Sütün Zararları

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan FleXoR
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
genetik faktörü unutulmuş göz ardı edilemez. atlardan yola çıkılsa bile başarısız olur fakat hipotezin gözardı edilen kısmı edilemeyenide olabilir.
 
Flexor'un verdiği bilgiler doğru olabilir:) nasıl diceksiniz?

Orada dikkat ederseniz pastorize sütten bahsediliyo.ama onu vurgulamak yasal olmadıgı için (süt) öne alınmış. evet forumdada oldugu gibi pastorize süt sindirimi zor.ve bu tip hastalıklar mümkün.

hemen sütten korkmanıza gerek yok diye düşünüyorum :)
 
ama laktoz oranı yüksek ve ileride prostat tehlikesi ile bile karşı karşıya kalabilirsin.

Bu belirttiğin noktayı açar mısın? Prostat ile bir alakası olduğunu bilmiyordum.

Süt bağırsakta herşeye yapışır ve tıkaç olur sonra çıkarkende hepsi birden çıkar.

Süt bağırsakta herşeye yapışır diye kim diyor, bilimsel dayanaklar demişsin bunun bilimsel dayanağını merak ettim. Kaynak örneği verirsen bakalım.

şu deneye bir bakın,1930′larda Dr. Francis M. Pottenger, pastörize ve çiğ sütle beslenmenin 900 kedi üzerindeki etkilerine ilişkin 10 yıllık bir çalışma yürüttü. Bir grup yalnızca çiğ süt alırken, diğer grup aynı kaynaktan alınan pastörize sütle beslendi.
Çiğ süt içen grup kuvvet bularak büyüdü, hayatı boyunca sağlıklı, aktif ve canlı kaldı ama pastörize sütle beslenen grup kısa süre sonra durgun, sersem ve normalde insanlarla ilişkilendirilen kalp krizi, böbrek yetmezliği, tiroit bozukluğu, solunum rahatsızlıkları, diş kaybı, kemik zayıflığı, karaciğer iltihabı gibi kronik yozlaştırıcı rahatsızlıklara karşı savunmasız hâle geldi.
Ama Dr. Pottenger'in en çok dikkatini çeken ikinci ve üçüncü nesillere olanlardı. Pastörize sütle beslenen grubun yavrularının hepsi pastörize sütten kalsiyum emiliminin olmadığını gösteren zayıf ve küçük dişler, kalsiyum eksikliğinin açık ifadesi olan güçsüz kemiklerle doğdular.
Çiğ sütle beslenen grubun yavruları ebeveynleri gibi sağlıklı kaldı. Pastörize sütle beslenen grubun üçüncü kuşak yavrularının birçoğu ölü doğarken, kurtulanlar ise kısırdılar ve üreyemiyorlardı. Çiğ sütle beslenen grup soyunu sürdürürken, pastörize sütle beslenen grupta dördüncü nesil olmadığı için deney bitmek durumunda kaldı.
Eğer bunlar pastörize sütün zararlı etkilerinin yeterli kanıtı değilse, ticârî süt endüstrisinin kabul etmekten tiksindiği, kendi annelerinden alınan pastörize sütle beslenen buzağıların genellikle 6 hafta içinde öldüğü gerçeğini dikkate alın.
Çiğ sütün lehinde, pastörize sütün aleyhinde bulunan bu gibi bilimsel kanıtlara ve yirminci yüzyılın başlarına kadar insan türünün çiğ sütle beslendiği gerçeğine rağmen bugün Amerika'da birkaç eyalet hariç çiğ süt satmak yasal değildir.
Doğal niteliklerinden uzaklaştırılmış süt, insan ömrünü uzatmada hiçbir fayda göstermezken; sütü pastörize etmek raf ömrünü uzattığından süt endüstrisi için daha kârlıdır. Dahası, pastörizasyon hepsini olmasa da bazı tehlikeli mikropları öldürerek sıhhî olmayan mandıralardaki hasta ineklerden alınan sütü göreceli olarak "zararsız" hâle getirir ve bu da süt endüstrisinin mâliyetlerini azaltır.
Dr. Pottenger'in pastörize sütle beslenmiş kedilerinin kısırlaşması ve gücünü yitirmesi için yalnızca üç kuşak geçmesi yeterli olmuştur.

Verdiğin deney tamamen çürültülmüş tüm tıp dünyası tarafından asıl sorunun nedeninin bilindiği bir deneydir.

