Kızlar erkeklerde en çok hangi kasa bayılıyor?? (ANKET)

Kızların erkeklerde en çok sevdiği kas hangisi??


  • Total voters
    200
  • Poll closed .
Ortada çok güzel mantıklı bilimsel fikirlerin atıldığı hoş bir tartışma katılan herkeze öncelikle teşekkür ederim.Benim nacizane görüşüme göre bir çok arkadaşımında belirttiği gibi bir kısım kadında ve birçok erkekte olmak üzere öncelikle ne amaçla birliktelik olduğu önemli.Örneğin bir bayan hoş vakit geçirmek için elbetteki öncelikle yüzü ve fiziği düzgün bir erkeği tercih edecektir.Fakat iş aile kurmaya gelince geçmiş tecrübelerindende faydalanarak önceliği kişiliğe ve maddi duruma vereceğini tahmin etmekteyim.Fakat bu durumda istisnalar tabiki mevcut.Herhangi bir şekilde ilgili bayan,erkeğini örneğin sanal bir ortamda tanıyıp hoşlandıysa daha sonra çok kötü olmamak şartıyla fiziği veya maddi durumu kabullenicektir.Fakat söz konusu bir arkadaş ortamında tanışma ise tabiiki ilk dakikada fizik sayesinde bir elektriklenme oluştuysa sonraki aşamalara geçiş daha hızlı olacaktır.Oda olmadıysa kişiliği (sempati,espri kabiliyeti,genel kültür vs vs)devreye girip zaman içerisinde bir beğeni söz konusu olabilir.Biliyosunuz bazı bayanlar/erkekler ilk bakışta etki bırakır,kimisi ise 5dklık bir sohbetten sonra.

Kısacası bu husus üzerinde bir çok farklı etmen mevcut burada hiçbir varsayıma kesin diyemiz ancak hepimiz iki insan arasındaki bağın birçok farklı yollardan geçerek çeşitli zamanda/şiddette oluşabildiği konusunda hemfikiriz sanırım.
 
Aslında konu tam anlamıyla dağılmadı. Genişletmek yerine derinleştirdik konuyu. Böyle konularda derinleşerek konuşmayı ve karşı görüşleri dinlemeyi severim. Asıl niyetim başlığı biraz daha sınırlandırmaktı. İçgüdülerimiz ortak olsa da Yabancıların bu olaya bakışı bizden farklı. Belki bize nazaran daha spontan, relaks yaşıyor olabilirler. Ama içgüdülerin engelleme şekli bile örf ve adetlere göre belirleniyor. Doğu ile batının sentezi olan; ne tam batılı olabilen, ne de Şark kültürünü terkeden bir ülkenin vatandaşları olarak bu konuda yorumları ülkemizin şartlarına indirmek daha işlevsel olacak ve belki de sosyal ilişkilerimizde yaşadığımız sıkıntıların çözümü olacaktır. Bu konuda bir örnek vermem gerekirse, ben bir işin ehli olmadan o konuda eleştiri yapan insanlardan nefret ediyorum. Çevremde body bulding'in b'sini bilmeden kollar çok kalın, daha şişecek misin, ben kası pek sevmiyorum, ilerde sarkınca göreceğim seni, mühim olan beyin kası... diyen kişilere karşı büyük mücadele veriyorum. Özellikle kızlardan alıyorum bu tepkileri. Farklı olan her zaman toplumda yadırganıyor; baskı grubu tarafından dışlanıyor. Bu durumda kıskanıyorlar, çekemiyorlar gibi yansıtma savunma mekanizmasını kullanmak istemiyorum. Onları anlamaya, bakış açılarını irdelemeye çalışıyorum. Benim bireysel tercihlerimin neticesini bile benden bağımsız düşünebilen; bunda bile bir standart, ölçüt arayan, kendisiyle mukayese eden bir çevre elbet sizin emeğinize saygı duymayacak, vücudu bu hale gitirebilmenin irade, azim, fedakarlık ve hırs gerektirdiğinin bilincinde olmayacaklardır. O yüzden Hacimli ve define bir vücudu herkesin beğeneceğini düşünmek, hayal dünyasında yaşamaya eşdeğerdir. Body bulding'den ziyade fitness antremanlarıyla yapılan define bir vücut bu konuda daha fazla prim yapar. Yani uğraştığınız spor elit spor'sa siz de elit kesim olduğunuzu bilmeli, çevrenizde size dair geribildirimleri de bu şekilde ele almalısınız.
Netice olarak aslında sadece gögüs, omuz, kalça kaslarının biçimi yerine hepsinin fitness antremanlarıyla yontulduğu, ince kaslı ve define bir vücut Türk kızları açısından en çekici, arzulanan ve seksi vücut olacağını yazdıklarımdan çıkarabiliriz....
 
