En önemli 3 soruya cevap kaslar ve gelişim süreci

Konusu 'Çeşitli Makaleler' forumundadır ve atakan_irresistable tarafından 15 Ocak 2009 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 22 üye.
  1. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    Değineceğim bu konu özellikle sayın sleepy ve daha önce özelden mesaj atan arkadaşlarıma cevap niteliğide taşımaktadır. Bu 3 soruya cevap bulacağız.

    1- antrenman esnasında kalar nasıl tepkimeye girer?
    2- Ağırbir antrenman geride bıraktınız. Proteini ne zaman almalıyız?
    3- Kasların onarım süreci ve uygun gelişim ortamı nasıl olmalıdır?


    1- spor salonunda yada evde antrenman için hazırlıklarınızı tamamladınız ve ağırlık kaldırmaya başladınız her kaldırmanızda kas hücrelerinizin kaldırdığınız ağırlığın destek merkezine momentine bağlı olarak bir yük binmektedir. Dambılı aldığınız sağ kolunuzla kaldırıp indiriyorsunuz dambıl ( ağırlık ) elinizde destek noktası bicepsleriniz. Bicepsinizle dambıl arasındaki mesafeyi ne kadar uzatırsanız moment o kadar artacak ve ağırlık gittikçe artacaktır. Destek noktasına basınç kaldırma işlemiyle maximum seviyeye ulaştıktan sonra hücreler kasılmaya bu kasılma esnasında damarlardan hücre şehirlerine kan plazması pompalanır. Bu kan plazmasında yüksek oranda glikoz aktarılır. kan plazmasında oksijen taşıyan hemoglobin hücrelerin her birine oksijen taşır ve hücreler oksijenle glikozu yakarak enerji üretirler. Bu esnada yavaş çekim ile vücudumuzu incelersek ağzımızdan aldığımız oksijen ciğerlerimize dolar ve alveollarımız tarafından kan plazmasına taşınır. Tabi burada asıl görev kalbe düşmektedir. Bütün kanımız bu ciğerde değildir. Ayaklarımızdaki kanımız nasıl oksijene kavuşacak iste kalp burada devreye giriyor vücuttan oksijensiz olmayan kanı alıp oksijen aktarır ve bu kanı çeşitli yerlere pompalar. Hemoglobin genellikle carbondioksit co2 (anixmandros iyi bilir. Mono,di kimyacı dostumuz sende cannabis gibi davranmazsın umarım) ve o2 oksijen taşımak için tasarlanmıştır olası bir zehirlenme durumunda ilk etki mekanizması burada başlar örneğin kömür vs. ile zehirlenmelerde co çıkar carbonmonoksit işte bu durumda hemoglobin co bıramaz ve oksijen alamaz. Bir nevi lego gibi sadece oksijen ve carbondioksit taşıyabilir diğer durumlarda bırakamaz ve kan oksijensiz kalır ve uzuvlarımızı hareket ettiremeyiz enerjisizlik yüzünden ve sonunda hücre ölümleri başlar ve ömür sonlanır.
    Hücrelerimiz bu enerji üretimi sırasıda tıpkı bir dizel motor gibi enerji üretirken bir kimyasal tepkime sürecine girerler ve ısı ortaya çıkar tıpkı hcı asit içerisine zn çinko atarsak h atomundan büyük olan zn h iyonunu paralize eder ve kimyasal tepkime aşamasında 32 derecelik bir ısı elde edilir. Bu durumda soğutma işlemleri için vücut sürekli hücrelerden su atar ve bunlar tezlerinden süzülür ve sodyum sayesinde öz ısısı yükseltilir. Ve deri üstünde atarak deriye hava alma suretiyle doğal buzdolabı oluşturulur. Kimyacı ve mühendis arkadaşlar buzdolabı çalışma prensibini bilirler ve inanın insan terlemesi ile aynıdır. Konumuza dönelim.aşırı yük binen hücre şehri olan etlerimiz kaslarımızda bir çekilme olur ve şehirde bazı yıkılmalar ölümler meydana gelir.ilk etapta ağrı hissedilmez sağlıklı kontrollü kaldırışlarda sizler zorlanmadığını düşünerek iyice ağır kaldırırsınız aslında hücredeki glikoz oksijenle uyumlu ve eşit olarak yakıldığından gelişim süreci başlamış olur. ama acımadığı için gelişmediğini düşünen zihniyet zorlar hücrelerini oksijensiz kalana dek zorlar. ve sonunda oksijen azaldığı için yada sigara ve cafein kullanan arkadaşlarda damarlarda küçülmeler olduğu için oksijen yeteri kadar gitmez. çünkü sigara şeker ve kollesterol damarlarda sarımsı bir doku oluşturur ve zamanla damarlar tıkanır ve tam olarak oksijen alamaz ileri vadede kalbe uzak olan uzuvlarda tıkanma olur ve hücre ölümleri gerçekleşerek cerrahi müdahale ile uzuvlun vücuttan atılması istenir. Cafein alımında ise vücut özellikle beyin damarları küçülür ve uyku kaçar uyumak istemiyorsanız cafein alınız. Ama spor için almayınız. Vücudumuzu tam olarak anlayamadığımız için yanlış tutumlar içerisinde olabiliriz. oksijensiz kalan hücreler glikozun çoğunu yeterli oksijen olmadığı için yakamaz ve bu glikoz hücrelerde asitdik bir ortam yaratır. ve duyduğumuz acı ve yanma hissi bu nedenledir. tamamiyle yeterli oksijen gitmediği için oksijenin yeteri kadar gitmemesinin başında özellikel antrenman ömceleri yüksek efor gerektiren cardio calışmasından sonra oluşmakta ve glikoz depoları boşalır ve halsizlik hat safhada olur ve antrenmanınız hüsranla biter. glikoz un birde taşınma prensipleri mevcuttur bunu kan plazmasındaki düfizyon oranını insülin hormonu belirler özellikle şeker hastaları spor yönünden oldukça başarısızdırlar ancak gerekli antrenman koşulları sayesinde bu engeli rahatlıkla aşabilirler. ancak programlı ve düzeysel oalrak yaptıklarında metabolizmaları yerli yerine oturacaktır. ama şeker hastalarının iyi bir yönü kandaki glikoz seviyeleri çok yüksek olur bu nedenle üşüme ve sıcağa karşı okadarda duyarlı değildir vucutlarında yağ bezeleri yada iyi huylu yağ tömörleride mevcuttur. ancak insülin seviyelerindeki azalmaya bağlı olarak halsizleşir depresif ruh hali gibi etkenler gözlemlenebilir. çünkü kandaki glikoz oranı hücrelere tam iletilemiyordur. neyse konumuz bu değil. devamı gelecek yoruldum sayın arkadaşlar.

