Protein ve sindirme zaraları 1

nasıl bu kadar net teşhisler koyabildin anlamış değilim..kesin ve net..! sadece vg ile ilgileneceğin şahsen ve forumda insanların sağlıklarını düşünen bir yönetici olarak sevindirici..umarım girmiş olduğun riskin farkındaydın..
diez
sayın diezin mesajına cevap.

saygısızlık etmek istemek. cevap vermek haddim değil. daha önceki mesajlarımda belirtmiştim diğer arkadaşlara bu sitede tıbbi sorumluluk reddi var. benim yazdıklarımın gerçeğe aykırılığı yok.fakat tavsiye olarak algılayın ve doktorunuza danışınız dedim. bugune kadar yazdıklarımın arkasındayım. aksi düşüncede olanlar doktorlundan doğruluğunu araştırsınlar.. yanlışım varsa gelip yüzüme vurabilirler.

saygılarımla.
 
atakan yazın için teşekkürler.çok kaliteli bir üyesin bu forum için.
anladığım kadarıyla protein ve suyun düşman olduklarını miğdede aynı anda olmaması gerektiğini söylemişin.
forumdaki çoğu başlıkta antreman sonrası protein tozunun süt yerine suyla alınması gerektiği,eğer sütle alırsak antreman sonrası sindirim süresinin uzayacağı yazıyor.
bunun hakkında fikrini alabilirmiyim acaba?
 
BEN, sütün yetişkin insanlar için tasvip etmiyorum. fakat tıbbi otoriteler suyun 40 dakika içerisinde 800ml vucuda dağıtabilecğini ispatlamış durumdalar antrenman sonrası uygundur dağılım için fakat. yemek sonrası su içimi mide deki hcı asit dengesini indirgendiği tüm çevrelerce bilinmektedir. sorunuz reflü hastalarına hatta su yerine simdi günümüzde asit indirgeyiciler ve mide deki besinlerin daha kısa sürede bağırsaklara taşıyan ilaçlar kullanılmaktadır. gelelim sorunuzun cevabına..

süt kullanlarda sindirim sırasında bağırsaklarda faz3 döşüm hızı yüksektir.inek sütü transportasyonu yavaşlatan bir faktöre sahiptir. mide asidinde parçalanma süresi erişkinlerde yavaştır. özellikle enaz 3,6-6,2 ph parçalanma sınırına sahiptir. ortama 4,5 de inhibe etmektedir. özellikkle uzunzincirli yağ asitlerinden oluşması biz sporcular için tehlike daha doğrusu erişkinler için, hemde kimyasal yaspısının hidrolize olmasının zayıflığı beni sütten iten yanıdır.

benim tavsiyem protein tozu haricinde 500ml -800 ml arası su uygundur fakat. et vs. besinler de yağ ve sıvıdan uzak durulmalı. özellikle böbreklerin besinleri dehidrilize ettiğini zannetmemek gerekiyor. böbrekler sadece kanı üre den temizler. pro artıkları olan nh3 karaciğer aktivitisinde boyar dönüşümü olan ürik asit için sıvı ve emzim ihtiyacı yüksektir.

mesajınızı tekrar okudum ve ekliyim okuduğunuzu varsayarak sindirim süresini uzattığını teyid ederim yukarıdaki yazımdanda siz değerli sovereign sndirim süresini uzatır. ve deformasyon süresini kısaltır. keza hem süt hemde m.suyu.

m.suyu ise yüksek karbon seviyesi alınan protein oranında sabit bulunmaktadır. ancak yarılanma süreli farkı. ayrı ayrı kullanımını sağlar buda doğanın mucizeleri. işte sayın axismandros bilir. aynı moleküler yapıya sahip organeller. insan vucudu tarafından algılanıp sindirimi bir kimlik gibi tespit edebiliyorlar.

inek sütü yavru camışlar içindir. benim cocuğum olsa katiyyen bu sütle beslemem bunun yerine yumurta ve et öncelikli besini oluşturmalı.

biz okulda bunun deneyinide yaptık sütü aldık ve güneş gören ortamda bıraktık bu ortamda sütün bozulup mikrobacterilerin üremesini bekliyorduk fakat hayret süt bozulmamıştı. bu konuda ki düşüncelerimiz sütte katkı maddesi olabileceği idi. bu yüzden sütü tavsiye etmiyorum.
 
