Neden Kitap Okuyoruz?

Konusu 'Kültür Sanat Bilim Seyahat' forumundadır ve salvadore_xp tarafından 3 Temmuz 2008 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 7 üye.
  1. salvadore_xp
    Offline

    salvadore_xp Üye

    Katılım:
    25 Kasım 2007
    Mesajlar:
    1.113
    Beğenileri:
    531
    Ödül Puanları:
    123
    Meslek:
    Öğrenci
    Yer:
    İstanbul and Giresun
    Genellikle yaptığımız; ama neden yaptığımızı fazla sorgulamadığımız ya da gerekçesiz yaptığımız faaliyetlerden biridir kitap okumak. Kimine göre boş zamanı değerlendirmek, kimine göre zaman öldürmek, bilgi edinmek, düşünce yapımızı geliştirmek, paragraf sorularını rahat çözmek, okuduğumuzu çabuk anlayabilmek, kelime haznemizi geliştirmek, haz almak, cümle yapımızı geliştirmek, gündemi yazarları ve yazar dünyasının güncelliği takip etmek vs... gibi amaçlara büründürürüz kitapları. "Haz almak"tan kastım da kitabı bir amaca büründürmeyen, kitap okurken geçen zamandan haz alan ve sadece okumaktan zevk aldığı için okuyanlardır kastım. Haz almak için okuyanlar ne kitapların altını çizerler ne önemli yerleri not alırlar, ne kitabı özetlerler ne de anlamadıkları kelimelerin anlamını çıkarırlar.
    Her yiğidin yoğurt yiyişi gibi her okurun okuyuşu da farklı elbet.
    Kimler kitap okur diyince: "isteyen herkes okur" diye düşünürüz. Ama kimler iyi bir okuyucu, düzenli okuyucu ya da elit bir okurdur diyince bu sıfata sahip olanlar kategorilere ayrılacaktır.
    Bilgiye aç olan insan elbet okumak zorunda kalacaktır. Boş zamanı fazla olan insan da elbet okuyacaktır. Kitabı bilgi edinme aracı olarak gören de.
    Sizlerin kitabı hangi amaçla okuduğunu, amacınıza ulaşıp-ulaşamadığınızı ya da daha farklı kazançları , götürüsü olup- olmadığını merak ediyorum.
     
    rockybalboa7 ve Ayaz bunu beğendi.
  2. Ayaz
    Offline

    Ayaz Özel Üye

    Katılım:
    26 Şubat 2006
    Mesajlar:
    806
    Beğenileri:
    994
    Ödül Puanları:
    103
    Meslek:
    Öğrenci
    Yer:
    Almanya
    Enteresan ve dogru bir yazi. Kaynak var mi salvadore_xp?
     
    salvadore_xp bunu beğendi.
  3. Rpac
    Offline

    Rpac Üye

    Katılım:
    3 Haziran 2008
    Mesajlar:
    2.404
    Beğenileri:
    1.540
    Ödül Puanları:
    123
    Bilgi edinmek amaçlı okuyorum.Bazı konularda uzman kişilerin görüşlerini ve araştırmalarını daha detaylı bir şekilde öğrenme fırsatı bulabiliyorum bu sayede.
     
  4. krn
    Offline

    krn Yeni Üye

    Katılım:
    13 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    193
    Beğenileri:
    56
    Ödül Puanları:
    0
    --