    2. ve 3. soruları akşam yanıtlayacağım

    son cevaplar önemli!

    NOT: Alıntı değildir kendi emeğimdir. aksini idda eden kuruluş var ise dava hakkını kullanabilir.
    sleepy e teşekkürler word işe yaradı. thx
     
    Son düzenleme: 15 Ocak 2009
    umutn, mericbkl, orpheo ve diğer 18 kişi bunu beğendi.
  2. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    Nihayet bir boş vakit bulup bu sabah siz değerli arkadaşlara yazma fırsatı bulmuş bulunuyorum.yazılarım için özelden teşekkür eden arkadaşlara saygı ve sevgi dileklerimle. Sizler oldukça bu makaleyi bitirme gücünü kendimde bulacağım.

    Değerli bodyforum üyeleri, ilk sorumuzun cevabını az da olsa yazdım özet geçerek. Asıl önemli olan 2. ve 4. sorularımız.

    1- Ağırbir antrenman geride bıraktınız! Proteini ne zaman almalıyız?

    Yukarıda yazdığımız gibi ağır antrenman sonucu kaslarımızda hücresel olarak protein düzeninde bir yıkılma olur. Zincirlenmiş halde olan aminoasitler yeni kas hücreleri birbirinden koparak kan plazmasında serbest olarak dolaşırlar. Aynı olayın bir farklı versiyonu yaralanmalarda , yanıklarda ve darp olaylarında vuku bulmaktadır. Ancak bu gibi olaylarda hücre ölümleri olmaktadır. Çünkü fiziksel olarak temas olduğu için ölümler baş göstermektedir. Özellikle en savunmasız olan hücreler beyin ve göz hücreleridir. En küçük temasta biler on binlercesi yok olmaktadır. Kan plazması iyileştirici etkisini hava ile temas eden bölgeye uygular. Bu konuda kan plazmasında görevli trombosit hücreleri görevlidir.