Son düzenleme:
birde sayın d.wolfun yazısına bakalım,

atakan_irresistable, sende şunu bilmelisin ki, bilimin ne dedigi önemli değil, vücudun ne dediği önemlidir..senin dediklerin yanlış demiyoruz, vücudumuzun ne kadar hassas olduugnu biliyoruz zaten, vücuda her zaman daha fazlasını vermelisin ki, o da sana gelişim için yardımda bulunsun..dedigin durum , her zaman gecerli değil, sen şunu demeliydin, gün olur , yeteri kadar protein alamayız ve vücut bunu kendi kan hücrelerinden proteinleri alıp kas onarımı için kullanır, ama bunu vücuttan her zaman beklemek yanlış, bunu söylemeni bekliyordum..yoksa kimsenin sana karşı bir kastı yok, emin olabilirsin..sen daha anlaşılır ve net biçimde yazarsan, birde olaya vg acısından bakmayı bilirsen,herşey cok daha basit olacak..
saygılar..

sen vucudunu tanıdığınımı zannediyorsun.. böbreklerin kanı filreleme özelliği kaybolduğunda sana haber vereceğinimi zannediyorsun. sen kanser hastalığını bilirmisin madem vucudu dinlemek gerek diyorsun. vucut kandırılabilir bunu unutma.. vucut ve insan birbirine zıt objelerdir. insan varlığını sürdürmek için organizmasıda sağlıklı olmalıdır. dikkat et yapay göz yapıldı. yapay böbrek de yapıldı fakat deneme sürecinde simdilik büyük böbrek makinalarıyla insan yaşamını sürdürmekte.
 
fazla ve gereksiz yere açıklama yapma geregi duyuyorsun..gördügün üzere düşüncelerimde yalnız değilim, katılan insanlar var..sen istesende istemesende, VÜCUT GELİŞTİRME DİYE BİR SPOR VAR...merak etme , max düzeyde doğal besleniyorum, çelik gibiyim, ayı gibiyim..bana birşey olmaz, üzülmene gerek yok..senle atışmak giib bir niyetim de yok, sadece görüşümü yazdım hepsi bu, bana kanser yok yapay böbrek gibi konularla gelmene gerek yok, var olanı yazıyorum ben..konuyu da fazla kirletmeye gerek yok, kaldıgı yerden devam etmesine izin verirsen ayrıca sevinecegim..saygılar
 
tabiki. d.wolf. izin ne haddime..

ayrıca gereksiz ve fazla değil senin gibilerin bilemiyeceği açıklamalar. doğruluğunu bile bulamayacağın açıklamalar.

ayrıca sizinle neden atışayım d.wolf. sonuçta forum üyesiyiz. benim sana üstünlüğüm olmadığı gibi senin de bana üstünlüğün yok. atışmak için nebir zamanımız nede niyetimiz yok!

biz kendimizi geliştirmeye zaman ayıralım. forumda okuyarak ihtiyaçlarımızı giderelim. olmazmı? izin verirsen.
 
Son düzenleme:
D.Wolf dedi:
" ve unutmayınızki protein almasanız bile kandaki proteinler sizi onarır."

böyle birşeyin mantıklı olmadıgını düşünüyorum, kandaki proteinleri biz veriyoruz sonucta, neden kandaki proteinlerin beslemesini bekleyelim ki..hem o protein vücuda ne kadar yarar saglayabilir ki..o ancak yaşamsal faaliyeti sürdürmek için, canlının yaşamını devam ettirebilmesi için olan bir durum, yani son çare.
Genişletmek için tıkla...

Vücut için gerekli protein dışarıdan gerektigi kadar takviye edildiği sürece bünye bu protein aminoasitlerini kan la kaslara iletmekte zaten ihtiyac fazlası protein günlük enerjide yakılmakta fazlası yağ olarak depolanmakta


Eğer yanlış anlamadıysam Kan da aynı karaciğer de acil enerji glikoz depoları oldugu gibi vücudun protein dengesinide saglamakta..takviye edilinceye kadar gerekli destegi bu %30 la vermekte

Wolf un sorusundaki ana fikir kandaki protein dışardan takviye yapılmadan yeterli olmadıgına vurgudur ve haklıdır...Malum vücudun üretemediği amino asitler var ve takviye edilmeye muhtaclar.

