyeti yapan kişide ketosis seviyesinin devam etmesi ve kaslar için gerekli olan protein miktarı için gereklidir. % 5 olan karbonhidrat alımını ise lifli sebzelerden almak gereklidir.

    Bu dönem carb-up dönemine kadar devam edebilir. O günde genellikle Cuma akşamı başlayıp C.tesi akşamı son bulur. Cuma antremanından önce doymuş yağları almayı azaltmak gerekmektedir. Çünkü doymuş yağların insülin hassasyeti vardır.

    Ayrıca Cuma günü antremandan 2 saat önce bir miktar ( örnek = 40 gram ) karbonhidrat almalıdır. Böylece artık keton seviyesinden yavaşça çıkıp kandaki glükoz seviyesi normal ketos seviyesine iner. Bu çok öenmlidir çünkü carb up dönemi kasları inşa ve kayıpları telafi dönemidir.

    Ketojen Diyet Çeşitleri

    1) CKD (cyclical keto diet)

    Ketonun bu versiyonunda günde 30-50 gram arası karbonhidrat ve hafta sonu carb –up günlerindeyse glukojen depolarını bolca karbonhidrat alarak dolduruluyor.

    Burada en son Cuma gün yani carb –up yapmadan önce full vücut rutini yapmak gereklidir. Bu rutinin amacı vücutta kalan glükojeni tamamen tüketmektir.

    Full vücut rutini nedir ?

    Çok tekrar, az dinlenme, hafif ve ya orta ağırlıkla tüm vücudu çalıştırmak. Her bir bölge için bir hareket seçilir. 2-3 set 10-20 tekrar 6 egzersizi geçmeden yapılan antreman.

    Diyete giriş

    Birçok uzmanın ortak görüşü vücut kas+kemik ağırlığı (lbs cinsinden) kadar protein alınması. Örnekle açıklayacak olursak 90 kg olan bir kişi 200 lbsdir. Kişi yağ oranını çıkardığında varsayalım 154 lbs kemik+kas ağırlığına sahip olsun. Bu kişinin bu diyet esnasındayken 154 gram hergün protein alması gerekmektedir. Ayrıca kişinin ağırlığı (bu sefer toplam ağırlık) 200 lbs * 10 kadarda günlük kalori alması gerekiyor. Bu kişin diyeti 2000 kalori olamlıdır. Ortalama karbonhidrat alımı ise 30-50 gram arası olmalıdır.

    Hesaplarsak

    Protein 154 gram * 4 kalori = 616 kalori
    Karbonhidrat 30 gram * 4 kalori = 120 kalori

    Peki ne kadar yağ almalı ?

    2000 kalori – ( 616 + 120 ) = 1264 kalori
    1264 / 9 = 140 gram yağ alması gerekiyor.

    Ek bilgi
    1 gram karbonhidrat = 4 kalori
    1 gram protein = 4 kalori
    1 gram yağ = 9 kalori

    NOT = Antremandan sonra alınan 30 gram whey protein ile 30 gram meyve suyu karbonhidrat olarak diyette hesaplanmaz !! Ayrıca alacağınız 30 gram karbonhidratı kesinlikle lifli sebzelerden almaya çalışın.

    Karbonhidrat yükleme dönemi ( Haftasonu)

    İşin aslında en eğlenceli kısmı bu dönemdir. Yüksek miktarda karbonhidrat tüketimi başlamıştır. Bu dönem içinde uzmanların önerdiği durumlar vardır.

    1) Cuma günü antremanından 5 saat önce 25-50 gram arası karbonhidrat protein ile alınmalıdır ki vüct ketohen durumdan yavaşça çıkabilsin.Bu öğünün yanına ufak miktarda yağ eklenebilir.
    2) Antremandan 2 saat önce 25-50 gram arası glükoz ve fruktoz alımı glükojen depolarını doldurmak için olmalıdır ( Meyve)
    3) Eğer carb-up sürecini 36 saat olarak düşünürsek ilk 18 saatlik bölümde karbonhidrat alımı kas+kemik ağırlığının 10 katı kadar olmalıdır. Diğer 18 saatlik dönemde 5 katı olarak alınmalıdır.
    4) İlk 18 saatlik dilimde oranlar %70 karbonhidrat % 15 protein %15 yağ . Diğer 18 saatlik dilimde %60 karbonhidrat %25 protein %15 yağ.
    5) Karbonhidrat miktarı azaldıkça glisemik indeksi düşük karbonhidratlar almak gereklidir.

