Sosyal Fobi'liler dertleşelim, nasıl yakalandınız nasıl kurtuldunuz?

şahsen bende zamanında utangaç içine kapanık biriydim bu durumu sporla atlattım birde arnold idolümdü o insanlara tepeden bakan rahat konuşan girişimci biriydi benim düşüncelerimi etkiledi o zaman maddi durumda iyiye gidince bende insanlarla rahat konuşur oldum açıkcası biraz ukalaca olacak ama benden biraz küçük görerek yaptım bunu neticede kimse mükemmel değildi şimdi o noktayı geçtim insanlığa bakıyorum kafa dengi ise konuştuğum kişi onu kendimle denk tutarım küçük görmem ayrıca benden entelektüel anlamda birisi üstünse onun bilgilerinden yararlanırım

 

bu dediğiniz her ne kadar etik olmasada gerçekten çözüm yolu olabilir bende deniyorum şu aralar

ben eskiden senin dediğin gibiydim az çok
kalabalığa karışmak değilde kapalı ve kalabalık bi yere girince çok rahatsız olurdum
yaş ilerledikçe vücut istediğim gibi olunca az çok özgüvenim arttı tabi şuan çok daha rahatım
sen yenmeye çalış bunları
yapman gereken denemek mesela cekinirim yapamam diyorsun yap bi bak gör kendi kendine diyeceksinki bu muydu bu kadar çekindiğim şey
1.87 boyun var neyden çekiniyorsun onlar çekinsin senden ben 1.80 halimle önüme çıkan çoğu kişiden uzun oluyorum
hiçbişey yapmadan öylece durursan daha kötü olabilirsin

 

REzil ol. Git rezil oalcağını düşündüğün şeyleri yap Bak bakalım nasıl bir durumla karşılaşacksın

 

anlaşıldı, senin mesele kız meselesi değil.. arada kız konusu geçince ben o konuya yoğunlaştım ama, senin durumu şimdi anladım. merak etme bir tek sen bu durumda değilsin, atanamayan öğretmenler , işsiz üniversite mezunları vs, yüzbinlerce insan aynı durumda. sokağa çıkmıyorlar, arkadaşlarından uzaklaşıyorlar, kimseyle yakınlaşıp yeni arkadaşlıklar kurmuyorlar. insanların kendisine "aa şuna bak işsiz salak" gözüyle baktıklarını düşünüyorlar. bir çoğunun bu sorunu düzeltmek için psikiyatra gidip antidepresan bağımlısı olup çıktıklarını, durumun daha da kötüye gittiğini düşünüyorum.
zor bir durum... bu konuda tavsiye vermek kolay değil.

 

Şu yaşıma kadar edindiğim tecrübelerden, bu konuda yorum yapabileceğim tek bir olgu var, o da 'başarı'dır arkadaşlar. Bu rahatsızlıkta dışarıdan gelen etkiler %30 olsa, %70 insanın kendi beyni sorumludur. Etrafınıza dikkat edin, para kazanan, madalya kazanan, şan - şeref kazanan, hiç yoksa övgü alan takdir edilen, kısacası onaylanan insanlar rahat tavırlar sergilerler, kendilerini daha rahat ifade ederler. Bu insanların ortak özelliği, o rahatlığa geçen sınırda ki 'kabul' biletini kapmış olmalarıdır. Her insan ayrı bir dünya olduğuna göre, her bireyin dünyası, hayalleri ve hedefleri farklı olacaktır, kimisi donanımlı - bilgili bir entellektüel olmak isteyebilir, kimisi etrafında sayılan sevilen efendi bir ağır abi olmak isteyebilir, kimisi vücut, kimisi sadece para kazanarak evine ekmek götürmek isteyebilir, kimisi de bunların hepsini birden isteyebilir vs. Yani bu duruma göre, hedeflediğiniz her ne halt ise, neyi istiyorsanız onu elde edin, önce oturun düşünün, uzuun süreleri kapsayan program yapın, isteklerinizi gerçekleştirin ve gerçekten buna giden yolda sabırlı olun, sonra beyninizin oynadığı oyundan - kuruntulardan kurtulup, 'o' olduğunuz zaman, şu düşüncelerinizi, bu günlerinizi hatırlamayacaksınız bile, en azından başaranlar için bu böyle olmuştur, olmaya da devam edecektir. Bu arada karşı cins konusuna gelirsek, (sanmıyorum ama) eğer bunun için vücut geliştirme gibi bir uğraşı içerisindeyseniz, doğru yol olmadığını söyleyebilirim, @yaver bey' in anlattıklarına sonuna kadar katılıyorum, seven, sevecek olan kadınlar da elbet içgüdü sahibidir ama, onlardan biriyle mutlu, mesut bir hayat istiyorsanız öncelikle ' ya beni kabul et, ya da defet ' diyen dürüst ve karakter sahibi bir adam olmanız gerekiyor, göbekli veya kısa olmanızda önemli değil, Meter Mevsimler gibi olmanızda. Kesinlikle genelleme yapmak istemiyorum özellikle vurgulayayım ama, karakteri es geçip vücudunuza gelen kadınlar, aklı veya gönlünden ziyade hormonlarıyla hareket ediyor gibi bir izlenim bırakıyor.