    Bizim kas sistemimizdeki onarım süreci 3 aşamadan oluşmaktadır. Eğer yazılarımı dikkatlice okuyan arkadaşlar var ise bilirler. Kas ve bütün vücudumuz hücrelerden oluşmaktadır. Hücre bölümü nasıl oluyordu değerli arkadaşlar hatırladınız mı? Dna ve ribozomda ağ iplikçikleri için yani kısaca hücrenin bölünmesi için amino asitlere ihtiyacımız vardı. Yoksa amino asitler sırf kas düzeni için değil deri ,beyin, göz, karaciğer ( özellikle yıpratanlar için alkol sigara vs. ) gibi organların onarımı, yanıklar, kesikler için önem arz etmektedir. Amino asit olmadan hücre çoğalmaz.

    kan plazmasının 100ml de 7-9 gr arası protein bulunmaktadır. İnsan vücudunda ortalama
    5 litre kan bulunur. Net rakam isterseniz kilonuzu 8 ile çarpın 100’e bölünüz.

    Örneğin 66*8= 528/100 =5.28 litre kanım var benim. Tabi okul kampanyası için sürekli kan verdiğim için 5 litre olmuştur.

    Benim kanımda toplam olarak 300 gr protein bulunmaktadır. Kan plazmasının %50 si sudan oluşmaktadır. Eğer bu sıvı dengesinde bozunma olursa kan akış debisinde azalma meydana gelir ve hücresel faaliyetler ve dolaşım sistemi sekteye uğrar. Bu yüzden 1 litre su içmeliyiz. Günde. Fazla içmeyiniz. Nedenini daha önceki forumda zararları başlığı altında bulabilirsiz. Hem acıkırsınız hemde çok uyursunuz. Özellikle uyumak isteyenler ve kilo problemi çekenler hormonel dengesinde hafif sorun olduğunu düşünenler var ise asprin içebilirler. Buna alternatif olarak 500 ml kan bağışında bulunursanız daha iyi olur. Ben her 3 ayda bir kan bağışlarım.

    Gelelim vücudumuza arkadaşlar çoğu sporcu bana da sorar neden proteini hemen almıyorsun “baba sen yanlış yapıyorsun diyorlar” e tutup ta adama bu kadar ayrıntıyı anlatacak değilim anlatsam bile yine devam ediyor yapmaya. Çünkü vücumuz yağın bile stoğunu yapıyor arkadaşlar. Proteinin mi stoğunu yapmayacak? Ki akşam spor değil savaş anında, çalışma anında vs. sebeplerle kas yıkımına uğradınız hasta oldunuz vücudunuz lökosit üretecek sizin protein mi almanızı bekleyecek. Hayır.

    Benim vücudumda hücre başına 4,55 gr protein stoğum bulunuyor. Günlük olarak bana hücre başına bölünmesi için 1gr protein yeterli fakat çalışma hatalık gibi neden lerde extradan protein ihtiyacım olacaktır. Hiçbir şey yemesem bile 4 gün idare edecek protein vucudumda var. Ama günde 60-70 gr arası almamız stoğumuzu eritmememiz gerekmektedir.çünkü gün olur belki 40 gram alırız. Bu sebele beslenmemize dikkat etmeliyiz. Benim tavsiyem protein tozundan ziyade amino asit kullanmanız geçenlerde nişantaşında inceleme fırsatı buldu içinde neredeyse insan vücudunda ihtiyacı olan tüm amino asitler var.ortalamaya vurursak 3 hap başına 7 gr protein etmekte. İlla kullanacaksanız amino asit tabletlerini güvenle alabilirsiniz. Böbreklerinizi yormaz. Amino asitlerin çoğu ince bağırsakta emilir.

    Asıl konumuz aşırı kanda olan aminoasit miktarı. Öncelikle aşırı protein alımda karaciğer ve böbreklerin nekadar yorulduğunu forumda yazmış idim.doğal yollarla aşırı aminoasit de olabilir vücutta örneğin yetersiz su alımı gibi durumlarda birde protein alıyorsanız kanda bir dehidratasyon olacağında bu faktör oluşabilir. Ancak sağlıklı bir kişi ile başlarsak yani sorun aşırı protein alımı olarak bakarsak konuya.

