Kıyametin Nasıl Kopacagina Dair Büyük Bir Tahmin

Geçenlerde izlediğim bir film hayatımdaki akışı belli oranda baya bir değiştirdi. Filmin orjinal adı " interstellar" (yildizlararasi) . Filmde şimdiye kadar bilim kurgu filmlerinde çok da vurgu yapılmayan karadelik , solucan deliği , izafiyet kanunu , zamanın goreceliligi ve yerçekimi gibi bir çok hususu ön plana taşıyor. Filmi izlemenizi kuvvetle tavsiye ediyorum. Bu arada ufak bir dipnot geceyim : filmin imdb puanı 8.8 ve film müzikleri sizi gerçekten uzayın atmosferinde sahlandiriyor.
Asıl konumuza geleyim. Konuda büyük bir tahminden bahsettim ki daha ilerisi bir iddia ortaya atmak Cenab-ı Allah 'a karşı bur saygısızlık olur . Onun hikmetle yaptığı işlere ben kurban olurum.
Karadelikler konusunda ufak bir bilgi vereyim. Yıldızların sönmesi sonucu oluşan ve yıldızın yanma olayınınin bitmesinden sonra buzulerek kutlece fiziğin tanımıyla sonsuz hale gelip insan aklının alamayacağı bir yoğunluğa kavusmasiyla oluşuyor. Bu yoğunluk o kadar fazla ki dünya eğer bir karadelik gibi buzulecek olsa avucumuzun içine sığacak büyüklükte bir top kadar olacağını size ayrıca hatırlatayım. Ve bu inanılmaz yoğunluk beraberinde o kadar kuvvetli bir çekim alanı olusturuyorki ışık dahi bu çekim alanından kacamiyor, zaman ise bukulmekten merkezinde ise tamamen durmaktan kurtulamıyor . Ve oluştuğu andan itibaren etrafındaki herşeyi içine çekerek büyümeye devam ediyor . Ve bu böyle sürekli devam ediyor . İşin tuhafı her galakside tam merkeze oturtulmuş bir karadeligin var olması . Bu insanın aklına şu soruyu getiriyor . Neden bütün galaksilerde merkezde yer alıyor ? Yoksa kıyamet günü üzerlerine atfedilen o vazife için mi bekliyorlar. Şimdi bazı ayetlere yukarıdaki bilgiler ışığında bakmanızı istiyorum :

'Sarmal yollar ve yörüngeler' sahibi Göğe andolsun!

[ZARİYAT (51)/7]

Ve Biz, her şeyden 'iki eş(çift)' yarattık. Umulur ki, öğüt alıp-düşünürsünüz.

[ZARİYAT (51)/49]

Çöktüğü zaman yıldıza andolsun!

[NECM(53)/1]

Ey cin ve insan toplulukları, eğer göklerin ve Arz'ın sınırlarından, nüfuz etmeye(aşıp-geçmeye) güç yetirebilirseniz, yapın! Nüfuz edemezsiniz, ancak bir 'sultan'(üstün bir güç)müstesna.

[RAHMAN (55)/33]

O zaman ki, Gök yarılır, 'yağ gibi kızarmış' olur.

[RAHMAN (55)/37]

Hayır, yıldızların çöktüğü yere(karadeliğe) yemin ederim.

Şayet bilirseniz, bu azim(büyük) bir yemindir.

[VAKIA(56)/75-76]

Muhakkak onlar, o (Kıyamet) gününü, uzak görüyorlar.

Biz ise, onu, yakın görüyoruz.

O gün Gök, 'kızgın zeytinyağı' gibi.

Dağlar da, 'atılmış yün' gibi olur.

[MEARİC(70)/6-9]

Gök, 'yarılıp-çatlamış' ve (Allah'ın) vaadi yerine gelmiştir.

[MÜZEMMİL(73)/18]

"Kıyamet Günü ne zamanmış" diye soruyor.

O zaman ki, göz 'kamaşıp-kayar'.

Ay kararır.

Güneş ve Ay birleşir.