Örnegin protein takviyesi ( yagsız yogurt yumurta vb alınmadan ) yapılan diyetlerde ( sadece meyve-sebze gibi) belli bir süreden sonra vücuda alınan gıdaları enerjiye ceviren kas dokusundaki enerji santralleri çalışmak icin ihtiyac duydukları amino asitleri alamadıkları için kendi dokularını parçalayarak yakmaya başlarlar.. Yağ yakacagım derken kas yakarsınız azalan kas dokusu sebebiylede metabolizmanın günlük kendi içinde kullandığı enerji gereksinimini azaltırsınız .. Azalan kasla daha önce 2000 kalori yakan vücut örnegin 1800 kalori ile yetinir kalan 200 kaloride yag olarak size geri döner

Yani mutlaka ve mutlaka protein alınmalı .. tabi yukarıdaki yazıdan anlaşıldıgı gibi önemli olan protein takviyesinin zamanlaması ve miktarı..

Benim bu konuda bilenlerden sorum

Bir VB sporcusunun normalde ihtiyac duydugu protein düzeyi ile günlük VB antremanıyla yıkıma ugrayan kas dokusunun onarımı için gereken protein ihtiyacı ne kadar değişmekte..yada şöyle sorulabilir örnegin bir gögüs antremanı sonrası o bölge ne kadar ek protein ihtiyacı duyar ...
 
Son düzenleme:
D.Wolf dedi:
atakan_irresistable, bunu gerçekten üzülerek söylüyorum, ama sorduugm her soruya beklemedigim, alaka kuramadıgı yanıtlar alıyorum senden...neyse, ben sadece olanı söyledim,unut gitsin, okuyan anlayacaktır ne demek istedigimi..kolay gelsin..
Genişletmek için tıkla...

Atakan yazılarını okurken çok sıkılıyorum, şu başlıktaki yazılarının hiçbirinde bir anlam bütünlüğü yok. "ayrıca gereksiz ve fazla değil senin gibilerin bilemiyeceği açıklamalar." demişsin. O zaman böyle insanların bulunduğu bir yerde bulunma, benimde bir başkasınında d.wolf'tan farkı yok. Yazılarının neredeyse hiçbirinde sonuç yok, bilgiyi doğru kullanmayı bilmiyorsun. Dedim şu yazdıklarına iyi ya da kötü bir eleştiri yapayım ama o kadar arkası boş şeyler yazmışsınki... Lütfen yazdıkların tam bir anlam bütünlüğü taşısın ki daha anlaşılabilir ol...
 
Kısa ve Öz Olarak;

Forumda doktorluk yapmaktan vazgeçmelisin

1-Senin bu bilgileri verip kendince kesin ve net teşhisler koyman çok yanlış..
2- Henüz Doktor Değilsin..
3-Forum; BodyForum,Vücut Geliştirme ile alakalı bilgilerin paylaşıldığı forum

inek sütü yavru camışlar içindir. benim cocuğum olsa katiyyen bu sütle beslemem bunun yerine yumurta ve et öncelikli besini oluşturmalı.

Bütün bu sütü içen insanlar yanlış düşünüyor,Rektörler, Proflar, Bir tek sen doğru düşünüyorsun , vücutcular demiyorum dikkat et!

Hangi Ünivde Okuyorsun?
Adanaya yolun düşerse, seninle tanıştırmak istediğim bir prof var,
yanlış anlama sakın bahsettiğin konular doğru,
benim amacım bu mesleğe saygı duymanı sağlamak..
Bu bilgiler(Ödevler) bu şekilde paylaşılmaz ve yasaktır!!
 
Josep 1531, takıldık noktayı bir türlü anlayamadım. Atakan düşüncelerini kesin yargılarla belirttiğinde zaten üslubunun böyle olduğunu ve nacizane yardım etmeye çalıştığını söylüyor. Hangi üniv'de okuduğunun, yaşının ne olduğunun ne önemi var. Bu forumda bilgilerin nasıl beyinlerden çıktığını kontrol etmen imkansız, sadece mukayese edecek ve doğruluğunu araştıracaksın. O da öyle yapıyor...

