IFBB Sertifikasyon Programları

Katılanlar görüşlerini yazarlarsa seviniriz...

 

Vallahi dünya ye kürküm ye dünyası, sonuçta kesin olan şey, bu belgenin spor akademisi mezunu bir insanın CV'sinde hiçte kötü durmayacağıdır.
Ha, şu da var, ben spor akademisi mezunu olsam, nasıl desem, iş arama sırasında bu belgeyi almasam bile aldım diye yazarım valla pek güzel yani 500 YTL vermeme gerek yok, Allah aşkına kim bilecek bunu alıp almadığımı!

Bunu demekle birlikte şimdi bir de karşı tezi yazayım, dünyanın her yerinde mesleğe özel konferanslara katılım pahalıdır.
Bu gene iyi, 3 günlük, sonunda kişiye sertifika kazandıran bir program.
Duymadınız mı bazı seminerleri katılım 1000 YTL'dir, ki sadece o seminere katıldığınıza dair bir plaket tarzı birşey verirler.

Bizim ülkemiz şartlarında 500 YTL büyük lüks olmakla birlikte fiyat bu işin kriteleri göz önüne alındığında pahalı değil gibi geldi bana.

Bill Clinton bir konuşma için buraya gelse onu dinlemek için binlerce dolar vermek gerekebilir, arz talep meselesi, verebilen verir.

 

diez, ben aşırı tepki göstermedim ki. Öyle göründüyse de bu tepkimin bana göre aşırı olmadığını söyleyeyim.

Sözhakkı doğuyorsa dilersen sitelerinden irtibata geçeyim foruma da davet edeyim. Gelirlerse gelsinler. Arkalarından konuşmak istemiyorum ki zaten. bulsakta yüzlerine sorsak.

Aynen de mail atayım böyle "tırt" programlar düzenlemekteki amacınız nedir diye, 3 günde "Ağırlık Antrenman Programlama Uzmanlığı" diye seminer vermek kolay bişey. Demek istediğim antrenörlük kursu verirsin, bir antrenör zaten ağırlık eğitimini programlamada yeterli seviyeye gelir. Gelmelidir. Antrenörlük programları versinler yeter bence, yeni gelişmeler varsa onu da daha makul bir biçimde insanlara öğretsinler.

Bence burada maksat insanlara birşeyler vermek değil insanlardan birşeyler almaktır. Ben bu zihniyete karşıyım. Yazım da onun için sert.

 

Kemal tepkini anliyorum ama sen parayi sertifikaya degil, etikete veriyorsun. Yoksa tabi ki kimse uc gunde bu isin piri olamaz. Etiket sart midir diyeceksin, tartismaya acik. Yeri geliyor hayatta, insan dayanamip aldigi etiketleri oyle bir sayiyor ki arka arkaya . Senin kendini ve bildiklerini bilmen onemli ama bunu bir sekilde digerlerine gostermen/satabilmen icin etiketler maalesef lazim. Keske hayatin duzeni baska turlu olsa, mesela bilim adami olmak icin senelerce okumasak, kapansak satomuza, yapsak deneylerimizi...

 

aneximandros'un etiket tezine sonuna kadar katılıyorum.
Niye mi katılıyorum?
Aynı şeyleri ben de yapıyorum da ondan.

Sonuç olarak üniversite öğrencisiyim.
Benim okuduğum bölümde okuyan o kadar çok sayıda öğrenci var ki..
Ve bu kadar kalabalığın içerisinde fark yaratıp öne çıkmak için insan sadece CV'sinde durduğunda anlam kazanan, oysa kendisine neredeyse hiçbir şey katmayan anlamsız kağıt parçalarını elde etmeye hem vakit hem para ayırabiliyor..

Ne yazık ki böyle bir düzen içerisinde yaşıyoruz.
Ve ayakta kalabilmek için aneximandros'un söylediği etiketleri sıralama mevzusuna katılmamak elde değil.

