Danimarka ödemedi, Türkiye gönderiyor.

[Despo]

Danimarka.Dünyanın en zengin altıncı ülkesi. Türkiye'de bir hastanede hastane masraflarını ödeyecek gücü olmadığı için mahsur kalan vatandaşını ülkeye getirilmesi masraflarını üstlenmedi. Türk hükümeti şimdi talihsiz anne ve komadaki oğlunu Danimarka'ya gönderiyor.
Başbakan Recep tayyip Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda Antalya Valiliği devreye girdi ve eksik kalan masrafların karşılanarak Heidi Hermansen ve oğlu Mathias'ın yarın (Cuma) özel bir ambulans uçakla Danimarka'ya gönderilmesini sağladı.

Bundan yaklaşık bir ay kadar önce Fethiye - Korkuteli karayolunda meydana gelenv e 4 kişinin öldüğü trafik kazasında yaralanan Heidi Hermansen ve oğlu Mathias yaralı olarak kurtulmuşlar, Antalya'da özel Anadolu Hastanesinde tedavi altına alınmışlardı.
Antalya'da tatilde iken olaydan haberdar olan başbakan Recep Tayyip Erdoğan devreye girdi ve Antalya Valiliği kanalıyla talihsiz annenin ve oğlunun masraflarının karşılanarak Danimarka'ya gönderilmelerini sağladı.

Heidi Hermansen , Türkiye'de 4 aydan fazla kaldığı için resmi sağlık sigortasının dışında kalmış, özel tatil sigortası da yaptırmadığı için Hastane ve ulaşım masraflarını kendisi karşılamak zorunda kalmıştı. 100 bin Euro'nun üzerindeki masrafları ödeyecek gücü olmayan talihsiz anne Hastanede mahsur kalmış kendisine uzanacak yardım elini beklemeye başlamıştı.
Danimarka'da Heidi Hermansen'e yardım için kampanya başlatılmış bir çok kişi açılan bir web sitesi aracılığıyla yardımda bulunmuştu.

Heidi Mathiasen kazayı birkaç kırıkla atlatırken oğlu Mathias ise kaza sonucu komaya girmişti. Halen komada olan oğul Mathias'ın da bedeninde enfeksiyon ve kafasında su toplanması tespit edildiği için ameliyat edilememişti. Mathias'ın Danimarka'ya geldikten sonra ameliyata alınacağı belkirtildi.

 

[diez]

avrupalının medeniyet çizgisini anlamakta zorluk çekmiyorum..pratiğe dönüştürdükleri eksiksiz hazırlanmış kanunları var bizde olmayan..Fakat halkı teskin eden ve kurallara uymaya sevkedenin sadece bu olduğunu düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum..zira en ufak toplumsal ayaklanmada dükkanları yağmalamaları bana o bilinç altlarındaki bastırılmış barbarlığı hatırlatıyor ülkemizde görmediğimiz..

bu olayda bana bunu hatırlattı yine..düzenli bir toplum ama dişlinin çarkları arasında ezilmemek için ayakta durmanız gerekiyor..
Avrupada olanlar daha iyi analiz edeceklerdir..

 

[SCHWARZXXL]

her şeyi belli bir düzene oturtmuş aşırı disiplinli toplumlar daha acımasız olur. Biz disiplinli değil lakin bariz bir şekilde daha duygusalız. Bunun barbarlıktan çok modernlikle birlikte gelen bireyselleşme ve yalnızlaşmanın eseri olduğunu düşünüyorum. Kanunlar çerçevesinde korunuyorsa bir kişi Avrupada kesin korunuyordur. Yok kanun o noktaya değinmemişse o kişinin durumu kimsenin umurunda olmaz.
Türkiye'de ise kanunların uygulanacağı muallaktadır. Ama kanunların hiç ilgilenmediği bir durum için beklemediğiniz bir yerden beklenmedik bir yardım alabilirsiniz.
Yani Avrupa'da başınıza gelecekleri bilerek yaşıyorsunuz.

 

[Despo]

Yani Avrupa'da başınıza gelecekleri bilerek yaşıyorsunuz.

Aynen öyle.
Burada yaklasik senelik 60 YTL öderseniz. Yurtidisinda olasi bir zor durumda (bu haberdeki gibi) sizi özel ucakla bile getiriyorlar.
Esyaniz calinirsa onu ödüyorlar vs.
Bu olayda bu zor durumda kalan kisi bu sigortayi secmemis ve bu duruma dusmustur.
Danimarkanin yardim etmemesinin nedenide, zaten disciplin nedeniyle, yardim etse bu sigortanin anlami kalmaz.
Haberde önemli olan asil konu, Türkiyenin yardim etmesidir.
Burada haberlerde genis yer verdiler.
Sonuc olarak Türkiye bu olaydan + puan almis oldu. Turistler icin olsun, halkin begenisini topladi, bunlarin hepsi tabiki güzel bir reklam oldu.

 

[diez]

danimarka işi yapılması gerektiği gibi yapmış vede ne torpil geçmiş nede ezmiş ozaman..buarada evet reklam için faydası olmuştur..ama gönül isterdiki her vatandaş için araya başbakan girmek zorunda kalmasa..yada hastanedeki bir odacıyı bile kolaylıkla aşabilsek..aah ahh.. (populist oldu ama hiç aklımdan çıkmayan ve beni hep geren bir sorundur vatandaşlarımızın hastanelerde çektikleri)

 

[CENTAUR]

Türkiyede hastanelerde muayene olabilmek içün komando eğitimi almak iktiza etmektedir. Sabahın 4 ünde hatta çoğu zaman olay abartılıp sabahlanıır veya 2-3 arası gelinir. Hastane kapısında kuyruğa girip, kapı açılınca polikliniklerin önünde karneleri üstüste konulur sonra gelenler üste bırakır, sonra doktor gelmeden önce gönüllü biri karneler ters çevirir ve isimleri okuyup hastaları sıraya dizer sonra üçüncü bekleyiş içerden sıra almak içindir, hemşire gelir kapıyı açar, sıra alınır sonra birazdaha rahatlanır çünkü artık bilboard veya hemşire anonsu ile hastalar muayeneye çağırılır ve saat 10.00-10:30 arası doktor gelir. Bu sahneyi her zaman devlet hastanelerinde görmüşümdür oldum olası. Konumuz Türkiyedeki hastaneler değil ama diez değinince bende dayanamadım, ne zaman hastaneye gitsem bide asabiyeye uğramam gerekiyor.

 

[FleXoR]

HAksızlığa asla tahammül edemem centaurun anlattığına benzer bir olay yaşadım bir devlet hastanesine anneannemin evrağını imzalatmak için gitmiştim hemşirenin ve erkek sağlıkçının yaşlı bir teyzeyi nasıl azarladığını küfür ettiğini gördüm 8 kişi zor tuttu beni ortalığı birbirine katmıştım

Ne o teyzenin hemşireye yakarışları nede o hemşirenin o iğrenç suratı asla gözümün önünden gitmiyor

 

[sehzadecelik]

onlar bizden vize evraklarında özel sağlık sigortası ve en az 30,000 euro teminat istiyolar biz niye istemiyoruz böyle bişeyi anlamıyorum.100.000 euro yla biz küçük bi şehrimiz ufak bi hastane yapardık!