Bence konu alakasız yöne gidiyor sorunun bir ilişki ile alakası yok kızlar erkeklerde en çok hangi kasa bakar sorumuz, kadınlarda erkeklerde karşı cinse illa birlikte olayım diye bakmaz çok güzel vücutlu bir kadına her erkek bakar, güzel kalçalara her erkek bakar ve bakarken hiç kimsede iyi anne olurmu acaba nasıl yemek yapar diye düşünmez:) Bence ilişki olayı ayrı bir boyut iyi bir eş ile olanda bakar olmayanda bakar süper define olmuş bir erkeğe omuzlara, kollara karın kaslarına erkekte bakar kadında bakar.
 
bana yolda yürüken kollarıma kızlardan çok erkekler bakıyomuş gibi geliyo:D yada kızlar kesme konusunda bizlerden daha başarılılar,baktıklarını belli etmiyorlar:D
 
evet aynen öyle kızlar kesme konusunda baya gelişmişler. kesinlikle "KARIN KASLARI" diyorum. sonra "POPO" :)
 
Konuda fikirlerini belirten bütün arkadaşlara ayrı ayrı teşekkür ederim.

Güzellik kavramını bilinçaltından bağımsız düşünmek yanlış olur, o yüzden yukarıda arkadaşlarımızın belirttiği konularla direk alakalıdır diyebiliriz. Ayrıca hepimiz insan davranışları üzerine etkili olan faktörlerden, birbirini tamamlayan kavramlardan bahsetmişiz. Bunların birbirleriyle çeliştiğini düşünmüyorum. İnsan çok yönlü bi varlıktır; hayvansal güdüler, irade, geçmiş, sosyal değerler, hayata bakış açısı ve daha birçok faktör etkilidir.
 
bu aralar bir adonis manyaklığı aldı başını gidiyor. bu anlamda obliklerin, alt karının talibi çok diyebiliriz.
 
Erkekler için kadınların göğüs ve kalçaları önemlidir çünkü geniş kalça rahat doğum yapabilen kalça, iri göğüslerse verimli süt verebilen uzuvlardır.Dolayısı ile erekeklerin bilinç altında programlanmış bu veriler konuyu tam tersi bayanlar açısından irdelemek için önemli...

Gelelim bayanlara,kadınlar ise bilinç altlarında şu programa sahiptir, genleri ve genetiği sağlam bireyler yani erkkelerin doğacak olan çocuklarının babası olmalarını isterler.Diğer bir deyişler geniş çeneli,geniş omuzlu ve iri kaslı erkekler kadınlara genetiği sağlam oldukları sinyalini veren bir dış görünüm unsurudur.Vücuttaki tüm kaslar aslında kadınlar için çekicidir bunu popo kasları ile sınırlamamak gerekir ancak medeni erkeğin giyim tarzında ön plana çıkan güçlü bacak kasları ve beraberinde mükemmel bir popo bir kadının bilinç altında bu erkekten çocuk doğrursam sağlam ve genetiği onun gibi olan bireyler doğururum düşüncesi vardır.


bu anlatılanlar schopenhauer ın bir tezidir.yukarıda yazılanların detayını schopenhauer in aşkın metafiziği adlı kitabında bulabilirsiniz.bu cinsel aşkın felsefik bir yorumudur.ve bu konuyu irdeleyen ilk ve tek filozoftur.

eet schopen aslında bunların yanında birde olaya şöyle bakar. cinsler birbirlerinde kendinde bulunmayan ozelikleri ararlar der.yani geniş kalcalara sahip kadın erkekte dar kalcalardan bilincdışı olarak hoslanır . dar omuzlara sahip kadının farkında olamadan hoslandıgı sey geniş omuzlardır. ve kendisi cok kaslı olmadıgı için erkekte kaslı bir gornum arar.fakat bu tercih bence irilik anlamında deilde belirginlik yonunde kullanılıyor.yani kasları belirgin olan
erkekler daha cok hoslarına gidiyo.