 

bu işi hiç bilmeyip 3 günde bir yerlere gelebileceğini sanan zaten yanılıyo bu 1. ikincisi eğer fitness ın içindeysen bu gibi seminerler,eğitimler yararlı oluyor bu bi gerçek. ancak ben isterdim ki federasyon onaylı ve daha cüzi miktarlarda eğitim verilsin. bu aynı sınavı kazanamayıp onca parayla özel üniversite okumak gibi bişey oluyor. birçok seminere katılmış biri olarak asla 3 güne 500 lira vermem. neden derseniz reklamında o kadar anlatıyolar ki gittiğinde senin bildiklerinle aynı şeyi anlatıyorlar. e hani kendimizi geliştirecektik???yerimizde saymaya mı geldik dediğim seminerler oldu. bu camia da şöyle de bişey var. bilinenler aktarılmıyor. aktarmak için çok para istiyorlar. o bilgiyi kime saklayacaksın??? yoksa herkesin istediği kendinden daha iyi birinin olmaması mı??
benim fikrim:evt bu seminerler gerekli ( yasal olmak şartıyla) fakat asıl iş ondan sonra kişinin kendisine kalıyor. araştırıp gelişmek kendi elimizde.

 

gelen maile göre 40 küsür kişi katılmış.

 

Tüm yorumlarınız için teşekkürler. Forumu uzun süredir takip edemiyordum bu sebeple cevap yazmakta biraz geciktim.

Eğitimlerin "tırt" olduğunu düşünen arkadaşa ne yazikki söyleyecek pek fazla bir şeyim yok. Zira eğitime IFBB Eğitim komisyonu başkanı sayın Prof. Mauricio de Arruda Campos katıldı. Kendisi tüm dünyada Ağırlık Antrenmanı Programlama eğitimleri veriyor ve 3 günde anlatıyor. Bu eğitimlerin günlerini ve standartlarını biz değil IFBB belirliyor. Bu eğitim sonunda katılımcı direk olarak "Antrenör" ünvanı almıyor. Bu işin birinci aşaması. Daha sonra "Temel Beslenme" ve arkasından "Personal Trainer" eğitimleri alması gerekiyor. Yani 3 günlük eğitim ile direk "Personal trainer" olunmuyor.

Eğitimlerimize toplam 44 kişi katıldı. Bununla ilgili 26 Ağustos 2008 tarihli bültenimize http://www.setron.com.tr/bulten/26-08-2008/ adresinden ulaşabilirsiniz.

Ayrıca İstanbul'da bulunan büyük bir Spor merkezi katılımcılara iş imkanı sunmakta. Bununla ilgili olarak katılımcılar başvurularını yaptılar.

Tüm ilgilenenlere teşekkürler.

 

Kişişel gelişim için iyi eğitim olabilir benim fikrim bu tür eğitimlerin daha önceden bu konularda bilgisi olan ve bunu geliştirmek isteyen kişiler için daha verimli olabileceğine inanıyorum.Tabiki sadece sertifika için katılan katılımcara bişey diyemem

 

Katılımcıların bir kısmı Facebook grubumuzda bulunmaktadır. Facebook grubumuza katılarak kişilerle görüşebilirsiniz.

http://www.new.facebook.com/group.php?gid=23741523650

 

http://www.ifbb.com/newsletter/detail.php?id=3815&date=2008-09-02&language=turkish&prov=arch

Eğitim ile ilgili haberi IFBB Resmi sitesinden okuyabilirsiniz.

 

Tüm spor sever kardeşlerime sevgiler,

IFBB egitimleri dünyanın 183 ülkesinde hemen hemen 2 yıldır var iken ülkemizde birileri sırf kendi maddi çıkarlarına ters düşüyor diye insanlarımızı bu ilimden mahrum etmek istemişlerdir.

Şimdi bir soru sormak istiyorum ; Dünyanın en büyük BB ve Fitness Federasyonunun akademik kabul görmüş eğitimleri benim ülkemde neden var olmasın ?

Bu iş belli ki çok ciddidir birilerinin oyununu bozmuştur ve engellenmelidir.

Avrupa'da var olan hemen hemen herşeyin ancak 10-15 sene sonra ülkemizde boy göstermesi bundan dolayımıdır. Bu ülkede kendisini ölçü zanneden kişi veya kuruluşlar hep bu yolla mı bunu sağlamışlardır ? Avrupa'da var oluşunun hemen 2. yılında bu eğitimleri ülkemize getirmiş bulunmak düzeni mi bozdu...?

Cevap her ne ise....

