bu güne kadar kaç kitap okudunuz?

1500 civarı omuştur desem abarrymış olmam sanırım okumayı öğrendiğimden beri benim için bi tutkudur okumak...halen e-book olayına takmış durumdayım cep telefonuna yüklediğim kitapları 5 dakikalık bi boşlukta bile okurum...
 
oo ben çok gerilerdeymişim.:) 200 civarı kitap okumuşumdur.bunların 50-60 tanesi roman,30-40 tanesi siyasal,geriye kalanlar da dini kitaplar,beslenme,spor,alternatif tıp,müzik,şiir gibi bir sürü türden meydana gelir.senede ortalama 20 kitap okurum.kimi zaman 1 ayda 3-4 kitap bitirdiğim olur,kimi zaman 6 ay hiç okumadığım.ama düzenli olarak günde 3-4 gazeteyi köşe yazarlarıyla birlikte okurum.keşke bazı arkadaşlarımız gibi 1000lerde olsaydı benim de okuduğum kitap sayısı.her kitap insana yeni birşeyler katıyor.
 
B.B king çok güzel söylemişsi her kitap insana bir şeyler katıyor ...sana katılıyorum,kitap okumadan yaşayamam ben.hayatımdaki sıkıntılardan bi kaçış yoludur kitap benim için bazan transa geçerim kitap okurken sevdiğim bir kitap hiç bitmesin isterim bazanda eskiden okumuş olduğumbeni etkilemiş olan kitapları tekrardan dönüp okurum bu bana garip bi haz verir ordaki kahramanları özlerim sanki eski bi arkadaş mış gibi tekrar dönerim onlara...bir de kitap okumak çok farklıdır şunun gibi ben yeşil yolu sinema haline gtirilmeden önce okumuştum daha sonrada filmini izledim yani insanın hayal gücü ile bi ortam oluşurması kendine göre kitabı yorumlaması çok değişik bi haz...
 
B.B king çok güzel söylemişsi her kitap insana bir şeyler katıyor ...sana katılıyorum,kitap okumadan yaşayamam ben.hayatımdaki sıkıntılardan bi kaçış yoludur kitap benim için bazan transa geçerim kitap okurken sevdiğim bir kitap hiç bitmesin isterim bazanda eskiden okumuş olduğumbeni etkilemiş olan kitapları tekrardan dönüp okurum bu bana garip bi haz verir ordaki kahramanları özlerim sanki eski bi arkadaş mış gibi tekrar dönerim onlara...bir de kitap okumak çok farklıdır şunun gibi ben yeşil yolu sinema haline gtirilmeden önce okumuştum daha sonrada filmini izledim yani insanın hayal gücü ile bi ortam oluşurması kendine göre kitabı yorumlaması çok değişik bi haz...

bende kitabı sevdiğim için okurum kendimi kitaptaki bir karaktere kaptırır hikayeyi onunla birlikte yasarım.ama benim için sıkıntılardan kaçış yeri kitaplar değil sinema o dört duvarın arasına girip ışıklarda kararınca anında unuturum herşeyi tabi bir süreliğine ha bide unutmadan canım sıkkınsa bide berbere gidip saçlarımı iyice kısalttırım onunda hakkını yememek lazım
 
hemen hemen 70 tane kitap okumuşum dur aslında daha fazla okumak isterimde ilköğretimde lisede üniversitede derslere çalışmak zorunda olduğum için 70 lerde kaldım
 
tam sayısını bilmemekle beraber 70 civarında olduğunu düşünüyorum. okumayı öğrendiğim 7 yaşından beri 15 yıl geçti. 15 yılda bu kadar kitap yine de az.hala okuyorum. :)
 
şu aralar kitap okuyamıyorum yoğunum ama en kısa zaman tekrar başlıyacağım okumaya şöyle sürükleyici bir kitap tavsiye ederseniz iyi olur
 