[KIYAMET(75)/6-9]

Yıldızlar 'söndürüldüğü' zaman!

Gök, 'çatlayıp- yarıldığı' zaman!

[MÜRSELAT(77)/8-9]

Güneş, 'körleştirildiği' zaman!

Yıldızlar, 'söndürüldüğü' zaman!

Dağlar, 'yürütüldüğü' zaman!

[TEKVİR (81)/1-3]

Denizler, 'kaynatıldığı' zaman'

Nefisler, 'birleştiği'(eşleştiği) zaman!

[TEKVİR (81)/6-7]

Gök, 'soyulup-söküldüğü' zaman!

[TEKVİR (81)/11]

Hayır! Yemin ederim 'Hunnasa' (Karadeliğe)!

'Künnasın' civarına (Kozmik Süpürge'ye-Olay Ufku'na)!

[TEKVİR (81)/15-16]

Gök, 'çatlayıp-yarıldığı' zaman!

Yıldızlar, 'dağılıp-saçıldığı' zaman!

Denizler, 'fışkırtıldığı' zaman!

[İNFİTAR (82)/1-3]

Göğe ve 'Tarık'a (burgulu yola) andolsun!

Nedir 'Tarık' bilir misin?

'Delik yıldız'dır (karadelik)!

[TARIK (86)/1-3]

'Dönüşümlü' olan Göğe andolsun!

[TARIK (86)/11]

De ki: "İnfilakın(patlamanın) Rabb'ine sığınırım!"

[FELAK(113)/1]

Ve çöktüğü zaman, karanlığın şerrinden!

[FELAK(113)/3]

Ayetlerde üzerine bu kadar kuvvetli yemin edilen bir yıldız yerinden bir karanlıktan açıkça bahsediliyor . Kıyamet de herşeyin başladığı yere iade olacağını söylüyor ki bu da big bang patlamasıyla iki gaz bulutu ve iki büyük kutlenin patlama sonucu uzayı ve gezegenleri var etmesinin tersine dönerek herşeyin başlangıca döneceğini söylüyor.
Fizikcilerin bazıları karadeliklerin bir zaman geçidi olduklarını da ortaya atması ayetlere bakıldığında farklı bir zaviye kazandırıyor. Çünkü insanlara ve cinler gibi başka boyutlarda yaşayan varlıklara ayette açıkça çağrıda bulunuyor Allah (c.c.). Güç yetirebilirseniz irfana geçin ama yapamazsınız diye de ekliyor. Sadece bir sultan dan bahsediliyor ki onun sırrı yine Allah (c.c.) da gizli.
Gelelim büyük tahmin dediğimiz kıyamet senaryosuna ki bugüne kadar zombilesmis dünyadan tutun da göktaşının çarpmasına ve hatta güneşin sönmesine kadar bir çok senaryo atıldı ortaya . Benim senaryonun ki bu konuda da bazı argümanlar mevcut , galaksilerin merkezindeki karadelikler herşeyi yutmaya devam ettikleri bu süreçte bir şey onları tetikleyecek ve bir ayette de şu şekilde diyor semada o gün bir zaaflik olur . Evet bu zaafiyet belki manyetik alanda belki yercekiminde belki de hiç tahmin etmediğimiz bir noktada cereyan edip bu inanılmaz karadelikleri tetikleyecek ve ışte o zaman ayetlerde tasvir edilen olaylar olmaya başlayacak. Karadelikler çok güçlü çekim gücüne sahip demiştik. Bunun neticesinde sema yirtilacak , yer yüzü ve yıldızlar buzulecek , güneş sondurulecek , o çekim alanından sular kabaracak , yer altındaki lavlar kaynayıp yüzeye fiskiracak ,dağlar bu çekim alanından kacamayacak ve yürütülecek paramparca olacak , bizim madde dediğimiz şey buzulecek , küçülecek ve nihayetinde herşey başlangıçta olduğu şeye iade olacak . Bu kimilerine göre iki gaz bulutu ve belki de sadece iki küçük çekirdek bunu Allah bilir. Onun kudretiyle harekete geçen karadelikler herşeyi nokta hükmüne getirebilir . Bakıldığı zaman bir göktaşının çarpması belki dünyada kıyamet etkisi yaratabilir ama uzayda asla başka bir etkisi olmayacaktır. Bu senaryo yine bir tahmin olmaktan ileri gidemese de ayetler ve bilimsel araştırmaların kuvvetle desteklediği bir senaryo.
Yazıma şimdi bu yazıyı yazarken aklıma gelen inanilmaz bir benzerlikle bitirmek ve herbirinizi düşüncelere dalarken bu anlattıklarımı tefekkur etmeniz dileğiyle noktalamak istiyorum.
Biliyorsunuz kıyamet günü iki defa Sur ' a uflenecek . Bu Sur o kadar büyükmüş ki onun sesini duyanlar sarhoş olacakmış. Ve onun şekli o kadar büyükmüş ki uzayı içine alacak bir huni gibiymis . Karadeliklerin şeklinin de bir huniye benzetildigini , fizikcilerin özellikle bunu beyan ettiklerini ayrıca beyan etmek istiyorum . Aklıma gelmişken bunu da ekleyeyim dedim. Selametle...