Biraz kendimden bahsedeyim,

Adım Volkan Yigit , 11 Yıllık Antrenör ve halen Milli sıfatı ile 9 yıllık Hakemim. Bodybuilding sporuna 1990 yılında başladım ve 1994-95-96 ve 97 yıllarında müsabık sporcu olarak faaliyetlerde bulundum.

Sporda 2.lik hariç çok ciddi bir ünvan kazanamamış olmamın yanısıra O yıllarda benim hiç adını bile bilmediğim ilaçlardan oluşan doping yarışı beni ziyadesi ile tedirgin etti ve yarışmaları bırakarak kendime bu endistürü içerisinde başarılı olabileceğim yeni bir dal aramaya başladım.
Bu arayışım beni sürekli okumaya ve araştırmaya sevk etti O yıllarda her ay 1 Flex ve 1 Muscle&Fitness dergisi bitirir önemli gördüğüm bilimsel makaleleri Türkçe'ye çevirip el yazısına dökerek saklardım. Bu çeviriler ingillizcemi öylesine geliştirmişti ki bir Anadolu Lisesi öğrencisi olarak zaten biliyor olmam gereken ingilizce seviyem öğretmenlerimi bile ziyadesi ile şaşırtmıştı. O konuda çok şanslıydım çünkü hemen yanı başımda İncirlik hava üssünden çıkarılan malların satıldığı Amerikan Pazarı vardı ve en az 5 yıllık arşiv diyebileceğimiz dergi stokları vardı. O yıllarda kendi kendimi eğitmemin yanı sıra Federasyonumuzun açtığı hemen hemen her eğitime katılırdım eğitimlerde hocalara öyle sorular sorardım ki rahmetli hocamız Gürbüz Tansever bana bir gün ''Sen bir gün Türkiye'de gerçekten ciddi işler yapacaksın'' demişti. Eğitimler le hiçbir zaman yetinemedim ve hep aldıkları belgeleri salonunun bir köşesine asıp sonra yok olan yüzlere sitem ettim, yetmedi ülke sınırları dışına çıktım okudukça büyüdüm büyüdükçe saygı gördüm kendi spor salonumu açtım ve en sonunda kendimce yeterli bir kariyer yaparak Fitness endistürisinde çok büyük bir uluslar arası zincirin türkiye de ki ilk halkası olan LivingWell Health Clubs markasına yönetici oldum.
İçimde hiç bitmemiş olan öğrenme isteği bizimki gibi sürekli gelişen ve değişkenlik gösteren branş göz önüne alındığında benim için hep doğru karar oldu.
İşte IFBB de böyle başladı 1,5 yıl önce IFBB kariyer programına başladım ve tüm programı bitirerek 2008 Haziran ayında Türkiye'nin ilk IFBB master Coach'u ünvanını aldım. Uluslar arası platform da özellikle özel sektörde çok saygı gören IFBB kualifikasyonları önümde yepyeni ufuklar açtı ve sürekli iş teklifleri aldım. Halen Hilton oteli Spor müdürlüğü yapmaktayım ve size söyle bir tüyo verebilirim: '' Çok yakın bir zamanda ülkemizde yaklaşık 2000 tane 5 yıldızlı otel tipi sağlık kulübü barınacak ve bu yerler Avrupa da olduğu gibi uluslar arası bir standart olan IFBB nin en az PT seviyesine gelmiş kişileri istihdam edecekler''

Hali hazırda benim şirketimde bu ünvana sahip 16 kişi çalışmakta ve bunların hiçbirisi Türk değil ve biz olduğumuz yerde saymaya devam edersek muhtemelen bu Avrupalı arkadaşlar gelip buralarda başımıza müdür olacaklar bu da yine yazımın başında değindiğim kaderimizle bağdaşmış olacak.

BİZ HEP GERİ DE Mİ KALMAK ZORUNDAYIZ...

 

eğer bu işten para kazanılıyorsa, veya kazanmak düşünülüyorsa personal trainer belgesi cv de güzel durur. hele de ifbb' dense. federasyonun tanımaması fazla önemli değil. profesyonel ortamda insanlar belgenin alındığı kuruma bakıyorlar. mesela ben ifbb serifikalı hoca olan salonu bir başkasına tercih ederim.(fiziksel şartlar aynıysa)

 

IFBB 22-24 Agustos tarihleri arasında Türkiye'de ilk eğitimi olan ''weight training prescription specialist'' sertifikasyon programını 43 kişilik bir katılımla gerçekleştirdi.