Çiğ beslenme taraftarlarınca saptırılan ve artık kedilerin asıl neden hasta olduğunun açıklanmış olduğu deney:

Not: Hiç bir insan için geliştirilen ilaç beslenme vs deneyi için kedi kullanılmaz. Kediler insan deneylerinde uygun sonuç vermez.

Internet ansiklopedisi wikipedia'da Francis M. Pottenger, Jr. yaptığı testi detaylı olarak anlatılıyor. Yapılan test direk çiğ süt, pastorize süt testi değil. http://en.wikipedia.org/wiki/Pottenger Sonuçları çeviren arkadaş çarpıtarak kullanmış.

Kedileri 5 gruba ayırmış beslemiş çiğ et, yağı ve çiğ, kaynatılmış, pastorize süt. çiğ et ve balık yağı çoğu grupta var.

Sonuçta şöyle diyor: Çiğ et ve çiğ sütle beslenme en iyi kedi beslenmesidir. Eti pişirmek besin değerini düşürür. Evet demek ki çiğ et yiyelim.

1940 yılında yapılan araştırmadan sonra kedilerin neden yiyeycekler pişince sağlıksız olduğu anlaşılmış.

KEDILER ICIN TAURINE AMINOASITI COK ONEMLIDIR. EKSIKLIGI ANOMALIYE NEDEN OLUR. PISIRILEN URUNLERDE TAURINE MIKTARI AZALIR. INSANLARIN AKSINE KEDILER TAURINE URETEMEZ. BU YUZDEN PISIRILEN ETTEN KEDI MAMALARINA DAHI ARTIK TAURINE KATILIR. DENEY TEKRARLANMIŞ PASTORIZE SUTE TAURINE EKLENMIS BU SUTU ICENLER DAHA AZ BAKTERI ALDIGI ICIN CIG SUT GRUBUNDAN DAHA SAGLIKLI OLMUS.

http://www.beyondveg.com/tu-j-l/raw-...ooked-1h.shtml Bu adreste bilimsel olarak tek tek deney çürütülüyor. Ayrıca peynir, whey protein, yoğurt hepsi ama hepsi pastorize süt gibi ısıtma işleminden geçen sütten yapılıyor. Bu AB uyum yasaları da gereği. Yasa ve insan sağlığı gereği böyle. Bu ürünler whey protein örneğin işe yaramıyor diyen var mı? Kemik erimesine gelince. Aşırı kalsiyum D vitaminin üretimini önler. D vitamini zaten multivitamin ile ayrıca alırsanız böyle bir sorun olmaz.

Süt ürünleri konusunda uzman olan dr.william ellis bu ürünlerin etkilerini şöyle açılıyor.

Dr. William Ellis soya sütü üreten şirketler tarafından mali finansmanı sağlanan bir konuşmacı. Dr. william ellis kimdir ki tek başına otiretedir. Onu kim süt uzmanı yapmış? Dr. William Ellis'in anlattığın çalışmalarından bazılarının bilimsel olarak yayınlanmış kabul görmüş örneklerini heralde gördün ki bu kadar savunuyorsun. Bu bahsettiğin bilimsel çalışmaların linklerini ya da bilimsel yayın adreslerini verirsen dahiliye uzmanı arkadaşlara inceleteceğim.
 
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]"For prostate cancer, epidemiologic studies consistently show a positive association with high consumption of milk, dairy products, and meats."
http://chetday.com/prostatecancermilk.htm

[/FONT]A large number of scientific investigations have revealed that consuming milk increases prostate cancer-risk (28), and also breast (29) and lung cancer risk. (in men) (30)
http://www.13.waisays.com/cancer2.htm

burada, sütün cok tüketildiginde prostat kanserine yol acacagı söyleniyor, ama bence muallak bir çalışma gibi..her bünye için bunu dogrulamıyorlar..

http://findarticles.com/p/articles/mi_hb5255/is_/ai_n28795780
 
Kaç bin yıldır insanlık süt içiyor yapmayın etmeyin. Eğer doktorların her dediğini yapmaya kalkarsak sabahtan akşama kadar aç oturmamız lazım
Kırmızı et de kalbe zararlıymış. Et yeme, süt içme. Yumurtada zaten kolestrol var onu da kes
Bodyi de bırakalım bütün güt ot yiyerek yaşayalım o zaman

