Ben sürekli esmer pirinç tüketirim.Sadece migrosta bulabiliyorum Sezon marka onu tüketiyorum.Kan şekerimi ölçtürüyorum sabit bir çizgide açlık ve ya tokluk farketmiyor 60-65 arası çıkıyor iyidir heralde.
Ben karbonhidratların tamamen kesilmesinden yana değilim ama coyote nin dediği gibi komplex karbohidratla besleniyorum hayatımda kesinlikle rafineye yer yok.
sabah yulafım ve antreman öncesi esmer pirincim eksik olmaz.30kg gibi kilo vermiştim önceki dönemlerimde üye fotoğrafları sayfasında mevcuttur.
Diyet dönemindedede komplex karbo tüketmiştim çok güzel bir şekilde yağ yaktım.
Komplex karbonhidratın yağ yakımına kesinlikle kötü anlamda bir etkisi yok bu tecrübeyle sabittir.Ancak yağı çok kestiğim dönemlerde libido ve testesterondaki düşüşte tecrübeyle sabittir.Libido his olarak testesteron ise testlerde düşmüştü.
Daha sonra zeytin yağı,balık yağı ve tereyağı dengeli olarak diyetime koymuştum ve hormonlarımda aynı şekilde dengelenmişti.O gün bu gün yağın önemini daha çok anladım.
Komplex karbonhidrat,Yeterli protein ve YAĞ.Gelişim anabolik süreç için çok gerekli.
Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 23:58 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 22:10 ----------
Evet Yüzücu dostumuz Micheal phelps in diyeti ortadadır ancak senin savunduğun tezlere benzemiyor bu diyet.İnceledim ve ortaya çıkan sonuc yüklü miktarda karbonhidrat ve şeker.
Sabah kahvaltısında 3 adet çikolatalı krep,tost dilimleri,irmik,Sandviç
Öğle yemeğinede=Yarım kilo makarna,peynirli sandviç,beyaz ekmek
Akşam yemeğinde=Yarım kilo soslu makarna ve büyük pizzadan bahsediyor.
kaynak=
http://news.bbc.co.uk/2/hi/asia-pacific/7562840.stm
Bu diyet senin anlattığın ve doğruluğunu savunduğun beslenme tarzına aykırı.Örnek olarak göstermen doğru değil.Diyette öyle yağları ön plana çıkartacak bir durumda söz konusu değil.
1 Kg makarna,çikolatalı krep , beyaz ekmek, pizza , tost dilimleri.
Micheal phelps yaptığı son domuz diyeti yüksek oranda yağ içeriyordu tabi olimpiyat devresinde. Ayrıca duzenli spor yapan kişilerde ve protein alımı yüksek olduğu zaman (izolosin volin ve lösin) aşırı rafine urun tuketımı belki kan sekerını dusurmuyor fakat, bu vücutta hasarlar oluşmadığı anlamına gelmez. yani gelecekteki durum benim için önemli yıllar sonra enerjinizi korumak ve dunki gibi pozitif olmak geç yaşlanmak istiyorsak insulini mumkun mertebe çok yavaş çalıştırmız gerekiyor.
bir çok sporcu yanlış beslenme hataları yüzündende ölüyor kalp krizi geçiriyor yada spor hayatı son bulmak zorunda kalıyor. Bunun direk insulin ve kan şekeri ile karbondioksit ile ve kandaki potasyum seviyeleri ile ilgisi var. Ama herkezde aynı etkiler ortaya çıkmayabiliyor ancak fdaha farklı tkiler ortaya çıkıyor.
ayrıca 60-65 arası mükemmel
Lösin izolosin ve valin alımı arttırıldığında kesinlikle kan sekeri değerleri korunuyor. Yani bunun için karbohidrata gerek yok ve reaktif hipoglisemi engelleniyor.
Dunyanın en tehlikeli ve sinsi hastalığı reaktif hipoglisemidir. Aşırı spor yapımındada reaktif hipoglisemi gerçekleşiyor.