    kitap okuma nedenleri içinde haz almak isteyen ve diğerleri olarak gruplamana şaşırdım doğrusu salvadore_xp...çünkü haz almanın temelinde kazanımlar vardır...ve kitaplar türü her ne olursa olsun bu eksende seçilir...farkında olunsun ya da olunmasın....
    ben kitap için özellikle zaman ayıranlardanım....ve okuduğum kitaplardan haz alırım..çünkü bir tercih yapılıyosa bu her ne olursa olsun mutlaka kişisel yönelimler ilgi alanları etkiler bu seçimi...ilgi alanına hitap eden herşey de -bu bir kitapsa şayet- kişiyi bilgilendirir geliştirir kelime haznesini zenginleştirir empati kurma yeteneğini kazandırır özdeşim kurarak yaşanmamışlıklar üzerine tecrübe sahipi yapar vs vs...yani sebepsiz salt zevk için okunan kitap olamaz..o niyetle seçilse de ürün bişeylere farkında olmadan hizmet eder zaten ve kişide zevk diye tabir ettiği okuma meşgalesini buna göre seçer...özellikle haz almak için seçilen kaynakların başında porno gibi görsel yayınlar vardır..kimisini okuruz kimini izleriz..onlar da bile cinsel bazı kazanımlar elde edersin...bi dergiyse bu ilgi çeken sayfaya bi makas atarsın;bi filmse arşivlersin ....yani kişiye geri dönüşümü olmayan(farkında ya da farkında olmadan -güdüsel-) hiçbişey kişiye ilgi uyandırmaz,onu kendine çekmez diye düşünüyorum...
    okuduğum kitaplarda anlamını bilmediğim kelimeleri öğrenme yoluna giderim..aksi olsa kelimelerini bile çözemediğin kitaptan nasıl zevk alabilirim...şablon çıkarmam genelde ama yıllar geçse de üzerinden söyleyeceğim hep bişeyler olur kitap üzerinde bana kazandırdıklarından dolayı...
     
  5. Karasan
    Offline

    Karasan Özel Üye

    Katılım:
    18 Ocak 2006
    Mesajlar:
    2.598
    Beğenileri:
    2.095
    Ödül Puanları:
    0
    Bence öğrenme amacıyla okunan kitapla haz için okunan kitap ayrımından söz edilebilir.
    Mesela sabunköpüğü bir aşk romanı büyük oranda haz için okunur, bilgi kazandırma, dünya görüşünü geliştirme anlamında marjinal fayda sağlar.
    Ancak bilimsel bir kaynak kitap okumak, salt haz için okunmaz, elbette insan tutkunu olduğu bir konuda, güzel bir anlatılma yazılmış kaynak bir kitaptan muazzam bir haz alabilir ama öğrenme kazanımı da yüksek olacaktır.
    Şurası kesin, bazı insanlar okumaktan diğerlerine göre çok daha fazla haz alırlar, ben kendimi bu grupta görüyorum.
    İyi bir romandan en az iyi bir filmden aldığım hazzı alırım, ki sinema sanatına da tutkun bir insanım, yani sinema ile aram olmadığı için kitabın zevki sinemaya eş görmüyorum, her ikisindede eşsiz tatlar olduğuna inanıyorum.
    Çoğu insanın kitaplardan benzer lezzeti alamamalarını soyut düşünme güçlerindeki zaafiyete, kavramlarla haşır neşir olmamalarına bağlıyorum.
    Kelimeleri ne kadar rahat imgelere dönüştürebilir, kelimelerle kafanızda olayları-kişileri-duyguları canlandırabliirseniz kitap okumak haz halini alır.
    Tabii dikkati toplayabilmekte önemli bir şart, dikkati dağınık bir insan heralde kitap okumayı sevenlerde sık görülen o meditasyon haline geçemezler, dünya ile bağlarını koparamazlar, zaten o boyuta geçmeden kitabın haz boyutu devreye girmiş sayılmaz bence.

    Faydanın hazza dönüşmesini çok sık yaşarım, hayatımda en büyük zevkle okuduğum kitaplardan bir tanesi, Kişilik Teorileri isminde bir harika kitaptı.

    Dünyadaki belli başlı tüm psikoterapistlerin kişilik teorilerini ele alan harika bir kitaptı, İngilizceydi, askerdeyken fırsat buldukça okuyordum, 700 sayfaya yakın bir kitaptı.
    Bunu okurken çok boyutlu keyifler yaşadım, hem insan davranışına dair dahiyane fikirlere, çıkarımlara ulaştım, kendi hayatımda görüp anlamlandıramadığım boşlukları doldururken inanın uzandım yatakta, ya da okuduğum masanın başında neredeyse fiziksel bir doyuma ulaşıyordum.
    Aldığım bir diğer büyük haz ise, kitabı okudukça İngilizcenin iyice geliştiğini görerek, vücut geliştirmecilerin iyi bildiği o gelişimi yaşamanın verdiği hazdı.
    Yani hem öğrenmeden duyulan haz, hem öğrenilen içerikten alınan keyif, hem pragmatik kazanımların verdiği heyecan...
    Bu kadar çok boyutlu bir zevki kitaplardan başka pek az şey verebilir insana, hatta belkide rakipsizdir kitap insandan sadece zamanını talep ederek sağladığı fayda anlamında.
     
