Sporu bırakma kararım mecburluk :)

Kesinlikle katılıyorum
ve genelleme yaparak yorum yapamazsınız ki

diyorsun hayır şaka yapmıyorum çevremde herkes giriyor bu bölümlere benim istediğim yerler 535 puan falan bilmem anlatabiliyor muyum.neyse SAVAS74 söylemiş zaten hepsini.isteyen istediğini yapsın ama 1 sene asosyale bağlayıp çok güzel bir meslek edinme şansını kullananlar ileride spordan çıkmasınlar gezsinler tozsunlar

 

bence çok yanlış düşünüyorsunuz. hiç birimiz coca cola nın ceosu filan değiliz, kaldıki bu insanlar bile spor yapıyor. çok büyük firmalarda epey yoğun bir iş çalışması olanlar dahi en azından haftada 1 gün vakit ayırabiliyor kendilerine. insan kendine ağırlık çalışacak 15 dk bile bulsa kardır, ama tabi kendi vücudunuz kendi sağlınız arkadaşlar.

 

haftasonları c.tesi ve pazar 1er saatten toplam 2 saat boş vakit kalıyor.o sıra soğumamak ve stres atmak adına kısa idman yapıcam bench press,barbell barfiks vs..benim bahsettiğim düzenli idman.örneğin p.tesi çarşamba cuma yada salı perşembe c.tesi versiyonları.imkanı yok olmazki boş vakit yok.he ders çalışmayın yapın o ayrı konu.
burda genelleme yapamazsınız ! hedefler söz konusu.yüksek hedefleri olanlar çok çalışmalı.iyi hedefleri olanlar bazı günler spora vakit ayırabilir.ortalama yer isteyenlerde düzenli çalışır.bu şekilde 3de ayırdım ahanda bizim tartışmamız boş yere kişiden kişiyede değişir.kiminin dersleri iyidir kimisi hiç bir şey bilmiyordur full çalışsa zar zor kazanır.burda nesnel konuşmalar yanlış olur herkes takılsın istediği gibi ne kaparsa kârına.

 

tıp hedefliyorsun diyelim, sonuna kadar çalıştın ama olmadı, sınav anı talihsizliği heyacan derken hop kocaeli üniversitesi iç mimarlık öper adamın elinden. ne örnekler gördük arkadaşlar, kendinizi hiç bir zaman tek bir amaca kanalize etmeyin. sadece ders çalışıp başarılı olunmaz, arada bir kafa dağıtmak gerekir, günde 30 ar dkdan haftada 4-5 gün salona gidilir, bunda bir şey yok. benim esas kızdığım kendinizi şartlamanız. o kadar ders çalışacaksanız o zaman sıfır internet sıfır televizyon sıfır arkadaş buluşması sıfır kız arkadaşı sıfır uyku vs ömrünüzden 1 yıl böyle gidecek demek ki. kolay gelsin size o halde...

 

ben de bu sene sınava giricem ama hedefim büyük değil besyoya girmek istiyorum ve hergün spora zamanımı ayırabiliyorum.. 4-5 saat çalışmak yersiz dersane günleri hariç.. 2-3 saat çalışıyorum hergün düzenli olarak bu bile yeterde artar.

 

Zaten öyle olması gerekiyor ömründen 1 yılı öyle sıkıcı geçireceksin ki sonra 50-60 sene rahat edebilesin.tamam ben tıptan hoop mimarlığa düştüm diyelim,o zaman 400 puanlıklar nereye düşüyor? tartışmamız yersiz sınavlar açıklanınca spor yapan ile dişini tırnağına takanla aradaki farkı görüyoruz nerden baksan yaklaşık 100-120 puanlık fark.ve 1 soru 8 bin kişi demek.

 

yok hacı hiç te 100-200 puanlık fark yok onu söyleyeyim de. benimle boks yapanlardan birisi istanbul üniversitesi tıp kazandı mesela, benim kadar ağır vg idmanı yapmıyordu ama aynı sıklıkta boks idmanı yapıyorduk, sonra başka salona geçti vs. tutup milyon tane örnek verecek değilim, başlamayın spora hacı, erteledikçe de ertelersiniz yani. bu sene sınav, sonraki sene kredi yetişmesi stresi sonra staj, daha yoğun üniversite temposu, son sınavlar, staj, askerlik, askerlik dönüşü iş arama payı, sonra iş bulma, ardından evlilik ve çocuk derken hoop yaş olmuş 35. insan bahane ararsa bulur, orası öyle. mesela şimdi salona 1 saat önce gitmem gerekiyordu ama fx'te güzel bir dizi vardı onu izledim, bir tane daha dizi geliyor, izlesemmi acaba? izleyeyim yahu salona her zaman giderim, sonra bir tane daha dizi, sonra akşam yemeği derken hava kararır ve ben de salona gidemem.

neyse arkadaşlar size lys maratonunda başarılar, inşallah hepiniz bu aşırı yoğun çalışma ile belirttiğim arkadaş gibi cerrahpaşa tıbba filan girersiniz, sonra da bizlere kas anatomisi dersleri verirsiniz, haydi kolay gele...