Hemen hemen bütün besinlerde ufak tefek zararlar vardır. En basitinden toksinler oluşuyor. Bunlara takılmamak lazım
100 tane faydası varsa 1 tane zararı olabilir
 
sama laktoz oranı yüksek ve ileride prostat tehlikesi ile bile karşı karşıya kalabilirsin..
yazınca sadece laktoz ile ilgisini düşündüğümü sandığım için "bu belirttiğin noktayı açar mısın?" demiştim. Verdiğin linklerde süt ve süt ürünleri, et ürünleri ile çeşitli kanser türlerinin kolon prostat vs pozitif kolesrasyonda oluğunu söyleniyor. Bunlar zaten bilinen bilgiler. Ama verdiğin linklerde sadece "SÜTE DEĞİL ET ÜRÜNLERİNE DE KARŞI ÇIKILIYOR." Bu durumda bu bilgilere dayanarak birisine süt ve süt ürünleri kullanmamayı öneriyorsan yine aynı verdiğin bilgilere dayanarak et ve et ürünlerini de kullanmayayı mantıken önerebiliriz. Süt ve süt ürünleri ( süt, peynir, yoğurt, whey protein,sütten elde edilen whey proteinden yapılan aminoasit tabletleri...) ve et ürünleri kullanmadan nasıl besleneceğiz?

Aynı şekilde yine verdiğin linkte "[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Suggestive positive associations were also seen between fatal prostate cancer and the consumption of milk, cheese, eggs, and meat."[/FONT][FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]Snowdon DA, Phillips RL, Choi W., 'Diet, obesity, and risk of fatal prostate cancer.', Am J Epidemiol 1984 Aug;120(2):244-50" yazıyor ki burda da süt, peynir, yumurta ve et yemenin prostat kanseri ile pozitif ilişkide olduğu belirtiliyor ama tam tersi beslenenlerin de uzun dönem yaşam kaliteleri hakkında yayında bilgi verilmemiş.
[/FONT]




Verdiğin ilk sayfadaki ilk makaleyi incelediğimizde ise " these dietary factors tend to decrease 1.25(OH)2 vitamin D, a cell differentiator, and low levels of this hormone may enhance prostate carcinogenesis." yazıyor yani süt ürünlerin kanser ile olan bağlantısı d vitmanini azaltmasına bağlanmış ki harici bir multivitamin takviyesi ile bunun da önüne geçiliyor. Yani asıl neden sütün kendisi değil bütün kalsiyum içeren ürünlerin süt, fındık vs d vitamini miktarını azaltması. Son yıllarda zaten beslenme rejimini değiştirmeksizin dışarıdan alınan ekstra D vitaminin prostat ve kolon kanseri riskini azalttığı da saptandı.



Vitamin D can reduce colon and prostate cancer risk by helping the body get rid of its own highly toxic digestive acid, said a study in the journal Science (296: 1313-1316).

Bir an için hiç araştırmadan nedenleri gözetmeden süt ürünleri et ürünleri ve yumurtanın direk olarak kanser riskini arttırdığını bu sayfaya bakarak kabul edelim.

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]"For prostate cancer, epidemiologic studies consistently show a positive association with high consumption of milk, dairy products, and meats."
http://chetday.com/prostatecancermilk.htm

[/FONT]



Süt yok, et yok, yumurta yok, peynir yok, yoğurt yok, yumurta proteini yok, whey proteini yok, aminoasit tabletleri yok.... Vejeteryen beslenme...
 
sanmıyorum böyle bişi olacağını , gazeteeler haber bulmayınca sık sık yaptı bişidir işte'' mucize meyva çilk,tarçından gelen güzelik,eriğin 100 faydası,hergün mutlaka kayısı yeyin,işte armut yiyen insanlrın yemyenlere oranla daha zeki olduğu bulunduvs.'' felan gibi şeylerle sayfa doldurmaktır amaç..fazla cidiye almıyorum
 
Bozokaydın hocam, şu görüşünüzde gayet haklısınız; laktozun prostata yol actıgınıa dair, cok net bir makale yok, ben de tam olarak bulamadım..ama bunu böyledir diye kestirip atmak, bana dogru da gelmiyor..sizce, yaş unsuru, boy, vücut kütle endeksi, fiziksel aktivite önemli olamaz mı laktoz üzerinde..özellikle bunun üzerine bir makale buldum, yanlış algılamayın , dediklerinizi hala destekliyorum, ama biraz acıklık getirmek istiyorum


Şimdi, aşagıda bir makale var ve belli yaş sınırları ele alınmış, kütle endeksi, boy,fiziksel aktivite gibi unsurlar göz önünde bulundurulmuş..bu deney yapılırken, prostat hastaları da deneye katılıyor..görüldügü üzere yaşlı insanların, yani 70 yaş üstü insanların bir kısmının, hatta 70 yaş altı sınırınında bir kısmının bile laktoza karşı toleranslı olmadıgı test edilmiş..hatta boyları 1.63 m den küçük ve vücut kütle endeksi<25kg/m ^2 olan insanların laktoza karşı toleranslı olmadıgı yine görülmüş..

