josh07
Üye
1) Metabolizma nedir ve neden önemlidir?
Metabolizma, vücudun temel fonksiyonlarını devam ettirebilmek için yaktığı enerji miktarıdır. Yemek yeme, uyuma, temizlenme ve benzeri faaliyetler sırasında vücudunuz devamlı kalori yakar.
Metabolizma vücut bileşimleri tarafından etkilenmektedir. Bu bileşimler, vücuttaki kas ve yağ dokularının birbirlerine oranıdır. Kaslar, vücutta yağlardan daha fazla kalori kullanırlar. Kaslı vücuda sahip olan kimselerin, daha az vücut yağına sahip olmalarından dolayı daha hızlı metabolizmaları vardır. Örneğin aynı boy ve kiloda olan iki kişiyi ele alalım. Bunlardan düzenli olarak aerobik çalışma, vücutgeliştirme, fitness ve benzeri aletli programları uygulayan kişinin vücut yağ oranı daha düşüktür. Diğeri ise hiçbir sportif aktivite yapmadığı için, vücut yağ oranı diğer kişiye oranla daha yüksektir ve dolayısıyla metabolizma hızı da yavaştır. Başka bir deyişle, birinci kişinin vücut fonksiyonlarını devam ettirebilmesi için, ikinci kişiden daha fazla kalori harcaması gerekmektedir.
Bu nedenle düzenli egzersizle metabolizmayı hızlandırmak ve vücut fonksiyonlarının daha mükemmel olmasını sağlamak, en önemli bir sağlık tedbiridir.
Yavaş bir metabilozmaya sahip olduğunuz da, üşüme, kuru bir cilt, yavaş nabız, düşük tansiyon ve peklik vs gibi birçok rahatsızlığı da kabullenmiş olmaktasınız.
Hasta olmak ve devamlı rahatsızlık hissetmek istiyorsanız spordan uzak durmanız en iyi yoldur!!!!
2) Düz bir karına sahip olmak için veya vücudumun herhangi bir bölgesindeki yağlardan kurtulmak için ne yapmalıyım?
Bunun cevabını size vermeden evvel ana kural olarak bilinmesi ve hiç unutulmaması gereken husus şudur: “Yalnızca istediğiniz bölgedene kilo kaybetmek hiç bir zaman mümkün değildir.”
Erkeklerde yağ, genellikle, bel bölgesinde, kadınlarda ise, kalça bölgesinde depolanır. Belli bir bölgedeki yağı eritmeye yarayan bir egzersiz veya sihirli bir krem henüz ortaya çıkmamıştır. Bu konuda “Liposuction” dışında başka bir estetik müdahale prosedürü de yoktur. Yağlar ilk olarak sözünü ettiğimiz bu bölgelerde depolanır ve en son olarak da bu bölgeyi terk eder.
Düz bir karın ve mide, ya da biçimli kalçalara sahip olmanın yolu, düşük yağ içeren bir beslenmeden ve düzenli aerobik türü çalışmaların, fitness ve vücut geliştirmek ile takviyesinden geçer. Mekikler, yan, iç ve arka bacak çalışmaları, diğer vücut kısımları için yapılan form kazanma ve güçlenme egzersizleri, hem mide ve bel bölgesinde, hem de kaslardaki yağ tabakalarını azaltarak, kalça ve bacakların, mide ve karın kaslarının daha sıkı ve biçimli görünmesini sağlayacaktır.
3)Yağ yakmak için kalp atışımız kaç olmalıdır?
Kalp atışı (Nabız-HR), kalbin bir dakikadan atım sayısıdır. Genellikle sol şakak ya da iç bileğe hafifçe dokunmak suretiyle, belirli birzaman aralağındaki vuruşun sayılması ile bulunur. Pratikte bilek veya şakak parmakla hafifçe dokulunarak 15 saniye süreyle tutulur ve çıkansayı 4’le çarpılır. Başka bir açıklama ile; sıfırdan başlayarak on saniye içinde kalp atışınızı 10’a kadar sayabilirseniz, kalp atımınız (HR), dakikada 60 demektir.
Aerobik karakterde bir çalışma sırasında maksimum kalp atım sayınızın (MHR) belirlenmesi, çalışma amaç ve verimi açısından önemlidir. Bu sayı şöyle hesaplanır: 220-yaş formülü bu hesap için kullanılır. Buna formüle göre 20 yaşındaki bir kişinin, “Maksimum kalp atım sayısı” 200, 50 yaşındaki bir kişinin ise 170 olmalıdır.
Aerobik çalışma sırasında nabzınız (HR); maksimum kalp atım sayınız (MHR)x % 50’si ile MHR x % 80’i arasında değişmelidir. Bu aralığa “Faydalı Antrenman Sınırı” ‘Training Effect Zone) denir. Bu hesaba göre, 20 yaşındaki bir kimsenin nabzı (HR), 100 ile 160 sayısı arasında değişmelidir. Bunun üstünde bir nabız sayısı daha fazla aerobik bir fayda sağlamaz.