  6. krn
    Offline

    krn Yeni Üye

    Katılım:
    13 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    193
    Beğenileri:
    56
    Ödül Puanları:
    0
    öğrenmek için okunan kitap haz almaz mısın?haz almadan nasıl öğrenme sürecini gerçekleştirebiliyosun!
    sabun köpüğü romanını "büyük oranda" haz için okunanlar kategorisine koyup öğrenmede "marjinal" fayda sağlar demişsin..burdan -senin ifadenle -öğrenme amaçlı okunan kitapların haz verdiği sonucu çıkmaz mı!eğer öyleyse temelde tüm seçimlerimiz haz odaklı olmaz mı?haz nedir?
    KARASAN:"Şurası kesin, bazı insanlar okumaktan diğerlerine göre çok daha fazla haz alırlar, ben kendimi bu grupta görüyorum.
    İyi bir romandan en az iyi bir filmden aldığım hazzı alırım, ki sinema sanatına da tutkun bir insanım, yani sinema ile aram olmadığı için kitabın zevki sinemaya eş görmüyorum, her ikisindede eşsiz tatlar olduğuna inanıyorum.
    Çoğu insanın kitaplardan benzer lezzeti alamamalarını soyut düşünme güçlerindeki zaafiyete, kavramlarla haşır neşir olmamalarına bağlıyorum.
    Kelimeleri ne kadar rahat imgelere dönüştürebilir, kelimelerle kafanızda olayları-kişileri-duyguları canlandırabliirseniz kitap okumak haz halini alır.
    Tabii dikkati toplayabilmekte önemli bir şart, dikkati dağınık bir insan heralde kitap okumayı sevenlerde sık görülen o meditasyon haline geçemezler, dünya ile bağlarını koparamazlar, zaten o boyuta geçmeden kitabın haz boyutu devreye girmiş sayılmaz bence."
    sonraki yaptığım bu açıklamalarda da sinema dahil hep haz temmelli açıklamalar yok mu?
    bu yorumu başkası yapsaydı es geçerdim ama mesajlarından anladığım ve ifadelerinde altını kalın puntulonlara belirginleştiren kitap alışkanlığı olan biri olunca cevap verme gereği hissettim..yoksa herkesin kitap okurken ki yönelimleri ya da neden kitap okuduğu kendini bağlar..önemli olan "okuyo muyuz?"...okuyanlara bu ülkenin düşünen beyinleri ve yeni nesilleri temsil yeteneği olarak kendi adıma teşk. ediyorum...ben de dahil çoğumuzun bir japon kadar okumadığımız bi gerçek...o nedenle made in japon yazısı bizim için çok şey ifade ediyo....
     
  7. Karasan
    Offline

    Karasan Özel Üye

    Katılım:
    18 Ocak 2006
    Mesajlar:
    2.598
    Beğenileri:
    2.095
    Ödül Puanları:
    0
    krn yazından pek birşey anlamadım, anlamadım çünkü yazına başlarken bana sorduğun;
    "öğrenmek için okunan kitaptan haz almaz mısın?"
    Gibi bir soru ile başlamışsın, bu soruyu sormanı gerektirecek bir yazı yazmadığım için soruna hiçbir anlam veremedim.
    Yukarıda, psikoloji üzerine bilimsel bir kitap okurken aldığım orgazmik keyfi anlattığıma göre, ve bariz olarak eğitici bir kitap olduğunu ifade ettiğime göre bu soruyu sorman bana tuhaf geldi.