    Amaca ulaşılmadıysa süreç aynı şekilde kendini tekrarlar tekrar ketosis durumuna girilir ve carb-up yapılır.

    Örnek çalışma planı


    Pazar - 30-60 dakika arası hafif tempo kardiyo
    Pazartesi – Göğüs / Sırt / Karın
    Salı– Omuz / Kol
    Çarşamba - 30-60 dakika arası hafif tempo kardiyo / karın
    Perşembe - Bacak
    Cuma – Tüm vücut rutini /karın/ 20-30 dakika arası yoğun kardiyo (HİTT)
    Cumartesi – dinlenme

    Yiyecekler konusunda ve diyeti şekillendirmek için çok güzel bir kaynak

    www.fitday.com

    Kaynaklar

    http://www.bodybuilding.com/fun/keto.htm
    http://www.bodybuilding.com/fun/sclark91.htm

    buradada 2 nokta dikkat çekici : (full vucut rutini Çok tekrar, az dinlenme, hafif ve ya orta ağırlıkla tüm vücudu çalıştırmak. Her bir bölge için bir hareket seçilir. 2-3 set 10-20 tekrar 6 egzersizi geçmeden yapılan antreman.) bir diğer noktada :
    Kalorisi düşürülmüş her diyet kataboliktir. Bu da kas kaybına neden olur. Bu bir gerçektir!! Kalorisi azaltılmış tüm diyetlerde anabolik hormonlar düşüşe geçer. Bununla beraber diyet yapan kişiler daha fazla egzersiz hareketi ekleyerek kasları katabolize eder. İşte esas nokta burada başlamaktadır. Kas kaybetmemek ve ya az da olsa kas inşa etmek için carb –up devreye girer. ( haftasonları karbonhidrat yüklemesi yapmak )

    bu yorumlar yazı içinden cımbızladım. bubir zayıflama diyetidir. ağır ant. , sıkı çalışmaları ve yıpratıcı ağırlıkları kaldırmaz. ancak kişi bununla zayıflayıp daha sonra kas inşaa etmek adına daha dengeli ve kalorili bir diyete geçebilir. yukarıda anabolik hormonları dususe geçirdiği + carb up larla kasları korumayı hedeflediği zaten belirtiliyor. zayıflamak adına mukemmel dediğim gibi ancak kas kazanımı adına bence oyle değil.

    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 19:17 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 19:05 ----------

    cunku kas kayıplarını telafi etmek amacıyla yapılan carb uplar bunun bir gostergesi. ancak bunu bir hayat tarzına donusturmekte var hesapta. yani '' ben adaleden ziyade formda kalmak istiyorum'' diyorsanız bu talepleri karşılar nitelikte bencede. ancak ketojen diyetlerden doğan şikayetleri bir inceleyelim. - Vücudun sıvı elektrolit dengesini bozar.
    - Osteoporoz riskini artırır.
    - Kanda ürik asit yükselir, böbrek taşı ve Gut hastalığına ne­den olabilir.
    - Kolesterol yükselip damar tıkanıklığı yapabilir.
    - Kalpte ritim bozukluğu ve buna bağlı ölüm riskini artırabi­lir.
    -Baş ağrısı
    -Yorgunluk
    -Konsantrasyon güçlüğü
    -Uyku hali
    -Ortostatik hipotansiyon
    -Bulantı kusma
    -Kabızlık, diyare
    -Safra taşı
    -Adet bozukluğu, libido kaybı
    -Üşüme
    -Saç dökülmesine neden olur.

