...benim 80 yaşındaki 120 kilo dedem 6 ayda 80e yakın bir kiloya indi bu ilaç yediğinizin %10nu vücutta tutuyor geri kalanını atıyor...
...vücuttaki herşeyi atıyor sadece içilen ilaçları ve supplementleri atmıyor besinleri atıyor
120 kilo olan dedenizin doktor kontrolü altında bu tip ilaçları kullanması
zaten beklenen bir durumdur.
Beklenmeyen durum;
sağlıklı bireylerin veya bir miktar kilo artışı olan insanların bu tip ilaçları kullanarak kilo kontrolü yapmaya çalışmalarıdır!
Kilo vermek isteyenler bu ve benzeri ilaçları kullandıklarında elbette ki kilo vermeleri kaçınılmazdır ama
sonuçları açısından bu pek tavsiye edilmez. Ayrıca sindirim sistemlerini ciddi derecede şok'a uğratırlar.
Siz bu ilacı, "
kilosu yüksek olan kişiler" için önerdiğinizi belirttiniz ancak bu bile
yanlıştır lakin bu tip ilaçlar bazı bulgular sözkonusu ise reçete edilebilir.
Glucobay ve benzeri ilaçlar kesinlikle doktor tarafından reçete edilmeli ve yine bir hekim tarafından kontrollü bir şekilde kullanılmalıdır. Aslında kilosu 100'ün üzerinde olan
(Beden/kitle endeksi 30'un üzerinde...) kişilere Glucobay veya eşdeğer ilaçların yanında büyük bir ihtimalle
Metformin'de reçete edilmektedir. Yani
insülin'i stabil duruma getirecek
(baskılayacak) farklı kombinasyonlarla tedavi planlanır.
Çünkü kişi obez olarak kabul edilmektedir ve hayati riskleri bulunduğu için ilacın/ilaçların yan etkileri ikinci plana atılır. Dolayısıyla sağlıklı bireylerde kullanılması
sözkonusu bile değildir.
Neden değildir?
Çünkü ilaç etki mekanizmasını sindirim sisteminde gösterir ve hastanın bulgularında mutlaka glukoz toleransı saptanmış olması gerekmektedir.
Neden gerekmektedir?
Çünkü bozulmuş glukoz toleransı beraberinde
tip 2 diyabet'i de getirir. Sonuç elbette ki
obezitedir. Pankreas yeterli insülin üretemez, üretse bile vücut hücrelerinin insüline olan tepkisi bozulmuştur. Kan'da dolaşan insülin ve glukoz'u hücreler kullanamaz durumdadır. İşin daha da kötüsü erken müdehale edilemezse
pankreas'ın insülin üretme yeteneği de körelecektir. Sonuç, insülin takviyesi!
İşte Glucobay veya Metformin tipi ilaçlar az önce bahsettiğim tabloda ki gibi "
bozulmuş metabolizma" durumlarında etki gösterirler. Kana şeker salınımını bloke eden bu tip ilaçların asıl çalışma alanı
ince bağırsaktır. İnce bağırsak hayati bir alan olduğu için buraya etki eden ilaçlardan yüksek yan etki beklenmesi kaçınılmazdır.!
Glucobay'ın etken maddesi olan
Akarboz sentetik bir maddedir ve etki mekanizması karbonhidrat ve şeker üzerinedir. Tek hedefi karbonhidrat ve şeker'in kana salınımlarını yavaşlatmaktır.
Tamamıyla yok etmesi, yani bilinenin aksine "sindirilmeden atılmalarını sağlaması" sözkonusu bile değildir. Akarboz sadece ince bağrsaklar da bu maddelerin sindirimini geçiktirir, sindirimi geçiken bir madde çeşitli sindirim sistemi sorunlarına yol açar, bağırsakta bu şekilde ilerler ve bağırsaklarda ki tüm iyi/kötü huylu "
bakteri florası"nı olumsuz etkiler. Şiddetli gaz en sık hissedilen şikayettir. İlacın uzun süre kullanımında yan etkilerin bir miktar azaldığı gözlenebilir ancak uzun süre kullanımlarda karaciğer ve böbrekleri olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır.