    Bunu geçtim, çok tepkisel bir yazı yazmışsın, buna da anlam veremedim.
    Beni anlayıp mı bu tepkiyi verdin, yoksa anlamadan genel olarak eleştirdiğin bir sınıfa mı beni dahil ederek bu tepkiyi verdin, açıklarsan sevinirim.

    Meraklı, öğrenme isteği ile dolu bir insan ilgi alanındaki akamademik yayınlardan bile yüksek şiddetli haz alır, zaten bunun örneğini kendi üzerimden verdim.
    Ancak birçok insan için, haz almak için okuma sabun köpüğü romanlarla sınırlıdır, entellektüel zorlayıcılığı olan herhangibir ürünü ancak zorunlu oldukları için, öğrenme ihtiyaçlarını karşılamak için (akademik kariyer için mesela) zorla, haz almadan okurlar.

    Ben zevk almadığım bir kitabı belki de 10 senedir okumamışımdır, bu da liseden mezuniyetime denk geliyor, üniversite de sevmediğim derslerin notlarını okuyarak vize ve finallerimi verdim.

    Ancak yorumlarımı sadece kendi yaşanımlarım üzerinden yapmak durumunda değilim, içinde yaşadığımız toplumdaki okuma alışkanlığı üzerine gözlemlerimi de paylaşmak istedim...
     
  8. D.Wolf
    Offline

    D.Wolf Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2008
    Mesajlar:
    1.305
    Beğenileri:
    2.200
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    istanbul
    karasan abi, sizin zaten kişilik kitapları okudugunuz yazılarınızdan, anlayışlı ve sabırlı tutumunzdan gayet belli oluyor...
    ben de bu kişilik , davranış bilimlerini hep merak ederim küçüklüğümden beri ve sürekli araştırırım...gerçekten inanılmaz zevkli bu tarz kitaplar...ama onların dışında , belki size tuhaf gelecek ama ben 10 yaşından beri hep astroloji kitapları okurum...yabancı veya türkçe hiç farketmez....bunun nedeni annemin astrolojiye cok düşkün olması aslında(şimdi öyle değil tabi)...bve bende sürekli burçalr , gezegenler, horoskopları , gezegenlerin yaptıgı acıları inceleyerek birşeyler cıkarmaya çalıştım hep tanıştıgım insanların kişilikleri ile...ve astroloji gerçekten cok şey anlatıyor anlayabilene...büyük bir ilahi gücün oldugunu da insan sonradan anlayabiliyor...herşey mükemmel tasarlanımş çünkü Yaradan tarafından...
    astroloji , günümüzde gazete köşelerinde tabiri caizse, maskara olmuştur, hatta adı da fal olarak kalmıştır...astroloji bir bilimdir halbuki, bunu bile bilmiyor cogu kişi...
    dogdugumuz gün olsun, numerolojimiz olsun, kişisel uyum analizlerimiz olsun, yaşaa dair bir fırsat bazı şeyleri çözebilmemiz için...astrolojinin içine girdiniz mi cıkamazsınız bir daha...
     
  9. Karasan
    Offline

    Karasan Özel Üye

    Katılım:
    18 Ocak 2006
    Mesajlar:
    2.598
    Beğenileri:
    2.095
    Ödül Puanları:
    0
    D. Wolf teşekkürler, yalnız kişisel gelişim kitabıyla karıştırılmasın lütfen (karıştırıyorsun anlamında demedim ama öyle bir anlam çıktıysa baştan önüne geçmek için bunu belirtiyorum)
    Sosyal bilimleri içine alan, kitapları okuyorum, self help olarak tabir edilen kitaplar çok popüler ülkemizde ama onlarla hiç ilgilenmiyorum, çünkü istesem bende öyle kitaplar yazabilecek birisiyim, kendi yazabileceğim tarzda kitapları almak bana anlamsız gelir, daha güzel o kitapları yazanlara ilham olan eserleri okuyup (yani çok daha zahmetli bir yoldan giderek kendi sonuçlarıma ulaşmak)

    Astroloji konusunda şunu söylemek istiyorum, hayatta o kadar çok konu var ki, astroloji ilgimi çeker, yüzeyselde olsa fikirlerim var.
    Düşünüyorum, insan vücudu üzerinde, hava basıncı, sıcaklık, nem ve hatta madenlerin somut, fizyolojik etkileri var.
    Taş-metallerin insan vücuduna etkilerine inanan bir insanın (mesela ben) astrolojiye hayranlık duymaması imkansız.
    Muazzam büyüklükteki ve değişik yapılardaki gezegenlerin dünya üzerine, modern bilimin görmediği nice etkileri vardır, buna sonuna kadar inanıyorum.