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Şunu da araştırmalarım sonucu öğrendim. Karadelikler muazzam bir sırra sahip insanlar adına . Haklarında elle tutulur hicbir seye sahip olamasak da çevrelerindeki etkilesimden dolayı onların varlığını biliyoruz. Karadeliklerin bir yokolusa gittiğini hacmin maddenin ışığın zamanın içinde yokluga gittiğini söylerler fizikciler. Yani şimdiye kadar sımsıkı sarildiklari iki kuvvetli dayanağı bu karadelikler yerle bir etmiştir. Madde ve materyalizm. Kimileri karadeliklerin bir ucunun madde bir ucunun mana anlamında olabileceğini söylüyor. Bunun en büyük örneklerinden birini Üstad Bediuzzaman Hz. söylüyor : semada öyle yıldızlar vardır ki bir ucu ahirete bakar. Bu sözü söylediğinde insanlık daha karadeligin varlığından bihaberdi. Ne var ki o söz esas manasına bugünlerde kavuşuyor. Kim bilir belki karadelikler yukarıda ayetlerde de bahsedildigi gibi kıyamette kainattaki maddeyi manaya taşıyacak gecitlerdir . En doğrusunu Allah (c.c) bilir.

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Arkadaşlar ara ara bu konuyu güncel tutmaya çalışacağım. Yine bu konuyla ilgili gezinirken rastladığım farklı bir teori olaya daha farklı bir bakış zaviyesinden kazandırdı . Nitekim ben bu ihtimale önceki dile getirdiğim esaslar nezdinde çok olası gözle bakmadan da kayda değer bir veri olduğundan sizle paylaşmak istedim.
Karadeliklerle birlikte uzayda akdeliklerin de olduğunu söyleyen bir takım bilimadamları çıktı. Bu akdelikler , karadeliklerin aksine muazzam bir itiş gücüne sahip ve karadeligin zıt kutbu varsayılıyor . Bu teoriye göre bir karadelikle akdeligin olduğu yerde bilimkurgu filmlerinde ara ara rastladığımız zaman tüneli , bilimdeki adıyla solucan deliği oluşuyor. Şu anki bilim adamları bu solucan deliklerinin de ak deliklerin de varlıklarını hiçbir şekilde kanitlayamadilar. Ama teorik olarak olacağını düşünüyorlar.
Gelelim bir başka kıyamet senaryosuna ki bu da akdelikler ve karadelikler üzerinden giden bir senaryo . Şu an yaşadığımız zaman geçmiş zaman. Ve kıyamet gelecekte. Zamana biz eğer Allahın gözünden bakıyor olsaydık sonu da başlangıcı da aynı anda gorebilecektik . Bir madde gibi olacaktı zaman gözümüzde. Ama haşa ve kella buna rabbimizden başkası kudret yetiremez.
Işte kıyametin şu an kopmuş olduğunu düşünün. Işte Allah şu an herkesi şimdiki ve o zaman ki ve önceki haliyle aynı anda görüyor.
Bazı bilim adamları da su an yaşanan yaşamın karadeliklerle daha önceki senaryomuza uygun bir sekilde kıyamet günü sona ereceğini kainatın karadelik ve akdelikler arasındaki bu geçitten geçerek herşeyin en başa dönerek başlangıca iade olacağını bu dünya hayatının ise böylelikle sanki bir paralel evren nisbetinde bir imtihan sahası olduğunu esasa dönüşün kiyametten sonra olacağını söylüyorlar. Kainatın milyarlarca diye hesap ettiğimiz ömrü son bulacak ve en başa başladığı yere iade olacak .
Hayalgucumuzun sınırlarını ne kadar zorladığını biliyorum. Çünkü insanlar zaman denen 4. Boyut algisini kafasından sokup atamıyor. Ama şöyle düşünürsek biraz daha açıklayıcı olacak . Su an varız ama bundan çok önce de vardık ve nihayetinde en başta olduğumuz şekle kavusucaz. Sadece bu dünyada bazı rollere ve bazı kostumlere burunduk.

