Çok değerli yazılar yazılmış, bende bir iki şey yazmak isterim: Bu kültürel yozlaşma uzun bir süredir devam ediyor, yani dünün bugünün meselesi değil. Küresel güçler, elbette vatanınına, milletine ve kültürüne bağlı bir nesil istemiyor. Bu sadece ülkemizde değil, tüm dünyada olan bir gerçek. AB ülkelerinden örnek vermek gerekirse, çökmüş bir nesil var. Hatırlarsanız, abuk subuk programlar AB ülkelerinde yayınlanıyor. Daha sonra da Türkiye'ye getiriliyor ve yayınlatılıyor. İşte biri bizi gözetliyor tarzı şeyler. Bundan 10 sene önce, sizler düşünebilir miydiniz? Türkiye'de anne ve kız televizyona çıkacak ve ekranlarda kızını afedersiniz ama pazarlayacak? Bazı kesimde telefonlarla mesajlar atarak bunlara puan kazandıracak? Ancak, ülkemizin halen sağlam olan kültürü bunlara acı bir caza kesmiştir. Bu tip programlarda boy gösterenler otel odalarında çektikleri uyuşturucu ile yaşama genç yaşta veda etmişlerdir. Kimisi, borç batağında mafya ile uğraşmaktadır. Kısacası, bu programlar acıyı, kederi, zavallılığı, çöküşü göstermektedir. Gençler umutsuzdur. Önemli bir etken, işsizliktir. 12 milyon işsizin olduğu bir ülkede, mutluluk, üretim olabilir mi? Çevremde 2 senedir işsiz gezen üniversite mezunları var. Aslında çok geniş bir konu. Gençliğin çökertilmesi ve kültürel emperyalizm aslında bir film gibi. Yani senaryosu yazılmış ve şuan oynatılıyor. Okulları ne yaptılar? Birleştirdiler. Bakıyorsunuz lise öğrencisi ile, ilkokul öğrencisi aynı yerde. Aynı kantinde, aynı bahçede, aynı serviste. Bu olacak iş mi? Herzaman için ufaklar, büyükleri örnek aldı ve sonuçta uyuşturucu kullanım yaşı 12-13 yaşlarına düştü. Çocuk pornosu aldı başını gidiyor. Reklamlarda, ayakkabı tanıtımı yapıyorlar. Hoca spor ayakkabı ile masaya çıkıyor. Bakıyorsunun ertesi gün herkez spor ayakkabı giymiş gelmiş okulu. Benim yaşım 26, Ben ortaokuldayken hatırlıyorum, spor ayakkabı ile gelenler olurdu okula almazlardı. Müdür, eliyle saçımızı kontrol eder, parmaklarının arasından fazla saç çıkarsa git saçını kestir derdi. Kravatsız, ceketsiz nerde... Ozamanlar kızardık, çok sıkı bir disiplin. Ancak allaha şükür, gittiğimiz her yerde "saygılı, efendi" yakıştırmasını alıyoruz. Sokağın ilersinde, hocamızı gördüğümüzde önümüzü ilikler ve selamlardır. Şimdi bakıyorsunuz öğretmenler bıçaklanıyor. Şimdi ne oldu? Birden herşey serbest bırakıldı. Öğretmene saygı kalmadı, zaten eski öğretmenlerde kalmadı. Öğretmenlik bir meslektir ancak, onun yanında bir yetenektir yani herkez öğretmen olamaz. Siz kalkıp, makine mühendisini öğretmen yaptınız bu adam ne anlar? Türk Gençliği'nin belli kesiminde çöküş var. Belli kesimde ise, tam tersi. Üniversite, bir şehri geliştirir kalkındırır ve o bölgede korkunç rantıda peşinde getirir. Gençlik, herşey serbest ben özgürüm mantığının biryere kadar olması gerektiğini bilmeli. Gecenin bir vakti, elinde bira şişeleri nara atarak sağa sola küfür eden; etrafa zarar veren oluyorsa bu özgürlük değil "serserilik" adilik olur. Televizyonların yayınları, eğitim-öğretim politikaları, ekonomi, Türkiye'nin sürekli iç işlerine müdahale... Siz daha, Türkçeyi tam kavrayamayan çocuklara ingilizce öğretmeye kalkarsanız, Türkiye'de böyle bitik, ezik bir gençlik yaratırsınız. Anaokuluna giden bir çocuğun, evden çıkarken "allahaısmarladık, güle güle, hoşcakalın" gibi anlamlı kelimeler yerine "bye bye" gibi anlamsız bir kelime ile evdekilere seslenmesi işte bu eğitimden kaynaklanmaktadır... Son birkaçaydır ise, çok daha vahim bir olay var. Emniyetin açıklamalarına göre, pkk ve belli bir kesim uyuşturucuyu neredeyse bedava satacak konuma gelmişlerdir. Amaç, Türk Gencinin bitirilmesidir. İşte küresel bir güç var, buna mafya da diyebiliriz. Bu kesim ülkelerin seçimlerini etkileyebilecek güçte, ekonomilerini ellerinde tutuyorlar. İstediklerinde, kriz yaratabiliyorlar. İşte bu güçler, özellikle ULUS kavramı ve ULUS devlet olan Türkiye'yi parçalamak için her koldan saldırıyorlar. Hedef Türk Genci olacakki, o ülke iflas etsin. Kültür ortadan kalkacakki, o milleti birbirine kentleyen varlıklar ortadan kalksın. İşte, ezan sesi kısılacak, davul çalınmayacak genelgeleri yayınlayan valiler kime hizmet ediyor ortadadır. Yonja ve diğer sitelerle ilgili olarak. Bazıları gerçekten arkadaşlık için oradalar ve masumlar. Ancak bazıları tam zibidi. Zaman zaman girip bakıyorum ve inanın sinirleniyorum. Edilen laflar, pozlar vs. Maliye oradaki, vatandaşların bir incelemesini yapsa aslında fena olmaz. Kimisi hakkaten palavra sıkarak mesajlar veriyor ama bazıları inanın korkuç parayla oynuyorlar...Tabi o paranın kaynağı mechul... Ben genede umudumu yitirmiyorum ve gençliğin Atatürk'ün görmek istediği gençlik haline geleceğine inanmak istiyorum...
yazına tamamen katılıyorum ama şu saç olayı abartılıyordu önceden bütün okulun önünde rencide edilen çocukları biliyorum jöle sürülmesine kızmak ayrı bi dava zaten punk cıların tuhaf saçları gibiyapılmadıktan sonra biraz jölenin veya uzun saçın bi zararı yoktur. Kafanın dışını deiştirmeye çalışılcağına içinin değiştirilmesine çalışılmalıdır.. saygılar..
YasaklarArzuyu Kamçılarmış diye bi söz var adamı sıkarsanız okulda bu kadar çocukta okul bitince bozar kendini [/b]
Ewet aşırı baskıda olumsuz etkilio asi yapıo insanı ama azıda kötü tam bi ortasını buldurmak lazım bazı öğretim üyeleri bunu yapabilio ama hepsi diil..
son derece haklısın arkadaşım... ben de liseyi Anadolunun orta halli bir şehrinde fen lisesinde okudum. okulumuzdaki öğretmenler de okulda bunlara dikkat ederlerdi. saçlar kısa olacak, ceket gömlek kravat düzgün olacak, jöle kullanılmayacak... gider bu o zamanlar bunu anlayamaz söylenirdik ama 2 sene önce tıp kazanıp ankaraya geldim bir de gördüm ki çok rezil ortamlar var. liseler eğitim kurumu olmaktan çıkmış, öğretmenler afedersiniz ta.ak geçilecek kişiler olarak görülmeye başlanmış saygı kalmamış, erkekler okula küpeyle gidiyorlar... 1-2 ortamda bulundum dönen tek muhabbet bir sınıfta hangi erkek hangi kızı nasıl becermiş, kim kime nerde vermiş, kim kime yazılmış bu mu bizim gençliğimiz? iğrenerek uzaklaşıyorum ve ben bunlar yerine eski okulumun baskıcı ama efendi, büyüklerini sayan, tarihine vatanına milletine saygı gösteren bireyler yetiştiren yönetimini 40 kere seçerim... Saygılar...
iğrenç mesajalr geliyo arkadaşlar banada bayanlardan ben sevmem oyle 2-3 günlük aşıkları çok düşük insanlar ben ama doğru insanda vardır.
iğrenç mesajalr geliyordu bana bayanlardan ben sevmem oyle 2-3 günlük aşıkları çok düşük insanlar ben ama doğru insanda vardır. Allah şaşırtmasın beni sizi ve diğerlerini