    Antrenman sonrası protein almaktan çok kandaki glikoz seviyeniz düşmüş olacaktır. Bunun için hafif tatlı gıdalar incir kayısı gibi maddeler almanız iyi olur. Fakat aşırı bitkin iseniz ballı su yada süt içmeniz daha iyi olur. 10 dakikada kan karışır. Pekmezde olabilir. Protein aldığınızda vucudunuza geçiş süresi 50-60 dakikadır. Et vs yediyseniz bunun süresi 2,30 saattir. Et midenizde hcı asit ile sindirileceği için 1,5-2 saat arasında bir sindirim sürecinden geçmektedir. Tavsiye ettiğim protein zamanı antrenmandan 2 saat sonra 20 ila 30 gr arası. Aşırısı vucudunuza yağ olarak geri gelecektir. Çoğu sporcuya baktığım zaman vücudunda kas üzerinde mutlaka yağ vardır. Sorduğumda cevabı 3 ay sonra define olacağım. Arkadaşlar diyeti bile bilinçsiz yapıyor insanlar diyetin hertürlüsüne karşıyım. Ancak yağ yakımı antrenmanla yapılabilir koşu yüzme vs. çünkü vucut özellikle beyin sizden bazı maddeleri karşılamanızı ister ancak insan aç kalarak zayıflayacağını zanneder. Zamanla beyin gerekli maddeleri alamaz ise bu boşlukları su ile doldurur biz buna beyin sulanması diyoruz.

    Konumuz itibariyle 2 soruyuda sonlandırdık 3. soruya geçiyoruz.
     
    umutn, mericbkl, cudjex ve diğer 1 kişi bunu beğendiniz.
  3. bonatschi
    Offline

    bonatschi Özel Üye

    Katılım:
    10 Ocak 2006
    Mesajlar:
    3.857
    Beğenileri:
    4.944
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    Londra
    100 ml kan plazmasında 7-9 gram protein varsa 5 litre kanda nasıl 300 gram protein olabiliyor?
    Matematik olarak basit bir denklem hatası yok mu burada?



    İnsan vücudunda milyonlarca hücre olduğunu biliyorsak ve hücre başında 4,55 gr protein stoğu varsa vücuttaki toplam protein stoğu "milyonlarca hücre X *4,55 gram protein" olmayacak mı?
    Bu ise son derece saçma değil mi?



    Birçok rakamsal örnek vermişsiniz.
    İçlerinden bazılarını anlayamadığım ve matematiksel olarak mantıksızlıklar bulduğum için sorma gereği duydum üstte.


    Bu ve benzeri rakamları hangi tıp ve biyoloji kaynaklarından aldığınızı belirtmelisiniz.
    Forumda herkes tıp okumuyor.

    O nedenle ben şahsen sizin yazılarınıza saygı duymakla beraber içeriğine güvenmek ve yukarıda sorduğum sorularda olduğu gibi bazı noktaları sorgulamak adına bazı kaynaklara ihtiyaç duyuyorum.
    Ve bazı şeyleri araştırmak istiyorum.



    Siz bana bu verilerin ve dataların kaynağını vermediğiniz sürece yazdığınız yazılar bana çok bir şey ifade etmeyecektir.
    Elbette siz de bu rakamları ve tıbbi olayları bilerek tıp okuluna girmediniz.
    Mutlaka bir yerlerde okudunuz, öğrendiğiniz.

    O nedenle vermiş olduğunuz rakamların ve iddiaların kaynakçalarını "şahsen" merak ediyorum.


    Bunlar dışında iddialı bir takım önermelerde bulunmuşsunuz.
    Mesela idmandan hemen sonra değil de 2 saat sonra protein alımı yapmak ve belli miktarları aşmamak gerektiği gibi.

    Bu gibi önermeler çok radikal oldukları için kaynakça istemek en tabi hakkımız.



    Eğer bu gibi iddialarınızın arkasında durabileceğiniz kaynakçaları bizlerle en kısa sürede paylaşmadığınız sürece, yazılarınızın dayanaksızlığını göstererek yeni veya tecrübesiz üyeleri yanlış yönlendirmemesi açısından kaldırmak veya silmek durumunda kalırız.



