Yaşanacak En güzel Şehir Zürih

İngiltere'de faaliyet gösteren en büyük danışmanlık şirketlerinden Mercer Human Resource Consulting'in hazırladığı yaşam kalitesi endeksinde, Zürih birinci sırada İstanbul ise 108. sırada yer aldı.

Dünyanın 200'den fazla kentini, bireylerin güvenliği, çevre, eğitim, sağlık, ulaşım gibi kamu hizmetleri ve yaşam kalitesini belirleyen diğer pek çok unsuru dikkate alarak değerlendiren Mercer uzmanları, geçen yıl 107'nci olan İstanbul'u listenin 108. sırasına oturttu.

Mercer'in geleneksel yaşam kalitesi endeksinde geçen yıl 107. sırada yer alan İstanbul, her iki yılda da yüzde 77.1'lik bir yaşam kalitesi reytingini tutturdu. Buna karşılık, listenin ilk 10'unu oluşturan Zürih, Cenevre, Vancouver, Viyana, Auckland, Düseldorf, Frankfurt, Münih, Bern, Sidney gibi kentlerse 108.2-106.5 gibi reytingler tutturmayı başardı.

Listede Bangkok, Tel Aviv, San Jose, Seul, Limasol, Cape Town, Santiago, Bouenes Aires, Kuala Lumpur ve Avrupa ile ABD'deki pek çok kentin altında yer alan İstanbul; Bükreş, Zagreb, Manila, Sofya, Pekin, Kazablanka, Cakarta, Yeni Delhi, Beyrut, İslamabad, Belgrad, Cidde, Saraybosna, Kiev, Moskova, Tahran, Amman, Kahire gibi önemli kentleriyse geride bıraktı.

 

Yüzde 108.2-106.5 :shock: İyimiş

 

Katılıyorum çünkü insan haklarına en çok değer verilen yer..

 

İsviçre'nin en önemli metropollerinden olan Zürih kenti adını şehri boydan boya sarmalayan Zürih Gölü'nden alır. Bu göl üzerinde birbirinden hoş fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz sayısız köprü ile karşılaşırsınız.

Zürih 19. yüzyıldan itibaren ünü sınırlarının ötesine taşan bir zenginlikle tüm Avrupa'nın finans ve iş merkezi halini almıştır. Şehre adımınızı attığınız ilk andan itibaren bu atmosferle karşılaşıyorsunuz. Baktığınız her yerde bankalar ve cep telefonlarıyla iş bitiren brokerlar oluyor.

Yine de genellikle tüm Avrupa kentlerinde rastladığımız "oturmuş şehir" imajı Zürih için de geçerli. Kenti dolaşmaya başlamak igin kendinize bir ana üs edinmeniz de fayda var, bu sayede kaybolma sorununuz olmaz. Bu iş için STADELHOFFEN biçilmiş kaftan. Özellikle trenle ulaşım sağlayanlar için bu istasyon en iyi güzergah. Buradan Zürih'in ana meydanına, yani göl kıyısına ulaşmanız yalnızca beş dakika. Ulaşım için bir diğer pratik önerim de kendinize bir "NINE-UHR PASS" edinmeniz. Bizim akbillere benzeyen bu bilet sayesinde sabah dokuzdan ertesi sabah dokuza kadar gemi hariç tüm vasıtaları kullanabiliyorsunuz. Nine uhr pass'ı bindiğiniz herhangi bir vasıtadan temin edebilirsiniz.

Göl kıyısından ayrılıp sağdan yol ayrımını takip ede ede kentin alış-veriş merkezi BAHNHOFSTRASSE'ye ulaşmak mümkün. Burası alışverişkolikler için adeta bir cennet. Gucci'den Jemoli'ye pek çok mağaza ve seçenek birarada. Ancak bu çeşitliliğe ve üst düzey rekabete rağmen fiyatlar da hayli yüksek.