Benim de Fen alanında eğitim gören arkadaşlarım var. Benim yüksek proteinli beslenmeme karşı çıkıyor ve ilerleyen yaşlarda karacigerin sorun yaratacak muhtemelen diyorlar. Plastik cerrah abim vardı. Ona da danıştığımda "haddinden fazla alma, acısı çıkar" demişti. Üzgünüm ama Atakan_İrresistable'nin dediklerini onun kendi fikri değil, muhtemel tıp Dünyasının kabul ettiğin ve bizim de kabul etmek zorunda olduğumuz doğrulardır....
 
salvadore_xp dedi:
Josep 1531, takıldık noktayı bir türlü anlayamadım. Atakan düşüncelerini kesin yargılarla belirttiğinde zaten üslubunun böyle olduğunu ve nacizane yardım etmeye çalıştığını söylüyor. Hangi üniv'de okuduğunun, yaşının ne olduğunun ne önemi var. Bu forumda bilgilerin nasıl beyinlerden çıktığını kontrol etmen imkansız, sadece mukayese edecek ve doğruluğunu araştıracaksın. O da öyle yapıyor...

Benim de Fen alanında eğitim gören arkadaşlarım var. Benim yüksek proteinli beslenmeme karşı çıkıyor ve ilerleyen yaşlarda karacigerin sorun yaratacak muhtemelen diyorlar. Plastik cerrah abim vardı. Ona da danıştığımda "haddinden fazla alma, acısı çıkar" demişti. Üzgünüm ama Atakan_İrresistable'nin dediklerini onun kendi fikri değil, muhtemel tıp Dünyasının kabul ettiğin ve bizim de kabul etmek zorunda olduğumuz doğrulardır....
Genişletmek için tıkla...

Anlatmak istediklerimi, atakan_irresistable anlayabilir fakat bu bahsettiğim konuları siz anlayamazsınız, ve anladığınıda düşünüyorum çünkü bir kez daha bahsetmiştim bu konudan..

Yardımcı olma, paylaşma, eğitme,inşaa etme içgüdüsü çok iyi,
Okuduğun bölümle çok iyi başdaşıyor,
ama bunun yeri ve zamanı vardır..

Kendi fikri olsun olmasın, büyük bir olasılıkla kendi ödevlerini paylaşıyor, ama bu şekilde değil, harmanlayıp yazması gerekli, yani kısa ve öz olarak; Fazla protein vücuda zararlıdır, sebebi ise şu şu şu sebeblerden dolayı, atakan_irresistable'nin yaptığı en büyük hata tıbbi Terimleri çok fazla kullanması ve kesin teşhisler koyması,

Ayrıca ben yaşıyla alakalı birşey söylemedim, okulunu sorma sebebim ise o okulda tanıdığım hocalar varsa, yardımcı olmayı sağlamaktı..

Tekrarlıyorum; atakan_irresistable yanlış bilgi vermiyor!!!
Çok inceliyor, Kısa yoldan anlatması gerekli ve teşhisler koymamalı,
işin uzmanlarına yönlendirmeli...
 
Mestano dedi:
Atakan yazılarını okurken çok sıkılıyorum, şu başlıktaki yazılarının hiçbirinde bir anlam bütünlüğü yok. "ayrıca gereksiz ve fazla değil senin gibilerin bilemiyeceği açıklamalar." demişsin. O zaman böyle insanların bulunduğu bir yerde bulunma, benimde bir başkasınında d.wolf'tan farkı yok. Yazılarının neredeyse hiçbirinde sonuç yok, bilgiyi doğru kullanmayı bilmiyorsun. Dedim şu yazdıklarına iyi ya da kötü bir eleştiri yapayım ama o kadar arkası boş şeyler yazmışsınki... Lütfen yazdıkların tam bir anlam bütünlüğü taşısın ki daha anlaşılabilir ol...
Genişletmek için tıkla...

