Pınar'ın yeni çıkacak ürünü Protein Süt

Konusu 'Marka Marka Besin Değerleri' forumundadır ve khoray tarafından 26 Nisan 2017 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 25 üye.
  1. khoray
    Offline

    khoray Üye

    Katılım:
    26 Nisan 2017
    Mesajlar:
    4
    Beğenileri:
    1
    Ödül Puanları:
    3
    Cinsiyet:
    Bay
    Pınar'ın yeni çıkacak ürünü Protein Süt
    Sizce Fiyatı ne olur ? Alınmalı mı ?
    Vücut için iş yapar mı ?



    aaaa.png
     
    orlando0632 bunu beğendi.
  2. Emreyesildagy09
    Offline

    Emreyesildagy09 Üye

    Katılım:
    25 Şubat 2017
    Mesajlar:
    287
    Beğenileri:
    43
    Ödül Puanları:
    28
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    Oslo
    antremandan sonra çikolatalı süt içenler bunu içicek artık ozman yada ailesi protein tozuna karşı olanların yeni dostu :D
     
    denizcagan, khoray, Gondor ve diğer 1 kişi bunu beğendiniz.
  3. freeletics
    Offline

    freeletics Üye

    Katılım:
    30 Eylül 2015
    Mesajlar:
    203
    Beğenileri:
    77
    Ödül Puanları:
    38
    Biraz reklama girmis bu sanki

    Sent from my Nexus 9 using Tapatalk
     
  4. khoray
    Offline

    khoray Üye

    Katılım:
    26 Nisan 2017
    Mesajlar:
    4
    Beğenileri:
    1
    Ödül Puanları:
    3
    Cinsiyet:
    Bay
    Hocam forum da en uygun yer olarak burası uygun geldi.Daha önceden reklam içerikli konulardan esinlenerekden.
    --- Mesaj birleştirildi, 26 Nisan 2017 ---
    önemli olan aslında iş görür mü bilemeyiz şeker oranları da önemli :))
     
  5. zzzxxz
    Offline

    zzzxxz Üye

    Katılım:
    22 Nisan 2016
    Mesajlar:
    701
    Beğenileri:
    587
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    süt içmeyen insanlara ilgi çekici gelebilir
    ben her zaman süt içtiğim için sütteki protein değerinden haberim var
    1 litre süt zaten 30 gram protein içerir
    bunun yarım litresinde 26 gram protein var neymiş güya sporcular içinmiş falan filan
    şimdi buna aptal bir fiyatta koyarlar
     
    Atom ant, vveedi41 ve khoray bunu beğendi.
  6. vveedi41
    Offline

    vveedi41 Üye

    Katılım:
    16 Mayıs 2015
    Mesajlar:
    112
    Beğenileri:
    47
    Ödül Puanları:
    38
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    esnaf
    Yer:
    ankara
    işe yarar mı dediğin kazein proteini işte.litresi 2 liraya süt var.hadi bununda ederi olsun 2.5 tl.ki hiç sanmıyorum ambalajdan belli kakaolu laktosuz protein derken 4-5 liraya gömmeye kalkarlar bunu.o zaman da 13-14 yaşındaki kolej çocuklarının beslenme çantasına yönelik olur anca.
     
  7. columbu
    Offline

    columbu Üye

    Katılım:
    2 Temmuz 2014
    Mesajlar:
    592
    Beğenileri:
    1.079
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    Arkadaşlar uht işlemi görmüş paketli sütlerden mümkün mertebe uzak durun, ilave olarak böyle ekstra işlenmiş ürünlerden bir kat daha uzak durun. Ailelerinizi ikna edin, artık her yerde işlenmemiş süte ulaşılabiliyor, sütü almakla da kalmayın yoğurdunuzu evde kendiniz yapın veya ailenize dikta edip yaptırın. Sağlıklı yoğurt mayası temin etmek ve evde yoğurt yapmak çok kolay. Sizin ve ailenizin sağlığı açısından ne farkedeceğini de yaşayarak öğrenin, kendiniz karar verin. Bu sporu yapıyorsak beden sağlığı, sindirim sisteminin sağlıklı işleyişi bizler için en az antrenman kadar önemlidir. Kimileri besin takviyelerini yerden yere vururken, onlardan kat kat daha zararlı ve her yaştan insanın tükettiği ürünleri görmezden geliyorlar. Protein tozu vs. kullanırken ailesi ile sorun yaşayan genç arkadaşlara tavsiyem, açığı çökelek ile kapatmalarıdır. Küçük işletmelerin üretip sattığı çökeleği alıp tüketebilirsiniz.
     
