Bir Günde Neden Altı Öğün Yemeliyiz?

Karasan dedi:
Arespoem vücut geliştirme forumuna yazıyor ancak mantığının işleyişi hem bilimselliğe hemde vücut geliştirmeye uzak.
Vücut geliştirme, vücudu belirli çalışma yöntemleriyle geliştirmeye dayalıdır, insanlar genetik kapasiteleri içinde kaslarını geliştirmeye çalışırlar.
Bu kapasite, kimi insanların 30 kilo kadar kas yapabilmesine izin verir, kimi insanlar ise, ancak 8-10 kilo kas yapabilirler, ancak ortak birşey vardır, idman yapılmadığı ve beslenmeye özen gösterilmediği takdirde, kazanılan kaslar yitirilecektir, doğal yapısı çok kaslı olan bir kişi, hiçbir zaman çok sıska olmayacaktır, ancak büyük oranda kas kaybedecektir idman yapmadığı ve kötü beslendiği durumda.
Senin mantığının "mantıksızlığı" insan iradesini ve sporun özünü kavramamandan geliyor.
Nice zayıf yapılı insanlar bu sporla muazzam kas kütlesine kavuşmuş ve bunu hayat boyu korumuşlardır, nice geniş kalçalı-yağ bağlamaya eğilimli insanlar, düzenli spor ve doğru beslenmeyle, ideale yakın ölçülere kavuşmuşlardır (bakınız Ajda Pekkan)
Bence biraz araştırma yap, yanlış içindesin...

Zaten vücut geliştirme ile uğraşan bir kişi için açlık,doyma ve tokluk sinyalleri birşey ifade etmez.Çünkü vücut geliştirme yapanların bulk veya definisyon dönemleri vardır.yani ağırlık dengelemek sabit ağırlıkta kalmak gibi bir durum sözkonusu değil.Kışın kilonu artırarak mevcut kas kitlesi geliştirilir yazında fazla yağlar atılmaya çalışılır.Yani ağırlık sürekli değişkendir.
 
Bence önemli olan bu sinyallere nasıl karşılık verildiği. Eğer her acıktığında kızartma ve aburcubur tarzı besinler tüketen bir insansak, açlık sinyalleri de daha sık gelir; kalori alımı artar ayrıca işin spor boyutu da var. Eşit şartlarda (tıpatıp aynı şeyleri yiyen, aynı miktar kalori tüketen) yaşayan iki insanda farkı genetik faktörler yaratabilir evet; sonuçta o iki insandan biri şişman biri tığ gibi olabilir ama herkesin beslenme anlayışı farklı, yaşam şartları faklı, yaşadığı stres farklı. Bu yüzden olayı sadece açlık-tokluk sinyallerine bağlamak, doğruluk payı içeren ama resmin tamamına bakıldığında anlamsız olan bir yorum şekli bence.
 
Vücut geliştirme üzerine yazılmamış bir metni vücut geliştirme sporuna uyarlamaya çalışırsanız, buradaki gibi çuvallarsınız.
Normal şartlarda bir insana 60-90 gram protein fazlasıyla yeterken vücut geliştirme yapan birisi için bu rakamlar gülünçtür.
3 seferde rahatlıkla 80-90 gram protein alırız ancak vücudunu geliştiren birisin için gereken 140-200 gram civar proteini 3 seferde sindiremeyiz, ve gene, açlık sinyali ile protein ihtiyacımızı belirleyemeyiz, icabında kendimizi zorlayarak proteinli gıdalar tüketiriz.
Zira bu spor insanın normal fiziğini "zorlayarak" geliştirdiği bir spor, vücut alıştığı kiloda kalmak için çaba sarfediyor zaten, biz onu daha fazlası olmaya beslenmemiz ve idmanlarımızla zorluyoruz.
Tr'de bu spor üzerine yazan bir tıp doktoru yok bildiğim kadarıyla ve Osman Müftüoğlu ya da başka hekimlerinin yazdıklarını hatmekle bu işin olmayacağını anlamanızı tavsiye ederim,onlarınki 34 santimlik kollar istiyorsanız başka elbette.
Birde, Okinawalılar halter çalışmıyormuş, 120 yaşamak isteyenler tokluk açlık sinyallerini dinlesin, sinirlenmesin, 1400 kalori tüketsin, 1.85 boya 60 kilo, mutlu mesut yaşayın, benim bir diyeceğim yok buna :lol:
 
Blitz dedi:
Bence önemli olan bu sinyallere nasıl karşılık verildiği. Eğer her acıktığında kızartma ve aburcubur tarzı besinler tüketen bir insansak, açlık sinyalleri de daha sık gelir; kalori alımı artar ayrıca işin spor boyutu da var. Eşit şartlarda (tıpatıp aynı şeyleri yiyen, aynı miktar kalori tüketen) yaşayan iki insanda farkı genetik faktörler yaratabilir evet; sonuçta o iki insandan biri şişman biri tığ gibi olabilir ama herkesin beslenme anlayışı farklı, yaşam şartları faklı, yaşadığı stres farklı. Bu yüzden olayı sadece açlık-tokluk sinyallerine bağlamak, doğruluk payı içeren ama resmin tamamına bakıldığında anlamsız olan bir yorum şekli bence.

