ABD de yaşayan var mı aramızda?

Mesajını okurken aklıma bazı sorular takıldı ister-istemez...

Amerika'da tablo bu kadar karanlık olmasına rağmen nasıl oluyorda tüm dünyaya hükmedebiliyorlar?

Doğulu insanların maneviyatı güçlü olupta neden hep açlıkla mücadele etmek zorunda kalıyorlar, G-8' in bir ülkesi kadar dahi ekonomik gücü ulaşılamıyorlar? Şii-Sunni çatışması ile kutsal mekanlarda ibadet yapan insanları patlatan zihniyet acaba Amerikan sapıklarından daha da mı sapık?

Araplar bu kadar zengin olmasına rağmen, Türkiye bu kadar verimli olmasına rağmen nasıl bu ülkeler ve bizim ülkemiz Amerika tarafından yönetilebiliyor?

Amerika'nın kaybettiği tarafı baz alıp kendimize güzel paylar çıkarmak, boşa enerji harcamak gibidir...

Amerika'nın seri katillerini değilde, 70 ayrı milletin nasıl bir tek Amerikan rüyası görebiliyor olmasını irdelememiz gerekir. Bu kadar kozmopolit ama aynı zamanda gayet ulusalcı olabilmenin sırrı nedir? Etle-kemik gibi olan Türkü-Kürdü neden aynı rüyayı göremiyor?

 

rusya brezilya çin hindistan abd bu gibi büyük ülkelerde suç oranı fazladır zaten de bide suça iten en önemli etken işsizliğin önüne geçilmedikçe suç oranları hep yüksek olur tabiki merak ettim suç oranlarının düşük olduğu ülkeler nerelerdir acaba bilen varmı ?

 

üşenmeyip yazayım bari

japonya,yunanistan,norveç, danimarka,hollanda,jaonya, italya,avustrlya,ingiltere,fransa,polonya.


büyük ülkeler içinde en güvenli olanlar sırayla bunlar.

 

En güvenli İsviçre diye duymuştum ama yanlış olabilir...
Uyuşturucunun serbest olduğu bir ülkenin ilk beşte yer alması ilginç! Afganistan'da canlı bomba ile haftada onlarca insanın hayatını kaybettiği ülke, şeriat düzeniyle yönetiliyor, uyuşturucunun-alkolun serbest olduğu ülke Hollanda en güvenli ilk beşte!

stv ve türevi kanallar hep bağlantı kurar ya bende kurayım dedim...

 

Dediğin önce kulağa kötü gelse bile haklılık payın var, yani 40-50 tavuk öldürüp fark edilmemek bile kolay değilken bunların bu kadar insanı katledip yakalanmamaları cidden enteresan.
Bazıları cidden dudak uçuklatacak kadar zeki adamlar ama en büyük özellikleri rahat yalan söylemeleri, soğukkanlı olmaları, yani yan odada adam öldürürken polis geldiğinde renk vermemeyi başaracak kadar kendilerine hakim olma becerileri var çoğunun.
Kimisi birde çok güzel konuşan, insana güven vermesini bilen tipler.

Amerika'da cezalar caydırıcı ama bu normal insanlar için geçerli, önüne geçilmez bir öldürme dürtüsü olan bir adam kendi ölümünden de bir yere kadar korkuyor demek.

Amerika'da eskiden cidden insanları kontrol etmek zormuş ve hala çok zor, 52 eyalet var, her biri kendi içinde ayrı ülke gibi, kendine ait polis teşkilatı var, birinden diğerine geçtiğinizde federal bir suç işlememişseniz sizi sorgulayacak bir polis yok.
Ancak, ne zaman seri bir katil var, çeşitli yerlerde aynı suçları işliyor, bu işi federallere verelim derler, o zaman yandı katil.

ABD suçlu cenneti bir ülke bu federal yapısı nedeniyle.
Ayrıca pek çok katil polisin özensizliği nedeniyle çok kereler kurtulmuş.
Bir olay var ki efsane, iki polis sokakta çıplak ve makatından kan gelen bir genç buluyorlar.
Gencin beynine asit enjekte edildiği için konuşamıyor, bu esnada yanlarına bir adam geliyor, gencin sevgilisi olduğunu söylüyor, polisler gülerek genç cocuğu adama teslim ediyorlar, hatta olayı gören iki zenci kadın durun bu işte bir iş var diyorlar, polisler siz karışmayın, aşıkları barıştırmak görevimiz diyorlar.
Sonra tabii gençle adam eve giriyor, genç parça parça ediliyor....

ve bu iki akıllı polis önce polislikten atılıyor, dava açıyorlar, tekrar teşkilata giriyorlar, ve 5 sene sonra birisi yılın polisi seçiliyor.

Ne hikayeler var böyle, mesela efsane Ted Bundy 3 kere hapisten kaçıyor.
Kaçma şekli falan şaka gibi, alçıpan tavanı kırarak parmaklıkların ötesine geçiyor, ayrıntısı uzun ama özet şu, ABD'de cidden büyük özensizlikler olmuş polis açısından.

Şu anda eminim olmaya devam ediyordur, bunun sebebi çok büyük bir kıta olması.

Araç takibi ne alaka bunu anlamadım.
Bir gecede 3 araç değiştirerek kaçabilen suçlular var, bunları neye göre takip edeceksiniz?

Büyük kıtanın kontrolü de zor elbette.

 

kim ne derse desin büyük nüfuslu ülkelerde insanları kontrol etmek zordur işte ne çokluk hesabı

 

2 domates alamamak Abd'ye gitmemem için sebep olamaz.
Seri katiller istisnai durumlardır, toplumun değil istisnaların yarattığı durumlar. Seri katillerin hayatlarını, suç işleyişlerini çok ama çok iyi bilirim. Karasan'un bahsettiği yakışıklılığıyla kızları kandırıp kuytu bir yerde öldüren, çoğu zaman onlarla ölüyken ilişliye girmesiyle tanılan Ted bundy'dir. Bütün seri katillerin yaptıkları çocukken yaşadığı olaylarla ilgili. Çoğu ebeveynlerinden işkence görüyor, tecavüze uğruyor, eşcinsel ilişkilere giriyorlar çocuk yaşlarda. Bu Abd toplumunun sonucu değil, tıpkı bizdeki ıslah evlerinde tecavüze uğramış çocuklar gibi. onlarda bizim toplumumuzun sorunlardan kaynaklanan vakalar değil.
Abd'de yaşamamak için öne sürülen olumsuzları gerçekten anlayabilmek için Türkiye'ye DIŞARIDAN BAKMAK en iyisi. Yani bizim gibi bilmeyenin gözünden, bizim Abd'ye baktığımız gibi.

-Terörizimin diz boyu, son 10 senedir teröre 30.000 den fazla kurban verildi.
-Dünyanın en lanetli topraklarında olan bir memleket. Yüzyıllardır savaşların olduğu ve hala kuzeydoğusunda, güney doğusunda savaşın bitmediği bir yer.
-İş hacmi, potansiyeli insanı cezbedecek düzeyde değil.
-Kente gelecekseniz trafik büyük bir sorun, nitekim altyapıda öyle. Dünyadaki bütün metropollerde böyle gerçi.
-Sağlık konusunda Abd'de olduğu gibi yetersisiz, Sağlık bakanlığının denetleme sorunları var. Ben Abd'ye gidecek olsam, ne seri katilleri, nede manavdan alacağım domatesi düşünürdüm. Sağlık sorunlarım olunca nasıl bir yardım alacağım daha çok kafamı karıştırırdı sanırım.
-Ee Müslüman bir ülke, İran'ın İslam devleti politikasını uygulamak için zamanında baskı yaptığı ve tavır aldığı ülke. Dünyadaki bütün İslam'i terör örgütlerinin büyük merkez noktaları var.

Bunlar bir çırpıda aklıma gelenler, bunların arkasındaki gerçekleri hepimiz biliyoruz ama Avrupa'dan gelecek biri bilmiyor, bizden Abd'ye gidecek olan biri gibi.

