2fast2furıous
Üye
Kurtuluş savaşı kazanılmış ve zafer Türk milletinin olmuştur. Bunun üstüne görüşmeler yapılmaya başlanmış ve Türkiye daha önce görmediği kadar çok diplomat ve siyasetçiyi bir arada görmeye başlamıştır.
Bu günlerden birinde Atatürk Dolmabahçe Sarayı'nda bir resepsiyon verir; fakat servisi yapacak yemeği hazırlayacak kişiler yoktur. Malum savaştan yeni çıkan bir milletin hizmetçi arayacak halide yoktur. Bu nedenle o akşamki servisi, Başkomutana sonuna kadar hizmet eden, Türk askeri yapacaktır.
Resepsiyon sırasında servis yapmakta olan askerlerden biri İngiliz diplomatlardan birine servis yaparken, ayağı takılır ve bütün servisi İngiliz diplomatın üstüne döker. Korkuyla ne yapacağını şaşırmışken Mustafa Kemal'den zeka dolu bir cevap gelir.
"Bu millete her şeyi öğrettim; ama bir uşaklığı öğretemedim."
Bu günlerden birinde Atatürk Dolmabahçe Sarayı'nda bir resepsiyon verir; fakat servisi yapacak yemeği hazırlayacak kişiler yoktur. Malum savaştan yeni çıkan bir milletin hizmetçi arayacak halide yoktur. Bu nedenle o akşamki servisi, Başkomutana sonuna kadar hizmet eden, Türk askeri yapacaktır.
Resepsiyon sırasında servis yapmakta olan askerlerden biri İngiliz diplomatlardan birine servis yaparken, ayağı takılır ve bütün servisi İngiliz diplomatın üstüne döker. Korkuyla ne yapacağını şaşırmışken Mustafa Kemal'den zeka dolu bir cevap gelir.
"Bu millete her şeyi öğrettim; ama bir uşaklığı öğretemedim."