    Bu konular sporcuların beslenme düzenlerinde ve sağlıklarında çok ciddi değişiklikler yapmalarına yol açabilecek düzeyde iddialar içerdiği için bu konuların incelemeye ve araştırılmaya değer buluyorum.

    O nedenle tek bir kişinin görüşlerine körü körüne bağlanmak yerine bilimsel dataları ve araştırmaları yerinde incelemek ve araştırmak isterim.

    Bu isteğimi de kişisel eleştiri olarak değil, bilimin zaten ayrlmaz bir parçası olan "SORGULAYICI ZİHNİYET" çerçevesinde görmeniz gerektiğini düşünüyor, eğer hala sizden istenen "kaynakçaları" kendinize yönelik eleştiriler olarak görüyorsanız şiddetle "bilimsel bir bakış açısı" kazanmanızıve bu yönden kendinizi geliştirmenizi tavsiye ediyorum.


    Her şeyden de öte iyi niyetle yazmış olduğunu yazılar için gösterdiğiniz emek adına da teşekkür ederim.
     
    Son düzenleme: 17 Ocak 2009
    d3sc3nt, CooLBLooD, cudjex ve diğer 13 kişi bunu beğendi.
  4. burakula01
    Offline

    burakula01 Üye

    Katılım:
    1 Şubat 2007
    Mesajlar:
    783
    Beğenileri:
    190
    Ödül Puanları:
    0
    Yer:
    İsT
    3 sorunun da cevabı 2 cümleyi geçmez ,
    bu kadar hesap kitab-metamatik işlemine ne gerek vardı.
     
    Reddie bunu beğendi.
  5. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    örnek vermek gerekirse sayın bonatshi 100 1 lire 10 birim 70*5 350 daha önceki yazılarımda hatırlarsanız yaklaşık rakan ları ön görebiliyoruz labaratuvar ortamındakler 100ml için yapılmakta idi

    hücre başı 1gram protein kg başınadır bunu sizde biliyorsunuz

    ama yazıyı daha indirgenmiş ve bilgilerin kaynaklarını göstererek objectif bilgi olduğunu kanıtlayacağım ve daha net ve güzel yazacağım teşekkürederim

    ayrıca belirtmek istediğim konu bu benim esas öğrenim konum değil yıllar önce b.b. amatör dahi denilemeyecek şekilde başladım. spor salonlarında rediiniz gibi bazı kalıplar radikalleşmiş durumda. e bilgi ile sınandıktan sonra bazı şeylerin yanlış olduğu yıllar önce zihnimde yer etti bilgilerimi bu forumda paylaştım . ama kaynakçalarını kütüphanemde herbilgi adı kaynağı yazarını yazıp forward edeceğim * lı olarak
     
    Son düzenleme: 17 Ocak 2009
    fatihiskender bunu beğendi.
  6. bonatschi
    Offline

    bonatschi Özel Üye

    Katılım:
    10 Ocak 2006
    Mesajlar:
    3.857
    Beğenileri:
    4.944
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    Londra
    Bunu en kısa zamanda yaparsanız memnun oluruz.
    Çünkü forum kuralıdır ve bilimsel etiktir.

    Bundan sonraki yazılarınızda da böyle bir kaynakça paylaşımı yapmanızı rica ederim.
     
    diez, aneximandros ve saydam bunu beğendi.
  7. D.Wolf
    Offline

    D.Wolf Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2008
    Mesajlar:
    1.305
    Beğenileri:
    2.200
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    istanbul
    antrenmandan 2 saat sonra mı diyorsun?..antrenman sonrası vücut 3 kaynak ister; hayvansal protein, basit şeker,kompleks karbonhidrat..

    antrenman sonrası vücut glikoz ister, ama bunu tamamen insülini seviyesini dengelemek için ister..kas glikojenlkerini de doldurmak için kompleks karbonhidrat ister.alacagınız karbonhidratların büyük kısmı kaslarda depo edilip, geri kalanı da kan ve karacigderde depo edilir..bu yüzden antrenman sonrası kaslardaki yakıtı harcıyorsanız, onu geriye vermelisiniz..2 saat kompleks karboyu gec verirseniz ne olur biliyor musunuz?..kas yenilenmesi daha gec olur ve bu da sonraki gün yapacagınız antrenmanda gücünüzün beklenenden daha düşük olması demektir, dolayısıyla daha az güç ve daha az hacim almak demektir...ayrıca, saglıksız bir yöntem oldugunu da yine söylemeden gecemeyecegim..