Yine bu deneyde alkol ve sigaranın aşırıya kaçılmadıgı sürece deneyde laktoz üzerinde etkisi olmadıgı görülmüş(kötüye kullananlar üzerinde laktoz toleransının düştügü görülmüş)


Yine , vücut kütle endeksi, yaş, içki-sigara kullanımları göz önünde bulunduruldukta sonra, fiziksel aktivitenin laktoz oranını düşürdügü gözlenmiş..

Prostat hastalarının yüksek kilosu ve vücut kütle endeksi de serum kalsiyum seviyesinde önemli derecede etki yaptıgı görülmüş..

Yine, bir unsurun da yaşanılan cevrenin, populasyonun ve genetik faktörlerinde prostat kanseri ve laktoz toleransızlıgı üzerinde etkili olacagı görülmüş..


LI degerinin yüksek miktarda süt ve kalsiyum alımını kötü etkileyecegi görülmüş..



Hepsini okumaya vaktim olmadı, ama bunlar yazılmış gözlemler..ben süt ve süt ürünlerinin kullanımına asla karşı olmadım, ki bunu önceki yorumlarımdan da anlamışsınızdır…sadece, insana ve bünyeye göre değişecegini düşünüyorum, bunun hassaslık katsayısı nedir?..>1000 mg üzerisi için konuşuyorum ben..her vücutta aynı etkiyi göstermeyecegini hala düşünüyorum..bana, kişiden kişiye ve vücuttan vücuda fark eder gibi geliyor bu olay.


http://pdfserve.informaworld.com/622956_758064766_782862830.pdf
 
Son düzenleme:
Çocukluktan ergenliğe geçişle beraber laktoz intoleransı da artıyor. Kişiden kişiye değişmesi konusuna katılıyorum. Bazı kimseler laktoza o kadar intoleranslı oluyor ki bütün bağırsak floraları bozuluyor ve diğer besinlerden de faydalanamıyorlar. Bu durumda ya harici laktaz enzimi içeren tabletlerden ya da laktoz ibareleri sütlerden kullanacaklar. Bu spora ilk başladığımda öğrenciyken 64kg ince birisiydim. 3 yıl kilo aldırıcılar, whey protein, aminoasit tabletleri kullandım. Ailemden gelen öğrenci harçlığımın büyük bir kısmını bunlara yatırdım ama kilo alıyor sonra ürünler bitince veriyordum. Sonra Arnold Schwarzenegger'in kitabında günde 2-3 galon süt yani 5-6 litre süt içtiğini okudum. Bende her gün azar azar süt alımımı arttırdım. Her yemekten sonra çok doysam da light süt içmeye başladım. Yanımda yarım litre light sütler taşıyordum. Her öğünden sonra süt içmeye başlarken zamanla vücudum alışınca 1 yıl kadar bir süre su yerine süt içer oldum. Bu devrede en iyi gelişimi yaptım. 64kg'dan 81 kg'ye çıktım. Bu yüzden süte hep olumlu yaklaşıyorum.

Belirttiğin gibi süt içimi kısaca gaz yapan biri hiç yapmayan birine göre kabaca daha az yararlanıyor diyebiliriz.

Bazı kurumlar ve dernekler süt ürünlerini ve et ürünlerini kısaca hayvansal gıdaları o kadar kötülüyorlar ki vejeteryen beslenmeden başka uygun yol gözükmüyor.

Kişiden kişiye süte hassaslık değişiyor. Sütün kalsiyum bağlantısı ile D vitamini eksikliği yaptığı da doğru. Bu da bir multivitamin tableti ile çözülebilir. Yağlı sütteki yağlar hayvansal yağ olduğu için kolestrole neden olur bu yüzden yüzde 0 yağlı süt kullanmak daha doğru.
 
Arkadaşlar, bildiğiniz üzere kalsiyum-fosfor oranı 2:1 olmayan gıdalarda, fosfor kalsiyum emilimine izin vermiyor.

