Yeni Başlamak...

Arkadaşlarım ve değerli hocalarım merhaba ;

Düzenli olarak spor yapmaya yeni başlamış dahi olsam bir kaç görüşümü yazmak istiyorum.
Spor yapmaya başlayan, düzgün bir fiziğe sahip olmak isteyen kişilerin çoğunun yaptığını düşündüğüm hatalar görüyorum.
Spor yapmaya başlayan kişide bir takım özellikler ve duygu değişimleri beklenir.
Bunlar ;
Motivasyon, kararlılık, düzen, istek, sağlıklı beslenme, hedef koyabilme, hedef başarabilme gibi.
Bu sporu yapmaya ilk başlayan kişiler forumu ziyaret ederek set sayılarıyla ve gramlarla ilgili sürekli soru soruyorlar. Benim tavsiyem ilk olarak en azından ilk 1 2 ay sadece beslenme düzenini değiştirip, yağlı yemeği kesip onun yerine hafif bitkisel yağlı bol proteinli ve hafif karbonhidratlı bir beslenme. Bunu illa her sabah 5 yumurta, öğlen 200 gr, akşam 173 gr gibi klişelere bağlı TUTMAMANIN doğru olacağını düşünüyorum ilk başlayanlar için.
Öncelikle spordaki devamlılığı sağlayabilmek çok önemli. İlk 1 2 ay sonunda devamlılık sağlanmışsa, ve beslenme düzeninde değişiklikler yapılıp, nefise hakim olma başarıldıysa bu aşamadan sonra düzgün bir program çıkarıp , vücudun ilk 1 2 ay verdiği tepkilere göre vücudun hangi bölgelerine ağırlık verilmesi gerektiği kararlaştırılmalıdır.

İnternetten, forumdan veya hocadan daha ilk günden bir liste alıp spora başlamak kısa vadede bu sporun bırakılmasıyla sonuçlanıyor. Hayatında daha önce hiç salona gitmemiş, eline dumbell almamış, yapılmış veya yağsız bir vücudun insanda nasıl bir his bırakacağını dahi tahmin edemeden bir kişinin, elinde klişelerle döşenmiş bir ağırlık programıyla ve beslenme programıyla yola çıkması bana doğru gelmiyor.

Forumda çok karşılaşıyorum; 2 ayda değişim olur mu? 1 ayda kol değişir mi? gibi..
Değişimin gözle görülmesi başkadır, hissi başkadır. Spora başlayan insanda bırakın 1 ayı, daha ilk günden değişim olur. Bunlar kişinin içindeki değişimlerdir. Bu iç değişimler olmuyorsa zaten sporu 6 7 ay, 1 sene 2 sene devam ettiremeyip sonunda ilk halinden de kötü bir hale gelecektir kişi. Spora başlayan insanın daha ertesi gün değişimi olur. Kaslarını hisseder, kafaca sağlıklı olur. Beslenmesini düzene koyar ve enerjik bir insan olur. Hissel değişim ve düşünsel değişim ilk kazanılması gereken değişimdir. Görüntü değişikliği düzenli spor yaparak ve sağlıklı beslenerek zaten gelecektir. Bunu yapmak için illa 187.9 gr tavuk 170 ml süt gibi şeylere ihtiyaç yok. Kendinizi dinleyin.. Ne kadarla doyuyor, kaç saatte acıkıyorsanız ona göre yemek yiyin bence. Kilo mu aldınız, karbonhidratı biraz kesin, koşun. Alamıyor musunuz karbonhidratı biraz artırın kardioyu azaltın.

Hepimizin fizyolojileri ve biyolojileri farklı. Bir başkasının beslenme programını alıp kendine uyarlamak bana doğru gelmiyor. Ben de bu spora yeni başladım. Yaptığım şey şu;

*Sabahları güzel bazen 4 lü bazen 5 li bazen 3lü (tek beyazlı) omlet yapıyorum. Yanında güzel tam bir bardak portakal suyu içiyorum bazen. Bazen canım çekerse 2 kaşık bal atıyorum ağzıma, bazen atmıyorum. Öğlenleri tavuk ızgara yiyorum, antreman varsa yanına makarna da ekliyorum, yoksa salata yiyorum. Bazen salata yemeyip yoğurt yiyorum. Bazen de sadece kuru kuru tavuk yiyorum. Akşam üstü canım çekiyor muz yiyorum canım çekiyor badem. Yatarken bir şey yeme içme ihtiyacı hissetmiyorum, eğer hissedersem soda, süt, su gibi şeyler tüketiyorum. Çikolata hissinden ölüğp bitiyorsam çok fenaysam atıyorum ağzıma bir parça. Ne yani 2 sene çikolata yemeyecek misin sanki? Sıkma kendini, sıkmadan azalt.

Mülteci kamplarında verilen listeler gibi beslenme listem yok. İstemiyorum da. Yoksa çok şükür bana güzel bir liste hazırlayacak hocalar var salonda. Sadece sağlıklı beslenip mideyi aç bırakmadan 2-3 saatte bir BİRŞEYLER yemeye çalışıyorum. Bu.

Sporda ise, sürekli yaptığım harekete odaklanıp sadece kaslarımı dinliyorum. İlk set hafif mi geldi? Arttırıyorum. Çok mu geldi azaltıyorum. Bir gün 8 tekrarlı çalışıyorum yüksek ağırlık, bir başka gün 15 tekrarlı az ağırlık. Bazen canım o kardiyo aletine binmek hiç istemiyor, bakınca dahi kötü oluyorum. Ne yapıyorum biliyor musunuz? Binmiyorum. Binmiyorum abi. Çıkıyorum akşam sokakta 1 saaat dolanıyorum bazen. İstemediğim ve içimin almadığı şeyleri uzun süre yapamayacağımı, hayatımın merkezi haline getiremeyeceğimi bilioyurm. Beynimi de zihnimi de sıkmıyorum. Ben, beynim ve zihnim bu işi birbirimizi sıkmadan yapmaya çalışıyoruz. Midemi üzmemeye, kaslarımı yemeden çalıştırmamaya, kafamı yormamaya özen gösteriyorum. Kendimi dinliyorum.
Bu 1 2 ay hatta 3 ay sadece bu şekilde devam edicem. Zaten ilk 1 sene vücut ne yaparsan yap tepki veriyor. Ne zamanki vermemeye başlar net bir hale gelirim, o zaman gramlarla supplementlerle uğraşmaya başlarım.

Kendinizi dinleyin. İlk 3 ay 4 ay sağlıklı beslenin ve kafanıza göre çalışın. Çalışmaya alışın. Ondan sonra BULK DEFİNİSYON TOMBALAMASYON ÇIKSLAMASYON hepsi gelir arkadaşlar. Alırsınız ne gerekiyorsa yaparsınız olur biter. Önemli olan alışın. Vücudunuzla beyninizi kordine hale getirin.

Bu yazıyı yazdıktan sonra kendime güzel bir tavuk ızgara yapmaya karar verdim. Üzerine de 1 yumurta kırsam nasıl olur hatta merak ediyorum. Tavada güzel. Yanında 1 ayran içicem, 1 de domates atarım tamam işte. Hadi sağlıcakla kalın.

Sağlıklı, mutlu, obsesiflikten uzak, motivasyonlu, uzun dönemli, mutlu antremanlar dilerim.

Hatam olduysa affola, iyi günler. bench_O

 

umarım okuyanlar için faydalı olmuştur