Dünya geneline bakarsak ülkelerinden ayrılan insanların temel nedeni üçe ayrılıyor. İş, Eğitim ve İç Savaş.
İç savaştakilerin elbette gidecekleri yerleri seçme gibi bir lüksü yok. Huzur olsun yeter diyorlar.
Ancak eğitim ve iş öyle değil.
Dünyadaki en büyük firmaların Abd bazlı çalıştığı bir gerçek. Yılmayacak, profosyonel mesleği ve belgesi olan için mükemmel bir yer gibi gözüküyor Abd.
Nitekim Eğitimde de bu böyle. İngiltere'yle beraber dünyanın en iyi okullarını bünyelerinde barındırmakta.
Gerçekten insanın yaşam kalitesini düşerecek sorunları ise oradakilerden dinlemek lazım.

 

Sosyal ilişkilerin yerlerde olması bence orada yaşayıpta sevemeyenleri soğutan bir numaralı sorun.
Seri katiller olağanüstü vakalar, ama bu gerçek ile yaşamak tüm bir toplumu etkiliyor.
Yani çiftlik evinde otururken gece huzur içinde olamamak tüm bir ulusu etkileyen bir kavram değil midir?
Otoyolda giderken aracınız bozulduğunda tanımadığınız bir yabancının manyak bir katil olma ihtimali Türkiye'den çok daha fazla, ki zaten bu da insanları diğerinden uzağa itiyor.
Ahkam kesiyor gibi gözükmek istemem ama ABD'yi çok iyi bilen, yaşamış üst sosyo ekonomik sınıftan insanların yorumları bunlar.

Tabii onların tuzu burada da kuru olduğu için belki de ABD'ye tepeden bakıyorlar, burada durumu iyi olduğu, çevresi geniş olduğu için ABD'deki zayıf insan ilişkileri onları rahatsız ediyor olabilir.
Zayıf insan ilişkileri derken, bu sokakta insanların birbirine gülümseyerek merhaba, nasılsınız diye sormaması değil, bundan öteye geçmenin, iş dışında dost olmanın zor olması.

Koca bir kıta, kocaman evler, arabalar ama insanlar arasında koskocaman mesafeler, ABD'de en çok dikkat çeken sorun budur, ki bu da insanların çeşitli sebeplerle birbirine inancını yitirmiş olmasından kaynaklanıyor sanırım.

Türkiye'de 8-10 tane seri cinayet vakası olsa bu tüm bir toplumumuzun yaşayışını ebediyen değiştirirdi emin olun, ABD'de ne 8 ne 10, çok daha fazla örnek yaşanmış, medyada geniş yankı uyandırmış, bu inanıyorum ki, tüm toplumu ebediyen değiştirecek düzeyde bir etkidir, çünkü piyango sizede çıkabilir, çıkmaması için kimseye kolay kolay güvenemezsiniz, .çok güvenilir gözükenlere bile.

 

insanların birbirilerine olan güveni konusunda yanılmıyorsam avrupa ülkeleri arasında en zayıf oran bizim ülkemizde mevcut. yani bizler de birbirimize pek fazla güvenemiyoruz...

kaldıki 72 milletten oluşan bir devletin insanlarının da birbirilerine pek fazla güvenmemesi ve bu yüzden de sosyal ilişkilerin zayıf kalması çok da yadırganmamalı...
aynı durum bizim büyük şehirlerimizde de mevcut. çoğu kimse karşı komşusunun kim olduğunu bilmiyordur...

 

Yapılan tüm dolandırıcılıkların temelinde karşı tarafın iyi niyetinin süistimali mevcuttur, bu durum insanı herkese karşı temkinli yaklaşmak zorunda kalıyor...
Bu işin Türkü Amerikalısı yok ama biz millet olarak hep kendimizi kandırarak, tatmin olmayı tercih ederiz...

En büyük ordu bizimdir ama üç beş çapulcu denilen varlık tüketilemez, futbolda hep kazanmayı hakeden tarafız ama hakem hep karşı takımı tutar, misafirperliğimiz tüm dünyaya örnektir ama karşı komşumuzu tanımayız, bir Türk dünyaya bedeldir ama belediyenin kapatmayı unuttuğu çukura bir çocuk düşer, ambulans zamanından gelmez ölür, magandanın teki havaya diye kurşun sıkar bir-iki insanı öldürür, bir otelde konaklayan insanları diri diri yakılır, öldürülür, 12 Eylül olur , ABD tarafından tsk eliyle darbe düzenlenir, sağ-sol her iki gruptan aydınlar idam edilir...
liste uzar gideeeeeeeer...