    Atom ant, dogacanbek, Pink Zeppelin ve diğer 8 kişi bunu beğendi.
  8. mrthr35
    Offline

    mrthr35 Üye

    Katılım:
    10 Temmuz 2016
    Mesajlar:
    2.652
    Beğenileri:
    952
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    bi ara tazelen çıkmıştı sözde 1 ocaktan itibaren bütün bimlerdeydi. yalan oldu oda. buda öyle olmaz umarım. en azından haftada bir kaç gün değişiklik olsun diye kullanılabilir.
     
    khoray bunu beğendi.
  9. PskptSosyalog
    Offline

    PskptSosyalog Üye

    Katılım:
    30 Eylül 2015
    Mesajlar:
    218
    Beğenileri:
    38
    Ödül Puanları:
    38
    Marketlerden alacağınız süt günlük süt olsun uht süt ile karşılaştırın için uhtdeki kimyasalın tadını hissedersiniz.günlük sütten sonra o kimyasalları ağzıma koymadım.
    Bu üründe uht olursa almaya değmez uht sütlerdeki proteinlerin ne kadar verimli olacagı tartışılır


    Tapatalk kullanarak iPad aracılığıyla gönderildi
     
  10. respect2us.23
    Offline

    respect2us.23 Üye

    Katılım:
    17 Temmuz 2016
    Mesajlar:
    1.275
    Beğenileri:
    688
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Diyetisyen
    UHT ye eleştiri getirmişsin ancak yorumun kişisel. UHTnin zararlı olduğuna veya kimyasal içerdiğine dair bir bilgi var mı?
    Aksine açıkta satılan sütler önerilmiyor. Marketlerde satılan ambalajlı günlük sütler tüketilebilir, ancak uht zararlı bir işlem değil ve tüketilmesinde sakınca yok :)
     
  11. zzzxxz
    Offline

    zzzxxz Üye

    Katılım:
    22 Nisan 2016
    Mesajlar:
    701
    Beğenileri:
    587
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    ben 10 yıldır paket süt içiyorum arada günlük sütte içiyorum
    hemde her gün 1 litre içiyorum süt içmeyi seviyorum insanın temel besin kaynağı
    nasıl temel hareketler deniliyor deadlift,bench press,squat,dips,barfiks,şınav, buda temel besin kaynağı,bir çocuk dünyaya geldiğinde sütle besleniyor
    insanın anatomisinde olan bir şey
    sütün zararına gelmeden önce ondan çok daha zararlı besinler piyasada var
    süt bunların içinde en masum durumda olanlardan
     
    kimyamuh bunu beğendi.
  12. Dvrmchrky
    Offline

    Dvrmchrky Üye

    Katılım:
    19 Nisan 2016
    Mesajlar:
    768
    Beğenileri:
    435
    Ödül Puanları:
    73
    Cinsiyet:
    Bay
    respect2us.23 a katılıyorum. Piyasada UHT hakkında çok yorum var, bazı doktorların kişisel görüşleri var ama kanıtlanmış olumsuz bir şey yok.
     
    respect2us.23 bunu beğendi.
  13. columbu
    Offline

    columbu Üye

    Katılım:
    2 Temmuz 2014
    Mesajlar:
    592
    Beğenileri:
    1.079
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    Arkadaşlar süt elbette temel bir besin maddesi, bu konuda kimin aksi bir yorumu olabilir? Süt ve süt ürünleri genel olarak vaz geçemeyeceğimiz besinler arasında, işte tam olarak bu sebeple endüstriyel gıda üretiminin en büyük ve sürekli gelir kaynaklarından biridir süt ve süt ürünleri. İçeriği bakımından, gayet hızlı bir şekilde ekşimeye bozulmaya yatkın olan bir ürün grubu nasıl oluyor da bu kadar uzun ömürlü olabiliyor? Acaba bu denli geniş dağıtım ağlarına, depolamalara, lojistiğe, market raflarına uyum sağlayabilmesi, 'satılabilir' formunu koruyabilmesi için neler yapılıyor? Bozulmaması mı umuluyordur sizce? Ortada bu denli büyük bir sektör, örümcek ağları gibi bezenmiş çıkar ağları varken elbette açık sütü önermezler. Çünkü milyar dolarlık firmaların açık sütü ' açık süt ' olarak üretme - saklama - dağıtma - satma şansı yoktur, ' günlük süt ' diye süt satarlar, ne hikmetse 3 hafta raf ömrü olur. Konu sadece süt ve süt ürünleri değil, raf ömrü uzun olan gıdaların ' tamamı ' bu durumdadır, bu kadar insanı doğal yollarla beslemek ayrı bir konu, ona da diyecek bir sözüm yok.
     