Aburcubur tarzı besinler tüketen bir insansak açlık sinyallerinin daha sık geldiğinden bahsetmişsin.Yalnız o gelen gerçekten açlık sinyali değildir.Burada önemli olan açlık sinyalini doğru tespit etmektir.
 
Karasan dedi:
Vücut geliştirme üzerine yazılmamış bir metni vücut geliştirme sporuna uyarlamaya çalışırsanız, buradaki gibi çuvallarsınız.
Normal şartlarda bir insana 60-90 gram protein fazlasıyla yeterken vücut geliştirme yapan birisi için bu rakamlar gülünçtür.
3 seferde rahatlıkla 80-90 gram protein alırız ancak vücudunu geliştiren birisin için gereken 140-200 gram civar proteini 3 seferde sindiremeyiz, ve gene, açlık sinyali ile protein ihtiyacımızı belirleyemeyiz, icabında kendimizi zorlayarak proteinli gıdalar tüketiriz.
Zira bu spor insanın normal fiziğini "zorlayarak" geliştirdiği bir spor, vücut alıştığı kiloda kalmak için çaba sarfediyor zaten, biz onu daha fazlası olmaya beslenmemiz ve idmanlarımızla zorluyoruz.
Tr'de bu spor üzerine yazan bir tıp doktoru yok bildiğim kadarıyla ve Osman Müftüoğlu ya da başka hekimlerinin yazdıklarını hatmekle bu işin olmayacağını anlamanızı tavsiye ederim,onlarınki 34 santimlik kollar istiyorsanız başka elbette.
Birde, Okinawalılar halter çalışmıyormuş, 120 yaşamak isteyenler tokluk açlık sinyallerini dinlesin, sinirlenmesin, 1400 kalori tüketsin, 1.85 boya 60 kilo, mutlu mesut yaşayın, benim bir diyeceğim yok buna :lol:

İyi de niye ikide bir vücut geliştirme ile ilgili bilgiler verip duruyorsun.Eğer sayfanın başına dönüm saydamın yazdığı yazıya baksaydın yazının vücut geliştirme ile ilgili olmadığını anlarsın.
 
arespoem,

sana yazdıkların belirli bir kaynağa dayanmıyor,yalandır,yanlıştır demiyorum..vermiş olduğun beslenme stratejileri vücutgeliştirme sporu için bir geçerlilik taşımıyor..vücuttan gelen sinyalerin dinlenmesi konusu ise sadece sıradan insanlar için bir geçerlilik taşıyabilir..sonuçta bu forum bir vücutgeliştirme forumu ve üyelerinin %90 ıda bu sporla ilgileniyor..seninde takdir edeceğin üzerebu sporun beslenme teknikleri ve düzenlemeleri ,normal insanlarınkinden çok çok farklı..haluk saçaklı,muzaffer kuşan gibi sosyetenin ve ünlü isimlerin diyetisyenleri yazmış oldukları ''sabah 1 kibrit kutusu peynir,1 küçük elma,2 porsiyon köfte,3 porsiyon sebze,yarım elma'' gibi beslenem programları bizimle uzaktan yakından ilgisi olamaz..yani demek istediğim vücut geliştirmedeki besleneme teknikleri normalden çok çok farklıdır,bu konudada muzaffer kuşanın bilmem kimin dediklerinden ziyade tecrübeli bir vücutçunun söylediklerine daha çok itimat ederim..ben bu kişlerin beslenme hakkındaki bilgi birikimlerine saygı duyuyorum ve inanıyorum fakat vücut geliştirme sporu ve beslenmesi hakkındaki bilgilerinede kesinlikle güvenmiyorum...kaldıki bu konu hakkındada pek bir bilgileri olduğunu zannetmıyorum..o nedenle konumuz vücut geliştirme ve bunulnla ilgili beslenme alışkanlıkları olduğu sürece bu kişileri konu hakkında referans göstermek herzaman yeterli olmayabilir....eğer ben gün içinde vücudumdan gelen sinyalleri dinleyerek beslenecek olursam ne yediğim saat belli olur nede aldığım kaliteli besin miktarı..örneğin sabah kalkınca kesinlikle bir şey yemek istemiyorum..tek bir lokma yemek bile bana zor geliyor.hatta abartmıyorum,bugün az daha kusacaktım .halbuki ben antremanlarını sabah yapan birisiyim ne yapmalayım?vücudumdan gelen sinyalleri dinleyip antremana bir şey yemedenmi gideyim..aynı durum sportif aktivite sonrasındada gerçekleşiyor ,spor sonrası karnım belli bir süre acıkmıyor..peki ben bu durumda antreman sonrası boşalan glikojen depolarını doldurmak veya insülin salgılatmak için karbonhidrat almıymmı?tekrarlıyorum söz konusu vücut geliştirme olunca bu görüşlerin hepsi boşa çıkıyor..
 