    nitekim, antrenman esnasında vücut fazlasıyla oksijen kullanır, dolayısıyla vücut daha fazla besin ister..antrenman sonrası bu yüzden hemen besin almak isteriz.günlük, çalışan protein metabolizma hızımızın antrenman sonrası daha yüksek hızla çalıştıgını da unutmamak gerekir.



    kas kütlesi fazla olan insanların yag yakımı cok hızlı olur ve yag yakımını istedikleri gibi gerçekleştiribilirler ve yılın belli dönemlerinde nasıl kaliteli bir şekilde kilo alıp bulk dönemine giriyorlarsa, aynı şekilde yılın yaz aylarına metabolizmayı hızlı tutarak vücudun yine gelecek dönem gecriecegi bulk döneminde daha yagsız bir bulk dönemi geçirerek, yıllar gectikçe daha düşük yag oranıyla mükemmel bir definasyon görünümünü saglamak isterler..amaç budur zaten. 3 ayda, bir vg cin verecegi kilo ona zarar olarak dönmez, bu tamamen vücudun yag oranı ve kas kütlesiyle alakalı bir durum..bunu yanlış diye kestirip atmak dogru değil..


    20-30 gr aralıgı da yanlış..bunlar tamamen kas kütlesiyle alakalı..ortalama bir insan için bile ancak yeterli olacak bir sayı aralıgı..üstelik gec ve yetersiz alınan bir protein miktarı.
     
    Son düzenleme: 17 Ocak 2009
  8. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    "antrenman sonrası vücut glikoz ister, ama bunu tamamen insülini seviyesini dengelemek için ister" demişsiniz asıl insülin glikoz seviyesini dengeler.

    kas glikojenlkerini de doldurmak için kompleks karbonhidrat ister. demişsiniz.

    kas glikojen istemez hücresel faaliyette oksijen ile glikoz yakılarak erji meydana gelir herhangi bir stok bulunmaz kaslarda. glikoz stoğu kan plazmasındadır. glikoz bitti an karaciğer yağ moleküllerini kana karıştırır. enerji oluşturur.

    komplex carbo yu 2 saat sonra değil derhal alınmalı kana en hızlı karışlan gıdayı önerdim ballı pekmezli su yada süt. ne yerseniz yiyiniz. vücut onu glikoza çevirir.

    proteini 2 saat sonra tüketmelisiniz.

    kaynakçaları yazdığım an konuşalım konuyu.
     
  9. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    kısaca yönetim ve arkadaşlara bir duyuru yapmak isterim.

    ben 1-4 gün arası kaynakça bulacağım. ama kütüphanemebakarn şöyle bi durdum.

    efendim doktorunuz yada öğretmeniniz birşey söylediği zaman kaynak belirtmez ben bunları yazarken hiç birkaynakçaya bakmadım ha neolmuştur. konu itibnariyle 3 sene önce istediğim birkonudaki bilimsel metini okumuşumdur. aklımda kalanları yazdım. ve kendi bilgilerimle harmadım. örnek bakıyorum hangisine ne adı altında kaynakça bulayım.

    mesela insan vücudundaki kan litresinemi

    glikoz dengesinemi neye siz lütfen yaznız şunu şunu yaz diaye ben yazayım pls
     
  10. D.Wolf
    Offline

    D.Wolf Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2008
    Mesajlar:
    1.305
    Beğenileri:
    2.200
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    istanbul
    yazımın en başında 3 kaynak diye yazdım..kompleks ve basit karbonhidratlar aynı şeyler değillerdir. bal, pekmez basit karbonhidrattır..vücudun recovery yapması o kadar kolay değildir ve bir sürü maddeye ihtiyac duyar..kaliteli amino asitleri, c vitamini, magnezyum, karbonhidratlar vs..

    son olarakta antrenmandan 2 saat sonra protein alınmalı cümlesini nasıl yazabiliyorsunuz hayret dogrusu!..bodybuilding literatüründe böyle birşey yok, niye şansınızı zorluyorsunuz durmadan!..

    böyle bir kaynagı görmeyi inanın cok istiyorum.
     
