Doğanın intikamı acı olur

Bunu bilmiyordum, neymiş işin aslı diye baktım. Senin verdiğin linkte bahsedilen araştırma şu olsa gerek: http://rsta.royalsocietypublishing.org/content/368/1919/2317.abstract
Gelecekteki tehlikelerden bahsediyor, şu anda da bu etkilerin görülüyor olabileceğini söylüyor. Şurada Japonya tsunamisiyle bu araştırma arasında bağ kurulmuş: http://grist.org/climate-change/2011-03-11-todays-tsunami-this-is-what-climate-change-looks-like/ Görebileceğin gibi yazar da bu bağın zayıf olduğunu farketmiş ve okuyucuları yanlış yönlendirmemek için yazıda düzeltmeler yapmış. Yazının düzeltilmeden önceki halinin eleştirisi şurada: http://www.washingtonpost.com/blogs...d-global-warming/2011/03/04/ABA2fGS_blog.html Bu şekilde zayıf bağlantılar kurmanın tutuculara küresel ısınmanın hikaye olduğunu söylemeleri için argüman verdiği için çok zararlı olduğundan bahsediyor. Düzeltme yapan yazar da yanlış yönlendirdiği için özür dilemiş. Araştırmada bahsedilen deprem tipleriyle Japonya tsunamisinin alakası olmadığını söylemiş.

Çok bilgili olduğum konular değil, bundan sonrasını benim de okumam lazım ama senin dediğin tehlike gerçek ama Japonya tsunamisiyle alakasız gibi gözüküyor. Küresel ısınma yüzünden oluşacak depremlerin başka mekanizmalarla tetikleneceğini söylüyorlar, okyanus tabanındaki metan depolarının boşalması tehlikesini yazmışlar mesela. Okumak lazım.

Konuyla direkt bağlantılı değil ama ekleyeyim, bana karşı bir daha üslubunu bozarsan hakettiğin üslupta karşılık alacaksın.

 

Japonyadaki tsunamiye niye takıldınız bu kadar anlamadım. Ben genel konuşuyorum . İyiki bi tsunamiden örnek verdik. Jeoloji profesörü değiliz burda sismik araştırmada yapmadım.

Verdiğin linklerdede ne yazıyo bilmiyorum senin söylediklerine ne kadar inanılır onuda bilmiyorum. Sen yazılarda öyle yazdığını söylüyosun. Kaldıki verdiğin yazılar ne kadar güvenilir oda belli değil.

Konuyu ne kadar saçma bi noktaya getirdiğinizin umarım farkındasınızdır. Ben burda doğanın korunması için paylaşım yapıyorum siz işin jeolojik kısmındasınız. Alaksız şeyleri yazıp yazıp duruyosunuz.

 

Tane tane anlatayım sana.

Konuyu açarken Japonya'daki tsunamiyi doğanın intikam alması olarak yorumladığın için oradan gitti konu.

Verdiğim linklerden ne yazdığına google translateden bakmaya çalışabilirsin. Daha güzeli, sanırım yaşın genç, İngilizce öğrenmen olur. Hayatın boyunca lazım olacak. Ayrıca dünyada bilim dili İngilizce'dir ve bir konu hakkında İngilizce bilmeden bilginin kaynağına erişmen çoğu zaman mümkün olmaz. Senin için bunu Türkçe'ye çeviren birilerine muhtaç kalırsın, bu da çok bol yanılma anlamına gelir.

Konunun saçma noktaya gelmesi senin subjektif yorumun. Doğanın korunmasını istiyorsan doğru bilgiye ulaş ve insanlara doğru bilgiyi aktar. Bunun için kendini geliştir. Çok oku ve her zaman kaynağı oku. Bir Türkçe siteden bir makale okuduğun zaman hemen o makalenin dayandığı orjinal bilgi kaynağına git ve kontrol et. Şu anda eğer küresel ısınma diye bir şeyin olmadığını iddia eden birisi olsaydım seni mağlup ederdim ve okuyanda "acaba gerçekten küresel ısınma diye bir şey yok mu?" diye şüphe kalırdı. Bunun olmaması için savunacağın şeyi ayrıntılı ve kaynağından öğren, her zaman. Doğru argümanı yanlış örnekle savundun. Şimdi bunu kabullenip kendini geliştirmeye karar verebilirsin veya oturup benle laf yarıştırabilirsin.

 

Biliminiz sizin olsun konularımı provake etmeyin yeter. Saçma argümanlarınızı okumak istemiyorum. Şimdi konumu terk edip beni ve takipçilerimi rahat bırakırsanız memnun olacağız.

Üsluba dikkat ediniz!!

 

Öncelikle içimden geldiği gibi yazacağım için özür diliyorum; be güzel kardeşim, neden böyle yazıyorsun? Bir konu açtın, kimse sana muhalefet etmedi, depremle bunun alakası yoktu dese de herkes duyarlılığını onayladı ve sana katıldı. Başta düşüncene destek vermiş bir adam nasıl oldu da sinirlendi hiç düşünme gereği duymuyor musun?