yani özetle insan kendi eksiklerini baskasında arar ve bu birleşmeden eksikleri giderilmiş kusursuz bir birey meydana gelir.yani karsı cinse yonelişin tek amacı biz farkında olamasakta dunyaya kusursuz bir birey getirmektir.
 
sevketsengül, olaya farklı bir açıdan yaklamışsın. İçgüdüsel bir davranış olarak bakarsak ilk göz önünde bulundurulması gereken seksüellik olacaktır. Örn. 20 erkeği bir sıraya dizelim. Tek gecelik bir ilişki için kimi tercih edeceğini soralım. Elbette ondan doğacak çocuğun özelliklerini değil de, ereksiyon halinin şehvetini hayal edecektir kadın. Aynı şekilde doğacak çocuğunu düşünen bir bayan; erkeğin boyuna, kilosuna, kasına, kemik oranına ve zekasına bakmaya çalışacaktır.
Beynin ve kişiliğin önemsendiği bir ortamda yetişen ya da varoluşçu bir anlayışı benimseyen bayan da iq'su yüksek olanı, daha bilgili ve pratik zeka olanını seçecektir.
Body bulding ile uğraşan bir bayanda kaslar algıda seçiçicilik yaratacğı için en hacimli ve en define olanını tercih edecektir. Yani kültür, toplum, inanç ve hayat görüşü bunu etkileyecektir. Bizim toplumuzda da Naturel kas yapısı talep görmekte; ince kaslı erkekler tercih edilmektedir. Bu bağlamda omuz kası biraz daha önem arzetmektedir. Özellikle omuz başlarınıza bakarak, "Uf ne kaslı adam" demek yerine "omuzları ne kadar geniş adam" olarak nitelendirileceğiniz için diğer hacimlilerden bir adım öne geçeceksiniz. Yani kaslarınızla "benim doğal halim bu" imajını çizeceksiniz. Farklı düşünen varsa dinlemek isterim....



bir kadın asla bir erkekte zeka ya onem vermez bir baska ifade ile aradıgı sey asla zeka deildir.eğer öyle olsaydı kadınların aşkı nietzsche olurdu kant olurdu veya einstein olurdu ki goruyoruzki kızların sevgilileri don juan oluyo Leonardo DiCaprio oluyo.yani etrafında populer olan cevresi olan ve cevresi tarafından kabul gormus romantik insanlar oluyor.


yine bu konuyu schpen soyle anlatır.tabirler orjinal deildir aklımda kalan kadarını anlatıyorum.cocuk zekasını annesinden alır..ve kadın bunu iç gudusel olarak bildiği için bir baska ifade ilecocuga zekasını kendisi aktardıgı için erkekte asla zeka araamaz.onda yukarıda saydıgım kendinde bulunmayan ozelikleri arar ve bunlar tarafından cekilir.


birde tek gecelik ilşki için dogacak cocugumun ozeliğini dusunmem demişsin. bunu zaten hicbir zaman dusunmezsin daha dogrusu farkında olmazsın.yani sen dolgun goguslu bir kadından hoslanırsın ve onu secersin ama bundan dogacak cocugun için hoslanmazsın.fakat sen farkında olmadan cocugun sağlıklı buyumesi için onu emzirebilecek uygun bir anne secmişsindir kendi zevkin için bir secim yaptıgını dusunsende aslında bu yonelişle tabiatın bir hizmetcisi bir memuru olarak turun devaı icin hizmet etmişsindir.yani butun kendi zevklerinin amacı aslında turun kusur bir bireyini meydana getirmek.fakat biz bunu anlayamıyoruz..

son alarak belki konuyu cok dagıttım özür dilerim ama konu insan olunca din felsefe ve bilmin de bu mevzuda gorusleri oluyo.ben biraz felsefik yonune değindim affola.....
 
Son düzenleme:
:)
isin su yonu aklima geldi basliga bu kadar mesaj atildigini gorunce.body i kim icin yapiyosunuz sorusu sorulmustu daha once forumda.herkes kim icin olacak tabiki kendim icin falan demisti.bu basliga bu kadar ragbeti gorunce kimin icin yapildigi ortaya cikioyr :)
 
