pişen yemeğe konulması gereksiz olur kanısındayım zira bakteriler ısı ile yok olacaklardır.
yoğurda nasıl geldik ayrıca özür diledim fakat tuzun bakteri ilişkisinden yararlı bakterilere geçiş yaptık.
yoğurt isimlerini harika kodlamışsınız bayıldım, inanın
konuları ayrı ayrı konuşursak daha güzel olacağı kanısındayım.
tuzun önemini vurgulamak istedim kullanılacak yer var kullanılmayacak yer vardır. örneğin kaynamış bir yemeğe tuz koymak pek akıllıca olmaz savaş 74 salatalarda tuz kullandığını söylemiş bilerek yada bilmeyerek yaptığı çok doğru çünkü yeşillikler herhangi bir işlem görmeden salata haline gelmektedir. yeşilliklere tuz koyarsak (zaten yeşillikler tuz oranı düşüktür 0 yakındır hatta hayvanlar tuz ihtiyacını dışarıdan karşılamak zorundadır) bakterilerin %80 yok olur midemizde ayrıca yararlı bakteri ( hakiki sirke koyarsak) tamamiyle sağlıklı bir salata yemiş olursunuz özellikle restoranlarda kesinlikle tuz ve sirke kullanınız.
yoğurt yapımına gelirce tamamiyle bakterilerin laktozu sindirmesi ile gerçekleşen bir durumdur. ben kendimi bildim bileli süt içemem içersen acayip sancı çekerim nedeni ise laktoz intoleransı. salebi bi su ile yapıp içebiliyorum sadece araplar amerikalılar ve g.africada bağırsaklardaki enzimleri sütü sahat sindirdiği için rahatlıkla içebiliyorlar. fakat ben içemiyorum.
tekbir çözüm var sütteki laktozu yok etmek yada en aza indirgemek. bunuda en ucuz doğal fermente yöntemi ile yapabilirm.
bakterileri üremesi için en ideal sıcaklık insan sıcaklığı 39-41 derecedir. mikropların vucudumuzu seçtiğine şaşmamalı. ( bende mikrop olsam vucudu secerim)
saf doğal sütümüzü kendi sıcaklığınıza gelinceye kadar ısıyıyoruz ısıttıktan sonra kendi ürettiğiniz yada hazır aldığınız bakteriyi içerisine atıyorsunuz ve kendim satın aldığım hava geçirmeyen kabı kapatıyoruz ne kadar az hava alırsa orada bir bakteri dünyası kurulması muhtemeldir.
gelelim bekleme koşuluna tavsiyem 1 gün 24 saat beklemesidir. beklemezse ne olur derseniz benim gibi laktoz intoleransı varsa rahatsız olursunuz. o sebeble 24 sat beklemelisiniz.
sonuç;
inanamayacaksız yoğurdunuzun görmelisiniz. inanın 1 cm kaymak tabakası görüyorsunuz ve altındaki yoğur hiç ayak basılmamış kar tabakası gibi. ve inananın kabın tamamı 3 saate bitmiş oluyor yediğiniz markalı yoğurtların tadını bile hatırlamak istemiyorsunuz. aranızda kendi yoğurdunu yapan arkadaş var ise görüşlerini almak isterim. aynı fikirleri paylaşıyormuyuz yoksa sucjectif bir durummudur?
Son düzenleme: 6 Nisan 2011