Peki bu ne ölçüde oluyor?

Alınan kalsiyumun hepsi mi boşa gidiyor?

Bu konuda bilginiz var mı arkadaşlar?
 
Henuz siteyi butunu ile inceleme firsatim olmadi ama ozellikle pastorize sutun zararlari hakkinda bilinclendirmeye yonelik bir site var: www.notmilk.com. Makaleler ile iddalarini desteklemeye calisiyorlar.

Bu sut konusu benim de kafami cok karistirmistir hep. Daha siteye ilk uye oldugum zamanlarda bir yorum yapmistim, eriskin hayvanlar dogada sut icmiyor, biz niye iciyoruz seklinde. Bonatschi de esprili bir yanit vermisti bulabilseler icerlerdi herhalde diye :). Genotipimiz belli bir yastan sonra sut tuketmeyi kaldiracak kadar degismemistir gibi geliyor bana, ozellikle belirli populasyonlarin hemen hemen tamami ile laktoz intolerasina sahip oldugunu dusunursek (http://en.wikipedia.org/wiki/Lactose_intolerance). Sonucta daha ne kadar zamandir evcil hayvan beslemeyi biliyor ki insanoglu? Neyse, firsatiniz olursa ilk bahsettigim siteyi bir gezin, bakalim ilginizi cekecek bir seyler bulabilecek misiniz?
 
Henuz siteyi butunu ile inceleme firsatim olmadi ama ozellikle pastorize sutun zararlari hakkinda bilinclendirmeye yonelik bir site var: www.notmilk.com. Makaleler ile iddalarini desteklemeye calisiyorlar.

Bu sut konusu benim de kafami cok karistirmistir hep. Daha siteye ilk uye oldugum zamanlarda bir yorum yapmistim, eriskin hayvanlar dogada sut icmiyor, biz niye iciyoruz seklinde. Bonatschi de esprili bir yanit vermisti bulabilseler icerlerdi herhalde diye :). Genotipimiz belli bir yastan sonra sut tuketmeyi kaldiracak kadar degismemistir gibi geliyor bana, ozellikle belirli populasyonlarin hemen hemen tamami ile laktoz intolerasina sahip oldugunu dusunursek (http://en.wikipedia.org/wiki/Lactose_intolerance). Sonucta daha ne kadar zamandir evcil hayvan beslemeyi biliyor ki insanoglu? Neyse, firsatiniz olursa ilk bahsettigim siteyi bir gezin, bakalim ilginizi cekecek bir seyler bulabilecek misiniz?

Benim bildiğim kedilere süt verince bayıla bayıla içiyorlar,genelde çoğu köpeğede öyle :D.sitede şöyle bir şey okmuştum ineğin doğum sonrasındaki sütüyle bizim içtiğimiz aynı değil yani içeriği farklı.adına birşey demişlerdi ama şimdi tam hatırlayamıyorum hata biri ''o sütün birazını dana birazıını biz içiyoruz''diye bir yorum brakmıştı....hadi diyelim zararlı.koladandamı zararlı? biradandamı zararlı?sigaradandamı zararlı?bu şeye benziyor van gölü canavarı herkes canavar görüyor ama kimse kanıtlayamıyor.yahu ufacık gölde kocaman bi hayvan olsa görülmezmi;) neyse dediğimi anlayan anlamıştır.saygılar
 
arkadaşlar yorumları tamamen okumadım ama bildiğim kadarıyla süt yatmadan önce 6 saat içerisinde içilmemeli (kalsiyum yüzünden) niye kalsiyum derseniz growth h. yi azaltır (annelerimiz zamanında kötülük yapıyordu yani) ayrıca süt fazlaca tüketirken tok tutma etkisinden dolayı diğer gıdalardan da mahrum kalırız sürekli kalsiyum aldığımız için yağ emilimi çok düşer zayıflarız gün içinde devamlı kalsiyum gh ın anasını ağlatır tavsiyem sütten mumkün olduğunca uzak durun sadece öğlen için yatmadan önce kesinlikle içmeyin(kalsiyumlu diğer gıdalarda dahil)

ayrıca bir deneyde : ineğin yavrusuna ineğin kendi sütü diğer yavruya ise ineğin kendi sütü pastorize edilip verilmiş yavru (tabiiki pastorize için yavru) 6 hafta sonra rahmetli olur. tavsiyem çiğ içip bruselle vs olmadan yaşıyorsanız için ama postorize diye uht diye oğüle öğüle sratılan geeksiz sıvıları kesinlikle içmeyin (birde üzerlerinde katkı maddesi yoktur derler :)))))) yoksada içi zaten boştur (su laktoz kalsiyum hehehehe) içmeyin arkadaşım
 
