Vücuttaki Kılllar kas gelisimini etkiler mi?

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan mpaydas
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
dostum bu bilimsel bir gerçek.uzun saçlı insanlarda uzun olan saça vücut enerji sağlamak zorunda.hemde fazlasıyla.
 
Benim bacaklarımla saçlarım arasında pek bir fark yok :( İlerde kel kalırsam, bacaklarımdakileri başıma ektirebilirim. Tek faydaları bu olur herhalde :(

Espirisi bir yana berbere gidiyorum, saçım 1 hafta sonra eski halini alıyor. Sürekli tıraş oluyorum. Tırnaklarım falan çok çabuk uzuyor. Hal böyle olunca baya araştırdım ben de. Paylaşayım:

Kıllar, dokunma duyusunu algılama görevinin yanında, yoğun olduğu zaman yalıtıcı (sıcak ve soğuğa karşı) olarak da görev yapar. Her bir kıl kökü duyusal sinir ağıyla çevrilidir. Kökün hareket etmesiyle beyne ulaştırılacak bir uyartı meydana gelir. Örneğin derimizdeki tek bir kılın hareket ettirilmesi bile, bir algı oluşmasına neden olur. Bu şekilde olmasaydı, algılama ve yalıtım sorunları ortaya çıkardı. Ancak, modern yaşam bu sorunları zaten çözdüğünden, bedenimizdeki kılların bir işe yaramadığı sanılıyor. Soğuktan korunmak için binalar ve giysiler yeterli. Ancak kullanılmayan organların zaman içinde işlevlerini yitireceğini de göz önüne alırsak, günümüzün koşulları da bu biçimde devam ederse, binlerce yıl sonra kılsız insanlar olacaktır. Örneğin deniz memelilerinden balina ve yunusların vücut kılları, hızlı yüzmek için kaybolmuştur (yalnızca bıyık kısımlarında çok az olarak bulunur). Bilindiği gibi deniz memelileri karadan suya geçmiş canlılardır. Bu suya geçiş aşamasın ilk zamanlarında vücutlarının tamamı kılla kaplıydı. İnsanlarda da (özellikle bayanlarda) estetik kaygılar nedeniyle bedenin bazı bölgelerindeki kıllar psikolojik rahatsızlık veriyor ve kılların bir işe yaramadığı düşünülüyor. Ancak bedenimizdeki her organın ve yapının bir işlevi var. İşe yaramayan bir yapı zaten bedenimizde bulunmuyor.

Mesela korktuğumuzda tüylerimiz diken diken olur bu memeli atalarımızdan kalma bir özelliktir kedi korktuğu veya şöyle genelleme yapalım simpatik sinirler uyarıldığı anda kendisini daha büyük göstermek için arrector pili(tam yazımı böyle mi bilmiyom ama kasa bağlana kas oluyo)kasılır ve kendini olduğundan daha büyük gösterir.aynısı bol kıllı atalarımızda varmıydı bilmiyom ama ben ce insanda korkunca kılların diken diken olmasının nedeni atalarımızdan miras bir özellik.

Burunda, kulakta sürekli kıllar çıkar. Eğer olmasalar, bir sürü toz burayı kaplayacak, ayrıca kirlenme dışta olmak yerine içte olup, belki de hayati tehlike oluşturacaktı. (Burnuna kedi kılı girdiği için ölen insanlar biliyorum ya : ( )

Derinin solıngaçları olarak da bilinir kıllar.

Son olarak, vücut ısısı düzensiz, sık hastalanan ve en önemlisi kilo alamayan insanlarda kıllanma teorik olarak daha fazladır!



lütfen köhnemiş birkaç siyonist bilim adamı dışında herkesin güldüğü ahmak evrim teorisi fikirlerinizi spor ve bu sporu akılcı bilimsel yapmaya çalışan insanların bulunduğu sanal tplulukta ortaya atıp allaha ve yaratılışa inanan insanların aklnı fikrini ve zamanını bulandırmayın.

