Merhaba kardeşim, doğuştan kızlarla aram iyidir yakışıklı ve çekici olduğumu iddia etmiyorum tabi. Aramın iyi oluşu iyi anlaşıyorum yani. Sana şöyle söyleyeyim ki kadınların yüzde 90'ı aynıdır. %10 luk kısmı harç tutarsam eğer sana %90 lık kısmı açayim izninle.
Hocam eğer tipin varsa net 2-0 öndesin, eğer öz güvenin de varsa 1-0 öndesin. Ama her ikisi varsa 3-0 öndesin. Bu konuştuğum grup 90% lık kesim için geçerli tabi. Bu bahsettiğin kızın da bu grup içinde olduğunu varsayarak yazıyorum yani onun analizini sen yapacaksın bu kız bu gruba giriyor mu yoksa girmiyor mu? Eğer hem tip hem öz güven varsa (yani yanlış anlama tipten kastım elin yüzün düzgün mü, yoksa çok yakışıklı olmak değil) çok şanslısın ve boşuna kafaya takıyorsun. Bu bahsettiğin kız çok popüler ve etrafında okulun en zengin en yakışıklı erkeklerinin döndüğü bir tipte kadın değilse ( az popüler olmasında sıkıntı yok) bu iş zaten olacak. Sadece adımlarını nasıl atacağını bilmiyorsun ve zaten dediğin gibi muhabbet açamama sebebi de buradan geliyor. Hocam muhabbet ilerlemiyorsa kızın sana extra ilgisi yok demektir.Senin muhabbet ile bu ilgiyi yaratman zor çünkü zaten öyle imkan olsa ortak saatlerce konuşabileceğiniz bi kaç konu olurdu muhabbet sıkıntısı çekmezdin.Kadınların 90% içindekilerin büyük bi oranı gizemli erkekleri sever. Gizemliden kasıt çözülmeyen anlaşılamayan onları cevapları ile davranışları ile ters köşe yapan erkeklerden hoşlanır yada en başta ilgisini çeker.Gidip sharlock holmes olacak halin yok ama bu kadın da soru işaretleri bırakacak bir şeyler yapman lazım. Mesela tarz değiştirirsen onu fark ederse kafasında acaba kimin için yaptı niye yaptı düşüncelerine geçer. Onunla biraz fazla ilgilenip sonra ortadan kaybolursan ve bir anda ortaya tekrar çıkarsan ve tekrar kaybolursan seni çok istikrarsız bulurlar ve ilgi odağı olursun o kadının gözünde.Çünkü kadınlar etrafında ki erkeklerin azalmasından rahatsız olurlar. Onlar için ego tatminidir. Niye yazmıyor konuşmuyor acaba bu çocuk diyecektir. Gizemli olmayı böyle başarabilirsin. Gelelim kadınların yanında davranışlara. Hocam bi şekilde daha fazla yakınlaştın bi şeyler olacak gibi ama sakın olmasına izin verme eğer hemen söylersen surprizi kaçar. Kafasında düşünüp seni büyütmesine ve kolay lokma olmadığını anlamasına izin ver.Ona iltifat etme, sağolsun yurdun abazan erkekleri önüne gelene iltifat ettiği için artık onlar için sıradan bir içi boş laftır çoğu iltifat. Bir kadın iltifatı ancak boş olmadığı adamdan aldığı zaman ciddi manada hoşuna gider.Dediğin kızı tanımadığım için bu kadar söyleyebilirim bu iki aşamayı geçip ilgi uyandırdıktan sonra gerisi biraz kişisel yetenek, zeka seviyen konuşma adabın uslubüna göre değişir. Ve son olarak Asla duygusal görünme! Duygusal erkek en başta iticidir, sonradan çok çekici olur. En başta yapma bunu.Bu söylediklerim genel ifadeler bunlara uymayanlar elbette vardır. "Bu dahil bütün genellemeler yanlıştır." Friedrich Nietzsche
Ben söylediklerini kendimce madde madde sıralayayım;
-Tip konusunda iddialı değilim. Hem de hiç diyebilirim. Çünkü;zamanında yaşantım şimdikisinden daha farklıydı. Oldu bitti yara izi seven biriyimdir. Bundan dolayı küçükkken yüzüm veya vücudumun herhangi bir bölgesinde kemre tutmuş yara izi varsa onları bir güzel koparır ve iz kalmasına yol açardım. Şimdi de nasıl etsem de bu izleri geçirebilrsem diye araştırma yapıyorum zaman zaman.
-Özgüvene gelince o da hiç yok. Bu neyden kaynaklı bilmiyorum da oldu bitti kendimi kendim övmek değil de başkaları tarafından övülen insan olmak istedim. Mesela kas konusunda, iş tecrübesi konusunda falan ben kendimi zaten biliyorum başkaları övsün diyorum.
- Kızın popüler olduğu konusuna gelince okul yaşantısını hiç bilmiyorum. Ancak görünüşe göre hani şu aşırı sessiz ve tatlı olarak tabir edilebilecek kızlar olur ya benim gözümde öyle bir şey tabii tam kişiliği hakkında hiç bir şey söyleyemem. O da memur ben de memurum statü farkı yok. Kıdem olarak daha ben ondan üstünüm benden 3 yaş büyüklüğü var bunu kendince sıkıntı yapıyorum.
-Ekstra ilgisi olmadığı konusunda eminim. Kendisinden bir tepki almadığım için ben de zaman zaman boşa uğraşıyorum hissiyatına kapılıyorum.
-Gizem konusunda bilmiyorum ne kadar gizemliyim de öyle sus pus kendi etrafında oturan bir insan değilim. En azından onun için çünkü; bir çoğu zaman nereye giderse onun yanında gidiyorum. Onun yanında bulunmak istiyorum falan filan.
- Tarz değiştirme konusuna gelince hiç farkına varmadığını da biliyorum.
-Ona karşı biraz ilgilenme diye bir şey yok ben de bildiğin aşırı ilgileniyorum. Ortadan kaybolma olayını da hiç yapmıyorum. 7/24 yanında sayılırım tabiri caizse
- Oldu bitti karşı cinse karşı seni seviyorum demedim pek bu zamana kadar arkadaşlık yaşadığım kişi de olmadı da (karakterimden kaynaklı) ben seni seviyorum demek yerine "kendine iyi bak, bir sıkıntı yaşarsan beni haberdar et" giisndne şeyler söylüyorum.
- Beni büyütmesine kesinlikle izin vermiyorum. Çünkü; ilk sıralar böyle yapıyordum hiç muhatap olmuyordum sonra baktım bir şey olduğu yok yakınlaşan taraf ben oldum.
- İltifatı zaten hiç yapamam.
-Kişisel yeteneğe gelince var yine kendimizce bir sihirbazlık gösterilerimiz