 

7 günde toplam sadece 3 saat spora zaman ayıramamak pekte mantıklı gelmiyor. haftanın 6 günü çalışan bu işi meslek haline getirmiş insanlar değilsiniz nihayetinde.
sınava mı hazırlanıyorsunuz yoksa esir kampında mısınız?
bahane üretmeye gelince herkes bahane üretebilir. sabahın köründe kalkan bir insan akşama kadar yoğun iş temposunda çalışıyor kimisi eve gittigi gibi uzanıyor günün yorgunlugunu atıyım diyor tatil günlerinde de yorgunluk atma peşinde oluyor.
kimiside bütün olumsuz şartlara ragmen spora devam ediyor tatil gününü dinlenmek için seçmiyor en rahat antrenman günü olarak değerlendiriyor.

1 sene boyunca hiçbir sosyal aktiviteye zaman ayıramayacak kadar deli gibi 24 saat çalışarak bir yer kazanacaksanız kusurabakmayın kavramada sorun var demektir.
hedeflediginiz bölümleri bu şekilde kazanıyorsanız emin olun yine buna yakın tempoda çalışarak ünide sınıf geçersiniz.

 

sevgili @R10, mantığını anlamaya çalışıyorum ama ne yazık ki beceremiyorum. burda herhangi bir şey savunma argümanına giriyormuşum gibi oluyor ama bu bir kısır döngü, sonuçta ben ne yazsam da muhtemelen sen ve senin gibi düşünenlerin kararını değiştiremiceem. buna da saygı duyarım zira herkes aynı şekilde düşünmek zorunda değil, herkesin hayata bakış açısıcının ve (burası önemli) herkesin önceliklerinin farklı olması kadar normal birşey yok...

ben en iyisi kendimden -yaşanmış- örnek vereyim. zira yukardaki mesaj dediğim gibi bana öys günlerimi hatırlattı. öys diyorum, anlayın ne kadar dinazor olduğumu. 1992 yılında girdim sınava, eminim ben sınavda rahat rahat soru çözerken bu topiği okuyan pek çok üye ya dünyada yoktu ya da okuma çağına bile gelmemişti...neyse sadede gelelim, lise yıllarında VG sporuna merak sardım, ama o vakitlerde böyle doğru dürüst salon filan yok, üstelik küçük şehirde hiç yok, olsa da salona verecek para yok. aldım 5 kiloluk dambılları ve arnoldun kitabını başladım çalışmaya...nerdeyse 1 sene sürdü bu, kitaptan bakıp hareketleri yapıyordum. beslenmeme dikkat ediyorum derken, lise 3e geçiş ve öys süreci...hedefim büyüktü zira kendimce başarılı bir öğrenciydim. hafta içi full okul vardı; anadolu lisesiydi ve o zamanlar böyle rapor almalar filan yoktu, 5 gün okula gidilmezse hemen veliler çağrılıyordu, hiçbir gün devamsızlık yapamadım...dershane daha okullar açılmadan bizi kampa aldı, aynen okula gider gibi ağustosta başladık hafta içi okula gitmeye. okullar açılınca haftasonuna kaydık ama hafta içi çoğu akşam da gidiyor test çözüyorduk. kış bitip de ilk baharla birlikte ciddi ciddi deneme sınavlarına başladık, o zamanlar öss ve öys şeklinde yapılıyordu sınavlar. öss'den 105 puan alan öys'ye giriyordu. birincinin 200 küsur aldığı sınavdan 167 aldım. biraz moralim bozuldu ama yılmadım. TM, denen puan sistemi bugün var mı bilmiyorum (türkçe matematik) istiyordum, çalışma tempomu ve testleri iyice artırdım. o günlerde terminator 2 filmi vizyona giriyordu, en büyük sosyal etkinliğimiz o olmuştu. birkaç kez dershane çıkışı kafelere gidip oturmuştuk ama o kadar. genelde günler okul-okul sonrası yemek-ders çalışma-ve önceliğe göre yapılan başka faaliyetler ile geçiyordu. haa muhabbet hiç yok muydu, olmaz olur mu, gırla ama başka da birşey yoktu pek, okulda dershanede eğlenmesini bal gibi biliyorduk, arada hafif kaçamaklar yapıyorduk ama bu displinimizi hiç etkilemiyordu tüm düşüncemiz Öys'de iyi puandı. mayıs haziran gibi eski öys testlerini çözmeye başlamış idim. tahminimce sınav öncesi 10bine yakın soru çözmüşümdür. (türkçe-matematik-sosyal) sınav günü herhalde en rahat öğrencilerden biriydim. öyle d eoldu pekçok soru benim daha önce çözdüklerimin yanısıydı, sadece yer farklıydı rakam farklıydı ama mantığı hepsinini aynıydı, bu sistemi iyi oturtmuş ve zorlanmadan bildiğim tüm soruları çözmüştüm. zayıf noktalarımda ısrar edemediğim, daha doğrusu güçlü noktalarımda hiç hata yapmak istemediğim için o taraflara yüklendim ve sınavda boşlar-yanlışar hep zayıf noktalarımdan geldi. (mesela integral denen bela) boğaziçi işletmenin 530 puan olduğu vakitlerde 504 puan aldım. istanbul üniversitesi ingilizce işletme bölümünü kazandım. bugün adını bile pek çok insanın yazamadığı yabancı bir firmada müdür yardımcısı olarak çalışıyorum....