Son düzenleyen: Moderatör:
arkadaşlar yorumları tamamen okumadım ama bildiğim kadarıyla süt yatmadan önce 6 saat içerisinde içilmemeli (kalsiyum yüzünden) niye kalsiyum derseniz growth h. yi azaltır (annelerimiz zamanında kötülük yapıyordu yani) ayrıca süt fazlaca tüketirken tok tutma etkisinden dolayı diğer gıdalardan da mahrum kalırız sürekli kalsiyum aldığımız için yağ emilimi çok düşer zayıflarız gün içinde devamlı kalsiyum gh ın anasını ağlatır tavsiyem sütten mumkün olduğunca uzak durun sadece öğlen için yatmadan önce kesinlikle içmeyin(kalsiyumlu diğer gıdalarda dahil)

ayrıca bir deneyde : ineğin yavrusuna ineğin kendi sütü diğer yavruya ise ineğin kendi sütü pastorize edilip verilmiş yavru (tabiiki pastorize için yavru) 6 hafta sonra rahmetli olur. tavsiyem çiğ içip bruselle vs olmadan yaşıyorsanız için ama postorize diye uht diye oğüle öğüle sratılan geeksiz sıvıları kesinlikle içmeyin (birde üzerlerinde katkı maddesi yoktur derler :)))))) yoksada içi zaten boştur (su laktoz kalsiyum hehehehe) içmeyin arkadaşım

Sütün GH' yi azaltması olayı kalsiyumdan dolayı oluyorsa bu işte bir yanlışlık var.

İçindeki yüksek kalsiyum miktarına rağmen süt bir kalsiyum kaynağı değildir.

Fosfor kalsiyumun emilimini engeller. Bir besindeki kalsiyumun emilebilmesi için kalsiyum:fosfor oranı 2:1 olmalıdır.

Sütte bu oran 1,25:1.

Dolayısıyla emilmeyen kalsiyumun GH üzerine bir etkisi olmayacaktır.
 
benm yusmde kızarklıklar oluştu ama şu an yok geçti 2 gün önce wardı . bda süt içsem ynemi cıkcak:(
 
Arkadaşlar gh çok önemli bildiğiniz gibi ben şahsen net bilmediğim bir sıvı için gh ı riske atamam

ayrıca ben bir yıl önce falan 2 ay boyunca kesintisiz olarak günde 1 litre süt içiyordum (yarım yağlı %1.5) çok kilo kaybettim 73 ten 67.5 kilo ya düstüm sonra bıraktım ayrıca kansızlıkta başlamıştı emilemeyen kalsiyum beni nasıl zayıflattı SLEPPY bunu açıkla bana ve arkadaşlara
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Arkadaşlar gh çok önemli bildiğiniz gibi ben şahsen net bilmediğim bir sıvı için gh ı riske atamam

ayrıca ben bir yıl önce falan 2 ay boyunca kesintisiz olarak günde 1 litre süt içiyordum (yarım yağlı %1.5) çok kilo kaybettim 73 ten 67.5 kilo ya düstüm sonra bıraktım ayrıca kansızlıkta başlamıştı emilemeyen kalsiyum beni nasıl zayıflattı SLEPPY bunu açıkla bana ve arkadaşlara
net bilmediğinizi söylediğiniz bir sıvı hakkında böyle kesin bir nedensellikle konuşmanız da yanlış.

Zayıflama nedeninizi süte ve kalsiyum emilimine bağlamak yerine beslenme düzeninizde çok daha önemli olan karbonhidratlar gibi diğer besin öğelerinin eksikliğine odaklanmanızı öneririm.
 
Sabah : 1 Bardak
Öğlen [okuldan gelince]: 1 Bardak
Yatmadan önce : 2 Bardak
Toplam 1,5 Litre falan bu kendimi bildim bileli böyle :)
 
13 yaşında biri için 1.73 boy çok çok iyi. Ama sütün boy uzattığını kesin kanıtlayan bir araştırma yok sanırım yada ben bilmiyorum.Öyle birşey varsa zaten hergun 4 5 litre içerim.
 
Back
Yukarı