...ama ata sporu dediğimiz güreşte avcumuzu yalarız, 70milyonluk ülkeden 2 yüzücü 1 atlet çıkaramayız, Yunanlılara kokareçimize yok baklavamıza sahip çıkıyorlar diye kızar, ülkemize gelen turistlere Türk geleneği diye Arap işi göbek dansı yapar, şişkebap yediririz...


amaaaaan neyse bunları boş verelim, evet bir Türk dünyaya bedeldir, yoğurdu biz yaptık, pusulayı biz bulduk, Almanya 1.Dünya savaşında yenilince bizde yenilmiş sayıldık yoksa biz yenilmedik...

 

Güzel bir yazı olmuş castorpollux,
Sporla ilgili kısmını da beğendim. Ancak terörle ilgili yaklaşımını çok yavan buldum ve eminim bu konuda çokça bilgi eksikliğin var. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaman gerektiğini biliyorsun.

Terörün tüketilememe sebeplerini yazmaya kalksak bundan birkaç kitap çıkar.

Benim ülkem tüm saydıklarına rağmen dünyanın en güzel ülkesi, çünkü BENİM ülkem, ve bizim elimizle daha daha iyi olacaktır, biz göremesek çocuklarımız onlar göremese torunlarımız görecek bunu. Buna inanıyorum.

Derin konular bunlar girersek çıkamayız.
Son olarak:
amaaaaan neyse bunları boş verelim, evet bir Türk dünyaya bedeldir, yoğurdu biz yaptık, pusulayı biz bulduk, Almanya 1.Dünya savaşında yenilince bizde yenilmiş sayıldık yoksa biz yenilmedik...

Demişsin, herhalde inanmayarak söylemişsin.
Ancak ben inanıyorum, evet bir Türk dünyaya bedeldir. Evet yoğurdu biz bulduk. Evet, Almanya 1. Dünya savaşında yenilince bizde yenilmiş sayıldık, gerçi sayılmasak savaşıu devam ettirsek muhtemelen gene yenilirdik ama bu müttefik kuvvetler olarak yenildiğimiz gerçeğini değiştirmez. Ayrıca pusulayı bilmiyorum ancak denizcilikle geç denilebilecek tarihlerde tanışan bir ulus olmamıza rağmen denizciliğe ciddi katkılarımız olmuştur, Akdenizi Türk gölü haline getirmek için insaf edersin ki az biraz denizcilik bilmek lazımdı herhalde.

Bunun yanısıra insanlığa öve öve bitirilemeyecek hizmeti olan nice Türk'ü anmak varken havaya ateş eden magandaları anmanın yeri ve zamanı değildi bence bu başlık. O zaman bende Avustralyada kızına yıllarca tecavüz eden velhasıl diğer "medeni" ülkelerdeki akla hayale gelmedik olayları örnek veririm.

Büyük düşünmek, geniş bir ufka sahip olmak lazımdır. Evet eleştirilecek çok şeyimizvar ancak unutma ki bu millet Cumhuriyet gibi bir devrim geçirdi. Yüzlerce yıllık yönetim gelenekleri seçimlerin konmasıyla falan değişti.

Kurtuluş savaşından öncede bu millet 7 cephede birden savaştı. Sonra da kurtuluş savaşını verdi. Evet bir Türk dünyaya bedeldir. O savaşlarda ne kahramanlar vardı bunları biliyorsun. Çukuru kapattıramayan belediye başkanları yerine niçin LED lambalarını bulan bişlim adamlarımızı anlatmıyorsun. Eleştiriye her zaman varım ancak karamsarlığa ve tek yanlı olumsuz bakışa yokum.

Bitik bir ülkeyken 90 yılda geldiğimiz noktaya iyice bir bak, herkes üzerimize çullanmışken ve hala çullanıyorken yaptıklarımıza bir bak. eleştir ama yapıcı ol insafsız ve de haksız olma.