siz önce indirgenemez komplexlik ve varyasyon ne öğrenin ve fkirlerinzi gözden geçirin zaten yakında maymunlarda insan olacak değil mi hyper_
 
lütfen köhnemiş birkaç siyonist bilim adamı dışında herkesin güldüğü ahmak evrim teorisi fikirlerinizi spor ve bu sporu akılcı bilimsel yapmaya çalışan insanların bulunduğu sanal tplulukta ortaya atıp allaha ve yaratılışa inanan insanların aklnı fikrini ve zamanını bulandırmayın.

siz önce indirgenemez komplexlik ve varyasyon ne öğrenin ve fkirlerinzi gözden geçirin zaten yakında maymunlarda insan olacak değil mi hyper_

Siyonistmi? herkesin güldüğü teorimi? yani siz dünyanın neredeyse tüm biyologlarının doğruladığı ve desteklediği evrim teorisini saçma buluyorsunuz ama ortaya hiç bir akılcı fikir sunamayan teistlerin Adem ve Havva'nın birde tabiki çocuklarının çiftleşe çiftleşe biz insanlığı bu güne getirdiği saçmalığına inanıyorsunuz öylemi?:lol:

bahsettiğiniz kuramlardan bi habersiniz! burası doğru bilgiyi paylaşma platformudur ve insanlara doğru bilgiyi vermek insanlık görevidir!
ben size bir iyilik yapayımda Richard Dawkins kitaplarını okumanızı tavsiye edeyim. Birde ''doğal seçilim'' ne demek öğrenin! evrim teorisi insanın maymundan geldiğini söylemez! çıkarın at gözlüklerinizi...
 
kıl ; kas gelişimini , vitamin emilmesini engellemez...performans üzerine de herhangi bir etkisi yoktur.

Uzman Doktor Ümit Hazar.


Vücuttaki kılların kökleri; cilt (dermis) ve cilt altı (yağ dokusu) bölgede bulunurlar. Kas dokusu ile ilintili değildir. En önemli görevi ısı regülâsyonuna (termoregülasyon) yardımcı olmaktır. Sporcuların vücut kıllarını almalarının nedeni; o bölgeye uygulanacak tedavinin kıllardan dolayı rahatsızlık vermemesi (masaj vb.), hız ve süratin önde olduğu aktivitelerde kılların bloke edici etkisini azaltmak (ki bu konu çok tartışmalıdır) ve daha iyi bir görsellik elde etmek içindir. Kılların kas gelişimini olumsuz yönde etkilediğine dair herhangi bilimsel bir kanıt yoktur.

Doç. Dr. Yavuz YILDIZ Spor Hekimliği Uzmanı
 
Benim bacaklarımla saçlarım arasında pek bir fark yok :( İlerde kel kalırsam, bacaklarımdakileri başıma ektirebilirim. Tek faydaları bu olur herhalde :(

Espirisi bir yana berbere gidiyorum, saçım 1 hafta sonra eski halini alıyor. Sürekli tıraş oluyorum. Tırnaklarım falan çok çabuk uzuyor. Hal böyle olunca baya araştırdım ben de. Paylaşayım:

Kıllar, dokunma duyusunu algılama görevinin yanında, yoğun olduğu zaman yalıtıcı (sıcak ve soğuğa karşı) olarak da görev yapar. Her bir kıl kökü duyusal sinir ağıyla çevrilidir. Kökün hareket etmesiyle beyne ulaştırılacak bir uyartı meydana gelir. Örneğin derimizdeki tek bir kılın hareket ettirilmesi bile, bir algı oluşmasına neden olur. Bu şekilde olmasaydı, algılama ve yalıtım sorunları ortaya çıkardı. Ancak, modern yaşam bu sorunları zaten çözdüğünden, bedenimizdeki kılların bir işe yaramadığı sanılıyor. Soğuktan korunmak için binalar ve giysiler yeterli. Ancak kullanılmayan organların zaman içinde işlevlerini yitireceğini de göz önüne alırsak, günümüzün koşulları da bu biçimde devam ederse, binlerce yıl sonra kılsız insanlar olacaktır. Örneğin deniz memelilerinden balina ve yunusların vücut kılları, hızlı yüzmek için kaybolmuştur (yalnızca bıyık kısımlarında çok az olarak bulunur). Bilindiği gibi deniz memelileri karadan suya geçmiş canlılardır. Bu suya geçiş aşamasın ilk zamanlarında vücutlarının tamamı kılla kaplıydı. İnsanlarda da (özellikle bayanlarda) estetik kaygılar nedeniyle bedenin bazı bölgelerindeki kıllar psikolojik rahatsızlık veriyor ve kılların bir işe yaramadığı düşünülüyor. Ancak bedenimizdeki her organın ve yapının bir işlevi var. İşe yaramayan bir yapı zaten bedenimizde bulunmuyor.