-Zeka seviyesine gelince kendimce iddialı bir zekaya sahibim. Bu ders konuları hakkında falan değil hayat açısından yaşadıklarımdan çok iyi ders çıkarır hafızamda yer edinirim. Ancak onun yanında salakça şakalar yapabiliyorum ve bu da benim hoşuma gidiyor

- Konuşma konusunda erkeklere karşı aşırı kaba diktatör, kendinden emin, karşı cinse karşı aşırı kibar ve nazık

[DOUBLEPOST=1492946040][/DOUBLEPOST]
Bu işler karışık işler, 10 yıllık evliyim, evlenmeden önce de hareketli bi yaşantım vardı. Hoşlandığın birisinin peşinden gitmek zevklidir, zor olsada, üzsede zevklidir. Hoşlandığın senden hoşlanırsa mutluluk olur sohbet rahat ilerler, senin aldığın tadı karşı tarafta alır. Taraflardan birisi hoşlanmıyorsa diğerinden gelen ilgi sıkıcı olur boğucu olur. Yaş itibari ile bunu daha net olarak görebiliyorum şu an ama gençliğimizde hepimiz aynı yollardan geçtik, karşılıklı ve karşılıksız aşklar. Kimimiz diğerlerinden fazla, kimimiz diğerlerinden biraz az. İşin sonunda gerçek olan doğru olan kendin gibi olmak, eğer karşıda da elektrik olursa sohbet kendiliğinden gider sanki yıllardır tanıyormuş gibi, ama tarafların birinde ilgi yoksa ne kadar zorlarsan zorla o iş olmaz. Muhabbet akmaz tıkanır kalır. Sen içinden geleni yap içinden geleni konuş samimi ol, herşey olacağına varır. Üzülebilirsin de sevinebilirsin de. Dünya böyle dönüyor
Aynen dediğin gibi hoşlandığın kişinin peşinden koşmak, onu mutlu etmek kadar güzel bir şey yoktur. Ben de karşı taraf biraz ilgisiz gibi hatta açıkçası adım kadar eminim. Onu boğuyor gibi de hissediyorum. Çünkü; kendi işimi bırakıp ona yardım ettiğim zamanlarda dahi senin işin var git kendi işini yap diyor şaka gibi abi ya. Karşılıklı aşk konusunda hiç şanlı olmadım. Oldu bitti platonik ve olmayacakların içinde kaybedip gidiyorum kendimi. Ama bundan sonra buraya yazıyorum hep kendime diyorum da ilgilenmeyeceğim diye yine ilgileniyorum. Şimdi de söylüyorum İLGİLENMEYECEĞİM.