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Bu konu gerçekten ilgi çekici. Yazdıklarınız oldukça mantıklı. Kur'an-ı Kerim ile birleştirildiğinde kıyametin kopmasının karadelikler sonucu olması oldukça yüksek bir ihtimal. Ancak "Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz" hadisi bulunuyor. Kur'an-ı Kerim in ayet tefsirlerinde de bu hadisi destekleyen ifadeler mevcut. Güneşin batıdan doğmasının bu çerçevede mantıklı bir açıklaması olabilir mi? Yanlış anlaşılmasın sakın. Kur'an ı Kerim ve sahih hadislerin doğruluğu konusunda yorum yapmak zaten hem bizim işimiz değil, hem de sonuna kadar sorgulamadan inanıyoruz.
Sadece bu durumun fizik ile bir açıklaması olabilir mi diye soruyorum.

Konuyu takipte olacağım, elinize sağlık

 

Merhaba. Konuyu takipteyim gerçekten muazzam bir konu yazıların devamını bekliyorum.

 

Onu da merak edip arastirdim . Biliyorsunuz karadelikler ışığın dahi geçmesine izin vermiyor ve ışığın kırılmasına ve emilimine yol açıyor .
Şimdi bazı ayetlerde güneşin batıdan doğması bazılarında ise günes balcikla sivanmadikca ifadeleri yer alıyor kimi ayetlerde ise o gün yıldızlar dökülür ,güneş söndürülür ifadesi yer almakta. Işte karadelikler o gün gunes lerin o kadar yakınında olacakki belki bu onun ışığının tam tutulacağı uzaklık olmayacak ama güneşin görüntüsü dünyadan bakan insanlarca batıda aksedecek . Bu ışığın o çekim gücüyle görüntüyü başka yerde kaydirmasindan olabilir. Diğer bir ihtimal ise yine karadeliklerin çekim alanına kapılan dünya güneşin çekim gücünden kurtulacak ve ekseni etrafındaki dönüşü terse dönecek ...en doğrusunu Allah bilir. Ama bu konuyu araştırmaya başladığımdan beri kafamdaki herbir yapboz parçası yerine oturmaya başladı. İnşAllah daha güzel ilimlere kavusuruz bu konuda ... Sizlerin de bu konudaki tahmin , düşünce ve görüşlerinizi merakla bekliyorum.

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Bu konuyla ilgili aklımıza gelen herşeyi yazacağız. Yorumunuz gerçekten ikna edici olmuş. Devamını bekliyoruz.