Mesela korktuğumuzda tüylerimiz diken diken olur bu memeli atalarımızdan kalma bir özelliktir kedi korktuğu veya şöyle genelleme yapalım simpatik sinirler uyarıldığı anda kendisini daha büyük göstermek için arrector pili(tam yazımı böyle mi bilmiyom ama kasa bağlana kas oluyo)kasılır ve kendini olduğundan daha büyük gösterir.aynısı bol kıllı atalarımızda varmıydı bilmiyom ama ben ce insanda korkunca kılların diken diken olmasının nedeni atalarımızdan miras bir özellik.

Burunda, kulakta sürekli kıllar çıkar. Eğer olmasalar, bir sürü toz burayı kaplayacak, ayrıca kirlenme dışta olmak yerine içte olup, belki de hayati tehlike oluşturacaktı. (Burnuna kedi kılı girdiği için ölen insanlar biliyorum ya : ( )

Derinin solıngaçları olarak da bilinir kıllar.

Son olarak, vücut ısısı düzensiz, sık hastalanan ve en önemlisi kilo alamayan insanlarda kıllanma teorik olarak daha fazladır!
kilo alamayan insanlarda kıllanma daha fazla olur demişsin nedeni nedir
 
vücut geliştirme ile uğraşanlarda kıl olmamasının sebebi vücut hatlarının belirginliği dışında proteinin kıl ve tüylere dağılması sonuçta saçlarında uzaması için belli vitamin ve proteine ihtiyaç duyduğunu biliyorum profesyonel sporcuların çoğunda saçları kısadır hatta dazlak ben bu yüzden olduğunu düşünüyorum adamlar hatasız çalışıyorlar sonuçta böyle bişeyide gözden kaçırmamışlardır
 
Geçenlerde birisi şunu anlattı: kasapla berberin küçük oğlulları varmış. Kasap, oğlu kilo alsın, büyüsün diye oğluna her gün et yediriyormuş; berberde hergün oğlunun saçlarını kesiyormuş. Aradan zaman geçtikten sonra karşılaşmışlar. Kasabın oğlu bereberin oğlunun yanında küçük kalmış. Kasap nasıl olur ben her gün etle besledim oğlumu demiş. Berberde asıl ben her gün traş ettim oğlumu demiş. Bana öyle geliyor ki saçlara ve kıllara vücut aldığı esinlerden harcıyor; ama bilemiyorum bu konuda bilgisi olan var mı?

Bu hikayeyi bana bizi berber anlattı malum konuda berber geçiyor :D:D:D
 
vücudumuzdaki kıllar evrimsel süreçte işlevini yitirmiştir.Atalarımızı yani primatları soğuktan koruyordu,vücudun her bölgesini kaplamıştı evrim sürecinde kıllar köreldi işlevini yitirdi aynı kuyruk sokumu kemiği veya apendix gibi şimdilik sadece soğukta dikiliyorlar:)bu da pek bir işe yaramıyor.

yani kesin gitsin:)
19. yüzyıldan kalma yani hücrenin su dolu kesecik zannedildiği zamanlardaki bilgilerle insanları yanıltmayalım
Nitekim bugün pek çok evrimci, "körelmiş organlar" hikayesinin cehaletten kaynaklanan bir argüman olduğunu kabul etmiş durumdadır. Evrimci biyolog S. R. Scadding Evolutionary Theory (Evrimsel Teori) dergisinde yazdığı "Körelmiş Organlar Evrime Delil Oluşturur mu?" başlıklı makalesinde bu gerçeği şöyle ifade eder:

"(Biyoloji hakkındaki) bilgimiz arttıkça, körelmiş organlar listesi de giderek küçüldü… Bir organın işlevsiz olduğunu tespit etmek mümkün olmadığına ve zaten körelmiş organlar iddiası bilimsel bir özellik taşımadığına göre, "körelmiş organlar"ın evrim teorisi lehinde herhangi bir kanıt oluşturamayacağı sonucuna varıyorum." (ii)
 
