Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazırlanan bir çocuk varmış. Bir gün Tanrı'ya sormuş:
:arrow: "Tanrım beni yarın dünyaya göndereceğini söylediler. Fakat ben o kadar küçük ve güçsüzüm ki, orada nasıl yaşayacağım?
"Tüm meleklerin arasından senin için bir tanesini seçtim. O seni orada bekliyor olacak ve seni koruyacak. Meleğin sana her gün şarkılar söyleyecek ve gülümseyecek. Ve böylece sen onun sevgisini hissedecek ve mutlu olacaksın."
:arrow: "Peki insanlar bana bir şey söylediklerinde dillerini bilmeden, söylediklerini nasıl anlayacağım?"
"Meleğin sana dünyada duyabileceğin en tatlı ve en güzel sözcükleri söyleyecek... Sana konuşmayı sevgiyle öğretecek."
:arrow: "Peki, ben seninle konuşmak istersem ne yapacağım?"
"Meleğin ellerini açarak bana dua etmeyi de öğretecek."
:arrow: "Dünyada kötüler olduğunu duydum, beni onlardan kim koruyacak?"
"Meleğin seni kendi hayatı pahasına da olsa koruyacak."
:arrow: "Fakat seni bir daha göremeyeceğim için çok üzgünüm..."
"Meleğin sana sürekli benden söz edecek ve bana ulaşmanın yolunu öğretecek."
O sırada cenette bir sessizlik olur ve dünyanın sesleri cennete kadar ulaşır. Çocuk gitmek üzere olduğunu anlar ve son bir soru sorar:
:arrow: "Şimdi gitmek üzere isem benim meleğimin adı ne?"
"Meleğinin adının önemi yok yavrum. Sen onu
ANNE
diye çağıracaksın."
(Bu yazı bugün Ankaradan dönerken almış olduğum 12 Mayıs 2007 tarihli Posta Gazetesinin ANKARA adlı ekinden alınmıştır.)
Yukarıdaki yazıyı belki sizlerde daha önce okumuşunuzdur. Ben de okumuştum ve sizlerle paylaşmak istedim. Ben de bundan 1,5 yıl önce az daha meleğimi kaybediyordum. Meleğim kollarımın arasında beyin kanaması geçirdi. Size tarif edemeyeceğim berbat 1 sene geçridim. Meleğimin tekrar yürümesi, konuşması velhasıl eski haline gelip bana "kuzum" diyebilmesi için. Çok şükür Allah tekrar bana onu bağışladı. Canim anneme sonsuz ve kucak dolusu sevgilerimle..... Seni çok seviyorum.
Tüm Meleklerin Anneler Günü kutlu olsun...

(resim blogcu.com adlı siteden alınmıştır.)