Yüksek yağ ve düşük karbonhidrat içeren ketojenik diyet 1920’lerin başında epilepsi tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Fenitoin gibi yeni ilaçların keşfiyle 90’lara kadar unutulmuş eski bir tedavi olarak kalmıştır. Dirençli epilepside ketojenik diyet ile hastaların yarısının nöbet sayılarında belirgin azalma ve yaklaşık %15’inde ise tam nöbet kontrolü bildirilmiştir. Önceleri son tedavi tercihleri arasında yer alan diyet, artan bilgi birikimi ve daha kolay uygulanabilir değiştirilmiş formların da etkinliğinin görülmesiyle miyoklonik, astatik epilepsi, Dravet sendromu ve süt çocuğu spazmı gibi epileptik ansafalopatilerde ilk tedavi seçenekleri arasına yerleşmiştir. (Türk Pediatri Arşivi 2013; 48: 275-80)Linkini gönderdiğin kişinin özgeçmişine baktım. 40 kg aldığından bahsetmiş. Görmek istediğim de aslında buydu. Çünkü hekim olup beslenmeye karışanlar hep kilo veren veya spor yapanlar. Bak ben yaptım ben iyi biliyorum demeye çalışma hevesleri var.
"Bazı diyetisyenlerin onlarca yıl önce oluşturmuş olduğu rehberleri gördüm" demiş. Ketojenik diyetten bahsederken epilepside kanserdeki etkilerinden bahsetmiş. Ama arkadaş galiba bunlar ile ilgili hiç bilimsel kaynak okumamış.
1996-2001 yılları arasında 26 çocuk üzerinde Ketojenik Diyet'in(KD) epilepsi üzerindeki etkileri ve diyetin tolere edilebilirliği incelenmiştir. Erken dönemde; asemptomatik hipoglisemi (%24) ve kusma(%12), ilerleyen dönemde; büyümede gerilemeler(%20), hiperlipidemi(%16), hiperkalsüri(%8), hipernatremi(%8), pankreatit(%4) ve kemik mineral yoğunluğunda azalma(%4) olduğu ve KD'nin genel olarak iyi tolere edilebildiği, fakat ciddi yan etkileri olduğu belirlenmiştir.
Referans: Prof. Dr. Emel Tüfekçi Alphan,Hastalıklarda Beslenme Tedavisi, 2014
Kitabın yazarı bir diyetisyen. Bu alanda yapılan son çalışma ve rehberleri kitabından okuyabilir
Yazılabilecek çok şey var ama fazla uzatmaya, konunun daha fazla dışına çıkmaya gerek yok.
İyi akşamlar
E o zaman bir de böyle bir kaynak var bunu ne yapacağız?

SM-N920C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi