gay olmak ve bodybuilding yapmak....

Basliginiz geri tasinmistir. Birbirimiz icin hassas olan konularda lutfen hassasiyet gosterelim. Moderasyon olmadan da duzeyli bir tartisma yapabilecegimizi gostermek bizim kalitemizi gosterir. Bu cercevede dusunup mesaj atmadan once yazdiginizi son bir kez okuyup o sekilde yollarsaniz bir cok yanlis anlamanin onune gecebilirsiniz.

 

şimdi yazdıklarımı sildim, sinirlendim bu özgürlükler tek taraflı olmasa iyi olur.

 

Ortam biraz gerilmis farkli bir hava yaratalim . Mesajlarin basindan beri herkes konuya elinden geldigince saygili, seviyeli kendine gore aciklayici yaklasmis hatta bu herkesin yonetiminde takdirini kazanmis Peki neden ????????
Cevabi cok basit Cunku baslik sahibi egitimli , saygili, derdini anlatmasini bilen ( hatta meslegi dolayisiylabu konuda profesyonel) ve yasadigi durumdan oturu magdur olan bir kisi .
Bu yuzden hepimiz hasas olan koyuya bu sekilde yaklasmis.Hatta alinti yapmak klise oldu ama yine de yapalim bir arkadasimiz soyle demis:
‘yorumlarından belli bir birikim sahibi olduğun ve kendinle barışık bir insan olduğun belli benim gözümde kaliteli insan sıfatına şurda iki cümle ile giriyorsun şimdi bu seviyedeki insanları toplumun dışlaması düşünülemez’
aslinda yaklasimimizi basitce acikliyor tabi komik olan su toplum bu insanlari geitimli egitimsiz diye dislamiyor ki!!!!!!! Yani ortaya soyle bir durum cikiyor eger bu insan egitimsiz veya bilincsiz olsaydi bizim tutumuz farkli mi olacakti?? KESINLIKLE dusunsenize derdini anlatmayi bilmeseydi, kaba veya suclayici yaklassaydi hepimizin dusunceleri ve saygisi farkli olucakti trajikomik bu da bizlerin ne kadar duygusal oldugunu gosterir.
Ki bir hata yaptiginda herseyin nasil tersine dondugunu gormek dusundurucu ki kendiside hatasini Kabul etmis ancak uslubunu degistirdigi anda ki boyle davranmasi ilginctir esen ruzgar yon degistirmistir.Halk tabiriyle “ Sirtinda Yumurta Kufesi tasiyan adam kosmayacak”

 

selam herkese,

uzun zamandır öğrenim hayatım dolayısıyla forumdan uzak kaldığım için bu başlığı yeni gördüm.Sanırım yaklaşık bir yıl önce bu konuyu tartışmıştık yine.Ben açıkçası bu veya benzeri bir başlık açılsa herhalde yönetim kapatır diye düşünüyordum.Yazılanların hepsini okuyamadım, yoruldum Ama burdaki insanlar mesafe kat etmişler homofobileri konusunda.
Ama Flexor;
üzüldüm...Bu meseleyi o kadar tartıştık, eşcinselliğin hormonel ya da bedensel bir bozukluk olmadığını,daha doğrusu herhangi bir bozukluk olmadığını dile getirmiştik yaklaşık 1 sene önce.Hatta testosteron hormonu verilen eşcinsel erkeklerin sadece seks isteklerinin daha da arttığı, seks arzularının asla kadınlara yönelmediği de söylenmişti sanırım.Bir de dar gelirli kesimde böyle şeylerin olmadığı fikrine nerden kapıldın bilmiyorum ama genetik olmasa da maddi ve toplumsal zorlukların getirdiği karşı cinsle beraber olamama durumu sonucunda alt tabakada eşcinsel ilişkilere yönelmek daha yaygın bir durum.Bir nevi koşullara uyum sağlamak da diyebiliriz.Adam kadınlarla beraber olmak istiyor ,ama hayat kadını için parası yok diyelim, sevgilisi olması da zaten imkansız parası olmazsa, işte bu adam internete girer kafeden ,bir pasif eşcinsel bulur,ihtiyacını giderir,bir süre bu şekilde yaşar,sonra günün birinde evlenir.Bu sık yaşanan bir olay.

Omnibus;
senin mesajına hayran kaldım.Aklımdan geçirdiğim ama teker teker cevap vermeye muhtemelen çok üşeneceğim, yüreğimin kaldırmayacağı şeyleri bir bir yazmışsın.Seni tebrik ediyorum, sana teşekkür ediyorum.Eline,diline sağlık.
Cexenes;
Keşke herkes senin kadar dobra, insan olmanın getirdiği her şeyle barışık olsa.Çok haklısın,herkesin türlü türlü fantezileri,yatak odası sırları var.İnternete girdiğin zaman eş değiştiren evli çiftlerden,sado-mazo sevenlere,grup seks için katılımcı arayanlara,travesti-transeksüellerle tanışmak isteyenlere kadar her türlü site vs. var.Yalnızca İngilizce değil,Türkçe ve Türkler için Türkler tarafından oluşturulmuş onlarca site var.Şu da çok katıldığım bir tespit; biz erkeğiz ve seksi seviyoruz.Seksi kadınların sevdiğinden daha çok seviyoruz ve istiyoruz.Seks konusunda kadınlar kadar seçici değiliz,romantizm aramıyoruz.Yalnızca boşalmamız gerekiyor ve bunun için bir nesne arıyoruz.Bu kimi zaman bir kadın, kimi zaman bir erkek, bazen bir travesti, bazen bir transeksüel. Her erkek aslında kendi kafasının içinde cinsel eylemler bakımından çok özgürlükçü ama topluma , arkadaşlarımızın arasına,ailemize karıştığımız zaman hepimiz rol yapıyoruz,hepimiz heteroseksüel, tek eşli, sadık ,dinine bağlı , toplumsal adetlere saygılı oluyoruz.Çünkü böyle bir düzende yaşıyoruz.İki yüzlü bir dünya düzeni.Buna uyum sağlıyoruz.Uyum sağlamazsak dışlanacağımızı,etiketleneceğimizi, hor görüleceğimizi biliyoruz.Yine de bu düzeni değiştirmek yerine yeniden üretmeyi tercih ediyoruz.Çünkü böylesi daha kolay.
Sonuç olarak yaptığımız,hissettiğimiz her şey bizim bir parçamız,insan olmanın ,doğanın bir parçası.Çalmak,adam öldürmek,hayat kurtarmak,zayıf olana yardım etmek,sevişmek,nefes almak,yalan söylemek,dürüst olmak,insana dair akla gelebilecek her şey bizim bir parçamız.İyi de olsa kötü de olsa bizi insan yapan şeyler bunlar.

Bir de birisi prostat orgazmından bahsetmiş,öyle bir mesajın da silinmesini beklerdim,şaşırdım.
Evet , her erkeğin prostatı çok hassastır.Prostata baskı yapılarak boşalmak normal orgazmdan çok daha güçlü, kadınların yaşadığı orgazma benzer bir doyum verir.Erkeğin G Noktası da diyen var, P noktası da diyen var.Her neyse.Her erkekte var bu nokta.Ama prostata baskı yoluyla boşalıyor olmak,bundan zevk almak eşcinsel olmak demek değildir.Eşcinsel olmak erkeği hem bedensel hem duygusal olarak arzulamaktır.Yoksa bir kadınla birleşmekten zevk alan,kadınları arzulayan bir erkek de kadının yardımıyla prostat orgazmını yaşayabilir.Tabii size böyle bir deneyim yaşatmak isteyecek bir kadın var mıdır Türkiye'de orası bilinmez . Ya da siz böyle bir şey istediğinizde sizden boşanmak istemeyeceğinin garantisi yok
Ama video paylaşım sitelerinde bu tür aktiviteleri yapan kadın ve erkeklerin amatör videoları mevcut.

 

yeni bir ilişkiye başladım body yapmıyor kafayı yicem spora gitmemede karışıyor... gitmemen için herşeyi her edepsizliği yapıyor... delirtecek beni yakında...

 

Vay be, bayağı sahipleniyor yani

 

iyide bu vücuda tav oldu sahiplense ne yazar dır dır cı kız gibi ben kalkıp kendi cinsime aşık olayım oda karı gibi dır dır dır dır salona yollamasın beni...

 

Kadınlar da böyle değil mi? Bakımlı erkek isterler, beraberken göbeği salsın, kimse bakmasın diye uğraşırlar.

 

ilk mesajdaki ajitasyonlardan sonra bu mesele tartisildi sosyal bir sorun olarak herkes goruslerini yazdi. buraya kadar kabul edilir, ancak ;

son mesaja bakiyorum sorunlarindan yakinan "bize kotu gozle bakmayin" manasinda sozler soyleyen kisi oturmus olayi ozele indirgeyip yeni iliskisini vs anlatmaya baslamis.

kisaca bana ne hoca senin yavuklunla olan muhabbetinden?

esas konu buysa basligi duzelt ona gore muamele edelim, okuyalim veya es gecelim ?

 

Bence de konu ciddi bir bicimde garibe gidiyor gibi hani alakasiz degil, su bu desek konu devami gibi ancak seviye kaybedilirse saygi unsuru azalabilir diye dusunuyorum.

Yani bu konu bize karmasik gelen cok da bizi ilgilendirmeyen bi konu.

Hem artik dertlesebilecek bir partnerinizde var baslasin vg ye bulsun dogru yolu Her sey sanirim herkes icin daha kolay olur.

Hani bu durumun ozendirilmemesi gerektigini tekrar belirtmek istiyorum.

 

Özel hayatınızla ilgili paylaşımları üyeler aralarında özel mesaj ile yapabilir.
Başlık genel olarak üst konunun tartışıldığı başlık.
Konu dışına çıkan her türlü mesaj (özel hayat dahil) bundan sonra silinecektir.
Tartışmayı kavgaya kaydırıcı mesajlar atan üyeler ise kurallar gereği ceza alacaklardır.
Bilginize.

 

of yaaa

neden hemen sinirleniyorsunuz anlamıyorum...mutluluktan paylaşayım dedim o kadar....

 

Sinirlenmiyorum.
Kuralları uygulayacağımı hatırlatıyorum sadece.
Takdir sizindir.

 

haklısında şimdi bu kadar ufak bişiy için başlık mı açıyım ama yakında buraya gay bodybuilder yaşananlar diye başlık açıp yaşadığım ahlak sınırları içinde herşeyi yazmak istiyorum....

 

Eşcinsellik Hastalık Değildir, Tedavisi Olmaz
29-04-2005 bianet.org
Prof. Yüksel: "Eşcinsellik hastalık olmadığı için tedavisi de tıp ahlakına uygun değildir". Dr. Nil: "Eşcinseller eksik erkek değildir. Kişinin kendini reddi parçalanmaya yol açar". Amerikan Psikoloji Derneği:"Eşcinsellik doğal bir durumdur değiştirilemez"
BİA Haber Merkezi
28/04/2005 Alev KARAKARTAL
BİA (İstanbul) - Bilim insanlarının konuyla ilgili görüşleri hiçbir tartışmaya kapı açmayacak kadar net: "Eşcinsellik bir hastalık değildir, dolayısıyla tedavisi de sözkonusu olamaz".

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şahika Yüksel şunları söylüyor:

"Eşcinsellik bir hastalık değildir. 1974'ten beri psikiyatrik ve ruhsal hastalık sınıflamasında kabul edilmiyor. Buna rağmen farklı kültürlerde derecesi değişmekle birlikte, ayrımcılığa ve şiddete maruz kalan, kendi kimliklerini inkar etmeye yönelik bir grup eşcinseller".

Yapılan araştırmaların insanların yaklaşık olarak yüzde 10'luk bir bölümünün eşcinsel olduğunu gösterdiğini kaydeden Yüksel, "Yüzde 10 küçük bir oran olmamasına karşın kültürel ve dini çeşitli önyargılar nedeniyle toplumun diğer kesimlerinde öfke uyandırdığı bir vakıa. İstenilen, bu kimliklerin yok sayılması" diyor.

Cinsel ayrımcılık: Kapalı toplum arızası
"Bilim, bir insanın kimliğini başka bir grubun öfkesini çekiyor ya da inançlarına uymuyor diye 'değiştirmesi'nin mümkün olmadığını söylüyor" diye konuşan Yüksel'e göre, nasıl ki heteroseksüeller kendi cinslerine ilgi duymaya zorlanamazsa, eşcinseller de karşı cinsle yakınlaşmaya zorlanamaz.

Bu tür ayrımcılıklara kapalı toplumlarda, cinsel tabuların ağır bastığı toplumlarda oransal olarak daha yüksek rastlandığını belirten Yüksel, "O kadar ki, eşcinsellerin bir bölümü bile eşcinselliklerine mazeret yaratmaya, tedavi peşinde koşmaya çalışıyor" diyor.