o bir seneyi çok şeyimden feda ettim ama hiç birinden pişman değilim. üzerinden yıllar geçti küçük şehirden istanbula taşındım, oldukça iyi bir muhitteki kendi evime satın alabildiğim bir BB istasyonum var, yıllık aidatı pek çok kişinin aylık maaşından bile fazla olan ultra modern bir salona kendi aracımla gidip yaz-kış yüzme, BB sporu yapma gibi bir lüksüm var.

bu bir spor ve ben müsabık değilim. dolayısıyla hiç birisi için geç kalmadım. bunu bir başarı öyküsü yada ukalalık öyküsü olarak algılamayın. önceliklerin nelere yol açabileceği gibi algılayın. o minik öncelikler birer kelebek etkisi gibdir, 10 sene sonra tüm hayatınızı başka yönlere çevirebilir. o vakitlerde ben de kız peşind ekoşturabilirdim, ben de bilardo oynayabilirdim (o zamanlar çok yapardık, üniversitede abarttık). sınav dediğimiz şey, doğrudu ya da yanlıştır orasını tartışmıyorum ama çok ciddi disiplin ister. bize o vakitlerde çokça söylenen bir söz vardı; unutmayın sınavda vereceğiniz fazladan her doğru yanıt sizi 10 bin kişininin önüne geçirecek.

üniversite dediğiniz şeyin en önemli kısmı giriştir. özellikle ilk 2 senesi lise formatında geçer, dersler bile öyledir. zaten göreceksiniz; üniversiteye başladığınız ilk yılda kendinizi profesör sanırsınız, dersler kolay gelir. ikinci yıl doçent, üçüncü yıl arş görevlisi sanırsınız, anacak son senede öğrenci olduğunuzu anlarsınız. ilk 3 senede yaptıklarımı herhalde sonraki 10 sene yapmamışımdır

 

@savaş74 çok güzel açıklamışsın, sebepleri ile birlikte. şu şekilde güzel bir tartışma ortamı olduğu sürece güzel fikir alış verişleri de daha sağlıklı olur onu belirteyim öncelikle.

ukalalık yapmadığın anlatımından belli zaten, ona lafım yok. buna ek olarak dediklerin ne kadar güzel şeyler aslında, şu an olduğun konum vs harika

ben de kendimi anlatayım aynı şekilde, sana marazlık çıkarmak anlamında değil ama, sadece bir görüş oluşsun. istanbul maltepe'de oturuyorum son 3 senedir. okulum nişantaşı nuri akın anadolu lisesiydi. bilenler bilir, inönü stadının üstündeki maçka parkından az yukardadır, itü yanı, maltepe'den gidişi epey meşakatliydi lise 3te iken (lise 3 e geçtiğim yaz taşındık buraya). önce maltepe-metrobüs 15-20 dk minibüs, sonrası yarım saat civarı metrobüs, sonrasında osmanbeye metro, ordan 15-20 dk yürüme yolu, o aralar sadece evde çalışıyordum, ama sıkı, her gün. bilinçsizceydi belki ama çalışıyordum