 

Cok güzel bir paylaşım insanın ilgisini çekiyor yalnız şuda bir gerçek ki külli irademiz ve cüzi ilmimizle Alemlerin rabbi olan ALLAH(CC) ın kıyamet sırrına her ne kadar tasfirlerden yararlansakta sonuçta onlarda din alimlerinin yorumları olduğu icin bu sırra ulaşmamız çok zor görünüyor
O yüzden kendi adıma İslamı yaşayarak bir ömür geçirmenin tek amacımız olması gerektiğini düşünüyorum

 

Zaten hakkıyla ıslami yaşayanlar , Allahın izniyle cennetleri görebiliyor , ahiret alemini müşahede edebiliyor , ruh ve mana diyarlarinda gocebiliyor . Işte burda insan sıkışmış olduğu 3 boyutlu bu madde diyarindan kurtulup herşeyin sırrına erme yolunda mana aleminde Allahın izniyle gezinebiliyor. Bizim aklımızla , hayal gücümüzle ve dusuncelerimizle katetmeye çalıştığımız bu ilimleri ve bu mesafeyi onlar Allahın izniyle bir anda alabiliyorlar. Işte bu noktada ışık hızı geçilemez kanunu yerle bir oluyor. Madde manaya yeniliyor. İnsan ulaşmış olduğu nur ile ışıkları kiskandiriyor. Muhakkak herşeyi veren O' dur. Biz sadece O'nun ilk gönderdiği ayetin gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz : Oku!

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Vallahi hocam tebrik ederim. Sanırım fizikçisiniz ve bilimsel anlamda kazandığınız bilgileri maneviyatla birleştirip Allah'ın büyüklüğü ve yarattığı alemin güzelliğini keşfetmeye kullanıyorsunuz.
Stephen Hawking, bildiğim kadarıyla yaratıcının olmadığı konusunda açıklama yapmıştı. Bilmiyorum tabiki küçük yaşından beri motor nöron hastalığı sebebiyle hayatını çok zor şartlarda geçiriyor. Bir insanın senelerini bu şekilde geçirmesi, isyan sebebi de olabilir. Allah bizi bu şekilde sınamasın inşallah.Selamlar

 

Filmini izlersen son seneler de yaratıcının varlığının olduğunu savunan kitabını yayınlıyor

 

Aslında bir fizikçi değilim ama olmayı çok isterdim. Bir astsubayım. Gönül ister ki uzay teknolojileri ve bilimi hakkında askeri manada bizim de bir çalışma alanımız olsun. O zaman gerçekten gönüllü olurdum. Bir damla ilim için son nefesimi uzayda vermeyi yeglerdim. Tabi ki Allahın bize sunduğu hakikat aleminden ve onun güzelliklerinden bihaber olmadan. Simdilerde bilim sürekli kendiyle tezata düşüyorsa , sürekli doğrular degisiyorsa , bugün yalan dedikleri şey yarın yuzlerine hakikat olarak carpiyorsa bunun nedeni bir yaratıcı inanışını bir türlü kabul edememeleri. Bunca varlığı var eden sebepler kendi nazari düşüncelerinde hep farklılık arz ediyor. Kimi zaman buna kozmoz diyorlar kimi zaman tabiat kimi zaman ise tanimlayamadiklari bir enerjiden bahsedip ona yaratma vasfı gibi bir eylemi yukluyorlar. Hep Allah i kabul etmemek için kaçamak yol çiziyorlar. Bu nedenle dün Newton yasaları ve Newton fiziği geçerliydi , sonra Einstein fiziği ve izafiyet kanunu dediler ,bugünlerde Quantum fiziği diyorlar ama onun bile mat olduğunu gördüğünde pes etmiyorlar. Stephen Hawking 2014 yılında kendi araştırmalarını yoka sayıp şu anda bugüne kadar insanlığa bu konuda neleri savunmussa biranda silip atıyor ve diyor ki : hayır , karadeliklerdeki tekillik sonsuz olamaz , sonsuza kadar bir çekim olusturamaz , içindeki varsaydığımız sonsuz kütle çekimi Quantum yasalarına göre imkansız . Falan filan ... Yani bilim adamlarına baktığımızda tabiatın, insanlığın ve kainatın kendi çıkardıkları yasalara uymak zorunda olduğunu düşünüyorlar . İnsanlık Allahın hakikatini kesfetmektense bundan 100 yıl önce bir insanın koymuş olduğu yasalara ve düşüncelere bağlı kalıp kainatı çözmeye çalışıyor. Bu şekilde bilim hep mat olacak hakikat hergün suratlarına ters köşeden vuracaktir. Bu yüzden en başta konumuzun açarken yaptığımız gibi Kuran in ve hadislerin ışığında , tefekkurun nuruyla bu hadiselere bakilmadikca gerçek hep bir yanılgı ile örtbas edilecektir. Bu yüzden bilimden ziyade ilim diyorum. İlim, din ile fennin aslında ne kadar içiçe ve ayrılmaz iki hakikat ve birbirini tamamlayan iki yapboz parçası olduğunu gösteriyor insana...