    tüm bunlar diyetin başarısızlığını gostermiyor tabiiki. diyete adapte olamayan insanların şikayetleri bunlar kaynak : http://www.saglikvediyet.com/kisa-surede-hizli-kilo-vermenin-zarari-var-midir/

    yani bunu bir hayat tarzına dönüştürmek ve adapte olmak zaten diyetin gereği. ben sadece kas kazanımı sağlamak açısından yararlım olmayabileceğini. aynı zamanda kas kaybınada yol açabileceği kanaatindeyim. ama ben bu kcal ve diyetteki beslenmeye gore hafif , kardiyo agırlıklı , bir ant. programı izleyeceğim diyorsanız zaten sorun yok. ancak kas kazanımı adına uzunca bir sure kayda değer gelişmeler elde etmemizi sağlamayan ; zayıflamak ve formda kalmak ve yağ yakmak adına gereğini yerine getiren bir diyet türü gozuyle bakmaktayım. saygilarimla ....
     
    doqukaaN, çokopirens ve Achilles1980 bunu beğendi.
  19. çokopirens
    Offline

    çokopirens Yeni Üye

    Katılım:
    19 Nisan 2010
    Mesajlar:
    176
    Beğenileri:
    53
    Ödül Puanları:
    0
    oklahoma, benim çok kısa dediklerimi uzun uzun yazmışsın, teşekkürler.. eğer bir kişi body yapıyorsa, yarışma hazırlanma zamanı hariç, bu şekilde 0 carb diyeti yapması kesinle katabolik bir etki oluşturur... insülini düşürmek için metformin kullanılabilir. ayrıca gh arttırımı için bir çok supplement mevcut. işte şekil a da görüldüğü gibi, supplementlerin önemi bu noktada ortaya çıktı

    yoğun bir antreman sonrası belli sınırdaki basit şeker alımı, yanında 500mg metformin, 5-10 gr keratin, amino asit süper hızlı recovery sağlar... akşam yatarkende casein ve gh booster alındımı iş biter... sonra gün içersinde belli miktar düşük glisemikli karbonhidrat yeterli olucaktır vücuda.. gerisi protein takviyesine kalmış artık
     
  20. Achilles1980
    Offline

    Achilles1980 Üye

    Katılım:
    19 Mayıs 2007
    Mesajlar:
    515
    Beğenileri:
    730
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Zayıflatma, Yarışma diyeti, Yağ yakımı vb.
    Yer:
    İzmir
    Teşekkürler güzel yazın için yalnız kanıtlanmış bilimsel olarak bu diyet buna yola açar diye hiçbir bilgi şu an mevcut değil. Böbrekler ve karaciğer dahil şu ana kadar yapılan araştırmalarda dietary ketosis in vücuda hiçbir zararı yok. Tabii dediğin gibi başlarda bu şekil yemek alışkanlığına başlardan başağrısı, sersemlik, bulantı görülebiliyor. Eğer araştırırsan internette birçok kaynakta ketosis böbreğe ve ya karaciğere zarar verebilir yazar ama kanıtlanmış 1 tane bile kaynak yoktur litaratürde. Ayrıca kaynakların çoğunda dietary ketosisin değil ketociadisin zararları anlatılmıştır. Yani 2 terim birbirine karışmıştır.Yani bu da bir mittir kolestrol kalp hastalığı gibi.

    Karbonhidratlarla antreman yapmak haklısın daha kolay ve olası bir durum. Yalnız bu çeşit bir sistemle bulk olunabilir. Hatta belli bir dönem denedim bunu. Başalrda zorlanılıyor ta ki 6. haftaya geliniyor. Vücut tamamen adapte oluyor. Ağırlıklar ve idman şiddeti karb. aynı şekilde normale dönüyor. Bununla ilgili hatta araştırmalar yapılmış. 3 grup ele alınmış. 1. gruba normal karbonhidratlı bir beslenme şekli, 2. gruba 1 hafta keto diyeti, 3. gruba 6 haftalık keto diyeti uygulanmış. Sonucunda ortaya çıkan durum 1 hafta keto yapan grubun dayanıklılığında büyük bir düşüş yaşanmış. 6 hafta yapan ile karbonhidratla beslenen grubun değerleri ise aynı. Hatta dayanıklılık 6 hafta ketodakilerde biraz daha fazla. Tabii demiyorum ki keto ile kas kazanımı karb. diyete göre daha iyidir. Kas kazanımı tabii ki ketoyla da olur ama daha yavaş gerçekleşiyor. Bunu uygulayan birçok insan var çevremde. Kan şekerini koruyup testesteron seviyesini tavan yapmak isteyen.