    Bu etkiler kişiler üzerinde sonsuz kombinasyona sahipler, genelde astroloji için, daha doğrusu burçlar için yapılan yanlış eleştiri bence eksik bir algıdan kaynaklanıyor.
    Deniyor ki, kardeşim 6 milyar insan 12 tane burç var, bu ne böyle.
    Ancak yıldız harikatası çıkartılırken, doğum anında gökyüzündeki gezegen ve gökcisimlerinin konumu doğan her insan için farklı bir harita çizilebilmesini sağlıyor.
    Aynı gün, saatte doğan ama birbirinden farklı yerlerde doğan insanların bu gökcisimleriyle etkileşimleri de farklı.

    Modern bilimin insan üzerine bilgilerine saygı duymakla birlikte bu tür alternatif bilimlere çok büyük ilgi duyuyorum, buna akupunkturda dahil.
    Chi enerjisi de dahil, Shaolin rahiplerinin, Güney Amerika halklarının meditasyonları gibi birçok farklı davranışta dahil.

    Bakın bunca laf sonucunda şunu belirtmek lazım, merak ve ilgi varsa haz elbette vardır okumalarda.
    Merak, ilgi yoksa bir astroloji kitabı kişiye eziyet gibi gelir.
    Alınan hazzın ilgi ve merakla bağlantılı olduğu çok bariz.
    Bir çok insanın pek az kitaptan zevk alması da bence hayata dair güdük yaklaşımlarından, öğrenmeye, sorgulamaya kapalı olmalarından kaynaklanıyor.
     
    D.Wolf bunu beğendi.
  10. ozzers
    Offline

    ozzers Üye

    Katılım:
    26 Eylül 2007
    Mesajlar:
    425
    Beğenileri:
    141
    Ödül Puanları:
    53
    malesef kitap yönünden okuma alışkanlıgım cok yuksek degıl
    gün içindede gazate okumassam bir boşluk hissediyorum :)
    ama gerçekten ilgimi çeken bir kitap olursa muhakkak başlarım ve hatta kendimde bitirme zorunluluğu görürüm :)
    o yuzden kitabı almadan once bayaa bir incelerim once kendıme sorarım okuyacakmısın okumayacakmısın :)
     
  11. krn
    Offline

    krn Yeni Üye

    Katılım:
    13 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    193
    Beğenileri:
    56
    Ödül Puanları:
    0
    karasan..açıklarım tabii...ama önce sen bana o mesajın neresinden çok tepki buldun açıkla da cevabım boşa mı gidecek anlayayım...
     
  12. Karasan
    Offline

    Karasan Özel Üye

    Katılım:
    18 Ocak 2006
    Mesajlar:
    2.598
    Beğenileri:
    2.095
    Ödül Puanları:
    0

    "öğrenmek için okunan kitap haz almaz mısın?haz almadan nasıl öğrenme sürecini gerçekleştirebiliyosun!
    sabun köpüğü romanını "büyük oranda" haz için okunanlar kategorisine koyup öğrenmede "marjinal" fayda sağlar demişsin..burdan -senin ifadenle -öğrenme amaçlı okunan kitapların haz verdiği sonucu çıkmaz mı!"

    "bu yorumu başkası yapsaydı es geçerdim ama mesajlarından anladığım ve ifadelerinde altını kalın puntulonlara belirginleştiren kitap alışkanlığı olan biri olunca cevap verme gereği hissettim.."