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Hawking mi varlığını savunuyor? kaçırmış olmalıyım.
Aslında daha önceleri var olduğunu kabul ettiğini, son zamanlarda ise olmadığına inandığını söyledi diye biliyorum yanlış mı?

 

Filminde de tam tersi anlatılıyor

 

çok güzel bir paylaşım ve güzel insanların tartışması. paylaşımlarınızın devamını dilerim.

 

hayat çok tuhaf..2 gündür kafa yorduğum konularla alakalı bir paylaşım olmuş.ne güzeldir ki kutsal kitabımızda bu dünyadaki ve ahiretteki yaşama dair herşey ama herşey mevcut.kıyamet alametleriyle ilgili kafa yorup araştırdığımda aslında şu an yaşadığımız dünyanın pek hoş olmadığını kıyamet veya bir dönüşümün yakın olduğunu görebiliyorum.herşey çığrından çıkmış durumda.biraz bilinç açıklığı ile incelerseniz tüm işaretleri görebilirsiniz.teknolojinin bu kadar ileri olması korkutucu çünkü bu dünyanın bir dönüşüm ile 0'a geri döneceğini gösteriyor.eğer alametler ile ilgili bir bilgi elinize geçerse paylaşmanızı dilerim

 

Arkadaşlar bu videoyu burada anlatadurdugumuz esaslar nezdinde izleminizi istiyorum. O gün gökyüzünü neden siyah ve yağlı birşey kaplayacak ? Neden okyanusları alevler saracak ve yeryüzü neden parça parça ayrilacak ? Sizce bunu bir göktaşı yapabilir mi ? Ha şu da bir gerçek : bütün bunlar Allahın ol! demesiyle olacak şeyler ama Rabbim her işini hikmetle görür buna zorunlu değildir ama hikmet sahibi olmasının bir tezahürüdür. Bu nedenle bizler cüzi aklımızla ve irademizle sebepler dairesinde kıyamet gibi bir hakikate sebebiyet oluşturacak hikmetlerin peşindeyiz. Çünkü eminim benim gibi birçok kişi aklını bu sorularla kurcalıyor ve bir çıkmaz içinde kendini buluyordur. Bizi manen huzura bu ilimde tefekkur kavusturacaktir. Videoyu izledikten sonra sorduğum soruların cevaplarını İnşAllah beraber gözden geçiririz.

HTC One cihazımdan gönderildi

 

Alanetler hakkinda çok uzun fıkıh dersleri ve hocalarimizin sohbetleri var ancak burada paylaşmak uygun olmaz ancak fikirlerimizi paylasmamiz acisindan cok guzel bir konu olmus tekrardan teşekkür ler fizicist

 

Arkadaşlar bu içten cevaplariniza ben teşekkür ediyorum.Böylesine bir konuda birleşip, körü körüne tartışmak yerine muhabbet ortamı içinde birşeyler paylaşmak kadar zevkli birşey yok. Sizlerin de bu konudaki sorularınızı düşüncelerinizi ve tahminlerinizi bekliyorum . Konuyu canlı tutup sinelerimizdeki imanı birkez daha yenilemek ve merakımızı gidermek konusunda gayret edelim. Daha çok şeyler öğreneceğiz birlikte.