 

Bilim benim olsun da bilimi kullanmadan nasıl küresel ısınma anlatacaksın? Bilim olmadan doğanın daha ne kadar dayanacağını, yok olanı geri getirmek için ne yapılması gerektiğini hangi disiplinden öğreneceksin? Metafizikle mi anlatacaksın, ayin düzenleyip doğa güçleriyle mi konuşacaksın? Bilimden başka elinde bir şey yok. Bilimin verilerini sanata, edebiyata aktararak insanların bunlara daha rahat ulaşmasını sağlayabilirsin ama bunun için de bilimin sağlayacağı verilere ihtiyacın var. Provoke olana kadar hatanı kabullenip okumaya başla.

Şimdilik konudan ayrılacağım rahatla. Adamlar kuyruklu yıldıza iniş yaptı, bugünün konusu o. Buraya sonra geri dönerim. Sen de sağa sola çatmayı bırak da konu kapanmasın.

 

Herşeyi açıklıyor, ben esas 2009 sonrasını merak ediyorum.

 

türkiyede cumhuriyetin ilanından itibaren, ülkenin en güzel noktaları, arazileri, bölgeleri, orman alanları, askeri kuvvetlere tahsis edilmiştir. bir çok kere bazı kesimlerin tepkisini çekmiştir bu durum. "neden ülkenin en güzel ormanlık alanları askeriyeye tahsis ediliyor" diye... gelinen noktada, bunun ne kadar doğru bir hareket olduğunu, mustafa kemalin 90 yıl öncesinden nasıl bir ileri görüşlülükle türk halının menfaatlerini düşündüğünün ıspatıdır bu. bakın bugün istanbulda eski askeri üssün bulunduğu 500 dönümlük arazi için imar planı hazırlanıyor..villa kent yapılıyor... ağaçlar kesiliyor. konuyu siyasete getirmemeye özen gösteriyorum ama, içim yanıyor, konu yemek tarifi olsa, yine mesele ağaca çiçeğe kıyıma yağmaya gelecek. karıncaların akın ettiği ağaca bakıp, bir de karıncalara bakıp, ne ağaca ne karıncaya kıyamayan bir cihan imparatorunun nesli nasıl bu hale geldi nasıl yozlaştık anlamıyorum. elimizden bişey de gelmiyor burda laf yarıştırmaktan başka... her kim ki şahsi menfaatleri için, para hırsı için, dünya nimetleri için bir ağaca kıymışsa, boynu kopsun inşallah.

 

Tsunaminin oluşmasını sağlayan volkanizmadır. Nükleer santralle alakası yok. Nükleer santralini savunduğumdan değil.

 

bir de cengiz han var tabi... dünyada küresel iklimi eliyle değiştiren tek insan olarak kabul edilmektedir. bir rivayete gçre 10 milyon, bir rüvayete göre 40 milyon insan öldürmüştür ki dünya nüfusunun çok da yüksek olmadığnı düşünürsek, nerdeyse ordusu dışında herkesi öldürmüş. ölen milletlerin sürdğü tarım arazileri boş kaldığında, tarım arazilerinde ormanlar yetişiyor. bugün nefes alabiiyorsak, o da cengiz han sayesinde. 10 milyon kişiyi öldürmüş ama, 6 milyar kişi sayesinde yaşıyor.

--- Mesaj birleştirildi, 12 Kasım 2014 ---

2009 sonrası renk kızıla dönüyor. kiremit rengi... avmlerin çatısının kiremitleri

 

İnsanlarin hayal gucu ne kadar genis

 

Basligi acan arkadas kendini rezil etmekle kalmamis hala uste cikiyor cok ilginc,muhtemelen golcukte cok fuhus vard o yuzden deprem oldu diye n zihniyetle ayni kafaya sahip

 

evet, dün gece oturdum nasıl bir hayal kursam diye düşündüm aklıma bu geldi

 

Ağaçlar kesilmeye devam ediyor. Bakalım ne zamana kadar bu kıyımlar devam edecek. Aklımız başımıza tsunamiler kopunca nı gelecek bilinmez. Ama foruma bakıyorumda çevre kimsenin umrunda değil millet makara kukukara derdinde. Acıyorum halinize ne diyim . iyiki ben bilinçli bi genç olarak büyümüşüm.

 

Konuyla ilgili süper bi video izleyin mutlaka.

 

post sahibinin iqsu alttaki yorum sahiplerinin biraz üstünde . tartışmanın çıkması da bu yüzden. doğal seleksiyonu biraz araştırmanızı öneririm. maden kazaları bile doğal seleksiyon bana göre. kapitaliszmin bu kadar güçlendiği dünyaya siyonizme karşı tek baş kaldıran doğa oluyor ne yazzıkki .
siz hiç insanların olmadığı yerde deprem gördünüz mü? ya da insan eli değmemiş tabiatın dengesine şait oldunuz mu?
en basit örneği savaşlar? doğal seleksiyon değil midir? insanların birşeyleri paylaşamaması uğruna birbirini elemesi?
3.cü köprüyü yapıcam diye kestiler ağaçları geçenlerde 2 kamyon devrildi yolun engebesinden.. bence bu da doğanın intikamı.
daha söylenicek daha niceleri..
tebrikler çok güzel yazmışsın .

 

İnsanın olmadığı yerde deprem derken ne kadar mesafede insan olmamasından bahsediyorsun?