Farklılıklara rağmen sevmek ne zordur bilir misiniz? Aynı olanla çabuk kaynaşır, hızla sarmaş dolaş oluruz. Çünkü benzerinde kendi yansımanı görmek kolaydır.Aynı filmleri izleyip, aynı kitapları okuduğunuzla, aynı müziği dinlediğinizle paylaşımınız da çoktur ve onunla arkadaş olabilmek bundan dolayı da daha kısa süre alır...Sevgi üretmek de zor değildir, benzerler arasında. Çünkü; karşında gördüğün zaten kendinden izler taşır, sana benzer ve insanoğlu en fazla kendini sevdiğinden ötürü de, bir benzerini de kolay sever...Zamanla fark edersiniz ki; aslında benzer olduğunuzu düşündükleriniz bile sizden çok farklıdır ...Benzemez birinin ne yüzündeki ışık, ne parmak ucundaki iz ötekine... Benzemez aslında bir diğerindeki ne bir çizgi, ne de bir kırışık bir diğerine...Benzemeyiz hiç birimiz, kardeş de olsak, aynı kandan da birbirimize...Aynı şeyler de olsa bizi ilgilendiren; sonra sonra görürüz ki, ilgi duyma nedenlerimiz ayrıdır... Aynı filmi izlediğinizde ikinizde beğenseniz de; haz alma sebepleriniz farklıdır...Aynı resme bakmaktan keyif alırsınız; ancak gördükleriniz, algıladıklarınız, hissettikleriniz ve o resmin size çağrıştırdıkları ve kattıkları ile benzerinize verdikleri başkadır...Çünkü: Dünya yüzeyine serpiştirilmiş altı milyar nüfusun tamamı her açıdan farklıdır...Duygu, algılayış, düşünce yapısı, değerler, yaşanmışlıklar, hisler, beklentiler, idealler, sevindikleri, mutsuz oldukları, kaşı, gözü, gülüşü, bakışı, parmak izi farklıdır... Ve siz de tam da bu farkların en fazla olduğuna, tutar aşık olursunuz...Belki de zaten bu farklılıklardır aşık olma da ki ana sebebimizdir... Siz ne dersiniz?Farklar çekime neden olur. Aynınızla beraberlik istemezsiniz. Çünkü bir benzeriniz sizi pekala yansıtsa da; tamamlayamaz. Aşk ise; bütünlenme itkisidir...Bir bilimsel teoriye göre: İlkel bazda, var oluşun devamlılığı için üreme güdüsünün tetiklenmesi uyarınca kimyasal bazda kanımıza enjekte edilen farklı hormonların etkisinde geçirilen sürece; aşk denir. Bundan ötürü de sizi tamamlayacak olan, eksik bulduğunuz özelliklerinizi gidereceği güdüsüyle biolojik olarak yöneldiğiniz fiziksel, ruhsal ve duygusal kutbunuz olanı çeker ve onun tarafından da çekilirsiniz.Farklılıklardır; soyu çeşitlendiren, dünyayı renkli ve benzersiz kılan...Kendini tekrar eden hiç bir varlık gelişim kaydedemez. Varoluşun mükemmeliyete doğru taşınabilmesi içinse gelişim gerek şarttır. Çeşitlilik ve farklılık olmaksızın da, gelişim mümkün olamaz.Aşkta da, farklılıklar maksimumda olduğunda; aşık olunan gözde büyür, ulaşılmaz gibi gözükür ve bu yönelim tutkuya dönüşür. Erişilebilirliği hissedildiğinde, çoğunlukla düşüş trendine giren hislerimizin de sebebi ekseriyetle budur. Çünkü kolay erişilebilir olan zayıf; zayıf olan soyun devamlılığı için kalitesiz olandır. Evrimsel bazda bakıldığında, en çok yorularak elde edilen av; aynı zaman da en güçlü yapıya sahip olan soydandır. Güçlü olan o dur, hayatta var kalabilecek de olan o olacaktır. Canlı soyunun devamlılığında da, asıl olan budur.Biz sadece aşık olup duygularımızı yaşarken; içeride, bizden habersiz çalışan ilkel yanımızın ne kadar belirleyici olduğuna dair çok daha fazla örnek vermek isterdim. Ancak, konu aşk olduğundan, onu tüm romantizim ve duyarlılık örtülerinden sıyırarak tamamıyla mercek altına alıp bir anlam da da mekanikleştirmemek adına, şimdilik burada bırakmayı tercih ediyorum."Aşkın; türün biyolojik aldatmacasından başka bir şey olmadığı" savını tüm çıplaklığı göğüsleyebilecek denli gözü kara olanlarınız içinse önerim: "Aşkın Metafiziği" isimli Arthur Schopenhaureserini okumaları olabilir. Schopenhaure bu eserinde aşkı, cinsel sevgi ile bir tutar ve insanın kişisel olarak kendi dışında bir yerlerde ve çok önceleri yazılmış olan bir oyunun çaresiz ve aktif olmayan, bir nevi edilgen aktörü olduğunu savunur. Ve eserinde ortaya koyduğu tüm tezleri de, yine bunu destekler bazda gelişir ve yapıtı bunun bir anlamda kanıtlanması üzerinedir...Yazarın analizlerinden yola çıkarak ortaya attığı tezi özetle: Kadınların erkeklerde kendilerinde bulunmayan özellikleri aradığı, çok büyük aşkların çok büyük hüsranlarla sonlanacağı, aşkın gözünün bir nevi kör olduğu, bir aşkta beklenilenin entellektüel bir diyalogtan çok hayvansal içgüdülerin tatmini doğrultusunda olduğudur. Bunun yanısıra Schopenhaure yapıtında; erkek ve kadın sadakati üzerine biolojik bazda analizlere de yer vermiştir: Erkeğin aşkı; doyuma ulaştığı andan itibaren azalırken, kadınınkinin artmaya başladığını söyler ve şöyle devam eder: "Erkek değişiklik ister ve bu doyum anından sonra, doyduğu kadından başka tüm kadınlar tarafından daha fazla çekilir. "Ayrıca erkek, kendisine yeterince kadın sunulduğu takdirde, yılda yüz çocuk yapabilir, oysa kadın istediği kadar çok erkekle birlikte olsun, yılda sadece bir çocuk meydana getirebilir. Ve bu nedenle de; erkeğin gözü hep dışarıdadır, kadın ise erkeğe doyum anından sonra sımsıkı sarılır. Bu biyolojik sebebten ötürü de, erkeğin eşine sadakati yapaydır. Kadınınki ise doğası gereği. Dolayısıyla da kadının ihaneti, erkeğinkinden çok daha az bağışlanabilir bir ihanettir. "
 