Aerobik açıdan ve yağ yakabilmek için en iyi sonuçlar, nabzın (HR), en az 12 dakika aerobik sınırda kalması ile elde edilebilmektedir. Bu süreyi ne kadar uzatır ve çalışma sıklığını da o kadar arttırsanız, istediğiniz amaca ulaşmanız daha çabuk ve verimli olacaktır.
4) Yağ yakmak için ne kadar süre çalışmalıyız?
Aerobik bir çalışma enazından 12 dakika sürmelidir. Bu süre nabzın, faydalı antrenman sınırı içinde olduğu zamanı kapsar, ısınma ve soğuma hareketlerinde geçen süre buna dahil değildir. Söz konusu süreyi ve çalışma sıklığını arttırdıkça, istediğini hedefe daha çabuk ulaşırsınız.
Burada doğal olarak neden 12 dakaki sorusu akıllara gelecektir. CovertBailey’e göre; bu süre vücudun yağ yakma enzimlerini üretene kadar ihtiyaç duyduğu süredir.
Bu sayı değişebilir, ama asıl olan, yağın enerjiye dönüşebilmesi için, vücudunuzun kullanılmasıdır. Bu esas agöre, 5-10 dakika içinde, vücutta yanan yağ yüzdesi artarken, yanan karbonhidrat azalmaktadır.
Burada asıl olan, örneğin 30 dakikalık bir koşudan sonra vücudun daha fazla yağ yakabilmesidir.
Dinlenme sırasında vücut % 65-80 yağ ve % 20-35 arasında glikojen yakar. Vücut bu işlemi, glikojeni depolamak için yapmaktadır. Vücut bu arada, glikojeni yakmak için, yağ asitlerini yakarken ihtiyacı olandan daha az oksijen almaktadır. Bu sebeple, ağır egzersizler için gereken yakıt glikojendir. Fakatbu ihtiyacı vücut tayin etmektedir. Böylece, vücutdaha fazla yiyecek alarak ya da daha çok yağ yarakar glikojen açığını gidermeye çalışmaktadır.
Bu arada beyin, yağ asitlmerini yakamamaktadır ve enerjisini gliokojendenalmaktadır.Eğer çalışmalarınızda yeterince uzun süre (en az 12 dakika) glikojen yakıyorsanız, vücut glikojen kaybettiğini fark etmekte ve yağ asitlerini, enerji oluşturmak için devreye sokmak suretiyle yakarak, glikojen miktarını korumaya almaktadır.
Metabolizma, vücudun temel fonksiyonlarını devam ettirebilmek için yaktığı enerji miktarıdır. Yemek yeme, uyuma, temizlenme ve benzeri faaliyetler sırasında vücudunuz devamlı kalori yakar.
Metabolizma vücut bileşimleri tarafından etkilenmektedir. Bu bileşimler, vücuttaki kas ve yağ dokularının birbirlerine oranıdır. Kaslar, vücutta yağlardan daha fazla kalori kullanırlar. Kaslı vücuda sahip olan kimselerin, daha az vücut yağına sahip olmalarından dolayı daha hızlı metabolizmaları vardır. Örneğin aynı boy ve kiloda olan iki kişiyi ele alalım. Bunlardan düzenli olarak aerobik çalışma, vücutgeliştirme, fitness ve benzeri aletli programları uygulayan kişinin vücut yağ oranı daha düşüktür. Diğeri ise hiçbir sportif aktivite yapmadığı için, vücut yağ oranı diğer kişiye oranla daha yüksektir ve dolayısıyla metabolizma hızı da yavaştır. Başka bir deyişle, birinci kişinin vücut fonksiyonlarını devam ettirebilmesi için, ikinci kişiden daha fazla kalori harcaması gerekmektedir.
Bu nedenle düzenli egzersizle metabolizmayı hızlandırmak ve vücut fonksiyonlarının daha mükemmel olmasını sağlamak, en önemli bir sağlık tedbiridir.
Yavaş bir metabilozmaya sahip olduğunuz da, üşüme, kuru bir cilt, yavaş nabız, düşük tansiyon ve peklik vs gibi birçok rahatsızlığı da kabullenmiş olmaktasınız.
Hasta olmak ve devamlı rahatsızlık hissetmek istiyorsanız spordan uzak durmanız en iyi yoldur!!!!
2) Düz bir karına sahip olmak için veya vücudumun herhangi bir bölgesindeki yağlardan kurtulmak için ne yapmalıyım?
Bunun cevabını size vermeden evvel ana kural olarak bilinmesi ve hiç unutulmaması gereken husus şudur: “Yalnızca istediğiniz bölgedene kilo kaybetmek hiç bir zaman mümkün değildir.”