    Son düzenleme: 17 Ocak 2009
  11. saydam
    Offline

    saydam Özel Üye

    Katılım:
    4 Eylül 2004
    Mesajlar:
    7.092
    Beğenileri:
    1.922
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    serbest
    Yer:
    Academic Sport Center
    atakan doktor veya ogretmen olmadigina gore kaynaklarini belirt!

    Daha onceden de uyarin var biliyorsun,bizi zorlama!
     
  12. aneximandros
    Offline

    aneximandros Özel Üye

    Katılım:
    14 Aralık 2007
    Mesajlar:
    1.830
    Beğenileri:
    2.154
    Ödül Puanları:
    123
    Meslek:
    Teorik Kimya
    Yer:
    USA
    Ben doktor bile olsa kaynakca gostermesi taraftari olurdum. Gecen gun katildigim seminerde MD-PHD'li bayan profesor antremandan sonraki 15 dakika icinde basit seker ve protein almamiz gerektigini soyledi eger recovery suresini kisaltmak istiyorsak. Burada bir celiski var ve ben bu durumda aksini ispat eden makaleler gormedigim surece beslenme konusunda ihtisas yapmis bir profesorun sozlerini daha inandirici bulurum. Bonatschi'nin dedigi gibi her bilgiyi sorgulamak lazim, bu sebeple profesore de mail atacagim, belki o da kaynakcasini bizimle paylasir.
     
    glorious1907, darknesssword, Rpac ve diğer 4 kişi bunu beğendi.
  13. D.Wolf
    Offline

    D.Wolf Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2008
    Mesajlar:
    1.305
    Beğenileri:
    2.200
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    istanbul

    ilk cümlede bir yazım hatası olmuş, pardon

    ikincisine gelince; kaslarında glikojen olmazsa sen onu glikoza çeviremezsin zaten..sen istesende istemesende glikojene dönüşür..senin mantıgına göre basit karbo alarak sadece anlık bir güç saglarız..kompleks karboları aldıgında hemen kullanmadıgına göre depo edilir..glikojen istemezde nasıl cümle oluyor, bunu hiç anlamadım..diğer sorularımın zaten cevabını alamayacagımı biliyorum..ama merak ediyorum hala nasıl kaynaklar sunacagını..senden tek ricam "antrenmandan 2 saat sonra protein alımı" ile ilgili birkaç bilimsel yazı bulmandır..

    kulaga en cok ne komik geliyor, biliyor musunuz?..en büyük testin vücut oldugu halde, birkaç ve bilimsellikten uzak, insan fizyolojisine aykırı bu düşünceleri önemsemek..bu spor asırlardır var ve biri cıkıp durduk yere 2 saat sonra pro alınmalı diyor!..insan saglıgı denen kavramı bir kez daha gözden gecirmeni tavsiye ediyorum.
     
    Son düzenleme: 17 Ocak 2009
  14. yiğitcanharmancı
    Offline

    yiğitcanharmancı Yeni Üye

    Katılım:
    2 Ocak 2009
    Mesajlar:
    366
    Beğenileri:
    235
    Ödül Puanları:
    0
    Alınan şey zaten glikoz. Vücut bunu hiçbir çevirme işlemine sokmaz.
    Basit şeker olduğu için kullanılmadığı zaman ileride başka bir basit şekerle birleşerek karbonhidrat ve ondan sonra da yağa dönüşür.
    Sütün sindirimi çok uzundur. Kana 8 saatte karışır. İçindeki balı- pekmezi kastettiniz sanırım.
     
  15. ebrehe1978
    Offline

    ebrehe1978 Üye

    Katılım:
    9 Ocak 2009
    Mesajlar:
    9
    Beğenileri:
    2
    Ödül Puanları:
    0
    Ben bu cümleden sonra koptum...:confused:
     
  16. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    aşırı alınan suyu idrar tahlili ile saptanabilir. bunu idrar renginden de sapyatabiliriz. aşırı sıvı alımı kalsiyum kaybına neden olur.

    sadece su diyorum. sıvı demiyorum yediğimiz yemekten ve sebze ve meyveye kadar. 1,50 litre su alıyoruz.

    üstüne birde 3 litre sumu içelim.