 

çok güzel açıklama getirdin columbu...
fiziki ve parasal gelişim kadar düşünce dünyasının da genişlemesi gerek. altında mercedes ve pahalı bir takım elbisesiyle bir insan, her yerde itibar görür. pazuları şişirmiş, göğüsler önde,sıkı bir kalçaya sahip erkek de her yerde itibar görür. ama peşinden gelen kitle, bir avuç geri zekalı kızdan başkası değildir. bunlara sahip olamayan kimsenin ise isterse sahip olabileceği değerli bir hazinesi olabilir. o da kültür. bizim insanımızın karakter yapısını çok güzel açıklayan bir sözümüz var, insan kıyafetiyle karşılanır, konuşmasıyla uğurlanır, demişler. düşünce dünyası geniş, kendini ifade etmeyi bilen, beden dilini iyi bir şekilde kullanan bir insanın, sosyal ortamdan dışlanacağına ihtimal verebiliyor musunuz?
dünyaya yön vermiş devrimci liderlere bir bakın. napolyon... kısacık boyu çelimsiz yapısıyla orduları peşinden sürüklemiş.. mustafa kemal.. kısaydı, kaslı da değildi. Türk milletinin gönlüne taht kurdu... lenin.. kel, çirkin ötesi bir adam. ne yapmış biliyor musunuz? kendini 7 yıl bir odaya hapsediyor.kitap okuyor. sadece yemek ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için çıkıyor o odadan. 7 yıl sonra çıkıyor, ve milyonları peşinden sürükleyip devrim yapıyor. ömer muhtar... 64 yaşında bir ihtiyar... ama halkının gurur kaynağı...
hepsini geçtim. şu bizim meşhur adnan hocaya bakın tip desen yok, bir de kediciklerine bakın
demem o ki, kendinizi eve katapabilirsiniz, bu psikolojiden 1 günde kurtulmak kolay değil. ama o zamanı lehinize çevirmek sizin elinizde. kitap okuyun, vücut çalışın, ya da bir bağlama gitar alıp egzersiz yapın, fikir ve düşünce sitelerinde vakit geçirin...bunlar da olmuyorsa 300 dolara kıyıp bir rotwiller alın besleyin. emin olun parkta sizi direkt sosyal ortamın göbeğine bırakır.

 

Rottweiler hariç katılıyorum Sosyal fobiyi kenara atın, para, itibar, popülerlik, fiziksel güç her durumda kazanılabilir yeterli azminiz varsa. Ancak iyi, dolu, faydalı bir insan olmak için son derece bilgili, donanımlı, sürekli bir meraklılık halinde herşeyi öğrenmeyi amaçlayan bir adam olmak da şarttır. Bir ortamda Mercedes' iyle gelmiş, 3 binlik takım elbisesi üstünde olan adamla kıçında kot pantolonu, üzerinde sade bir t shirt' ü olan adam aynı şekilde karşılanmaz belki, ama uğurlanırken birine sonradan görme, diğerine adam yakıştırması pekala yapılır. Kasları doldurmadan önce beynimizi, beynimizi doldurmadan önce de yüreğimizi doldurmazsak bir anlamı yok.