Şimdi önümüzde 19-21 Eylül tarihleri arasında yapılacak olan ''Basic Nutriton '' eğitimi var. Bu eğitim supplementlar ile ilgili herşeyi öğretiyor ve dahası ifbb bazı sırlarını kendi hocaları ile bu eğitimde paylaşmaya başlıyor.

Bu eğitimden sonra ilk eğitime katılamayanlar için 1 defa daha weight training prescription eğitimi verilecek.

Bu eğitimden sonra her 2 eğitimi de almış olan kişiler belirli zaman aralıkları ile ''work shop'' lar halinde verilecek olan uzun bir eğitime katılmaya hak kazanacaklar ve sınavı başaranlar Türkiye nin ilk İFBB Personal trainerları olacaklar. Sınavı başaramayanlar ayda 1 defa açılacak olan PT sınavlarını istedikleri zaman tekrar eğitime katılmadan alabilecekler.

 

Volkan Bey,

Temel Beslenme kursunun içeriğini okudum, bazı sorularım olacak:

- Kurs İstanbul'da nerede yapılacak? Yine Collesium'da mı?

- Kurs Temel Beslenme ama temel besinlerlerle (protein, karb, yağ) ve vitamin,minerallerle ilgili bir başlık yok,neden? Bu konular yok mu?

- Hem BCAA hem de ayrı olarak Leucine, Isoleucine ve Valine başlıkları var, bu üçü zaten BCAA demek. Bunların ayrı ayrı konu başlığı olması ile ne kastediliyor?

- Carnitine'in etkili bir supplement olmadığına dair yığınla araştırma var (ki ben de bu forumda örneklerini sundum), bunlara rağmen neden anlatılma gereği duyulmuş?

- Dopine Alternatif Uygulamalar başlığı var. Dopingin beslenme vs vs türünde bir alternatifi yok ve olamaz ki, bu bölümde verilmek istenen fikir nedir?

- İlk 2 kursa sonrası için "belirli zaman aralıkları ile ''work shop'' lar halinde verilecek olan uzun bir eğitim" demişsiniz, bu aralıklar ne kadar olacak ve sonrasındaki uzun eğitim ne kadar?

- Kurs sonralarında yapılan sınav test usulü mü klasik mi?

 

Sevgili meslektaşım,

Öncelikle bana bu analitik soruları cevaplama şansı verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Sorularınızı zevkle yanıtlamaya çalışacağım;


--Şu anda 2-3 sponsorla görüşme halindeyiz ayrıca İstanbul'da IFBB OFFICAL TRAINING CENTRE kurma çalışmalarımızda devam etmekte, eğitim büyük bir ihtimalle Şişli'de yapılacak son hafta kayıt yaptırmış olan arkadaşlara bildirilecek.

--Eğitimin açılımı ''Basic Nutrition Applied to Weight Training'' yani ''Ağırlık Antrenmanlarında uygulanan Beslenme'' eğitim içeriğinde tabiki temel besin öğeleri,kalori oluşturanlar,kalori oluşumuna yardımcı olanlar v.b gibi basit ve her an ulaşılması mümkün bilgiler var. Fakat bu eğitimin %70 lik bölümü Supplementlar, Kilo alma ve vermede sırlar v.s gibi meslek içi uygulanan bilgileri içeriyor (PT esas alındığından). Avrupa da meslektaşlarımız bu konuda o kadar çok ileriye gitmişler ki tüm supplement firmaları reprezantlarını tereciye tere satmasınlar diye bu eğitime göndermişler ve halen Avrupa'da büyük bir zincir olan ''..........'' markası reprezantlarını bu eğitimi almış antrenörlerden seçmekteymiş. Şahsen ben bu eğitimi alana kadar supplementlar hakkında bildiklerimin ve öğrendiklerimin hiçbir bilimsel dayanağı olmayan geleneksel öğretilerden ibaret olduğunun farkında bile değildim.