Sonuç olarak;
Obez sınırına dayanmış veya obez olan bireylerde spor ve diyet olmadan Glucobay (Akarboz)
hiç bir işe yaramaz ve üstelik ciddi bağırsak rahatsızlıklarını da beraberinde getirir. Diğer bir değişle oturduğunuz yerden diyet ve spor (hareket) olmadan kilo kontrolüne etki etmesi sözkonusu bile değildir/
bilimsel de değildir.
Ayrıca mide veya bağırsak ülseri bulunan kişilerin Glucobay kullanmaması gerekir. Ülser'li kişi bunu mutlaka doktoruna bildirmelidir.
Kıscası;
Glucobay'ın (Akarboz) kullanılabilmesi için kişi de bozulmuş "glukoz toleransı" tespit edilmeli ve tip 2 diyabet'e doğru gidiyor olması gerekir. Kilosu beden kitle endeksine göre
30'un üzerinde olan bireylerde zaten "glukoz toleransı" bulunmaktadır ve bu tip ilaçları (diyet ve spor'la birlikte) kullanması kaçınılmazdır.
(Doktor reçete eder/kişi ben obez'im deyip kendi karar veremez!)
Sağlıklı ama biraz kilosu olan ya da beden kitle endeksi 25-30 arası olup şişman kategorisinde sayılan kişilerin ince bağırsağa etki eden ilaçları kullanmasına kesinlikle gerek yoktur.
Bu kararı kişi kendi başına veremez, kullanmak istiyor olsa bile bir doktora danışmadan kullanması ciddi hipoglisemi ataklarına zemin hazırlayabilir. Obez olmayan ama bir miktar kilosu olan kişiler ise bu tip ilaçları kullandığında beklenmedik bir an da birden
kendilerini yerde bulabilirler! Hipoglisemi!
Son bir not daha belirtmem gerekirse bu ilacı kullanan kişiler kendilerine verilen diyete uymadığı takdirde ilacın bağırsaklar üzerinde yapmış olduğu yan etkiler ciddi derecede artacaktır!
Ayrıca karbonhidrat alımına dikkat edilmediği sürece ilacın etki mekanizması sıfırlanacaktır.
"Nasıl olsa ben Glucobay alıyorum, istediğimi yiyebilirim" olayı yok!
Biraz da şu VG'ciler arasında da popüler olmuş meşhur
Metformin'den de bahsedelim ve olayı noktalayalım;
Metformin bilindiği gibi şeker hastalarının kullandığı bir ilaç ve yanlış hatırlamıyorsam ilk kullanımı 1980'li yılların başına rastlıyor. Aslında Metformin'le birlikte kullanılan bir ilaç daha vardı ama piyasadan kaldırıldığı için ismini veremiyorum, onunla çok sık kombine edilirdi. Metformin çoğu durum da şeker hastaları için
(diyet ve egzersizle birlikte) olumlu sonuçlar gösterebilen başarılı ancak bir takım ciddi yan etkileri de olabilen
sentetik bir ilaçtır.
Etki mekanizması ilginç olarak hipogsilemi'ye yol açmaz ve kasların glukoz alımını arttırabildiği gibi, kullanımına da teşvik eder. Akarboz gibi bağırsaklara etki ederek glukoz'un emilimini büyük ölçüde bloke eder ancak vücuttan atılımı Akarboz'un tersine böbrek yol ile olduğu için uzun süre kullanımı asla tavsiye edilmez ve böbrek fonksiyonları bozuk olanların başına çeşitli işler açabilir! Yaşlıların kullanmasını pek önermem! İshal ve bulantı da sıkça rastlanan yan etkileridir.
Kısacası bu tip ilaçlar düzgün işleyen bir metabolizma da zaten kullanılmaz...
VG'cilerin Metformin kullanmasını ise yorumsuz bırakıyorum!
Hiç bir ilacı kendi başınıza, doktor önermeden (reçete etmeden) asla kullanmayın. İlaçların bazı yan etkileri 2 saat içinde ortaya çıkabileceği gibi, 2 ay sonrada ortaya çıkabilir!
Sağlıcakla kalın...
