Rumination Eating Disorder Hastalığı

Konusu 'Çeşitli Makaleler' forumundadır ve Pelloosshh tarafından 3 Kasım 2015 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 2 üye.
  1. Pelloosshh
    Offline

    Pelloosshh Üye

    Katılım:
    13 Ocak 2015
    Mesajlar:
    64
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    18
    Cinsiyet:
    Bayan
    Meslek:
    Üniversite Öğrencisi
    Öncelikle hepinize yeniden merhaba arkadaşlar;
    Uzun bir süredir foruma giremiyorum/paylaşım yapamıyordum, ama şimdi döndüm ve size çok önemli bir konudan bahsedeceğim.
    Biliyorsunuz çağımızda bir sürü psikolojik yeme hastalığı bulunmaktadır; bulimiya,anoreksiya vb... Ve buna benzeyen bir sürü hastalık bulunmaktadır ve yapılan bir araştırmaya göre her gün yeni bir yeme bozukluğu hastalığı çıkmaktadır.
    Bugün sizlere bir yeni teşhis konulan ve bir o kadar bilinmeyen bir hastalıktan bahsetmek istiyorum:

    Rumination eating disorder.



    Sizlere "rumination yeme bozukluğundan" bahsetmek istiyorum. Muhtemelen büyük bir çoğunluğunuz bu hastalığın adını ilk kez duymuşsunuzdur... Bu mümkün ,çünkü Türkiye'de hatta dünyada bile çok fazla bilinen bir hastalık değildir rumination.
    Öncelikle rumanitation nedir sorusuna bir bakalım: rumination bir yeme bozukluğudur fakat anoreksiya ve bulimiyadan biraz daha farklıdır. Rumination hastalığı olan bir insan lokmasını ağzına atar zevkini çıkararak çİğner ve kusar. Evet, kusar dediğim ağzından çıkarır, hiçmidesine indirmez o lokmayı. Tamamen ağız bölgesinde yapılan bir eylemdir. Ve işin daha kötüsü bu tükürdüğü lokmayı tekrar yer ve çiğnemeye devam eder. Rumination hastalığına sahip olan bir insan bunu genelde istek dışı yapar. Özellikle tatlı ve hamur çeşitlerinde bu olaya başvururlar. Kilo almak istemezler ama o tatlıyı veya böreği her ne ise onu tatmak isterler ve bu yola başvururlar. Genelde masum bir şekilde başlayan bu hastalık hızlı bir şekilde ilerler ve hasta olan kişi bunun farkına varmaz.
    Önce bir kere yapılır, sonra iki kere yapılır, üçüncü kez derken bir bakmışsınız ki kontrol altına alınamamış, çiğ gibi büyümeye başlamış.
    Bu hastalığın her hastalık gibi belirli seviyeleri vardır.
    Genelde başlangıç seviyesi dediğim gibi masum bir düşünce ile bir lokmayı yiyip sonra tükürmektir. Tatlılardan sonra genelde hamur işleri (börek, pasta,kek,kurabiye vs...) gibi gıdalar ile devam eder. Peki bu hastalığa sahip bir kişi çığırından çıktığını nasıl fark eder?
    Çok basit. Eğer her gıdada bunu yapıyorsa (tatlı tuzlu ayırt etmeden) , bunu yapmayınca kendisini mutlu hissetmiyorsa veya kendini alıkoyamıyorsa hasta olan kişi kesinlikle en ileri seviyesindedir.
    Eğer en ileri seviyeye ulaşmış ise lütfen bir psikolog, doktor, yakın arkadaş veya herhangi bir kişiye anlatsın hastalığını. Çok masum ve kolay atlatılabilecek bir hastalıkmış gibi dursa da, iş çığırından çıktıktan sonra geri dönüşü maalesef çok zordur.
    Yakın çevrenizde veya herhangi bir kişide bu şikayetler varsa, lütfen kendisi ile konuşmaya başlayın ve ona destek çıkın. Çünkü desteksiz bu hastalık atlatılmıyor.

    Ha şimdi bunu neden anlatıyor bu kız derseniz, ben bir rumination hastasıyım ve en ileri seviyedeyim. Bu yazdığım yazı TAMAMEN bana aittir ve her yazdığım her kelime tecrübelerime dayanarak yazılmıştır, uydurma , kaydırma DEĞİLDİR!
    Çok masum bir şekilde başlayan bu hastalık şimdi benim peşimi bırakmıyor. En ileri seviyesindeyim, ve hiçbir şekilde tatlı/tuzlu ayırt etmeden lokmalarımı çiğneyip-çıkarıp- tekrar çiğniyorum, ve maalesef kendimi alıkoyamıyorum. Ve bunu yaparken zevk alıyorum. Çünkü beynim yemeğin tadını alıyor ve kendimi aynı yemeği yemiş gibi hissediyorum. Fakat midem ise tam tersini söylüyor. Lokmayı yutmadığım için yemeği yedim mi yoksa yemedim mi anlamıyor. Bir nevi kafası karışıyor.
    Hiçbir doktora veya psikoloğa gitmedim. Aileme söylemedim (birkaç arkadaşım dışında) kimseler bilmiyor. Bu hastalığı tek başıma, günlerce sabahlara kadar araştırarak buldum. Hastalığın etkilerini yazdığımda sadece anoreksiya veya bulimiya çıkıyordu. Oysa bu farklıydı, bunun adı "rumination eating disorder".

    Peki ya sonra diye sorarsanız, herşey bittikten sonra pişmanlık duyuyorum. Yemediğim için değil neden böyle olduğu için, neden bu hale geldiğim için pişmanlık duyup, ağlıyor ve kendimden nefret ediyorum. Oysa bir lokmasını afiyetle yesem ve bundan zevk alarak bunu yapsam hiçbir sıkıntı olmayacak, bir lokmadan kilo alınmaz, pişmanlık duyulmaz. Ama olmuyor yapamıyorum. Hastalık tam olarak tanınmadığı/ bilinmediği için kimselere konuşamıyorum.
    Hastalık sadece size fiziken veya kafadan zarar vermez aynı zamanda maddi açıdan da sıkıntıya sokar. Ben her gün 7 ₺'sını abur cubur veya çikolata gibi ürünlere harcardım. Eve gelip odama kapanıp onları çiğner çiğner kusardım. Şimdi siz hesaplayın günde 7 tl az gibi gelsede, yıllık veya aylık hesaplayınca ne kadar zarara uğruyorum?

    Bu hastalığı sizler ile paylaşmak istedim çünkü bu forumda ki insanları ailem ve arkadaşlarımın bir parçası olarak görüyorum.
    Okuduğunuz için teşekkür ederim.
    Pelin Öncü
     
    doxux bunu beğendi.
  2. Pelloosshh
    Offline

    Pelloosshh Üye

    Katılım:
    13 Ocak 2015
    Mesajlar:
    64
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    18
    Cinsiyet:
    Bayan
    Meslek:
    Üniversite Öğrencisi
    Kimseler yorum yapmayacak mı?
     

Sayfayı Paylaş