    ""Ben bu cümleden sonra koptum...:confused: ""
     
  17. guardbody
    Offline

    guardbody Özel Üye

    Katılım:
    24 Ağustos 2004
    Mesajlar:
    3.418
    Beğenileri:
    1.600
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    KALİTE TEKNİSYENİ
    Yer:
    MAGNESIA
    bende bu idrar rengine taktım aslında.sürekli okuyor ve yazıyoruz çok su veya yeterli su içersen idrar rengi açık olur diye.ben nekadar su tüketirsem renk sarıdan şaşmıyor.ama nezaman kola tüketsem içtiğim müddetçe renk saydamlaşıyor.ters bir durummu bu?
     
  18. kara maca
    Offline

    kara maca Üye

    Katılım:
    5 Temmuz 2008
    Mesajlar:
    88
    Beğenileri:
    31
    Ödül Puanları:
    0
    ancak gun icinde alınan kafein gibi maddelerin atılımı sırasında vucut su kullanır. ve yaptıgımız sporda vucudun max terledigini unutmayalım. ayrıca protein bazlı beslendigimiz icin yine vucut sıvıya ihtiyac duyacaktır. bunları goz onunde bulundurmamız gerektigine inanıyorum. daha once diger baslıklarda da karsılastıgım ve cok begendıgım bir soylem var o da vucudu dinlemek diye. bu gibi durumlarda vucudu dinlemek en iyisi.

    guardbody, bir fikir olsun diye soyluyorum, bence kola tuketiginizde kafein alıyor vucut ve bunu atmak icin su kullanmak zorunda kalıyor ve bu yuzden idrar daha acık renk oluyor.bir de kahve icip deneyin derim ben. yani bir fikir yurutme o kadar.
     
  19. supersport
    Offline

    supersport Üye

    Katılım:
    30 Kasım 2007
    Mesajlar:
    446
    Beğenileri:
    236
    Ödül Puanları:
    53
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Tıp
    atakan demiş ki 'kas glikojen istemez hücresel faaliyette oksijen ile glikoz yakılarak erji meydana gelir herhangi bir stok bulunmaz kaslarda. glikoz stoğu kan plazmasındadır. glikoz bitti an karaciğer yağ moleküllerini kana karıştırır. enerji oluşturur.'
    yanlış. kaslar vücudun ikinci büyük glikojen deposudur. akiviteyle beraber önce kendi glikojenini glukoza çevirir. sonra bitince karaciğere yönelir.
     
  20. atakan_irresistable
    Offline

    atakan_irresistable Üye

    Katılım:
    14 Mart 2008
    Mesajlar:
    1.203
    Beğenileri:
    710
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay
    Yer:
    istanbul
    SAYIN YÖNETİME BUNU BÜYÜK YAZMAK ZORUNDAYIM ARTIK HER YAZIMDA TIB KİYABI KAYNAKLARI KULLANMAK ZORUNDAYIM yalan beyanda bulunduğumu idda etmiş. SÜPER SPORTA BURDAN KINIYORUM SÜPERSPORT İNSAN VUCUDU YANİ BENİ ÖRNEK ALALIM 66 KG BİR İNSAN MAXİMUN 600 GR GLİKOLEN STOKLAR BUNU UNUTMA SANA BUNUN KAYNAĞINIDA YAZARIM... VE BENİM YAZDIĞIM KALAR GLİKOJEN İSTEMEZ GLİKOJEN YAKARLAR. GLİKOJEN KARACİGERDE DEPO EDİLİR.GLİKOZ BİTTİĞİ AN ENZİM NEREDEN SALGILANIRDA GLİKOJEN PARÇALANIR.

    GEREKLİ YERLERDE YARALANMALARDA BU ÖNCELİK TAŞIR. BU SEBEBLE KARACİĞERDE OLAN HERHANGİ BİR YARALANMALARDA ENZİMLERİN YETERSİZ ÇALIŞMASI SONUCU ÖLÜMLER SONUÇLANMAKTA. HERHANGİBİR TAHRİBATTA KARACİĞER ZEDELENMELERİNDE YAŞAM SÜRESİ 5 DAKİKADIR. EĞER TAMPON YAPILIRSA 20 DAKİKA.

    BİZ NEYİ TARTIŞIYORUZ.
    herkes çok biliyor
     
    Son düzenleme: 20 Ocak 2009

Sayfayı Paylaş