buraya kadar ee ne var? diyebilirsin, film şimdi kopuyor. lise 4 e geçerken okulumuz tadilata alındı, bu vesileyle harbiye ilköğretim okuluna sabahçı gittik (yine bilen varsa, hilton karşında fransız okulunun arkasındadır yeri). sabahçı demek okulun 7 de başlaması demek. yani benim en geç 5.30'da kalkmam demek, çünkü artık salona başlayalı 4 ay olmuş, sıkı kahvaltı etmem gerek. düşünebiliyormusun, her gün 5.30 da kalkıp harbiye'ye gitmek, öğlen 1.30'da çıkıp eve dönmen. bünye yoruluyordu, üstüne üstlük hafta sonu 2 gün dershane+hafta içi en az 2 gün ek ders+bir gün deneme sınavı... bunlara rağmen yine eylül ayında boks'a başladım, aynı zaman dilimi içinde toefl'a hazırlanıyordum, yurtdışında okumak anlamında. toefl için mart ayına kadar tempolu çalıştım zaten onu da belirteyim yeri gelmişken.

şimdi aynı anda hallettiğim işleri söyleyeyim : ygs+lys, toefl, vg, boks + kız arkadaş, sosyal çevremi Allaha şükür katladım bile, bunlara ek olarak vücut anatomisi ile ilgili kitaplar bitirdim, vg için gerekli olan bütün bilgi birikimi gücüm yettiğince öğrenmeye çalıştım. aynı sene içinde 9 adet boks maçına çıktım (yine dövüşçü arkadaşlarım var ise bilirler, maçlara en azından 2 hafta önce sıkı bir tempo ile hazırlanılır).

şu an girdiğim yer, yıldız teknik üniversitesi kontrol ve otomasyon mühendisliği. yeni açılmış bir bölüm olması sebebiyle 26 binden kapadı bu sene ancak gelecek vaad eden bir bölüm, biraz daha köklü olanı itü kontrol 14binle kapadı mesela...

sen soru çözdüğün miktarı söylersin de ben söylemem mi? ben de takribi günde 300 ü bulacak kadar soru çözdüm diyebilirim. yaklaşık 200'ü okulda (ders dinlemezdik sıra arkadaşımla) 100 küsür de evde. dershaneye soru çözümüne de gidilirse bu sayı 400 ü de rahatlıkla geçerdi kimi zaman. ama soru çözdüğüm yerler belliydi, mat için türev-integral-trigonometri mesela. hep en baba olanlara yoğunlaşmaya çalıştım, zaten günlük tempom yüksek olduğundan ötürü.

benim bu yola yeni baş koyan kardeşlerime önerim şu, isterseniz ömür billah spor yapmayın, ama olmaz demeyin, yapılmaz, imkansız, a ile b aynı anda yürümez demeyin. insanlar neler başarıyor, nasıl başarıyor, bunları bir düşünün. belki benim bölümüm tıp kadar yüksek olmayabilir, ama bu demek değildir ki sizler beni ve ya daha kötü bölüm kazanmış birini hafife alabilirsiniz. sadece ben tıp istiyorum, onlar oralara zaten oralara gelemezmiş, o yüzden bu kısır döngüdeler, kafaları almıyor demek çok büyük bir hatadır bence.

belki uzun yazdım, yahut saçma geliyor size ama bunlar benim doğrularım. bana kalırsa yaz geliyor spor yapayım demek ile sınav zamanı spor yapılmaz (ve ya ara verilir) demek aynı kapıya çıkar. ikisi de aslında aynı düşünce tarzının ürünüdür.

bazı arkadaşlarımın kalbini kırdıysam ya da ağır konuştuysam affola, ancak şunu söyleyeyim, ben bazı insanlardaki sebatsızlığın bulaşıcı olduğunu düşünürüm (sözüm SAVAŞ74 sana değil he). zaten olmayacaktı, bak şu da bana katılıyor, hem sonra başlarız ne var demeyi ben şahsen kendime yakıştırmam, yakıştıramam

tekrar söylüyorum SAVAŞ74, çok güzel bir yorum atmışsın, ve yine kendimi tekrar edeceğim, sert konuştuysam kusuruma bakmayın...

 

hala aynı ısrara ve kucumsemeye devam edıyorsun bakın arkadaslar ben sızden bıkac yas buyugum ama ınanın bu bıkac yas bıle ınsanlara cok seyelr ogretebılıyor

benı yada @r10u kucumsyerek bır sey yapmıyorsun zaten bu senın hatan . sen ne benı tanıyosun nede burda yazan bır cok kısıyı sen benım sosyal statumu yada maddı durumumu yada benım bu hayatta neler basrdıgımı nelere sahıp oldugumu bılmıyosun o yuzden burda benım okudugum bolumu yada baska bır arkadsımızın bolumunu kucumseme


@savas74 abı keske senın gbı anlatsa herkes olayı yazında cok guzel gercekten herseyı anltmıssın

 

Arkadaşlar istedigin yer ODTÜ ise insanın uyumak bile istemiyor canı o psikoloji ile bişey istemiyor canın .
YER TABAN TAVAN BASARI S.
Bilgisayar Mühendisliği MF-4 taban:528.867 tavan:567.885 sıra: 5.590


istedigim yer olursa beyin göçü olarak 10.000$ aylık + araba + ev cok rahatlıkla bulabılırsın

türkiye'de ise üniversite 4 de işin hazır oluyor.