Mestano, bence hatayı kendinde aramalısın. Hakikaten anlam bütünlüğü yoksa, fikirler dağınıksa neden başlığa katılıyor ve foruma faydalı olmaya çalışan birinin bunca emeğini hiçe sayıyorsun. Olay kişisel değil, yanlış anlama; ama emeğe saygısızlık olarak algılıyorum ben bu yazdıklarını. Bir de eklemek istediğim şudur: Başlığı açan atakan, katılımcı d.wolf. Atakan istemediği ortamda nasıl bulunmuş olabiliyor, açıklayabilir misin? Ben bu foruma atakan ve diğer üyelerden çok şey öğrendim ve bana düşünceleri kopuk ve alakasız gelmiyor. Üslupda bazı aksaklıklar oluyor, o da belirtiyor zaten. Onun sağlık açısından duyarlı ve temkinli olması kadar normal ve meslek erbabı olduğu için samimi ifadelerini dinlemek merak edenler için faydalıdır...
 
salvadore_xp, kimsenin avukata ihtiyacı yok bu forumda..ben katılımcıyım diye susmam mı gerekiyor??..verdigin cevaptan bu ortaya cıkıyor..kafanıza göre burayı yönlendirmeye çalışıyorsunuz..eski köye yeni adetler getirmeye çalışıyorsunuz..yazmayacagım diyorum, ama gerçekten cok karışık, kısa ve öz olması gereken bilgileri harmanlayıp, sarmaşık gibi insanların önüne sunuyorsunuz..çok mu dogru bu yapılan sence?..şunu unutmamanı hatırlatırım: mevlanannın sözlerini yazmayı biliyorsunuz, ama uygulamayı bilmiyorsunuz ve forumun her seferinde gerilmesine neden oluyor bu hareketler..ben az mı atıştım atakanla diğer başlıklarda??.aç bir oku bakalım, yanlışlar nerde??..niçin bu kadar mücadele verip kendi seviyemi düşürdüm??..amacım yeni üyeleri yanlış yönledirmemesi..insanlara okunabilir bilgiler sunmalısınız, yoksa kendi telinden çalmaktan öteye gecemz olay!
 
salvadore_xp dedi:
Mestano, bence hatayı kendinde aramalısın. Hakikaten anlam bütünlüğü yoksa, fikirler dağınıksa neden başlığa katılıyor ve foruma faydalı olmaya çalışan birinin bunca emeğini hiçe sayıyorsun. Olay kişisel değil, yanlış anlama; ama emeğe saygısızlık olarak algılıyorum ben bu yazdıklarını. Bir de eklemek istediğim şudur: Başlığı açan atakan, katılımcı d.wolf. Atakan istemediği ortamda nasıl bulunmuş olabiliyor, açıklayabilir misin? Ben bu foruma atakan ve diğer üyelerden çok şey öğrendim ve bana düşünceleri kopuk ve alakasız gelmiyor. Üslupda bazı aksaklıklar oluyor, o da belirtiyor zaten. Onun sağlık açısından duyarlı ve temkinli olması kadar normal ve meslek erbabı olduğu için samimi ifadelerini dinlemek merak edenler için faydalıdır...
Genişletmek için tıkla...

Salvadore benim bunda hatam ne anlamadım ama fikirler dağınık olduğu için başlığı açtığı konuyla ilgili yorum yapamadığımı belirttim. Emeğe nerede saygısızlık etmişim anlamadım, yazının anlaşılmaz ve konunun sık sık dağıldığını söylemek mi saygısızlık? Nitekim ben yazdıklarımı Atakan açısından çok olumlu buldum. Bilgili olduğunu ama bunu yanlış kullandığını, konuyu dağıttığı içinde amaçtan uzaklaştığını söyledim. Art niyet aramaya kalkarsanız illaki bulursunuz... Ayrıca ben böyle insanların bulunduğu yerde bulunma derken forumu kasttetmiştim. Zaten sen hangi akla ziyan "senin gibilerin bilemiyeceği açıklamalar" lafının arkasında durursun bunu anlamak mümkün değil. Onun meslek erbabı olduğuna nereden vardın anlamadım? Kimdir meslek erbabı senin gözünde?