HTC One cihazımdan gönderildi

 

(Kıyamet) günü Biz, 'Göğü', kitabın sahifelerini dürüp-büker gibi, bükeriz. ('Büyük Patlama'yla) ilk önce yaratmaya başladığımız gibi, yine onu, (hiper karadelik tekilliğinde),iade ederiz. Bu, Bizim üzerimize bir vaattir. Elbette Biz, bunu yapacak olanlarız.

[ENBİYA (21)/104

Güneş de, kendisi için (takdir edilmiş) olan, 'karar yeri'ne doğru akıp gitmektedir. Bu, Aziz ve Âlim olan Allah'ın takdiridir.

[YASİN (36)/38]

Her şeyin 'melekût'u(en temel yapıtaşı-özü-ruhu) elinde bulunan (Allah), ne Yücedir! Sizin dönüşünüz O'nadır.

[YASİN (36)/83]

Onlar, Allah'ın Hak Kadrini, takdir edemediler. Oysa Kıyamet Günü, Arz, tamamen O'nun kabzasındadır(elindedir). Gökler(evrenler) de, O'nun sağ eliyle, 'dürülüp-bükülmüş'tür.(Allah), onların koştukları şirkten, münezzeh ve Yüce'dir.

Çöktüğü zaman yıldıza andolsun!

[NECM(53)/1]

Ey cin ve insan toplulukları, eğer göklerin ve Arz'ın sınırlarından, nüfuz etmeye(aşıp-geçmeye) güç yetirebilirseniz, yapın! Nüfuz edemezsiniz, ancak bir 'sultan'(üstün bir güç)müstesna.

[RAHMAN (55)/33]

O zaman ki, Gök yarılır, 'yağ gibi kızarmış' olur.

[RAHMAN (55)/37]

Hayır, yıldızların çöktüğü yere(karadeliğe) yemin ederim.

Şayet bilirseniz, bu azim(büyük) bir yemindir.

[VAKIA(56)/75-76]

Muhakkak onlar, o (Kıyamet) gününü, uzak görüyorlar.

Biz ise, onu, yakın görüyoruz.

O gün Gök, 'kızgın zeytinyağı' gibi.

Dağlar da, 'atılmış yün' gibi olur.

[MEARİC(70)/6-9]

Gök, 'yarılıp-çatlamış' ve (Allah'ın) vaadi yerine gelmiştir.

[MÜZEMMİL(73)/18]

"Kıyamet Günü ne zamanmış" diye soruyor.

O zaman ki, göz 'kamaşıp-kayar'.

Ay kararır.

Güneş ve Ay birleşir.

[KIYAMET(75)/6-9]

Yıldızlar 'söndürüldüğü' zaman!

Gök, 'çatlayıp- yarıldığı' zaman!

[MÜRSELAT(77)/8-9]

Güneş, 'körleştirildiği' zaman!

Yıldızlar, 'söndürüldüğü' zaman!

Dağlar, 'yürütüldüğü' zaman!

[TEKVİR (81)/1-3]

Denizler, 'kaynatıldığı' zaman'

Nefisler, 'birleştiği'(eşleştiği) zaman!

[TEKVİR (81)/6-7]

Gök, 'soyulup-söküldüğü' zaman!

[TEKVİR (81)/11]

Hayır! Yemin ederim 'Hunnasa' (Karadeliğe)!

'Künnasın' civarına (Kozmik Süpürge'ye-Olay Ufku'na)!

[TEKVİR (81)/15-16]

Gök, 'çatlayıp-yarıldığı' zaman!

Yıldızlar, 'dağılıp-saçıldığı' zaman!

Denizler, 'fışkırtıldığı' zaman!

[İNFİTAR (82)/1-3]

Göğe ve 'Tarık'a (burgulu yola) andolsun!

Nedir 'Tarık' bilir misin?

'Delik yıldız'dır (karadelik)!

[TARIK (86)/1-3]

'Dönüşümlü' olan Göğe andolsun!

[TARIK (86)/11]

De ki: "İnfilakın(patlamanın) Rabb'ine sığınırım!"