--Çok güzel bir soru, bu eğitimin öğretici hoca kitabında BCAA konusu küçük puntolu harfler içeren tam 7 sayfadan oluşuyor..... her bir BCAA amino asitinin kaynağını,vücutta nerede depolandığını,hangi şekilde metabolize olduğunu,nelerin aktivasyonunda rol aldığını,eksikliğinde nelere yol açtığını,hangi vücut organlarını etkilediğini,çağımızda tıbbi olarak nerelerde kullanıldığını,sporculardaki önemini,adlarının nereden geldiğini,tarihlerini v.s olarak tek tek ele alarak anlatıyor öyleki insan bundan sonra genelleyip BCAA demeye çekiniyor...

--Bilim herzaman farklı veya karşıt görüşlerle gelişmiş ve keşfedilmiştir. IFBB bu konuya farklı bakış açıları ile yaklaşarak L-carnitine in kullanım alanlarından genişce bahsediyor ve sportif kullanımına değiniyor. Ör: Ne kadar kullanılmalı ? Ben bu sorunun cevabını, net olarak kişiye göre uyarlanışını bilmiyordum ve çevrendeki insanlara hep ''Aman haa günlük 2500 mg ı aşmayın'' diyordum. Ama artık biliyorum...

--Dopingin genelde uygulanış şekli, vücut bio-kimyasında zaten var olan ve endokrin sistemimiz içersinde gensel ve cinsel parametreler doğrultusunda salınan hormonların vücuda dışarıdan alınarak metabolik etkiler yaratması şeklidir. Bu durumda yaşanan en büyük sıkıntılar dışarıdan alınan maddenin kan düzeyinde artması sonucu ilk etapta genel vücut bio-kimyasının bozulması (akneler v.s) sonrasında karaciğer ve böbrek üstü bezlerinin salgıladığı enzimlerdeki değişiklikler (basit kan tahlilleri ile hemen saptanabilir) ve bunlara karşın savunma mekanizması olarak beynimizin geçici bir süre ile o maddenin üretimini durdurması,üretimi durdurulan maddeyi üreten organın işlevinin durması nedeni ile organda atrofi gelişmesi v.s-v.s gibi adete her seferinde gerilip bırakılan lastik gibi kaos zincirleri. Kimi anatomik yapılar (Ectomorph,Mesomorph.Endomorph) ve metabolizmalar dopingin fiziksel geri dönüşüm etkilerini çok iyi tolore edebilselerde bazıları için durum ciddi bir kabus olabilir.
İnsan vücudunda her hormonun salındığı bir mekanizma olduğunu düşündüğümüzde bu salınımı sağlayan bir takım altivatörler olduğunu da düşünmemiz gerekir ve tabiiki bu aktivatörler besinlerin içerisinde bulunan maddelerdir. Bu eğitimde özellikle hangi maddenin neyi aktivite ettiğini en basit olarak bilinen örnekte L-Glutamine amino asitinin Growth Hormone aktivitörü olması gibi... yeni keşfedilmiş tıpta tedavi amaçları ile kullanılan supplementlardan ve bunların her bir hormonu aktivite ettirerek doğal yoldan kendi hormonlarınızla bu işi nasıl yapabileceğinizden özellikleriden bahsediliyor.

--Biliyorsunuz ki WTPS ve BN eğitimleri PT için ön şart olan eğitimler. PT eğitimi yaklaşık 700 sayfalık modüllerden oluşuyor zaten tüm bu kariyer programında endüstrimiz içerizinde kabul görmüş varılan 3 mesleki nokta var PT(Personal trainer)-MC(Advanced trainer,master coach)-AN(Advanced Nutritionist)
PT ticari kazanç olarak çok tatmin edici olduğu için tüm dünyada en çok rağbet gören kurs. Şu an 5yıldızlı uluslar arası kuruluşlarda çalışan IFBB PT ler saat başına 60-70 Euro para kazanıyorlar bu rakamlar şu anda mesleğimiz açısından ciddi potansiyeli olan Dubai-Qatar gibi bölgelerde 150-250 USD ye çıkabiliyor. Şu anda Qatar da yeni açılmış olan 15000 m2 lik bir Recreation&Health club 'da çoğu ispanyol ve italyan olmak üzere 27 adet PT 5 adet MC 6 adet AN çalıştırılmaktadır. Teknik bilgi ve becerini yanı sıra Operasyonel bilgileri ve becerileri de içeren bu eğitim elektronik öğrenme modeli ile Türkçe olarak hazırlanmış olup belirli aralıklarla uygulama veya sınav gibi ölçme ve değerlendirme work shopları içermektedir tahmini program süresi 3-5 aydır.