Forum üyelerinin okuma alışkanlıklar ülke ortalamasının oldukça üzerinde olduğunu düşünüyorum. Umarım bundan sonrada bu oran katlanarak artar. Benim kendi kütüphanemda 400 e yakın kitabım var ve hepsini de okumuşumdur. Bunun dışında da 350 kitap okuduğumu düşünüyorum. Toplam 750 eder. Hedefim kitaplığımdaki sayıyı 1000 çıkarmak ve toplam okuduğum kitap sayısını 2000 e çıkarmak. Yapabilirsem ne mutlu bana. Bende mevcut kitaplarımı ve okumuş olduğum kitapları kayıt ederim. Haydi VG ciler okumaya.
 
okuduğum kitabın haddi hesabı yok fakat roman vs. okumuyorum. daha çok tıb içerikli ve ansiklopedik kitaplar. özellikle ders kitapları.

birde sayın üyeler özellikle öss sınavı öncesi okuduğum kitaplar yüzünden zıvanadan çıkıyordum. neden başkalarının yazdığı kitapları okumak zorundayız daha doğrusu bize bilgi vs katmayan hayal ürünü kitapları. hayatımın filminde en sevmediğim sahne 19 lu yalkarda okuduğum bu kitaplardır.

acaba yanlışmıyım.?

bir öğretmen olarak saygıdeğer solvadore_xp nin fikir ve görüşlerini talep ediyorum. gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
 
Son düzenleme:
okuduğum kitabın haddi hesabı yok fakat roman vs. okumuyorum. daha çok tıb içerikli ve ansiklopedik kitaplar. özellikle ders kitapları.

birde sayın üyeler özellikle öss sınavı öncesi okuduğum kitaplar yüzünden zıvanadan çıkıyordum. neden başkalarının yazdığı kitapları okumak zorundayız daha doğrusu bize bilgi vs katmayan hayal ürünü kitapları. hayatımın filminde en sevmediğim sahne 19 lu yalkarda okuduğum bu kitaplardır.

acaba yanlışmıyım.?

bir öğretmen olarak saygıdeğer solvadore_xp nin fikir ve görüşlerini talep ediyorum. gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
Atakan dilerim sende bazıları gibi kurgu düşmanı değilsindir, öylesin demiyorum ama eğer öyle ise seni aksi yönde ikna için bir sürü şey söyleyebilirim.

Hayal gücü kıt pozitif bilimlerle uğraşan bazı şahışlardan duyduğum bir tez vardır, roman falan hikaye aga, normal hayatta bana birşey katmaz, ben bilimsel kaynaklara bakarım!

Ne fena bir düşünce (bunu asla sana demiyorum Atakan, tabii böyle düşünüyorsan üstüne alınabilirsin :D )

Öncelikle roman var, birde pembe roman var!

Bir tanesi büyük insanların (genelde adamlar) hayat boyu yaşayıp gözlemledikleri olay ve olguları arı misalı damıtarak ortaya koydukları muhteşem eserler.
Düşünün, adam 40-50 yıl yaşıyor, gözlemliyor, bunları damıtıyor, gözlem, düşünce, inançlarını sıkıcılığa düşmeden verebilmek için hayali bir ortam ve olaylar yaratıyor ve biz bunu bir iki ya da 3 günde okuyor, o güzelim fikirlere çok az bir ücret karşılığı ortak oluyoruz.

Bence roman insan olmanın güzel yanlarından biridir, insanın insanı ve yaşadığı toplumu anlaması için en az sosyal bilimler kadar önemlidir.
Zaten büyük yazarlar, daha psikoloji ilmi ortaya çıkmadan önce üstün dehaları ve sezgi güçleri ile insan ruhunu anlamaya ve anlatmaya başlamışlardır.
Okumak şart değildir, bunu da söyleyeyim, Mc Luhan'ın yazı kültürüne ait beğendiğim bir eleştiri vardır, okumak çizgisel bir eylemdir, bu yönüyle okuma eylemi kısıtlayıcı düşünceyi destekler, hayat çizgisel değildir, bir anda bir sürü şey olur, yani insan zihni aslında çizgiselden çok daha ötesidir.
Sadece okuma-analiz-çizgisel düşünce odaklı insan günümüzün hız dünyasına ve bilgi akışına adapte olamaz.
Katılıyorum, okumak iyi güzel ama kitap kurdu olmanın yüceltilecek bir yanı yok, okumak hayatın bir bölümü olmalı, çok büyük bir paydası değil.
Okumak-yazmak, imgeleri kelimelere indirgemektir, ama imgelerin kendisini görebilmek için insanın hayata bakması lazım değil midir?
 