    Atom ant, freeletics ve zzzxxz bunu beğendi.
  14. jan olde
    Offline

    jan olde Üye

    Katılım:
    25 Eylül 2016
    Mesajlar:
    96
    Beğenileri:
    53
    Ödül Puanları:
    28
    Cinsiyet:
    Bay
    100gram tavuk göğsüyle hemen hemen aynı protein var içinde baya iyi.umarım diğer besin değerleri de iyidir.şimdi bu ürünlerin zararları olabilir ancak yediğimiz tavuktan başlayarak hangi besin eskisi gibi ki? Büyükşehirlerde soluduğumuz hava bile şundan daha zararlıdır.açıkçası ben kendim günlük süt kovalamak yada yoğurt yapmak vs yerine bunun vereceği zararı bile bile içerim.keyifle içerim de umarım çıkarırlar bu ürünü
     
  15. respect2us.23
    Offline

    respect2us.23 Üye

    Katılım:
    17 Temmuz 2016
    Mesajlar:
    1.275
    Beğenileri:
    688
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Diyetisyen
    Düşüncene saygım var elbette @colombu ama biraz farklı düşünüyoruz :)
    UHT işlemi 2-4 saniyeliğine sütün 135 dereceye ısıtılıp tekrar soğutulmasıyla oluşuyor. Pastörizasyondan farkı yüksek sıcaklık ile sütteki yararlı ve zararlı bütün mikroorganizmaların yok ediliyor olması. Mikroorganizmalar yok edildiği ve ambalajlama yapıldığı için süt uzun ömürlü hale getirilmiş oluyor. Bu kadar uzun raf ömrü de işletmelerin işine geliyor. Ama bahsettiğim gibi uht de herhangi bir kimyasal ekleme durumu yok. En azından olması gereken süreç böyle, ve güvenilir markaların bu şekilde yaptığını düşünüyorum.
    Ayrıca bu konuda şöyle bir bilgi var:

    "UHT süt; çok özel ve oldukça pahalı teknolojik koşullarda sterilize edi- lerek (100°C üzerinde uygulanan işlemler) aseptik (mikropsuz) şartlar al- tında steril ambalaj malzemesiyle paketlenerek elde edilmiş süt çeşididir (14,36).

    UHT yöntemiyle elde edilen süt, özel düzeneklerde 135–150 oC’de kısa sürede (2-6 saniye), plakalı/borulu değişik sistemlerle süte endirekt buhar yada nadir olarak buhar üzerine süt püskürtülmek suretiyle direkt ısıtılarak elde edilen içme sütü olup, homojenize edilmiş, her türlü patojen mik- roorganizmadan arındırılmış, genellikle oda sıcaklığında açılmadığı veya ambalajı zarar görmediği koşullarda dört ay süresince bozulmaya karşı dayanıklılık gösteren normal tat ve kıvamda ve besin değeri oldukça iyi korunmuş süttür. Ülkemizde, yaygın biçimde kullanılan süte uygulanmakta olan yöntemlerden birisi olan UHT yönteminde genellikle 2-6 saniye süre ile 135-145°C’lik ısı uygulanarak bakteri sayısında %100 oranında azalma olduğu bilinmektedir (14,15,37). "

    Açık sütü önermeyen kişiler süt üreticileri değil. Daha doğrusu süt üreticileri olsa o kişileri referans almam. Bu alanda çalışan ve alanı beslenme olan akademik kişiler için söylemiştim açık sütü önermediklerini. Bunun sebebi ise uygun kaynatma süresi olmadığında riskli olması ve uzun süre kaynatmanın besin öğesi kayıplarına yol açması.