    http://www.musclehack.com/do-you-really-need-carbs-to-workout-effectively/

    Bu arada aklıma gelmişken söyliyeyim bu şekilde diyet yaparken ölen 1 kişi var. Bu kişi Atkins diyeti yapıyordu. Sıfır sıvı tüketimi yüzünden böbrekleri iflas edip vefat etti. Literatürdeki tek vaka bu. Zaten istediğin diyet şeklini yapın sıfır sıvı tüketimiyle aynı duruma ulaşırsınız.

    Aslıda örnek olarak ketosis durumuna emziren bebekleri verebiliriz. Anne sütünü emmeye devam ettiği sürece ve katı yiyecek yemeye başlayana kadar ketosiste olurlar. Ya da epilepsi hastalarını ele alalım madem bu kadar zararlı bu ketosis neden epilepsi hastalarının beyinleri glukoza nazaran ketonlarla daha iyi çalışıyor. Ayrıca böbrekleri iflas ettiren en önemli husus yüksek miktar protein alımıdır. Ketojen diyette protein alımı orta seviyededir. Bana göre bu diyet eski dönemlerdeki yakala, öldür, ye ve çal üzerine kurulmuş. Carb uplarda arılardan bal çalmaya, ağaçlardan meyve toplamaya benziyor :) Dilara hanım bir doktor sonuçta onun tersini söylemem biraz acayip kaçabilir fakat kasları enerjiye çevirir dediği yer gerçekten ilginç. Tek kasları enerjiye çevirmeyecek diyet bu iken. İşleyiş tarzını baştan sona zaten çevirdim.

    Alıntıyı paylaşmadım oklahoma yazı bizzat bana ait. Ayrıca fitday bir kalori hesaplama sitesi. Kaynağı aldığın yer bodyforum dan alıp kopyala yapıştır yapmış. Orjinali bizim sitedekidir.

    Bu diyet zayıflama diyeti değildir tekrar söylüyorum. Kalori kısarsın zayıflama diyeti olur. Kaloriyi yükseltirsin bulk diyeti olur. Yani böyle yaşanabilir ve yaşayanda var zaten. Fakat dediğim gibi karbonhidratlı bir bulkta kas kazanımı daha hızlı iken bu diyette daha yavaş ve yağsız kütle oluşturulur.

    Yan etkilerin çoğu bu diyetle bağlantılı şeyler değil. Hele libido kaybını ilk defa duyuyorum. Protein + yağ tamamen bireyde boing etkisi yaratan bir durum. Başka rahatsızlıkları olup böyle bir diyete başlanırsa zaten bu yan etkilerin çoğu ortaya çıkacaktır. Dediğim gibi bu konuda bu diyet şu soruna yol açar diye kanıtlanmış hiçbir veri şu an yok.

    Kas kazanımı konusunda evet sana katılıyorum. Peki kas kazanımı içinde yapılabilinir mi evet yapılır ama karb. diyetler kadar etkili olmaz. Eğer bunu yaşam biçimi halinde şu anki halinden memnun olan ya da yağ yakmak için kullananlar için gayet iyi bir diyettir.

    Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 10:22 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 09:43 ----------

    Kesinlikle katabolik bir etki olur diyorsunuz ya bana kanıtlar mısınız bunu ? Vücut nasıl katabolik bir sürece girer, karbonhidrat nasıl vücutta katabolik etkiyi etkiler ve 0 karbonhidrat nasıl katabolik etkiyi başlatır ? Öğrenmek istiyorum. Basit şeker alımı neden şarttır ? Metformin neden alınır ?

    Yalnız lütfen kulaktan doğma duyduğunuz ya da hocam böyle dedi daha iyi gelişilirmiş gibi cevaplar yerine bilimsel kanıtlanmış bilgileri paylaşırsak linklerle bilmediğimiz şeyleri öğrenmiş oluruz.
     

Sayfayı Paylaş