Amerika dediğin 200 yıllık bir ulustur bizim yanımızda daha emzikteki çocuktur, biz 3 bin yıllık bir milletiz elbette bu başarılarımız takdire şayan lakin azdır, yetinemeyiz. Amerika gençti akıllıydı güçlüydü çabuk büyüdü ancak kendilerinin yetiştirdiği hormonlu sebzeler gibi sağlıksız büyüdü. Amerika bugün vardır yarın yok. Ancak Türkler her daim medeniyetin en ön saflarında yer alacaklardır.

 

işte bu yüzden hergün maalesef onlarca şehit vermeye devam ediyoruz, bu mantık olmaz, bilgi, fikir, yorum eksikliği demeden önce şunu söylemek istiyorum aklın yolu birdir...
terörden nemalanan bilmem ne paşalar cartlar curtlar'ın tuzu kurudur, şehit olan-gazi olan insanların ekonomik durumu kötü olan insanlar, nedense hep garibanlardır bu yüzden paşa, başbakan, patron çocukları ölmediğinden onlar elindeki gücü halkın gözünü boyamak için kullanır... işte o yüzden terörle mücadelede hiçbir zaman ciddi olunmadı, ohal kalkmasın diye, bilmem kimlere akan oluk oluk paralar kesilmesin diye, terör dediğimiz şeyi yaratan insanların hep farkılı kişiler olduğunu düşündük...
İsrailden alınan füzelerde, tanklarda hangi paşalar köşelik oldu, bunun üstüne gidilince vay efendim tsk yıpratılıyor diye olay kapandı, maalesef ergenekon denen uydurma balonla tsk içinde, azınlıkta olan milliyetçi cephesi, abd eliyle biçildi ve şimdi işler daha da vahim!

Terör kısmında yıllardır profesyonel orduya geçiş neden geciktiriliyor?
18 yaşındaki kaldırımlarda yürümeye alışık çocuklar neden 3 aylık eğitimle dağlara salınıyor?
Bu nasıl iştir ki uydusu, teknolojisi sınırsız koca bir ülke '' Dağlıca baskınında'' yüzlerce terörist hareketinden habersiz kalabiliyor?
bunların hesabını sormadığımız sürece daha çok dağlıca baskınları olur, ölen gariban, ağlayan gariban patronun-paşaların seni bizi dert ettiği yok, kendimizi kandırmayalım...
Bilgim eksik olduğunu düşünüyorsunuz, peki siz Osman Pamukoğlu'nun kaç kitabını okudunuz? Güneş Doğudan Yükselir adlı kitabın varlığından haberiniz var mı? Doğuda kaç gün kaldınız? Kan Uykusu adlı belgeseli izlediniz mi?
Aslında tam tersi olmasın siz hürriyet okuyup, atv izleyerek doğruyu bildiğinizi sanıyor olabilirsiniz...

Amerikadan alınan füzelerle, milletin vergisiyle ödenen füzelerle boş dağlar bombalandı, milletin gazı alındı...benim bilgi eksikliğim var acaba bir füzenin Türkiye'den havalanıp K.Irak'ın boş dağlarına inmesinin maliyeti ne kadardır acaba?

Teröristin geçtiği yer belli, çıktığı yer belli acaba neden İsrail gibi duvar sistemi kurulmuyor, sınırı izleyecek uydunda mı yok? uydun yok kamera sistemine neden geçilmiyor?

...bu soruların yanıtını vermeye çalışmadan önce, vermiş olduğum kaynakları okumanız gerekir, yoksa sıradan bir subayın size ezberletmiş olduğu yalanlarla kısır döngüye girer ve hergün onlarca şehit vermeye devam ederiz...

 

Bu konuyu uzatmak niyetinde değildim bir spor forumunda ancak;

Kısa tutacağım,
Japonya ve Almanya örneğini verebileceğini tahmin etmiştim, verdinde. Japon ve Alman ordularını da incele bir ara, tabi bulabilirsen. Gelişmişlik herşey demek değildir. Türk milleti ordusuz yapabilecek bir coğrafyada da değildir.