[FELAK(113)/1]

Ve çöktüğü zaman, karanlığın şerrinden!

[FELAK(113)/3]

Şimdi yine başta da belirtmiş olduğum ayetlere bakıp bazı noktalara egilelim.
Özellikle Kuranin mealini okudiysaniz hep Allah size yeri ve başınıza da bir örtü olarak göğü verdi ... Arzı ve arşi yarattı ... O size yerden ve gökten nice nimetler sundu gibi birçok ifadeyle karşılaşırsınız. Allah birçok yerde kainatın mükemmel işleyen düzeninden başımızın üstünde gördüğümüz göğün saglamligindan onun insanlar bir örtü olduğundan bahseder ayetlerde. Ve bunu özellikle vurgular ki düşünüp nasihat alırız diye.
Yukarıda belirttiğimiz ayetlerde de ısrarla sanki birşey vurgulanmak istiyor. O gün gök çatlatacak diyor. Acaba bizim hava ve boşluk olarak gördüğümüz bildiğimiz gök nasıl çatlar ? O gün gök Allahın elinde dürülür ve yıldızlar patır patır düşer diyor bizim ifademizle ...peki bu kadar sağlam olduğu önceki ayetlerle tescil edilmiş bir şeyin ısrarla kıyamet günü nasıl patır patır parcalanacagini söylüyor ve tasvir ediyor Allah. Demekki bir hakikat , başka bir deyişle olaylar arkasındaki bir hikmet kainatı birinin avucunun içinde içi hava dolu bir poseti buzmesi gibi onu ezecek.
Işte şimdi olayın bilimsel yanına geliyoruz. Karadelikler bütün galaksilerde var. Ve bu karadrlikler bulunduğu galaksinin genelde %25 lik kitlesini oluşturuyor. Bazıları %10 larda ve büyümeye devam ediyorlar. Bu muazzam varlıklar herşeyi içine çekmek eğip bükmek ve fiziğin kabul etmekte zorlandığı "yok etmek" olayını gerçekleştiriyorlar. O gün geldiğinde güneşin milyonlarca yıl daha ömrü varken sondurulmesine , uzayın buzulmesine , yıldızların bu çekim kuvvetleriyle yorungelerinden sökülüp dökülmesine , dünyada ise dağların yün gibi sacilmasina , o çekim kuvvetiyle yeraltındaki ateşin okyanusları sarmasina , yol açacak olan karadelikler olabilir. Gökyüzüne baktığında insanlar siyah ve yağlı bir şey görecek ve bu bütün heryeri saracak. Bunun izahı da sürekli yoğun ve çok sıcak halde bulunan karadeligin cekirdeginin uzayi adeta kizartip ayetlerde tasvir edilen kızgın zeytinyagina dönüştürecek olması. Güneş ve ayın birleşmesi ise yine karadelik içine çekilen bütün galaksi o gün aynı noktaya akacak . Belki herşey bir nokta bir nüve hükmüne geçecek . Ve Allahın izniyle butun kainat bir tarafıyla cenneti bir tarafıyla cehennemi oluşturacak maddelerin kaynağı olacak. Asıl kafama takılan şey ise o gün gökyüzünde meydana gelecek zaafiyet . Işte bu nasıl bir zaaf ki bütün kainat -zaten pamuk ipliğine bagli - allak bullak olacak . Ve kıyamet insanın göz açıp kapaması gibi olacak ki buda karadelige yaklaşan dünyada zamanın çok ağır akacağına işaret olabilir. Çünkü karadeliklerin merkezinde zaman dahi durmaktadır. Düşünün ki bir saniye belki 1 saat hükmüne geçmiş.
Ve eğer karadelikler düşünüldüğü gibi zaman geçitleri ise orada insan zamanı öncesi simdi si ve sonrası hepsini aynı anda görebilecek keyfiyette ve boyutta olacak ve diğer bir deyişle hayatı gözlerinin önünden bir film şeridi gibi geçecek .

HTC One cihazımdan gönderildi