nasil bir salonda calismayi arzu ederdiniz...

Kendi salonum olacak...
- Müstakil evimin terasında olacak...
- Alanı geniş ve havalandırması mükemmel olacak...
- Ufak bir vitamin barı olacak...
- Aletlere gelince : Öncelikli olarak ayarlanabilir bench kesinlikle olmalı...düz, yukarı eğim, aşağı eğim ve dik olmalı...
Alandan kazanmak için mekik sehpasına gerek yok...Sadece yere bir minder yeterli olacak...
Barfiks paltformu kesinlikle olacak ve hemen yanıbaşına farklı tutuş şekillerine göre barlara sahip lat pull down istasyonu konacak...
Bir kaç adet uzun, kısa ve zikzak barın yanında; ayarlanabilir dumbell ve kilolarca dökümler olacak...
Kış mevsimini düşünerek alandan feragat etme pahasına bir koşu bandı olacak...
Bacak hareketlerini tamamen serbest yapacağım için; bacak makinalarına gerek olmayacak....

Gerçekten hayalim böyle bir salon...Keşke olsa

 

beatboxer daha ne olsun,ne kaldi ki geriye,bence uyelikleri de baslat.

 

Benim rüya salonun 1996 senesinde vücut geliştirmeyle tanıştığım Feneryolu'nda bulunan Herkül'dü.
Sabit pazarın hemen yanındaydı, Fener Kalamış'taki evime 5 dakika uzaklıktaydı.
Define 36-37 santim kollara hayran hayran bakarken, bir anda şampiyonlarla, 100 kilo ile alna triceps yapan canavar gibi abilerle tanışmıştım.
Aletler yeni değildi ama bakımlıydı, ter kokusu vardı ama pis bir ter kokusu değildi bu, insana orada idman yapıldığını hissettiren bir ter kokusuydu.
Karın çalışması bölümü çok iyiydi, asla sıra beklemeden mekik çekebilir, alt bel için ters mekik yapabilirdiniz.
Rahmet Özgür Baysaling beyzbol şapkası ve ilgili abi tavırlarıyla sorularınızı yanıtlardı.
Nur yüzlü Ahmet Özhan, bazen bir anda sanat müsikisi söylemeye başlardı bizleri hayretler içinde bırakarak.
Herkesin birbirini çok uzun yıllardan beri tanıdığı, düzeyli bir şekilde şakalaştığı bir ortamda, ben kendimi, evin küçük çocuğu gibi bir çok zaman anlamadığım konuları merakla dinlerdim, kesinlikle huzurlu bir ortamdı.
İnanılmazda bir çalışma iştahı eklendiğinde, gerçekten harika vakit geçirdiğim bir ortam olmuştu Herkül.
Özer Baysaling bilgisiyle idoldü, dünya şampiyonu yetiştirmiş bir efsaneydi, fiziğide yaşına göre bomba gibiydi, her konuda fikir alabilirdiniz, eski İstanbul Beyefendisi kibarlıığıyla engin bilgilerini herkesle paylaşırdı.
O salon kapanalı yıllar oluyor, Özgür Abi gencecik yaşta, sırım gibiyken kalp krizi geçirip aramızdan ayrıldı.
Özer Hoca'mız kanserle zorlu bir mücadeleden sonra Bodrum'a yerleşti.
Bende asla, o zamanki yeni yetme vücutçu heyecanıyla, sanki evde misafirlerin varlığı ile, yarın derdi olmadan, tasasız vücut çalıştığım günlerden çok uzağım.
Benim için ideal salon Herkül'dü, bulunduğu yerin her önünden geçtiğimde içim cız eder, inanılmaz özlemle anarım...

 

yillarca herkulun onunden gectim ve buyuk koca tabelasini hep gordum karasan ama hicbir zaman iceri girmek nasip olmadi,inan cok merak ettigim bir yerdi,ama senin anlatis tarzin ve ozer hocayi da tanimam dolayisiyla inan atmosferi biraz hissettim,neyseki ozer hocayi eninde sonunda tanimak baska bir salonda nasip oldu.

 

ozer hoca kislari istanbulda,yazlarida bodrumda geciriyor,kendisi bizim salonda calisiyor,tanismak isteyenler o burdayken gelebilirler.

 

Konu hazır Özer Hoca'dan açılmışken, daha dün Gittigidiyor.com'dan Özer Hoca'nın Bir Yaşam Üzerine Sentezler isimli kitabını aldım.
326 sayfalık çok enteresan bir kitap.
Kitap Özer Hoca tafından hem çocuğu ile hemde genç kuşaklarla bir çeşit söyleşi tarzında yazılmış.
Yani hem evladına hemde biz gençlere hayata dair gözlemlerini, özlemlerini anlattığı bir kitap.
Zaten bu kitaba bakınca, insan onun çok duyarlı, farklı bir insan olduğunu anlıyor, bir insanın çocuğuna özel bir kitap yazması, harika bir vasiyet, kendinen yadigar çok özel bir anı...
İşin enteresanı, okurken aynı babamın abimle bana yazdığı 15 sayfalık bir çeşit kitapçık geldi aklıma, demek eski insanlar bu derece hassaslarmış.
Gittigidiyor'da bir kopyası daha satılıyor.
Özer Hoca'yı tanıdığım için, ve o kitabı ilk yazdığı dönemde almamış olmanın pişmanlığı ile bulunca hemen satın aldım, çok değişik, duygulandıran bir kitap.
Günümüzde pek az kalmış bir İstanbul Beyefendisinin hayata dair duygu ve düşünceleri, öğütleri olarak özetlenebilir.