Zaten ağirlik idmanlarının 30-40 dakikada sınırlı tutulmasının sebeblerinden biride bu.
yani ben sadece arkadaşlarımızın kilo sorunu değil sağlık sorunları ile uğraşmamaları için bu işin doğrusunu anlatıyorum.
ayrıca ugur guven senı tasdikliyorum sonuna kadar. 60-65 arasında kan sekeri mükemmel herkez kesinlikle örnek almalı bunu.
benim tezim doyana kadar protein ve yağ çok düşük miktarlarda esmer pirinç ve tam tahıllı ekmekler (Yüzde98) oranında olmalı. taze sebze ve meyveler.
proteinleri ise doğal kaynaklardan sağlamalıyız ve özellikle whey protein için Kefir tüketimi yapılmalı. Bağarsak florasındaki değişiklikler insanların vücut yapılarını değiştiriyor.
UHT Kutu sütler ve pastörize sütlerden uzak durup KEFİR YOĞURT ve PEYNİR ÇEŞİTLERİni kullanmalıyız.
bunlar insanı zinde tutan ve canlılık veren besinler.
Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 01:19 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 00:56 ----------
Ayrıca eklemek istediğim şey uğur guven kan sekerinin düşük olması nedeniyle vücudunda sarkma diye tabir edilen durum oluşmamış durumda. Cunku dusuk kan sekeri yağ depolarını sonuna kadar açıyor.
Vücudunda sarkma olan kişiler ise, hatalı beslenme yaptıkları için vücutlarında yağlar kullanıma tamamen açılamıyor lokal yağlanmalar olduğu gibi duruyor ve çoğunlukla su kas ve glikojen kaybediyorlar.
Bu durumda kişiler tartı uzerinde kilo verdiğini zannediyor ama bunun gerçekle hiç alakası yok.
Aslında bariz bir biçimde vücut yağları olduğu gibi göbek bölgesinde duruyor ve insulin resistansıda düşmüyor.
Sonuçta kişiler insulin direncini yenemedikleri için kilo veremiyolar ve sarkmaları ise kilo verdim zannediyorlar.
Oysa insulini algılayan reseptörler tamamen açılmadan alınan karbohidratlar hücre içinde stoklanamaz.( kas içi glikojen)
bunun için karbohidrat metabolizması gelişmemiş kişilerde çok dikkatli tüketilmeli.
Ayrıca belde biriken yağlar Tip 2 diyabetin oluşumunu ve daha sonra ise tip1 diyabete dönüşün habercisi.
yani bir çoğumuz diyabetik bir yaşantı suruyoruz.
ayrıca karbohidratların bir çoğunluğu pis bir yakıt. Cunku beden dili ile konuşacak olursak bir çok karbohidrat kaynağı çarpıntı uyuklama halsizlik ve yemek sonrası rehavet ve aşırı yorgunluğa ( triptofan artışı) sağlıyor.
Oysa burdaki amaç canlanmak.
Yağları kullanıma açabilmemiz için öncelikle yağdan yüksek beslenmemiz şart cunku hücre içinde bizim mükemmel enerjik olmamız için gerekli Quenzim 10 bulunuyor. Karbohidratların her türlüsü arttikça yağ yakan mitokondrilerde bulunan Quenzim10 çalışması yavaşlıyor. Atp bağlama konusundada Quenzim 10 çok önemli bir yere sahip.
yani yağların Atp üretimine katılmaması dolasıyla vücudunu karbohidrat (privuat) alıştıran kişiler yağ depolama eğilimlerini arttiriyolar.
her türlü karbohidrat kaynağı privuata dönüşmeden atp oluşuma katılamıyor ancak yağlar insulin direnci yenildiği zaman direk atp oluşuma katılabiliyor ve 24 saat.
Adipoz doku butun organlara ve beyine dahil enerjisini kullandırabilecek bir doku.
Malesef bir çoğumuz yağları çok zararlı görüyoruz. Aslında adipoz dokuyu geliştiren karbohidratlar ve hareketsiz yaşantı.
Ağirlik çalişması olarak dusunmemeliyiz sadece.
Ayrıca vücutta olan dezenformasyonların sebebi yağmı sizce? vücudu dezenformasyona uğratan şey rafine früktoz ve rafine edilmiş karbohidrat.
Bisiklet sporculuğu yaptığım dönemde ultra maraton gerçekleştirmiştim, ve gerçekten bu dönemde bu tarz bilgilerden haberim yoktu.
15 saat bisiklet kullandım. Daha sonra resmen bir ölü gibi oldum. Hasta yattım kaç gün. 250 km durmadan bisiklet uzerinde.
ancak su an Paleo diyet denen bir kavram var eğer bunu bilseydım belkide hastalanmıcaktım.