 

çok doğru zaten zeki donanımlı insan çok zengin olmasa bile belli bir yaşam standartını yakalar şimdi kimileride yahu bende donanımlıyım neden saygı görmüyorum der özellikle gençler entelektüel olmayı sadece günde 5 tane oscarlı film seyretmek olduğunu sanıyorentelektüel adam herhangi bir sanatsal faaliyetle bizzat ilgilenen filmde izleyen ama diğer sanatlarada ilgi duyan spor yapan kitap okuyan sürekli bilgilerini güncelleyen kişidir sadece bir konu ile ilgilenen kişi entelektüel olmaz zeki insan ise fikir üreten kişidir örnek steve jobs gibi bence insan hem yaşam standartını yükseltmeli elinden geldiğince hemde entelektüel olmalı elinden geldiğince

 

Entelektüel olmak gibi derdim yok, nasıl olur bilmiyorum Konu köpeğe gelince 3 yıl önce kapının önün yavru köpek bulmuştum acıyıp gizlice eve aldım yıkadım temizledim doyurdum, şimdi 3 yaşında. O günden beri bakıyorum, mutluyuz birlikte.

 

Entellektüel kelimesini duyunca aklınıza hemen fularlı, kibar ve narin bir beyefendi gelmesin efendim. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayan, öğrenmeye açık, kültür düzeyi yüksek, pek çok konuda konuşabilecek kadar donanımlı, empati yapabilen, tartışma adabını bilen, ufku geniş ve her daim kendini geliştiren insana entellektüel denir. Ve bu insan, bıçkın bir ortama girdiğinde gerek ses tonu, gerek yürüyüşü ile saygı uyandıran biriyken, elit bir ortama girdiğinde, şık bir kadına, salon erkeği gibi davranmasını da becerebilen biri olup çıkabilir. Bunlara ek olarak, saygı - kibarlık - anlayış - kudret - güç gibi olgular aynı insanda olmayacak diye bir kural yok. Bunların konuyla alakasına gelirsek, eğer sosyal fobiden kurtulmak istiyorsanız, kendinizi geliştireceksiniz demektir. Her ortama uyum sağlayıp varlığını ortaya koyan adam da, en ağır patolojik durum bile olsa ne sosyal fobi kalır, ne de çekingenlik. Bu arada köpeğe sahip çıkmanız çok iyi bir davranış olmuş, çok kötü vaziyette bu hayvancıkların çoğu, keşke herkes düşkün bir canlıya destek olsa da adam gibi yaşamayı becerebilsek.

 

Demek istediğinizi anladım hocam haklısınız. Benim spora başlamamın bir diğer nedrni ise duruş bozukluğu. Çok ciddi durumda değil çok şükür ama sinir bozucu. Bu bozukluk çok ilerlerse ameliyat gerektiriyormuş, ameliyattan da korktum açıkçası. Bu yüzden pes etmeye niyetim yok.

 

Umarım ameliyat olmanıza gerek kalmaz, ki olsa da dünyanın sonu değil, pes etmeyin yeter.

 

aslında hepimizin kamyon yükü kadar sıkıntısı var. çoğumuz belli etmiyor. benim de var. saymaya konuşmaya başlasam, samimi söylüyorum halinize şükredersiniz ya da belki ben sizin sıkıntılarınızı dinlesem, halime şükrederim..
geçenlerde kanser hastası bir akrabamla muhabbet ediyorduk, normalde öyle birinin yanında kendi sıkıntımı konuşmak adama resmen hakaret olur ama, o an düşünemedim, sohbet esnasında ben de içimi döktüm. bu akrabam kanser hastası... evli, 3 çocuğu var. üst düzey bürokrat. vekillerle, bakanlarla, valilerle her gün çay içip yemek yiyen adam. maddi durumu da gayet iyi. ben konuşunca bana ne dedi biliyor musunuz?
" senin gibi sağlıklı olsaydım da, evim arabam işim hiçbişeyim olmasaydı, dünya kadar da borcum olsaydı, ama sağlığım yerinde olsaydı keşke."