 

karasan bu son yazdigi kitap di sanirim,yurtdisinda da pazarlanacakmis ama bildigim kadari ile ozer hocanin oz cocugu yok,suan ki karisinin ondan once olan cocugu var ayrica eski bir askindan da bahsetmis bu kitap da,bunu ozer hoca soylemisti bana.

 

pardon bu eski kitabiymis.benim dedigim en son yazdigi kitapti.

 

Özer Hoca'nın çocuğu var mı bende bilmiyorum açıkcası ama kitabı hala okumaktayım ve çocuğu olduğunu düşündürecek satırlar var.
Mesela Özer Baysaling diyor, ve senin amcan olur gibi ek bilgiler veriyor, yani sadece gençlere yönelik yavrucuğum lafını kullanıyor olsa, ek not olarak, amcan, deden gibi eklemeler yapmazdı diye düşündüm, ama bende çocuğunu hiç görmedim, duymadım açıkcası.

 

saydam'ın salonu yazana göre Academic Sport Center. Fenerbahçe'de İş Bankası Blokları'nda. muhtemelen ben de oraya başlayacağım eylülde. gerçekten harika bir salon, eksiği yok denecek kadar az.

 

benim hayalim 150- 200 m kare büyüklügünde bir salon sicaklik iyi ayarlanmis her ihtiyaca cevap verebilen aletler agirlik diskleri kosu bantlari ve bisikletler bu spora yillarini vermis abilerimde orda bende ordayim yeni baslamis arkadaslarda orda tatli bir rekabet var öte taraftan bulk sporcular yüksek agirligin altinda bagiriyorlar sen onlari görünce daha gaza geliyorsun belki son noktandasin ama bir tekrar daha yapabilecegini hissediyorsun ve yapiyorsun ilgili hocalar var yeni baslayanlarin hatalarini yanlarina gidip düzeltiyorlar neredeyse herkes birbirini taniyor bir aile ortami gibi . kücükte bir büfesi var antreman sonra orada yemek yiyebiliyorsun tavuk gögüsü corba ton balikli sandwich fitaylarda makul keseye uygun. ayr1ca supplementda satiliyor bu salonda fiyatlar disarisiyla assagi yukari ayni makul seviyede bu sayede supplementlara ulasmaktada s1k1nt1 cekmiyoruz ulasmasi ama benim hayalim böyle bir salon ha bide bu salon evime söyle bi 2-3 kmden uzak olmasa yürüyerek gitsem tam süper olurdu

 

evime yakın, hocaları bilgili, ortamı profesyonel, aletleri yeterli ve temiz, soyunma odaları-duşları düzgün, havalandırması iyi, sporcuları efendi........ bir salon.

 

Çok sevdiğim bir salonum vardı ama çok pahalı olduğu için artık oraya gidemiyorum. Bugün diğer salondaki ilk günümdü ve hiç sevemedim salonu. İçerisi küçük, sıkıcı, pis, düzensiz. Eski salonumda dumbellar kilosuna göre düzgün bir şekilde nizami diziliydi ama bu salonda daha ağırlığın kaç kilo olduğu yazmıyor. kafa_ Eski salonda 4 5 hoca oluyordu bu salonda tek hoca var o da kickboxçı. duh Sonuçta pis ve eski de olsa aletler aynı sayılır. Napalım artık alışacaz buna. dumbelllls

 

gayet ilkel ama temiz, tabiri caizse hapisane ortami tercihim, yazin bahcede gunesin altinda benche girelim, sonbaharda cikip yagmurda ip atliyim, hocalar senin benim gibi samimi olsunlar, ayaginda tokyalarla idman yapan olmasin sirti sivilceli abiler iki igneyle EGO tanrisi kesilmesinler

unutmadan bir de sauna & masaj salonu ile komsu olsa fena olmaz

 

temiz-ferah olsun.havalandırması sağlıklı olsun.
alet,bar,dumbell ve ağırlıklar bol ve düzenli olsun ki ağırlık,dumbell nerde diye koşuşturmayalım set aralarında.
mümkünse kızlar olmasın ki kendimizi kasmadan antreman yapalım (
ve de yaz bodycileri değil de bizler sizler gibi vücut geliştirmeyi yaşam tarzı olarak benimseyenler çalışsın salonda

 

Benim hayalim kendi salonumu açıp bu lanet özel sektörden kurtulmak.

• Hayalimdeki salon dışarıdan bakıldığında bir kale görünümüne sahip müstakil bir mekan olmalı.
• İçerisi geniş ve yüksek ve bol ışık alan cinsten olmalı. Animal Pak reklamları sadece görüntü de güzel, o kadar karanlık bir salon uyuşturucu etkisi yapabilir.
• Klima+havalandırma kesinlikle şart.
• Üyelerin ırzına geçme hedefli olmayan uygun fiyatlı bir protein bar..
• Gün içinde ve haftasonları çalışacak ortalama sporcular için klasik dıptıs club müzikleri, geceleri ortama akan prolar içinse hardcore ve heavy metal tarzı ağır abi şarkıları içeren sağlam bir playlist ve canavar müzik sistemi.
• Mekandaki incline sehpası sayısı kesinlikle koşu bandından fazla olacaktır ayrıca. Malum bu salon kızlar için değil..
• Dorian'ın salonundakine benzer metal işlenmiş zemin ağırlık atmak için uygun olacaktır.
• Salonda güç egzersizleri kesinlikle teşvik edilecek, vücut geliştirmenin vücuda implant gibi kas eklemek olmadığı gösterilecektir.
• Artislik için bağıranlar salonda barındırılmayacaktır.
• Müessesede Brad Pitt tipi vücut yapmak yasaktır, talep edenler dumbell marifetiyle hizaya getirilir. (Bu da benim fantazim)

 

Neden hiç şaşırmadım Schwarz