    "Geleneksel Yöntemle Kaynatılan Süt

    Süte uygulanan bir diğer ısıl işlem ise genellikle evlerde, açıkta satılan çiğ sütlere uygulanan kaynatmadır. Kaynatma ile sütün içerisinde bulunan mikroorganizmaları ve toksinleri yok etmek için 15–20 dakika, içimlik süt elde etmek amacıyla besin ögesini maksimum seviyede tutmak için 5-10 dakika kadar ateş üzerinde ısıl işlem yapılması gerekmektedir (20). Dolayı- sıyla; sütün olması gereken mikrobiyolojik kaliteye uygun hale getirilmesi ile besin değeri tam olarak süt eldesi için uygulanan ısıl işlem süreçleri birbirlerinden farklı olarak yorumlanır.

    Bu yöntemde; kaynatma süresi ve ısısının yüksek oluşu, sürekli hava ile temasın olması sütün besin değerinde oluşan kayıpları da beraberinde getirmektedir. Özellikle protein, karbonhidrat ve yağ gibi sütün temel bileşenlerinde önemli değişiklikler görülmektedir. Ayrıca B1, B6, B12, folik asit ve askorbik asit (C vitamini) gibi vitaminlerde ortalama %60– 100 oranlarında kayıplar oluşabilmektedir (4,9,20).

    Süte uygulanan ısıl işlemin süresi ve uygulanan sıcaklık bu süreçte ol- dukça önemlidir. Sütün pastörize edilmesiyle veya uzun ömürlü duruma (UHT) getirilmesiyle sütün besin değerinde görülen kayıpların daha az ol- duğu bilinmektedir (20,38). Ancak ısı ve süre arttıkça, protein ve amino asitler açısından besin değeri kaybı kaçınılmazdır (39). "

    Sağlık Bakanlığı adına Prof.Dr Tanju Besler'in hazırladığı "Beslenmede Sütün Önemi" adlı yayından yaptım alıntıları. Daha detaylı bilgiler de var belki okuyan ve faydalanan olur.
    Saygılarımla.

    Kaynak: https://sbu.saglik.gov.tr/Ekutuphane/kitaplar/B 8.pdf
     
  16. columbu
    Offline

    columbu Üye

    Katılım:
    2 Temmuz 2014
    Mesajlar:
    592
    Beğenileri:
    1.079
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    ' Yararlı ve zararlı tüm mikroorganizmalardan arındırılmış ' süt tabiri, her şeyi açıklamaya yetiyor diye düşünüyorum. Süt ve süt ürünleri neden temel besindir? Sadece protein vs. içerdiği için değil, faydalı mikroorganizmalar ile biz farkına dahi varamadan sindirim sistemimizde muazzam bir rol oynadığı için temel besindir, nasıl ki anne sütü anne sütü ise, dengelenmiş protein - karbonhidrat - yağ - vitamain ve mineral içeren ' hasta ' takviyeleri ile sağlıklı olamıyorsak, sütün doğal rolünü ticari kaygılar ile yok ettiğimiz takdirde bir faydasını bırakmamakla beraber, yoğurt gibi yan ürünlerinin de bünyelerde tahribatına sebep oluruz.
    Açık süt genellikle ' içerisinde ne olduğu biliyor musunuz? Kimyasal olabilir? Katkılar olabilir? Antibiyotikli olabilir? Gibi sebeplerle yerilir, o halde gidin çevrenizde ki süt üreticilerini bir gezin, güven duyduklarınızdan alış veriş yapmayı tercih edin, diyesim geliyor ama, bunu söylemeden evvel, bu büyük firmalara yine aynı noktalardan toplama sütlerin gittiğini belirtme gereğini duyuyorum. Şoklama işlerini kendileri yapan büyük çiftliklerde ki hayvanların durumu, hatta binlerce hayvan barındıran devasa gıda firmalarının çiftliklerinin durumu, 15 20 hayvanı olan küçük üreticilerden çok daha 'teknolojik' diyerek paragrafı bitiriyorum.
    Konuyla ilgisi yok ama, Veterinerlik Fakülteleri' nin çok büyük bir bölümünde, Proplan - Hills gibi kedi köpek mamalarının sponsorlukları, destekleri bulunmaktadır. Açılan kliniklere dek katkıları sürmeye de devam eder. Bundan sebeple pimpirikli evcil hayvan sahipleri, çok sağlıklı olduğu iddiası ile, bol miktarda katkı maddesi içeren pahalı mamalar ile evcil dostlarını büyütürler. Derseniz artık insan çok, market çok, Uganda da dahi market rafları ürün bekler, nasıl doyacak bu kadar insan? İşte ona cevabım yok, ama sistemi bilmekte fayda var.
    Konuda ki ilk mesajımda şu cümleyi kurmuştum; 'Sağlıklı yoğurt mayası temin etmek ve evde yoğurt yapmak çok kolay. Sizin ve ailenizin sağlığı açısından ne farkedeceğini de yaşayarak öğrenin, kendiniz karar verin.' Sizin fikirlerinize de saygı duyduğumu belirtmekle beraber, ben hala aynı düşüncedeyim. Çok değil, bir sonbahar - kış dönemini doğal beslenmeye, açık süt ve özellikle belirtmeliyim ki bakteri yönünden zengin ev yoğurdu tüketerek geçirmeye gayret edin, sonra da geriye dönüp bir bakın. Kimseye bir şey belirtmek zorunda da değilsiniz, açıklama yapıp halkı ikna etmesi, ' kuşları ürkütmemesi ' gereken bir prof da değilsiniz, deneyin sadece.
     