Son düzenleme:
ben karın kası diyorum...karın kası diyince kızların tepkileri bir acayip oluyor..gözler faltaşı gibi açılıyor..hatta "kalın kolu mu yoksa ince kol+karın kaslarını mı daha çekici bulursun" diye soruştum bir kıza bir ara..tabii bu sadece 1 kız bundan genelleme yapılamaz ama ikincisini daha çekici bulduğunu söylemişti..
 
bence kızların çok fazla şurası kaslı olsun çok beğenirim diye düşündüklerini zannetmiyorum bana göre tabiki istisnalar vardır ama genel olarak onlar için önemli olan çok göze batmayan estetik bir vücüt...

ama ben kaslı erkek sevmem diyen kızlara da inanmıyorum sadece etraflarında cok fazla öyle erkek bulunmadıgı için mecburen bunu söyluyorlar ama yavaş yavaş artık kızlarda kendıne bakan erkekleri istiyor..

söyle de bir şey var vucudun en kralını da yapsan elin yüzün düzgün değilse oturup kalkmasını nerede ne konuşucagını bilmiyorsan pekde bir işe yaramıyor kaslar...
 
Son düzenleme:
tabiki genel anlamda az yağlı normalden biraz fazla kütleli (pek fazla itiraf etmezler)
popo konusunda sivaslı haklı bence..

ama en önemlisi;

Oblique!
 
:)
isin su yonu aklima geldi basliga bu kadar mesaj atildigini gorunce.body i kim icin yapiyosunuz sorusu sorulmustu daha once forumda.herkes kim icin olacak tabiki kendim icin falan demisti.bu basliga bu kadar ragbeti gorunce kimin icin yapildigi ortaya cikioyr :)

Bak sivasli bir ben çıktım galiba hangi kasımı şişirsemde kızlara göstersem demiyen :badgrin: Bırakın kızlar sizi kaslarıniz için mi sevecek ? Eğer onun için size geliyorsa koluna terminatör gezdirmek istiyor sevgili değil..benim fikrim bu ;)
 
Bak sivasli bir ben çıktım galiba hangi kasımı şişirsemde kızlara göstersem demiyen :badgrin: Bırakın kızlar sizi kaslarıniz için mi sevecek ? Eğer onun için size geliyorsa koluna terminatör gezdirmek istiyor sevgili değil..benim fikrim bu ;)

evet, dış görünüş herşey değil...
arada duygular olmalı vazgeçilemiyecek ...
" terminatör " terimini sevdim :)
katılıyorum yorumunuza ...
 
Back
Yukarı