Erkeklerde yağ, genellikle, bel bölgesinde, kadınlarda ise, kalça bölgesinde depolanır. Belli bir bölgedeki yağı eritmeye yarayan bir egzersiz veya sihirli bir krem henüz ortaya çıkmamıştır. Bu konuda “Liposuction” dışında başka bir estetik müdahale prosedürü de yoktur. Yağlar ilk olarak sözünü ettiğimiz bu bölgelerde depolanır ve en son olarak da bu bölgeyi terk eder.
Düz bir karın ve mide, ya da biçimli kalçalara sahip olmanın yolu, düşük yağ içeren bir beslenmeden ve düzenli aerobik türü çalışmaların, fitness ve vücut geliştirmek ile takviyesinden geçer. Mekikler, yan, iç ve arka bacak çalışmaları, diğer vücut kısımları için yapılan form kazanma ve güçlenme egzersizleri, hem mide ve bel bölgesinde, hem de kaslardaki yağ tabakalarını azaltarak, kalça ve bacakların, mide ve karın kaslarının daha sıkı ve biçimli görünmesini sağlayacaktır.
3)Yağ yakmak için kalp atışımız kaç olmalıdır?
Kalp atışı (Nabız-HR), kalbin bir dakikadan atım sayısıdır. Genellikle sol şakak ya da iç bileğe hafifçe dokunmak suretiyle, belirli birzaman aralağındaki vuruşun sayılması ile bulunur. Pratikte bilek veya şakak parmakla hafifçe dokulunarak 15 saniye süreyle tutulur ve çıkansayı 4’le çarpılır. Başka bir açıklama ile; sıfırdan başlayarak on saniye içinde kalp atışınızı 10’a kadar sayabilirseniz, kalp atımınız (HR), dakikada 60 demektir.
Aerobik karakterde bir çalışma sırasında maksimum kalp atım sayınızın (MHR) belirlenmesi, çalışma amaç ve verimi açısından önemlidir. Bu sayı şöyle hesaplanır: 220-yaş formülü bu hesap için kullanılır. Buna formüle göre 20 yaşındaki bir kişinin, “Maksimum kalp atım sayısı” 200, 50 yaşındaki bir kişinin ise 170 olmalıdır.
Aerobik çalışma sırasında nabzınız (HR); maksimum kalp atım sayınız (MHR)x % 50’si ile MHR x % 80’i arasında değişmelidir. Bu aralığa “Faydalı Antrenman Sınırı” ‘Training Effect Zone) denir. Bu hesaba göre, 20 yaşındaki bir kimsenin nabzı (HR), 100 ile 160 sayısı arasında değişmelidir. Bunun üstünde bir nabız sayısı daha fazla aerobik bir fayda sağlamaz.
Aerobik açıdan ve yağ yakabilmek için en iyi sonuçlar, nabzın (HR), en az 12 dakika aerobik sınırda kalması ile elde edilebilmektedir. Bu süreyi ne kadar uzatır ve çalışma sıklığını da o kadar arttırsanız, istediğiniz amaca ulaşmanız daha çabuk ve verimli olacaktır.
4) Yağ yakmak için ne kadar süre çalışmalıyız?
Aerobik bir çalışma enazından 12 dakika sürmelidir. Bu süre nabzın, faydalı antrenman sınırı içinde olduğu zamanı kapsar, ısınma ve soğuma hareketlerinde geçen süre buna dahil değildir. Söz konusu süreyi ve çalışma sıklığını arttırdıkça, istediğini hedefe daha çabuk ulaşırsınız.
Burada doğal olarak neden 12 dakaki sorusu akıllara gelecektir. CovertBailey’e göre; bu süre vücudun yağ yakma enzimlerini üretene kadar ihtiyaç duyduğu süredir.
Bu sayı değişebilir, ama asıl olan, yağın enerjiye dönüşebilmesi için, vücudunuzun kullanılmasıdır. Bu esas agöre, 5-10 dakika içinde, vücutta yanan yağ yüzdesi artarken, yanan karbonhidrat azalmaktadır.
Burada asıl olan, örneğin 30 dakikalık bir koşudan sonra vücudun daha fazla yağ yakabilmesidir.
Dinlenme sırasında vücut % 65-80 yağ ve % 20-35 arasında glikojen yakar. Vücut bu işlemi, glikojeni depolamak için yapmaktadır. Vücut bu arada, glikojeni yakmak için, yağ asitlerini yakarken ihtiyacı olandan daha az oksijen almaktadır. Bu sebeple, ağır egzersizler için gereken yakıt glikojendir. Fakatbu ihtiyacı vücut tayin etmektedir. Böylece, vücutdaha fazla yiyecek alarak ya da daha çok yağ yarakar glikojen açığını gidermeye çalışmaktadır.
Bu arada beyin, yağ asitlmerini yakamamaktadır ve enerjisini gliokojendenalmaktadır.Eğer çalışmalarınızda yeterince uzun süre (en az 12 dakika) glikojen yakıyorsanız, vücut glikojen kaybettiğini fark etmekte ve yağ asitlerini, enerji oluşturmak için devreye sokmak suretiyle yakarak, glikojen miktarını korumaya almaktadır.