Ne fena bir düşünce (bunu asla sana demiyorum Atakan, tabii böyle düşünüyorsan üstüne alınabilirsin :D )

evet o insanlardanım.

yazdıklarını okudum teşekkür ederim pekala insanların yazarların gözlemlediklerini damıttığını söylemişsin bu hipotezini çürütecek bir idda harry potter in bütün serisini okudum sadece son kitabının yarısında bıraktım ee kadın öyle yazmışki yeşil gözlüyü ( tabirdir. ) raci şaşmazı geçmiş atmasyonda ama sürükleyici insanın merakı okumasına neden olmakta. bu konuda ne düşünüyorsunuz.

haa bilim ile hayal gül ile diken gibidir. bir bilim yada çözüm budur istek ve tatmin . sen bana ne istediğini söyle ben üreteyim. felsefesi.

fakat roman veya hikaye bunun hangi safhasında ben gereksi olduğunu düşünüyorum.
 
aslında bir bakıma doğru söylediklerin roman vs şeyler insanlara pek bilgi vermezde ben kitabı öğremmek için okuduğundan daha çok coğrafya felsefe psikoloji spor içerikli kitabları tabi ansiklopedi kitapları okurum nedense sürükleyici polisiye romanları okumayı severim aslında düşündümde en doğrusunu yapmışsın okunacaksa bilgi verici kitablar daha çok okunmalı ama nedense daha çok gazetenin bile magazin köşesi okunur hülya avşarın hayatını okumakla ne öğreniceksek
 
demekki kitap felsefesi meraktan ibaret insan meraklı olduğu konularda okuyor. magazin spor siyaset vs.
 
Ne fena bir düşünce (bunu asla sana demiyorum Atakan, tabii böyle düşünüyorsan üstüne alınabilirsin :D )

evet o insanlardanım.

yazdıklarını okudum teşekkür ederim pekala insanların yazarların gözlemlediklerini damıttığını söylemişsin bu hipotezini çürütecek bir idda harry potter in bütün serisini okudum sadece son kitabının yarısında bıraktım ee kadın öyle yazmışki yeşil gözlüyü ( tabirdir. ) raci şaşmazı geçmiş atmasyonda ama sürükleyici insanın merakı okumasına neden olmakta. bu konuda ne düşünüyorsunuz.

haa bilim ile hayal gül ile diken gibidir. bir bilim yada çözüm budur istek ve tatmin . sen bana ne istediğini söyle ben üreteyim. felsefesi.

fakat roman veya hikaye bunun hangi safhasında ben gereksi olduğunu düşünüyorum.
Atakan verdiğin örnek fantastik türe giren ve benim 100 sayfa bile okuyamadan bir kenara attığım, bu kadar beğenilmesine inanamadığım bir roman çeşidi.

Fantastik romanlara lafım yok, ancak büyük adamların yazdığı roman derken, ben Lermontov, Dostoyevski, Sabahattin Ali, Yaşar Kemal, Tolstoy, Goethe, Jack London ve daha bir sürü ismi düşündüm, bu insanların yazdıkları eserler zaman direnip hala dimdik ayaktadır.