--Bazı sınavlar test bazıları klasik bazılarıda belirli bir kurala bağlı kalmadan uygulama olabilir. Genelde buna IFBB nin eğitimlerini sunan Prof.lar karar veriyor örneğin WTPS test şeklinde idi BN de o şekilde fakat PT de herşey olabilir.

Umarım sorularınıza yanıt verebilmişimdir.

Sevgiler,

Volkan Yigit

 

Teşekkürler Volkan Bey, aslında meslektaş değiliz, ben bankacıyım ama kimbilir, belki ileride oluruz

- Şişli'de derken,bir spor kulubünde mi?

- O halde asıl konu Temel Beslenme'den ziyade Destek Beslenmesi ağırlıklı olacak.

- Zaten normalde o 3 amino asitin her biri başlı başına bir konu, dediğiniz gibi bence de BCAA şeklinde genel bir başlığa gerek yok.

- Evet bilim sürekli gelişme halinde ama benim kastım şu idi: Carnitin, yağ yakımı üzerinde olumlu etkisi olduğu yıllardır iddia edilen bir amino ait ama bu etkisi henüz kesinleşmiş değil. Yeterli etkiyi göstermediği ve/veya istenen etkinin olması için yüksek miktarlara (dolayısıyla da maliyete) gerek olduğunu gösteren sonuçlar var; carnitin, daha ziyade fareler üzerinde yağ yakım etkisi göstermiş. O halde, anladığım kadarıyla, "carnitin- yağ yakımı" ilişkisinden ziyade diğer yönleri izah edilecek.

- Dediklerinize katılıyorum fakat başlıktan "dopingin bir alternatifi olduğu" manasını çıkarmıştım, bu durumun söz konusu olamayacağından dolayı sorma gereği duydum, zaten doğal yollar bittiği-tıkandığı için doping ortaya çıkmış.

- "Elektronik öğrenme modeli" derken online eğitimi mi kastediyorsunuz? yani uzun olacak eğitimde fiziken gelmeye gerek kalmayacak mı?

 

-Hayır bu eğitim için spor ekipmanlarına ihtiyacımız yok. Eğitim yeri katılımcı sayısına göre değişkenlik gösterebileceğinden 3 alternatifimiz var ve son hafta katılımcılara bildirilecek.

--Konunun %60-70 i supplement bilgisi ve kullanımı ağırlıklı diyebiliriz.

--L-carnitine sedanter kişilerde cardiovascular sistem ile bu sisteme paralel olan organların sağlığı için kullandırılır. Yağ yakımını arttırmak için L-carnitine bir kurala bağlıdır; BMR'(Bazal metabolizma hızı) 'e denk miktarda kalori alarak (iyi bir diet) beslenmek, cardiovascular çalışma yapmak (45 dk max.) ve toplam vücut ağırlığı kg başına 30 gr L-carnitine/gün almak. (DİKKAT= Bazı bünyelerde tek seferde alınan L-carnitine çarpıntıya yol açabilir kişinin eforsuz nabız atımı ile dinlenik tansiyonunu sürekli monitüre ederek dozu günde kaç parçada alacağının saptaması gerekir) bu konuda yeterli bilgiye sahip olmayanlar kesinlikle hekim kontrolünde bu işi yapmalılardır.

Söz konusu deneyin fareler üzerinde sonuç göstermesinin nedeni farelerin çok hızlı bir metabolizmaya sahip olmalarıdır (zaten bu yüzden bütün deneyler onların üzerinde yapılır) dediğim gibi L-carnitine metabolizmayı hızlandırıcı bir unsur olmadıkça sonuç verrneyebilir kombine edilmesi gereken bir supplementtır.

-Elektronik öğrenme modeli e-learning kursları anlamına geliyor username ve password alarak belirli bir sunucuda simülayon veya anlatım izliyorsunuz quiz ve sınav opsiyonları da var şu anda teknik ekibimiz sistem üzerind çalışmakta...

 

530 ytl mi ben o paraya en kral salona gider istediğim her supplementi alırım deymez...