 

İnsanın ulaşmaya çalıştığı şey sadece kafasındaki kriterlerdir, eğer senin kendini iyi hissetme kriterin herkesin seni mükemmel görmesi ise; bu çok zor gerçekleşeceğinden kendi kendine yarattığın bu yükün altında çabucak ezilirsin. Etrafına bir bak ya, ne tipler var dünyadan bi haberler, farkındalık sıfır, sorumluluk sıfır, karşındakinin düşüncesine saygı sıfır ve bu insanlar etraflarında bolca kız ve erkek arkadaşları var diye senden dahamı üstün oluyorlar yani?
Peki nasıl değiştireceksin bu durumu, ben uzman değilim ama şuradan yola çıkabilirim, nasıl ki antrenman programımızı değiştiriyoruz vücudumuz şaşırıyor ve farklı bir tepki veriyor, beyinde biraz bu şekilde çalışır eğer sen daha önce yapmadığın birşeyi yaparsan doğal olarak farklı bir sonuç yaratırsın ve beyinde şu ana kadar yaptığından fazlasını yapabileceğine inanır.
Unutma ki farklı eylemler farklı sonuçlar getirir, sürekli evde oturup sosyal olmak beklenemez, bir kere bile olsa yapmak istediğin şeyi yap, ne kadar zor gelirse gelsin ve emin ol sana getirisi çok büyük olacaktır.

 

%100 mukemmel olmak gibi bir çabam yok olamayacağının farkındayım. Sadece daha iyi hissetmek özgüven arttırmak bütün derdim. Dısarıda stres atmanın eğlemenin mutlulugu eve donene kadar. Yani kafayı degistir deyince olmuyor.

 

Herkes günün sonunda eve dönüyor zaten Benim demek istediğim yapmak istediğini yap, ne kadar korksanda ne kadar endişelensen de ben bunu yapamam desende üstüne gitmek zorundasın, yüzleşmek zorundasın.

 

Yapmaya çalışıyorum, değişmek için çabalıyorum. Elbet bunları aşıcam ne gerekiyorsa yapabilirim.

 

Valla eskiden bende öyleydim.Fazla kiloluydum oyun vb. bağımlısıydım sonra baktım kendi kendine nereye gidiyorum dedim.Bir beslenme alışkanlığım yoktu , insanlarla iletişim kuramıyordum , kızlarla zaten aram filan yoktu.

Valla şu an en azından kendini belli eden bir vücudum var.Ancak yine insanın kafasında bitiyor her şey yani sadece vücut yaptın öyle ağzını kapatıp beklersen yine bir şey olmaz Tabiki iyi bir vücut büyük oranda güven verir ama asla %100 olmaz..

Bende senin gibi düşünüyordum bu kız işlerinde filan '' her gün ölüceğine bir gün öl '' yani bu söz her şeyi anlatıyor eğer hayır derse eyvallah der devam edersin dünyanın sonu değil..

 

Yorum için sağolun, tekrar belirtiyorum "Sorun kız değil" öyle playboy olmak gibi niyetim yok Sosyalfobi tek karşı cins ile alakalı değil. İlla bi kız arkadaş istesem an itibariyle bulurum.

 

Sosyal fobi benim sensin onlar, yani buna yakalanmamak elde değil neden ben diyorum bazen ama bunun tek çaresi spor açılamadim belki insanlara karşı cesur olmasamda kendimi iyi hissediyorum, dışarı çıkamamak, utanmak, konuşamamak, konuşursan birini rezil edersem herkes beni eğlenceli sanar düşünceleri, genellikle sessizliği ve insanlara uzak bölgeleri sevmek, insan görmekten bunalmak, ortamda terlemek, karşı cinse karşı zaten söylemiyorum, sürekli yalnızlık ve deli deli müzikler dinlemek, gibi dertler.

--- Mesaj birleştirildi, 25 Ekim 2014 ---

Sosyal fobi benim sensin onlar, yani buna yakalanmamak elde değil neden ben diyorum bazen ama bunun tek çaresi spor açılamadim belki insanlara karşı cesur olmasamda kendimi iyi hissediyorum, dışarı çıkamamak, utanmak, konuşamamak, konuşursan birini rezil edersem herkes beni eğlenceli sanar düşünceleri, genellikle sessizliği ve insanlara uzak bölgeleri sevmek, insan görmekten bunalmak, ortamda terlemek, karşı cinse karşı zaten söylemiyorum, sürekli yalnızlık ve deli deli müzikler dinlemek, gibi dertler.


Ama bundan kurtuldum diyebilirim, yardımcı olmayı isterim ama çok uzun yazarsam kimse okumaz..