    Şimdi bana katılıyorsan o tür sorgulayıcı bir soru sormazdın heralde, katılmıyorsan, neye katılmıyorsun onu belirtmemişsin.
    En önemlisi, alıntının amacı ve senin tezini göremedim, çünkü bunu belirtmemişsin, bunları açıklarsan daha iyi anlaşırız.
     
  13. krn
    Offline

    krn Yeni Üye

    Katılım:
    13 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    193
    Beğenileri:
    56
    Ödül Puanları:
    0
    mesajımdan alıntı yaptığım cümleler açıklamalı anlatımdı..bunları "çok tepkisel "görmene şaşırdım...bu bahsettiğin alıntılar mesajla bi bütün değerlendirilip seninki yanına konduğunda anlam kazanacak cümlelerdi...yapacağım bi ilave yok fikirlerimi dilim döndüğünce anlattım..daha fazlasına dilimin döneceğini sanmıyorum....
     
  14. Karasan
    Offline

    Karasan Özel Üye

    Katılım:
    18 Ocak 2006
    Mesajlar:
    2.598
    Beğenileri:
    2.095
    Ödül Puanları:
    0
    krn anlatımında problem var.
     
  15. krn
    Offline

    krn Yeni Üye

    Katılım:
    13 Ağustos 2007
    Mesajlar:
    193
    Beğenileri:
    56
    Ödül Puanları:
    0
    teşK. ederim KARASAN.
     
  16. salvadore_xp
    Offline

    salvadore_xp Üye

    Katılım:
    25 Kasım 2007
    Mesajlar:
    1.113
    Beğenileri:
    531
    Ödül Puanları:
    123
    Meslek:
    Öğrenci
    Yer:
    İstanbul and Giresun
    Yazılarım alıntı değil, benim üretimimdir ayaz.

    kitabın benim için nasıl anlamlar ifade ettiğini, hangi amaçlara hizmet ettiğini yazacak kadar sürem olmadığı için ilk başlıkta yazamadığım yerleri şimdi yazmak istiyorum.
    Ben kitapları deli gibi okuyan, ilgi çekici, faydalı gördüğü parafları işaretleyen ya da ayıraçla işaretler koyan; hatta kitabı okuduktan sonra içine kitabı özetleyen bir kağıt yerleştirenlere özenmiş ve hayran olmuşturum. Bir matematik hocam vardı. Kitap okumaya başladığında tabiri caizse transa geçerdi. yanında bomba patlasa, oturduğu çekyat ya da koltuk yanmaya başlasa bile farkına varmayacak kadar güdülenmeyi sağlar ve bu üst düzey motivasyonuyla adeta kitapları bilgilieri emerdi. Haliyle böyle bir konsantrasyonla okuduğu kitapları çok iyi özümser kitapta geçen örnekleri ve olay dizileri çok iyi kavrar ve konu açıldıkça da benimle paylaşırdı. Okuduğu kitapların arkasında boş bırakın birkaç sayfayı müsfette gibi kullanır ve kitaptan geçen sözleri alıntı cümle şablonuyla oraya not alır ya da kitapla ilgili düşüncelerini yazardı. Genellikle en çok sevdiğim kitapları onun kitüpanesinde bulup, onun kitaplarından beslendiğim için nasıl not aldığı birçok kez okudum.
    Matematik hocamla karşılaşmadan önce kitap benim için oyun oynamak, muhabbet etmek vs... gibi faydası olmayan sadece boş zamanları doldurmak için kullanılan ve benim tarafımdan zaruri algılanmayan, hakettiği değeri görmeyen bir uğraştı.
    Şuan da kitapları tamamen özümseyen bir durumda değilim elbet. Kitap okurken anlamadığım kelimelere pek takılmıyorum ve kitap sarmazsa bile kendimi kitap okumaya şartladığım için sonuna kadar giidyorum. Haliyle bu psikolojiyle okunan kitap sadece okuma hızını ve cümle yapınızı etkiliyor. Bilgi olarak pek bir verim alamıyorsunuz.
    Elbette her kitap bilgi amaçlı okunmaz; ama her kitaptan alınacak kitap vardır. Örn. Ahmet Ümit'in polisiye romanları çok sığ olduğu için su gibi okunuluyor. Kafanızı yormadan, anlamaya çalışmadan, klasik betimlemelerini ve olay dizisi takip ederek sonuca gidiyorsunuz. Böyle kitapları bile okurken polislerin yetkilerini, savcı ya da mahkemelerin yürürlüğünü, değişik silah modelleri ve kullanışı vs... bilgileri farkında olmadan edinmiş oluyorsunuz. Elbete bu bilgileri edinmekte pek zorlanmıyorum.
    Ama Dostoyevski, Tolysoy, İrwin D. Yalom, Gothe gibi köklü yazarları okuduğumda kitaptan alınması gereken verimi alamadığımı düşünüyorum. Bu tür kitapları anlamak daha zor oluyor, okuma hızınız da buna paralel olarak azalıyor. Geri dönüşleri daha sık yapmak zorunda kalıyorsunuz. Aslında marifet böyle derinliği olan, düşüncelerinde altında düşünceler barındıran ve anladığınızı sansanız da kitabın sonunda tam anlamayamadığını anladığınız kitapları özümsemek... insanı asıl geliştiren ve kitabın amacı ulaştığı durumlar da bunlar değil mdiir sizce.
    Farkında olmadan konuyu çok dağıtmışım: Anlatmak istediğim; eskiden kitabı boş zamandır doldurmak içn yapılan faydasız bir etkinlik görürken, şuan bilgi kaynağı olarak görüyor ve farkında olmadan yazarların ilginç gelen fikirlerini benimsiyorum. Bununla beraber de okuduğum kitapların hakkını vermediğimi düşünüyorum.
    Yani bende hiçbir zaman okunan kitap hakettiği yeri bulamıyor.
     
