Vücut geliştirmeye iman etmek!

SCHWARZXXL

Özel Üye
Ekşi sözlük'te yazdığım yazılardan biri. 2 sene önce yazmışım. Güzel tespitler içeriyor.


vücut gelistirme hastalikli bir spordur.(bkz: vücut gelistirme/#2023887) dogal olarak beraberinde bazi obsesif, isin disinda kalanlara "deli mi ne?" dedirtecek bir çok olguyu da içinde barindirir.
vücut gelistirme idealizmi de bu takintilardan biridir. benim gözümde 2 türü vardir bunun, erken dönem ve ileri seviye idealizm. ikisinin idealize ettikleri seyler ve takipçisi olan idealistleri farkli olsa da sonuç itibariyle ayni manyakligini sonucudurlar.(bkz: ayni bokun kahverengisi)
bu 2 türü incelemek gerekirse;

erken dönem idealizmi:

en agir biçimiyle vücut gelistirmeye erken yaslarda, özellikle ergenlik döneminde baslamis olanlarda görülür. bunun sebebi genç yaslarda kisinin basinda bogusmasi gereken pek fazla sorumlulugunun olmamasidir. bu vesileyle söz konusu spora gerektiginden fazla anlam yükleyebilecek bolca zaman ve enerjisi vardir idealistin. bir nevi farkli olma saplantisi, vücut gelistirmeyi bir tür seçilmis sporu olarak tanitma çabasi olarak kendini gösterir. bu idealizme baglanmis gençteki en büyük paranoya insanlarin "bodyci esittir etkafa" gibi bir düsünceye sahip oldugu inancidir. mütemadiyen bu saplantiyi kirmaya çabalar, vücut gelistirmeye düsünsel bir temel kazandirmaya çalisir kendince. iyice agir vakalarda bu sporu bir din gibi teblig etmekle görevlendirildigini düsünmeye kadar gidebilir bu saplanti. ergenlik dönemi saplantili metalcilige benzer bu bakimdan. zamanla geçer, çogu bodyci takilmistir bir aralar böyle. 30 yasinda hala "okullara zorunlu vücut gelistirme dersleri konulsun." gibi fantastik fikirleriniz varsa endiselenebilirsiniz tabi.

ileri seviye idealizm:

bu iste biraz daha dirsek çürütmüs, elleri nasirli adamlarda görülür. bunlarin idealizmi ise spora baslamis yeni yetmelerin isi kendi kafalarinda idealize ettikleri sekilde yapmalari, vücut gelistirmeye kendileri kadar önem vermeleri üzerine kuruludur, tasak kokusu yüzünden dumanlidir kafalari anlayacaginiz.(bkz: vücüt gelistirme salonu/@arnold schwarzeneger)
et kafa imajini kirma saplantisi bunlarda da görülür. misal steroidler hakkinda senelerce bu isin ilmini okumus gibi ahkam keser, es kaza bir hareketi soran yeni yetmeye hareketin hangi kas grubunu çalistirdigi hakkinda, fizik alimi tadinda nutuk çekerler, her boku, bildikleri tek kavram olan momentle açiklamaya çalisirlar. çalisirken size dövecek gibi bakiyorlarsa bilin ki hareketi yanlis yapiyorsunuzdur. bulka çikmadan definisyon yapmaya kalkisanlari ise direk döverler. salonlarda gördügünüz "ulan bu yasta ne ariyo bu herif hala buralarda" dediginiz tiplerdir bunlar. sosyetik, fitness salonu tadinda mekanlarda rastlayamazsiniz bunlara.

sunu da söylemeden geçemeyecem, hafiften idealist olmadan da bu sporda bir sonuç almak mümkün degildir.

http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=vucut+gelistirme+idealizmi
 
katılıyorum..sadece vg değil hiçbir sporun hedefsiz yapılamayacağını düşünüyor ve gözlemliyorum..."sadece sağlıklı yaşam için yapıyorum" bana espri gelir heralde birisi söylese..ha buarada bende vg'yi spor olarak saymamaktayım..spor lafının altı çokta dolamadı sanırım Türkçede ve yoğun bir kelime olan vg'yi bunun altına sığdırmak vicdansızlık olur diye düşünüyorum çektiğimiz okadar diğerlerinin anlayamadığı türden çileden sonra...
çevremde henüz 2 tip vg'ci modelinede rastlamadım fakat herikisinden de birşeyler taşıdığımı biliyorum..saplantılı olmadan bu işin hobi gibi yürütülemeceğini anlıyor insan zamanla..ama sanki bu saplantı doğuştan geliyor gibi..ben kendimi bildim bileli vg vardı kafamda yıllar sonra başlayana kadar..sonradan tesadüfen başlayıpta manyak derecesinde saplanan vgcilerde vardır tabi ama sanki insanın kanında oluyor bu..
 
Back
Yukarı