  17. respect2us.23
    Offline

    respect2us.23 Üye

    Katılım:
    17 Temmuz 2016
    Mesajlar:
    1.275
    Beğenileri:
    688
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Diyetisyen
    Yukarıda bahsedilen metinde açıkta satılan sütlerin uzun süre kaynatılmasının bir çok vitaminde %60-100 e kadar, hatta bazı aminoasit ve proteinlerde de kayıplara yol açtığı belirtiliyor @colombu . Bunları bir kenara bırakıp vitamin kaybı olsun, sütten vitamini almayalım protein kaybı da önemli değil sadece yararlı mikroorganizmaları alsak yeterli diyip açıkta satılan sütleri mi tüketmeliyiz? :) Eğer amacımız mikroorganizmaları almak ise bu durumda süt değil yoğurt veya kefir tüketmemiz daha mantıklı olur. Ama konu süt ise yukarıda bahsedilen rehber her şeyi açıkca belirtmiş. Ayrıca son cümlende açıklama yapıp halkı ikna etmesi gereken bir prof da değilsiniz demişsin. Evet prof değilim, ancak alanım ve mesleğim beslenme ve aldığımız eğitimin temeli toplumun bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi esasına dayanıyor. Bu sebeple buradaki arkadaşları da, çevremdeki insanları da bilgilendirmek durumundayım ;)
    Konudan oldukça uzaklaştık. Konuya dönmekte fayda var :)
    Whey/kazein oranı tam olarak belirtilmediği için spor sonrası için uygun mu değil mi değerlendirmek zor. Ama genel anlamda spor sonrası protein ihtiyacını karşılayacak miktarda protein içeriyor. Ancak karbonhidrat içermemesi spor sonrası için dezavantajı.
    Laktoz içermemesi laktoz intoleransı olan veya gastrointestinal problemler yaşayan kişiler için avantajlı olacaktır.
    Gün içerisinde ana öğünden 3-4 saat sonra veya yatmadan önce tüketilebilecek bir ürüne benziyor. Ancak fiyatının uygun olmayacağını, pahalı olacağını düşünüyorum.
     