  17. salvadore_xp
    Offline

    salvadore_xp Üye

    Katılım:
    25 Kasım 2007
    Mesajlar:
    1.113
    Beğenileri:
    531
    Ödül Puanları:
    123
    Meslek:
    Öğrenci
    Yer:
    İstanbul and Giresun
    "Çoğu insanın kitaplardan benzer lezzeti alamamalarını soyut düşünme güçlerindeki zaafiyete, kavramlarla haşır neşir olmamalarına bağlıyorum"
    Benim aklımdan geçenler de bunlardı aslında. "Kitap okuma alışkanlığı olmasan birisine kitap oku demek, piyano çalmasını bilmeyen birine pğiyano çal demekle eşderdir" derdi edebiyat hocam. Senin bahsettiğini açıklar nitelikte aslında.
    Body'nin tadı belli bir seviye gelip, değişimi farketmek ve insanın da farkedip övgü yağdırmasında artacak ve vazgeçilmez bir hal alacak sa Kitap için de aynı şeyler geçerlidir.
     
  18. SRTN
    Offline

    SRTN Üye

    Katılım:
    2 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    112
    Beğenileri:
    46
    Ödül Puanları:
    38
    kitabı genelde birşeyler öğrenmek için okurum yani salt aşk hikayesi olan kitapları okumaktan haz etmem. kitap okuduktan sonra insanda ufacık da olsa birşeyleri değiştirmeli gerek dünya görüşünde gerek tarihi bilgisinde vs.. Uzun zamandır kitap okumuyordum ama gecen gün internette Franco Columbu nun kitabını buldum pdf olarak ve üşenmeden hersayfasını çıktı aldım ve altını çize çize not ala ala okudum.Normalde boyle birşey yapmazdım ama konu ilgimi ceken birşey oldugu icin üşenmedim. Fakat okumak zorunda oldugum bir ders kitabı olsaydı 5 dk da bırakırdım. Zaten okumak zorunda oldugu kitapları , çok sevdiği bir konuymus gibi aynı ciddiyette ve şevkle okuyan insanlar gercekten takdiri hak ediyor
     
  19. rockybalboa7
    Offline

    rockybalboa7 Üye

    Katılım:
    28 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    2.262
    Beğenileri:
    4.482
    Ödül Puanları:
    0
    öğrenmek için kitap okuyorum bence her insan vakit buldukça kitap okumalı
     

Sayfayı Paylaş