Osman PAMUKOĞLU'nun Kurmay Albayken görev yaptığı makama seçilerek onun makamında 2 ay bir askerin yapacağı en üst görevi yaptım, kitaplarının da birini okudum diğerlerini okuma fırsatım olmadı. Askerliğimde çok görev yaptım, doğuya biraz kendi isteğimle gitmedim, sebep kişiseldi Eğirdir'de astsubayla tartıştım acemiliğimde, bazı şeylere o anki stresle aksi reaksiyon geliştirdim ve orada kalmamaya karar vererek miyopluğumu öne sürerek refüze oldum. Ama batıda da dediğim gibi Osman Pamukoğlu'nun makamı dahil çok çeşitli yerlerde görev aldım. Doğuya giden birliklere, Meskun Mahallere Muharebe edecek birliklere uygulamalı ders verilen gösterilerde her türlü hava şartında son zamanlarımda manga komutanı olarak görevimi başarıyla icra ettim. Bunları da yaptım şoförlükte yazıcılıkta, bölükte jokerdim ben gururla söylüyorum rütbeliler bana böyle derdi. Doğuya da keşke gitseydim ama dediğim gibi refüze ettirdim kendimi komandoluktan. Ama askerde çok şey gözlemledim. Hülasa havadan konuşmadığımı bil istiyorum.

Kendimle ilgili bu bilgileri verdikten sonra başka şeylerden bahsedeyim.
TSK kurum olarak Türkiyede bulup bulabileceğin en dürüst resmi devlet organıdır. Elbette içerisinde büyük-küçük rütbelerde büyük-küçük suç işleyen insanlar çıkabilir ama bunlara yakalandıklarında müsamaha gösterilmiyor. Yani en temiz kurum TSK'dır. Hangi sivil kurum yolsuzlukların cezasını verebiliyor. Başbakanlar bile soyup gidiyor, ama TSK kuvvet komutanını hapise atabiliyor rütbelerini söküp. Bunları dikkate alalım. Ve evet silahlı kuvvetlerimizi yıpratmayalım, kötü örnekler kadar iyi örnekleri de bilmeni dilerdim. İyi örnekleri öğrenmeye başladığın an bunların kötü örneklerden çok olduğunu göreceksin.

Ben senin sandığın gibi "sıradan subayların ezberlettiği" kurma asker-sivil değilim. Bazı şeyleri sivil hayatımdan ötürü de yakından biliyorum, derin konulara girmenin alemi yok, işkembeden konuşmuyoruz ama.

Ergenekon konusunda sana katılıyorum. Balondur, milliyetçi kanada gözdağıdır. Ama şunu unutma hesabın üstünde hesap vardır, gün olur hesap döner. Amerika dünkü çocuktur, bizde binlerce yıllık devlet geleneği vardır. İçin rahat olsun. Ayrıca öyle yetkilerde öyle paşalar öyle kilit makamlarda dürüstçe görevlerini ifa edegeliyorlar ki bilemezsin.

Bu arada patronlarla içli dışlı olan paşalar vardır ama paşalarla patronları yanyana anman bile ayıptır günahtır.

Ben hürriyet satın almam atvyi de izlemem ayrıca atv el değiştirdi haberin olsun eskiden hürriyetle birlikte anılırdı artık yeni şafakla falan anmalı.

18 yaşındaki 3 aylık eğitimle dağlara çocuk değil genelde aslan parçası salınıyor, askerliğini zor şartlarda yapmadında mı birlik ruhu içerisinde mücadelenin insana nasıl bir güç verdiğini bilmiyorsun. Bende profesyonel askerliği bir yere kadar destekliyorum ama zaten operasyonlara herkesi yollamazlar mümkün mertebe. Bu konulara lütfen bu forumda girmeyelim ve şehit kelimesini bir daha telaffuz etmeyelim, istemediğimiz derece yanlış anlaşabiliriz. Forum birliğimizi bozmayalım, gerekirse özelden devam edelim. Elbette Askeriye'ninde politikasında hataları vardır ama Askeriye sanki bu vatana hıyanet ediyor gibi bir izlenim oluşturacak yazılar yazmak ayıptır. Kişiler ve kurumlar farklı şeyler. Askeriye terörü besliyor tezi kuşkuculuğun ötesinde bir oyundur, bu oyuna gelmeyelim. Münferit olayları da ordumuza yamamayalım.

Aydınlıkçı çizginden başını kaldırıp birazda farklı kaynaklara bakmanı öneririm.

Bu arada senin söylemenle bişlgim olmadı, Osmanlı'da Türklük üzerine hiç yoksa bile senin kadar bilgim olduğunu düşünüyorum.