 

gayet güzel bir hedef @jan1. başarılar dilerim.
hiçbirşey kaçırmıyorsun merak etme

@jan1'in hedefinin kafalarda daha iyi yer etmesi için şöyle bir not düşeyim.
1992 yılında birlikte çalıştığımız 3-4 arkadaş grubumuz vardı.
bunlardan 2 tanesi boğaziçi bilgisayarı kazandılar.
bugün bir tanesi seattle microsoftta diğeri ise kanadada BEA'den danışmanlık veren bir firmaya geçti.. birini volvosu var, diğerinde hummer var. evlerinin şeklini şemalini takdirlerinize bırakıyorum

 

bende kanada/toronto yu istiyorum benimde 3 tane arkadaşım var aynı bölümü hedefledigimiz yere gireriz
bodye gelince şuanda kas kaybını önemsemiyorum.yag almamaya dikkat ediyorum

 

haftada 4 gün çalışsan 1.5 saat totalde 6 saat yapar ki uyuma zamanını düştüğümüz zaman haftalık 84 saatin 6 saatine takabül eder (%7 gibi bir oran). Allah aşkına o 6 saat neler yapmıyoruz ki, bi arkadaşlarına otursan bişeyler içsen kafadan 3 saat gider zaten. Bence hiçbişey bahane değil, insan istedikten sonra çok güzel zaman yaratır.

 

haftada hergün çalısıyorum. fiziksel olarak yapabilirim zar zor. fakat psikolojik olarak imkansız birşey . ayrıca 6 saat boşluk yaratmısın bana ben 6 saatten fazlasını bana manevi destek olan sosyal hayat ve kız arkadasımla geçirmeyi tercih ederim. bahane laflarını aldırmıyorum ve dogru bulmuyorum .geçtigim istedigim yoldan geçen çok az insan var bunun psikolojisi çok degişik
yaşın genç olanlara ileride anlıyacaklarını bekliyorum yineleyerek 2012 erkekler fitness yarışmasına katılacagımı söylüyorum

 

mecburen bırakmak değil seninki kardeşim. biraz zorda olsa zaman ayırabilirim ama ayırmıyorum diyorsun sporu bırakman mecburiyetten çok sadece sınava odaklanmak isteyişindendir.

haftada 3 gün toplamda haftada 3 saat bu zaman spora ayrılabilir.

 

yahu arkadaşlar, jan1 elit bir insan, bizler gibi değil. bizim hedeflerimiz ona göre çok düşük. o bambaşka birisi. bizimle kıyaslanamayacak kadar iyi. lütfen yani yorumlarımızı biraz da bu dehaya saygı duyarak yapalım. spor yapmasına kesinlikle gerek yoktur bu üyemizin bence de. hatta biraz daha uykusundan kısarak bile ders çalışmalıdır. ben öyle bir yeri hedefleyemezdim bile çünkü aklım almıyor-almazda ama jan1 misal bana göre çok üstün olduğu için o hedefler. dediğim gibi lütfen forumdaki dahiyane arkadaşlarımıza spor önerilerinde bulunarak onların istikballeri ile oynamayalım...

not : inşallah uçurulmaz bu yorum...

 

mesajına saygı mı duyuyorsun aşşagıla mı anlamadım genede canın sag olsun diyorum. "deha" lafınıza kırıldım açıkcası kırıldım. odtüyü kazanan bircok kişi var o kadar da iyi olmanıza gerek yok zaten insan bir şeyi kafasına koyarsa yapmayacagı birşey yoktur ODTÜ'yü kazanan birçok kişi mevcut.zaten ""hayatta kendini kontrol etmeyi başarabilirsen yapamayacagın şey yoktur""

 

olayin su yonu kotu ygsde yuzde 90 lise 1-2 soruyolar adam 3 sene onceyi birz zor hatirlar hedefide iyi 1 yil sporu birakmayla hicbisey olmaz zaten sporu birakmasa bile o yogun tempoda strese girmekten sporun etkisi bosa gider bn lise 2ye gectim ben bile lise 1i fazla hatirlamiyorum allah kolaylik versin jan1 e