Ayrıca şu paragrafa bak:

sayın arkadaşlar, ben elimden gelen uyarı ve yardımı yapmış bulunuyorum her fikir tartışma ve yorumlara açıktır. fakat objectif bilgiye ulaşmanız o kadarda zor değil. bir araştırma hastanesi doktoruna bile sorsanız size gerekli directifleri verecektir. sadece karaciğer ve böbreklerinize boşa yük bindirmiş olacaksınız.solgar calsium kullandığım için bile prof hocamdan fırça yedim ki 335 mg. dır. herşeyi zaman gösterecektir. umarım gelecekteki hastalarım olmazsınız. foruma daha faydalı olmak için artık konu açma ve cevap yazma işlemlerini es geçip sadece body ile ilgili sabit konuları inceleyeceğim. acı tatlı geçirdiğimiz her gün için body forum

Nereden nereye atlıyor, şu yazının amacı ne, hani kalsiyum tabletleri alacaktık? Ayrıca kesinlikle buradan "sadece anlatımında sorun var" anlayışı çıkmasın, maksadını tam olarak anlasam "haklı" veya "haksız"da diyebileceğim...
 
1 aylık bir başlığı tekrar gündeme getirmek ne kadar doğru bilmiyorum; ama konu benim çok dikkat ettiğim bir konu. O yüzden naçizene düşüncelerimi yazmak isterim.

Kilo başına değil de çalıştırılan kas kütlesi başına protein alımı bana çok daha mantıklı geliyor.

Bu boşalan kaplara su doldurmak gibi. Yanlız şu unutulmamalı. Boşalan kaplar her seferinde büyüyor. Ama az boşalsın ama çok.

İlk zamanlar gelişimin çok daha fazla olduğunu düşünüyorum. Sporda yıllar geçtikçe , ölçü almak zorlaştıkça, antrenman sırasında boşalan bu kapların; yani zarar görmüş kasların; eskisi kadar büyüdüğünü sanmıyorum.

Açık olduğunu düşündüğüm bu örneklemeden sonra şunu söyleyebilirim. Normal bir insan için önerilen miktar kilo başına 1 gramsa bence bizim için 2 gram olmamalı. Belki çok ince bir hesap olacak; ama bu değer kilo*1.75 i geçmemeli. İstisna durumları ve bünyeleri saymıyorum.

Yukarıdaki örnekte söylediğim gibi protein öncelikli olarak zarar gören kasları onarmak ve zorlanan oranda büyütmek için kullanılacaktır. Göğüs çalışırken ikincil olarak çalışan triceps (Hedef kas grubu olmadığı için ikincil diyorum) ve daha dolaylı olarak çalışan anterior deltoidler de göz önünde bulundurulmalıdır. Dolaylı olarak çalışan bu kaslarda gelişme oluşturacak gerilim ve zorlama olmasa bile yıkımlar meydana gelecektir.

Bunun dışında antrenmandan sonra yorgun düşen vücut, bağışıklık sistemi ve diğer metabolik olaylar için ekstradan bir protein alımı gerektiğini düşünüyorum.

Şunu da ekleyemeliyim ki, çalışılan kas grubunun büyüklüğüne göre alınması gerek proteinin 1,50-1,75 arasında değişmesi gerektiğine inanıyorum.

Ben doktor değilim; fakat bilgilerim ölçüsünde mantık kurarak şunun doğruluğuna inanıyorum:
'Pump_Forever' ın kendi ismi ile açmış olduğu konuya yazdığı bir mesajda para girdisi ve çıktısıyla ilgili bir örnek vermiş ve bunu antrenman bitiminde kanın son pompalandığı yerle bağdaştırmıştı.
Bu düşünceye sonuna kadar katılıyorum. Bence alınan besinleden optimum düzeyde yararlanıp kas gelişimini en üst düzeyde tutabilmek için birincil gelişim istenen bölgenin antrenman sonuna bırakılıp, kanın o bölgeye yoğun akışı sağlanmalı. ( Tabi ki enerji seviyesi de fazla düşürülmemeli bu ana kadar)
Böylece o bölgede onarım ve gelişimin daha iyi olacağına inanıyorum.

Başlarda Karasan' ın da söylediği gibi hormonal dengenin de buna büyük etkisi var.

Bence insan eksik kalanı dozaj artırımına giderek değil de kaybettiklerini kazanarak karşılamalı.