  18. columbu
    Offline

    columbu Üye

    Katılım:
    2 Temmuz 2014
    Mesajlar:
    592
    Beğenileri:
    1.079
    Ödül Puanları:
    103
    Cinsiyet:
    Bay
    Sn. respect2us-23, neden alınıp böyle bir cevap verdiğinizi, sizden bizden sana - bana döndüğünüzü inanın anlayamadım ama, size yönelik herhangi bir hakaretvari, küçümseme içeren bir ifadem olduğunu sanmıyorum, isterseniz tekrar bir okuyun. Yalnızca fikirlerimi beyan ediyorum, dostane ve saygılı bir üslup tercih ediyorum, ' kuşları ürkütmemek ' , ' halkı ikna etmek ' ifadelerini üzerinize alınarak, dev firmalarla ortak çalışmalar yapıp ' sponsorluk ' peşinde koşan, kişisel servetini insan sağlığından önde tutup, kendi ailesini doğal çiftlik ürünleri ile besleyen paragöz profesörlerden olduğunuzu hiç sanmıyorum :) sanırım yanlış anlayıp üzerinize alındınız. Konu ile ilgisi olmasa da bunları belirtmemiz gerekiyor ki burayı okuyan arkadaşlar yanlış fikirlere kapılmasın. Sizin ki yanlıştır da demiyorum rica ederim bunu da öyle algılamayın. Demişim ki, deneyin bir, kendiniz karar verin. Bunda rahatsızlık verecek bir durum göremiyorum.
    Benden çok daha iyi bildiğinizi varsayıyorum ki süt, başlı başına muazzam bir protein kaynağı değildir. Sütün ve süt ürünlerinin birincil kullanım amacı protein değildir, insanlar genellikle kemik - kıkırdak - diş gibi dokular sebebi ile süt tüketirler. Süt ve süt ürünlerinin sindirim sistemi üzerinde ki faydaları ise, genellikle geri planda kalmış ancak genel vücut sağlığı açısından oldukça önemli bir konudur. Takdir edersiniz ki bu vasıflarını yitirmiş süt, % 3 - 4 protein varlığı ile çok büyük bir anlam ifade etmez. Yani protein kaynağı olarak anlam ifade etmez. Kendisinden çok daha mantıklı yüzlerce seçenek içinde bir anlam ifade etmez.
    Bunların her birini bilerek karar vermek, tercihte bulunmak herkesin kişisel sorunudur. Sonuç olarak, herkes açık süt peşinde koşarsa, açık süt için % 10 şüphe duyuyorsak, yarın öbür gün talep patlar ise bu şüphe % 60' a çıkar, o halde onunda bir anlamı kalmaz, maalesef ki bir konu da talep, yani para varsa, o konu da hile hurda dönmeden olmaz. İlla ki birileri büyük firmaların müşterisi olacak, illa ki sistem işleyecek, hepimiz yaşamımızı bu sisteme borçluyuz :) Birileri sigara tüketmeli, birileri alkol almalı, birileri de daha fazla alkol alıp siroz olmalı, o kadar ilaç üretiyoruz boşa mı gidecek? Hayır ne yapalım denize mi dökelim? Ya kemoterapi üniteleri? Boş mu kalsınlar? Ne gerek var değil mi riski düşürmeye? O kanser ilaçları ithalatı satışı zarı zurtu kaç kişiye ekmek yediriyor değil mi? Sonuçta bambaşka işlerden kazandığı paraları ' para var ' diye hastahane işine yatırıp, doktorlarının başının etini yiyen, daha çok mrrr, daha çok tahlilll diyen iş adamı ne yapsın? Hayır 100 binlik arabaya mı binsin bu adam yakışır mı yani? Bu sorularım da şahsınıza değil, genele.

    NOT: Gereksiz tartışmalara girmemek adına belirtme gereği duyuyorum ki; bu son paragrafta yazdıklarımın hiçbiri ilgili ürün ile ilgili değildir, itham da değildir, sadece sistemde ki hatalar üzerine sokulmuş klişe laftır. Bu kadar radyasyona - kimyasala - sahte gıdaya - her türlü b.ka maruz kalan sağlığımız için, yukarıda bir arkadaşın da dediği gibi, masum kalır bu tip ürünler.
     
  19. respect2us.23
    Offline

    respect2us.23 Üye

    Katılım:
    17 Temmuz 2016
    Mesajlar:
    1.275
    Beğenileri:
    688
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Diyetisyen
    Mesajımı sanırım üslubumdan dolayı yanlış anladın colombu. Mesajından hakaret anlamamıştım ki ben de şahsına herhangi bir şey söylemedim. İkimizin amacı da bilgilerimizi ve düşüncelerimizi paylaşmak ve tartışmak. Bunu saygı çerçevesinde gerçeklekleştirebileceğimizi bildiğim ve daha samimi konuşmak istediğim için siz, bizden sen-ben'e geçiş yaptım. Eğer seni kıracak bir şey söylediysem kusruma bakma...
     
    columbu bunu beğendi.
  20. cmrds
    Offline

    cmrds Üye

    Katılım:
    18 Haziran 2014
    Mesajlar:
    314
    Beğenileri:
    84
    Ödül Puanları:
    38
    Cinsiyet:
    Bay
    Süt sanılanın aksine İnsan evriminde temel besin kaynağı değildir, bir çok insanda hatta memelide sütten kesildikten sonra laktaz yok olur bu yüzden çoğu insan süt içince rahatsız olur. Bu oran dünya nüfusunun %70-80 gibi bir kısmına denk gelmektedir.
     
    freeletics bunu beğendi.

Sayfayı Paylaş