baris dedi:
arespoem,

sana yazdıkların belirli bir kaynağa dayanmıyor,yalandır,yanlıştır demiyorum..vermiş olduğun beslenme stratejileri vücutgeliştirme sporu için bir geçerlilik taşımıyor..vücuttan gelen sinyalerin dinlenmesi konusu ise sadece sıradan insanlar için bir geçerlilik taşıyabilir..sonuçta bu forum bir vücutgeliştirme forumu ve üyelerinin %90 ıda bu sporla ilgileniyor..seninde takdir edeceğin üzerebu sporun beslenme teknikleri ve düzenlemeleri ,normal insanlarınkinden çok çok farklı..haluk saçaklı,muzaffer kuşan gibi sosyetenin ve ünlü isimlerin diyetisyenleri yazmış oldukları ''sabah 1 kibrit kutusu peynir,1 küçük elma,2 porsiyon köfte,3 porsiyon sebze,yarım elma'' gibi beslenem programları bizimle uzaktan yakından ilgisi olamaz..yani demek istediğim vücut geliştirmedeki besleneme teknikleri normalden çok çok farklıdır,bu konudada muzaffer kuşanın bilmem kimin dediklerinden ziyade tecrübeli bir vücutçunun söylediklerine daha çok itimat ederim..ben bu kişlerin beslenme hakkındaki bilgi birikimlerine saygı duyuyorum ve inanıyorum fakat vücut geliştirme sporu ve beslenmesi hakkındaki bilgilerinede kesinlikle güvenmiyorum...kaldıki bu konu hakkındada pek bir bilgileri olduğunu zannetmıyorum..o nedenle konumuz vücut geliştirme ve bunulnla ilgili beslenme alışkanlıkları olduğu sürece bu kişileri konu hakkında referans göstermek herzaman yeterli olmayabilir....eğer ben gün içinde vücudumdan gelen sinyalleri dinleyerek beslenecek olursam ne yediğim saat belli olur nede aldığım kaliteli besin miktarı..örneğin sabah kalkınca kesinlikle bir şey yemek istemiyorum..tek bir lokma yemek bile bana zor geliyor.hatta abartmıyorum,bugün az daha kusacaktım .halbuki ben antremanlarını sabah yapan birisiyim ne yapmalayım?vücudumdan gelen sinyalleri dinleyip antremana bir şey yemedenmi gideyim..aynı durum sportif aktivite sonrasındada gerçekleşiyor ,spor sonrası karnım belli bir süre acıkmıyor..peki ben bu durumda antreman sonrası boşalan glikojen depolarını doldurmak veya insülin salgılatmak için karbonhidrat almıymmı?tekrarlıyorum söz konusu vücut geliştirme olunca bu görüşlerin hepsi boşa çıkıyor..

Barış zaten benim önerilerimin vücut geliştirmeyle uğraşanlara yaramayacağını üstteki mesajlarımdan birinde yazdım zaten......
 
arespoem,

ben yazımı yazmaya başladığım sırada senin son yazını görmemeiştim..o nedenle belirtme gereği duydum..eğer dediğin gibi besleneme konusundaki düşüncelerin vücuçular için değilde sıradan insanlar içinse o halde tartışılacak bir şey yok..bende vücut geliştirme sporu yapmasaydım,vücudumdan gelen sinyallere göre beslenirdim,sadece karnım açıkınca yemek yerdim..ama dediğim gibi bu forum ,vücutgeliştirme forumu olduğu için insan yazılan yazıların hepsini vücut geliştirmeyle ilişkilendiriyor..ve bunun üzerine tartışıyor..
 
Back
Yukarı