Doğada herşey bir denge içerisinde. Bir etkiye mutlaka bir tepki geliyor. Yaptığımız şey zararlı demiyorum; fakat günümüzde alışmış olduğumuz temponun dışına çıkıp vücuda bir etki yapıyoruz. Benim gibi spora bağlı olup bunu uzun süre yapanlar veya (inşallah) yapacak olanlar bu etkiyi vücutlarında biriktiriyorlar diye düşünüyorum.
Kaçınılmaz sondur ki bunun bir tepkisini göreceğiz.

Tepki diyince hemen büyük olaylar anlaşılmasın. Sivilcelenme, zaman zaman karaciğer yorgunlukları vs... şeklinde de olabilir, büyük bir kalp krizi de olabilir bu tepkiler.

Tepkilerin şiddetini zararlı, etkileri en aza indirgeyerek, azaltabiliriz.

Amacım kimseye fikirlerimi empoze etmek değil. Bunu okuyan her kişi bilmelidir ki her bünye farklıdır. Fakat unutulmamalıdır ki bu farklar bir at boyu değil, burun farklarıdır. Aşırıya hiçbir zaman kaçılmamalıdır. Kişi kendini tanımalı ve bu yönde fikirlerini oluşturmalıdır. Yazdıklarım fikir veren (ama doğru ama yanlış) bir yazıdan öteye asla geçemez.

İyi sporlar arkadaşlar.
 
atakan_irresistable dedi:
cannabis sizde oluşan alerjik fonksiyon bozukluğu proteinlere karşı değildir. insan yapısı itibariyle su, calsiumdan ve proteinden oluşan bir organizmadır. bu nedenle proteinlere alerjiniz söz konusu olamaz. fakat konu itibariyle alerji oluşturan her madde proteinlerle tepkimeye girerek çeşitli semptomlar oluşturur. sadece aşırı protein alımınız bu oluşan semptomların şiddetini arttırmakta ve hissetmenize neden olmaktadır. bu konuyla ilgili bi alerji testine girmeniz ve ana maddeyi bulmanızı öneririm.

bunu kendinizde bulabilirsiniz. günlük aldığınız besinlerin listesini yaparak..
Genişletmek için tıkla...

sanirim problem gnc whey'mis, weider a basladim herhangi bir sorun kalmadi, yedigim ictigim ayniydi zaten...
 
Forumda vucudun protein cirosu ve aminoasid havuzu ile ilgili yazı okudum. Bu yazıda ayrıca essential ve non-essential aminoacidlerden bahseldilmişti. Hoş bir alıntı.

Ben konuya başka açıdan bakıyorum. Bana göre protein intake i arttırmak gerçekten vucud için zor ve kapasitesini zorluyor. Hatta bunu arttırmak için antremandan sonra insulin kullanıyorlar ve bir anda insulin miktarını 20 kat arttırıyorlar. Bu sayede kas hücrelerinin ion kanalları açılıp daha çok amino acid i kan plazmasından çekiyorlar. Ayrıca kandaki serbest aminoacid miktarı da artıyor. Kaslar büyüdükçe protein ihtiyacı artacak ve anabolic kas yapısı için daha çok proteine ihtiyac duyacaktır.

Ben kendimden biliyorum. 78 Kiloyum ve şu anda günde 200 gr kadar protein i tüketebiliyorum. Daha öncede 120-130 gr arasında iken gaz problemim vardı. Şu anda bu problemim 200 gr da yok. Gaz bağırsaklarda fazla olan proteinden dolayı bakterilerin fazla çalışması ve fermantasyonun artmasından dolayı oluşuyor.

Bence sporcu, spor yaparak protein alımı arttırımını yavaş yavaş arttırabilir ve bu vucud için daha az problem yaratır. Tabiki body sporu yapmayan birinin 200 gr protein alması kadar abes bişi olmaz bu kişiye zarar verebilir.
 
atakan _ madem günde 80 100 gr protein çok zararlı diosununz e bide bunu creatin glutamin amino vitamin gainer i le kombine edenin vay haline dimi ozman alırken ölmüşüz biz bunları öyle şey olurmu ya gözünü sevyim lütfennn...
 
You must log in or register to reply here.
Back
Yukarı