Bir bireyin doğuştan gelen genetik özellikler ya da çocuğun ilk gelişimini tamamladığı 3-4 yaşına kadar olan dönemdeki etkileşimler dolayımıyla eşcinsel olabileceğini belirten Yüksel, şunları söylüyor:

"Eşcinsellik hastalık olmadığı için tedavisi de tıp ahlakına uygun değildir. Tedavi bir şeyin ortadan kaldırılması anlamına gelir. Eşcinsellik normal bir durumdur. Ama toplumsal baskılardan dolayı varoluşunu yaşamakta zorlanan kişilerin kendileri ya da yakınlarının, destek almaları mümkündür".

Azınlık kültürü
"Gazetelerdeki 'Güzin abla' gibi köşeleri yapan kişilerin bakış açısından eşcinsellik 'kötü' ve değişmesi gereken bir şey. Ama biz hekimler bu durumun bir tedavisi olmadığını biliyoruz. 1940'larda dünyada tedavi yolunda çok çaba gösterildi. Eşcinseller, 'eksik erkek' olarak değerlendirilip, erkeklik hormonları verilerek normalleştirilmeye çalışıldı. Tıpkı vücuttaki mineral eksikliğini tamamlamak gibi. Ama artık eşcinselliğin bir hastalık olmadığı ve buna bağlı olarak da tedavisinin olmayacağı yaklaşımı yavaş yavaş yerleşmeye başladı".

Bu sözlerin sahibi psikolog Mahmut Şefik Nil, eşcinselliğin zaten zor bir süreç olduğuna, kimi eşcinsellerin kendi içlerinde bile bir "homofobi" ürettiğine dikkat çekiyor.

Bu tür durumlarda "evlen", "tedavi ol" gibi önerilerin ekstra bir patolojiye yol açtığını belirten Nil, "Türkiye gibi ülkelerde eşcinselliğin psikodinamiği çok farklı. Tıpkı siyah, Alevi, Kürt olmak gibi, azınlık olmanın getirdiği sonuçlarla eşcinseller de uğraşıyor".

"Güzin abla" gibi köşelerin "cinsiyet ayrımcılığı" yaptığını kaydeden Nil, olası riskler konusunda da şu uyarıda bulunuyor:

"Bu önerilere uyup, 'Güzin abla'nın deyimiyle 'hastalıkla' mücadele etmeye çalışan insanlar olacaktır. Ancak, insanın kendisi, kavga nesnesi olmamalı. Kişinin kendisini reddine dayanan bir psikoterapi mümkün değil. Bu tür bir davranış biçimi bir yandan kişilik parçalanmasını artırırken, bir yandan da kişinin kendine yönelik şiddet uygulamasına kapı açar".

Dünya ne diyor?
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), eşcinselliği 70'li yıllarda hastalıklar ve rahatsızlıklar kapsamından çıkarttı. Benzer şekilde Amerikan Psikoloji Derneği (APA) da eşcinselliğin bir tercih olmadığını, doğal olduğunu ve değiştirilemeyeceğini açık ve net bir şekilde belirtti.

APA ayrıca "eşcinsellikten vazgeçirme terapilerinin" bireylere zarar verebileceğini de belirtti.(AK/EÜ)


kaynak http://www.savaskarsitlari.org

 

içimden geldi... bu ülkede gay olmak çok zor... kimse olmasın

 

ya arkadaşlar bir göz attımda şöyle şu konuya bu ne rezilliktir ya tamam demokratik ülkede yaşıyoruzda bu kadarda olmaz yani yok özele girmeler vs. bu konunun hala kilitlenmemiş olması ayıp ya forumda bayan üyeler var,yaşı küçük kardeşlerimiz var lütfen bunlarıda göz önünde bulundurun ayıp denen birşey var ayrıca hiçbir Din'e mensup değilsen inananlara biraz saygın olsun arkadaşım Türkiyede yaşıyorsan saygın olucak

 

Allah insanları iki cins yaratmıştır -ki evlenip çoğalsınlar diye. Bence bu psikolojik bir sorun. Seni küçümseyenleri de dikkata alma ama doğanın da bir kanunu var lütfen bunu unutmayalım. sana tavsiyem internetten LUT KAVMİ'nin başına neden dolayı ne geldiğini araştır.Kırıcı olmak istemem eğer ki seni kırıcı bir kelime kullandıysam özür dilerim.saygılarımla.

 

Ben doktora sordum o da hormonal Dedi ve tedavisi var (flexorun dediginin aynissini dedi) bu baslik artik cok gereksiz ve itici geldi en azindan basliginn adini sade gay olmak yazalm

 

teşekkür ederiz tavsiyen için ama biz erkeklikten bir zarar görmedik.