Senin bişlgin yine eksiktir, Osmanlı'nın ilk dönemlerinde Türklüğe bir saldırı yoktu, doğudaki alevi olaylarını saymazsan. Türklüğe saldırı başladığı zamanlar ne ilginçtir ki gerileme dönemi başlamıştır. Ayrıca bütün büyük atılımlar sayıları kısıtlı olan Türk sadrazamlar döneminde yapılmıştır.

Sadrazamları o kadar biliyorsan hangi tarihe akdar Türk sadrazamların geldiğini hangi tarihte Türk olmayan sadrazamların gelmeye başladığını ve o tarihlerde neler olduğunu da tekrar oku. Bütün sadrazamların etniğini sayabilir misin? Ben biliyorum, sende özellikle Fatih dönemine kadar bir bak. Hangi tarihlerde padişaha Türkleri aşağılayan şiirler sunulmuştur da kabul görmüştür bunları da biliyoruz. Herşeye rağmen Osmanlı Hanedanı Türk'tü bunu da biliyoruz. Zaten en büyük türklerden biri olan Atatürk Türklüğe tekrar hakettiği yeri verdi. bu çok çok ayrı bir konu şmdi. bu Osmanlı'yı sahiplenmememiz için bir sebep değil Osmanlı bizim ve de Osmanlı biziz.

Boşnak'ın demek istediğine de anlamamışsın sanırım yani bu konulara girmemize gerek yoktu. Boşnak demek istedi ki bugün Türk milletine çullanıyorlarsa bunda dünkü "kuyruk acılarının" etkisi vardır. Dün Osmanlı'nın hükmettiği yahut hegomanyası altına aldığı uluslar bugün öc almak sevdasındadır, hor görülen ve zamanında Osmanlı'dan insanlık öğrenen o devrin ilkel avrupalıları bugün Osmanlı'nın kabul etsekte etmesekte devamı olan Türkiye Cumhuriyeti üzerinde düşmanca arzular besliyorlar, bunu demek istedi Boşnak. Bu arzunun tarihsel sebeplerinden birine değindi. Bunla Osmanlıdaki Türklüğün ne alakası var ? Avrupalılar o zaman ermeni de olsa rumda olsa türkte olsa Osmanlıyı=Türk biliyorlardı.

Bence kantarın topuzunu kaçırmamak gerek.
Düşüncelerini ifade ederken olaya tek taraflı kaynaklardan tek yönlü bakıyorsun gibime geliyor.

Ayrıca yapıcı değildi bugüne kadarki yazıların, eleştiri var ama öneri yok. Önerin mi yok yoksa önerilerini söyleyemiyor musun?

 

Arkadaşlar yeni bir konu açmak istemediğimden burada sorayım dedim. Dizüstü bilgisayar almayı düşünüyorum, Abd'den alsam daha ucuza gelir mi? Dizüstülere bakabileceğim bir site var mı Abd'den? Bir arkadaşım var onunla getirteceğim, sorun olmaz sanırım?

 

arkadaslar lutfen kurallara uygun devam edelim,konu amerikadan cikmaya basladi!!!

 

ABD'den birine aldırma şansın var mı yoksa internet üzerinden mi alacaksın?İnternetten alırsan kargosuyla aynı fiyata gelir ama yinede araştır istersen.

e-bay'ı çok iyi araştırıp satıcıyla iletişime geçersen çok ucuza bulabilirsin hem kargoyu ödeyenlerde var fakat kandırılma riskin yüksek powersellerları tercih etmelisin

www.bestbuy.com arada kampanyalar yapıyorlar
www.circuitcity.com
www.newegg.com
www.officemax.com
www.pricegrabber.com

benim kullandığım bunlar umarım yardımcı olur hepsinde alacağın modelin fiyatlarına bak bazen 200 doalr civarı indirim bile yakalayabiliyorsun..fakat unutma birtek Toshiba'da uluslararası garanti var..

edit:sonradan dikkat ettim arkadaşıma aldırıcam demişsin hiç internetten bakmana gerek yok office depotlarda fiyatlar çok uygun yada onun gibi storelarda her daim bir kaç kampanya oluyor elden alınca tabiki daha ucuza gelir..