Bu insanlar her gün dikkatimizi bile çekmeden yanından geçtiğimiz insan, olay ve durumları bizlere göstermiş, anlatmış ve düşündürmüşlerdir.
Bunları okumayan insan okuyanın yanında bence eksiktir.
Çünkü çok çok zeki, çok algısı yüksek bile olsa kişi bu saydığım isimlerin toplamının yaşanmışlık seviyesinde değildir elbette, Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna''sı okuduğum ilk gerçek psikolojik romandı, ve insana dair tasvirleri beni darmadağın etmişti.

Bir insan çıkıyor ve hayata dair sayısız inceliği, gizemi size anlatıyor, bunca deneyimi, fikri okumak, yaşamak ne büyük şanstır.

Roman okumayan işte bunları hep kaçırıyordur, tabii pek çok insan için anlamak, anlamlandırmak gereksizdir, o insanlara sözüm yok, ama insanı, toplumu anlama derdi olan kişiler için roman okumamak bence olmaz!
 
Ne kadar kitap okuduğumun kaydını hiç tutmadım ama rahatlıkla "yüzlerce kitap okudum" diyebiliyorum, çünkü öyle. Bunun yanısıra abi kardeş biraz yazarlıkta var, bi fırsatta öykülerimi olmasa da şiirlerini bastıracağım zaten haberiniz olur. Abim ise benden çok daha güzel öykü yazar. Yüzlerce öykü okumuş biri olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki dünya klasiklerinin kalite seviyesinde öykü yazar, bende bununla gurur duyuyorum.

Evet, yazın ve yazın hakkında söylenecek o kadar ama o kadar çok şey varki... Hiç söylemiyorum çünkü bir cümle etsem eksikleri tamamlamak için ardından bir cümle daha sonra bir cüme bir cümle daha derken satırlarca yazmam gerekecek... Karasan'ın yazıları da çok güzel olmuş. Harry Potter gibi kitapları okumamak ve okuyanları anlayamamak hususu dahil neredeyse yazıların tamamına katılıyorum. Bu arada fantastik roman okunacaksa da yüzüklerin efendisini okursun diyy mi ya? :)

Atakan'ın ise henüz güzel bir kitabı sindire sindire okumadığı için biraz önyargılı olduğunu düşünüyorum. Popüler kültürün ürünü basit romanları değil, zamanın öldürmeyip daha da güçlendirdiği klasikleri okudukça fikri değişecektir diye umut ediyorum.
 
Romanlar ve öyküler bize insanın yaşamını iç dünyasını duygularını düşüncelerini anlatırlar. Biz de onlar sayesinde birçok insanın iç dünyasıyla tanışarak insanları daha iyi tanıdığımız gibi aynı zamanda bu bizim kendi iç dünyamıza tuttuğumuz parlak bir meşale olur. Özellikle geçmiş dönemde yazılmış olanlar o dönemin insanlarının duygu düşünce yaşamlarını bugün bizim anlayıp öğrenmemize olanak verdiği gibi o günün eşyalarını, giysilerini, konuşulan dili, olayları, gelenek ve görenekleri günümüze yansıtan sinemalar gibidir. Bu yüzden roman ve öyküleri sevmemek için sinemayı da sevmemek gerekir diye düşünüyorum. Fantastik romanlar gelince bence onlar masal, onları o şekişde sınıflandırmalı, bilim kurgu ise bence uygun bir sınıflandırma ve bu iki sınıfı birbirleriyle karıştırmamak gerekiyor. İnsan her türden okumalı. Şüphe yok ki herkes tercihleri doğrusunda okuyacaktır. Ancak insan bir kitabı okumamakla neyi kaçırdığını bilemez.
 
demekki kitap felsefesi meraktan ibaret insan meraklı olduğu konularda okuyor. magazin spor siyaset vs.
ben herzaman meraktan okumuşumdur. Yoksa hobi olarak bana göre değil. Bunun yerine pcde program yazarım hiç olmazsa zihnen gelişirim. asosyel biri olursun diceksin onun içinde dışarda gezip insanlarla takılmak en iyisidir.:D
 
Back
Yukarı