19. yüzyıldan kalma yani hücrenin su dolu kesecik zannedildiği zamanlardaki bilgilerle insanları yanıltmayalım
Nitekim bugün pek çok evrimci, "körelmiş organlar" hikayesinin cehaletten kaynaklanan bir argüman olduğunu kabul etmiş durumdadır. Evrimci biyolog S. R. Scadding Evolutionary Theory (Evrimsel Teori) dergisinde yazdığı "Körelmiş Organlar Evrime Delil Oluşturur mu?" başlıklı makalesinde bu gerçeği şöyle ifade eder:

"(Biyoloji hakkındaki) bilgimiz arttıkça, körelmiş organlar listesi de giderek küçüldü… Bir organın işlevsiz olduğunu tespit etmek mümkün olmadığına ve zaten körelmiş organlar iddiası bilimsel bir özellik taşımadığına göre, "körelmiş organlar"ın evrim teorisi lehinde herhangi bir kanıt oluşturamayacağı sonucuna varıyorum." (ii)
Oo Harun Yahya alırım bi dal :)
Bir makaleden tek bir cümle alıntı yaparak tüm bilim dünyasının kabul ettiği evrim teorisini çürütmek :) hala bu tür bilgilere inananlar var demek ki yazık şu ülkenin haline hiç mi gelişemiycez
 
Oo Harun Yahya alırım bi dal :)
Bir makaleden tek bir cümle alıntı yaparak tüm bilim dünyasının kabul ettiği evrim teorisini çürütmek :) hala bu tür bilgilere inananlar var demek ki yazık şu ülkenin haline hiç mi gelişemiycez
atasının hayvan olduğunu varsayan bilim adamları sayaesinde gelişemiyoruz ne yaparsın
 
Avrupalılar yıkamayı bile bilmeyen bir toplumdur müslümanlardan öğrendiler yıkanmayı
İstersen müslüman bilim adamlarını bir araştır
 
Avrupalılar yıkamayı bile bilmeyen bir toplumdur müslümanlardan öğrendiler yıkanmayı
İstersen müslüman bilim adamlarını bir araştır
Haklısınız eğer 500 yıl önce bunu deseydiniz kesinlikle haklıydınız islam Coğrafyası avrupadan bilim anlamında gercektrn ilerideydi ancak günümüz dunyasina baktigimizda tam tersi oluyor bunu inkar etmek sacma olur. Neden günümüzde icatlarin ve inovasyonlarin çoğu amerika veya avrupada gerçekleşiyor? Neden dunya çapında taninmis ve gelismis laboratuvarlar avrupada gibi sorulari sormak da gerekiyor bence
 
Bunlar çok hassas konular, öncelikle herkesin herkese saygı duyması gerekiyor. Bilim insanı inançlara, inançlı insan da bilime saygılı olmazsa bu iş çok farklı noktalara gider. Benimseyin benimsemeyin herkes herkese saygılı olmak zorunda, inançlı birer müslümansak eğer geçmişi bir kenara bırakarak özeleştiri yapabilmeliyiz, nerede ne durumda olduğumuzu bilmeliyiz, ve evet, çok ciddi bilim adamları çıkarmışızdır, örnek olmuşuzdur lakin batı rönesans ile yerinde sayan, abuk sabuk bomboş konulara takılan bizlere fark atmıştır ne yazıkki. Son durum şu dur;
kara-%C3%A7ar%C5%9Faf%C4%B1n-%C3%B6zg%C3%BCrle%C5%9Ftirmesi_612803.jpg

İlk emri 'oku' olan, mübarek peygamberi 'bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' diyebilen bir inancın hali bu olmamalı. Profesyonel yarışmacıları görüp böyle düşünenler olabilir elbette, adamlar estetik bir görüntü, rahat yağlanabilme - boyanabilme adına o kıllardan kurtulmak zorundalar, o kadar.
 
Hahaha, konunun geldiği yeri kes :))
Rippetoe'nun "hocam gelişemiyorum :( " sorusuna "bir de ağda yaptırıp dene" cevabını verdiğini hayal ediyorum da asfhasfj...Geçiniz.
 
Back
Yukarı