Zengin bir ülke olması İsviçre'nin turizm politikalarına da bir nebze sekte vurmuş bana kalırsa. Çünkü turistlere ilişkin aktivitelerin sayısı yok denecek kadar az. Ana meydanda bulunan GROSSMUNSTER Kilisesi ve FRAUMUNSTER dışında pek fazla tarihi mekan da bulunmuyor ne yazık ki. Ancak Fraumünster'in 1970'de CHAGALL tarafından renklendirilen camları gerçekten ilgi çekici.

Rapperswillİsviçre'de iklim oldukça sert. Bu durum insanları son derece mükemmelliyetçi ve kuralcı hale getirmiş. Herşeye rağmen güneşli günlerin de sayısı hiç az değil. Eğer şansınız yaver gitti de hava açtıysa o zaman limandan kalkan gemi turları ile RAPPERSWILL'e kadar gidip keyifli bir gün geçirebilirsiniz.
Rapperswill bana Ortaköy'ü anımsattı. Bizdeki el tezgahları yerine burada ufacık şirin dükkancıklar var. O kadar rengarenk ve süslüler ki, vitrinlere takılıp kalıveriyor insan. Sahilde yanyana uzanan kafeler güneşli günlerde dolup dolup boşalıyor.

PfaffikonesseBir başka gezi seçeneği ise PFAFFIKONESEE... Eğer ördeklere yem atarak sessizliğin sesinde kaybolmak istiyorsanız burası tam aradığınız yer!

Şayet Zürih'de güzel bir alışveriş turu yapmayı tercih edip yorulduysanız o zaman ZEUGHAUSKELLER'e uğrayıp kendinize bir ziyefet çekin... Yemekleri ve dekorasyonu son derece geleneksel ama müşteriler de bir o kadar enternasyonal. Dört büyük ahşap ayak üstüne oturtulmuş şatovari bir atmosferi var. Duvarlarda geçmişten bugüne kullanılmış savaş aletlerini görmek mümkün. Buraya son yıllarda eklenen "top" ise ortamda fazlasıyla sırıtmış ve atmosferin eskiliğine sekte vurmuş. Geleneksel İsviçre Mutfağı'ndan örnek tatlar için, BURGERMEISTER SCHWERT (kılıçta süt danası ve özel sos) ya da BRATWURST denenebilir. Vejetaryansanız Fransız soslu karışık salata tercih edebilirsiniz. Ayrıca küf peyniri ile servis edilen patates (GNOCCI) de bir başka seçenek.

Vaktiniz az ve hem kenti görüp hem yemek mi yemeniz gerekiyor. O zaman 19:00'da kalkan tramvayı yakalayın. Bu tramvay hem leziz yemekler hem de eğlenceli bir şehir turuyla gecenize renk katacak!

Hafta içi 17:00'den sonra ve Pazar'ları sabahtan akşama yaya trafiğin olmadığı bu şehir sizler tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

 

Yabancı ülkelerin insanları soğuktur...Hiçbirinde bizim insanımızın sıcaklığı yoktur..

Kaldı ki Türkiyede zürih i cebinden çıkaracak nice yerler var.....Ben vatanımdan vazgeçmem arkadaş...

Dünyanın kara para aklama cenneti zürih in reklamını boşuna yapmayın...

 

ben karateye katılıyorum su güzel vatanımızda bide AB sevdası olmasa insanların refah seviyesi biraz daha artsa...bide su ülkede huzur bozanlar defolup gitse cok daha güzel olacak su cennet vatanımız...aslında dinimiz ve milletimiz üzererinde oynan oyunları herkes bi görse , bu oyunları bozup ülkemizi aydınlıga götürecek tek ve yegane insanın sayın prof.dr.haydar başın kitaplarını herkese tavsiye ederim..biraz siyasi oldu ama konuyla ilgili....

 

karate arkadaşımız yabancı ülkelerin insanları soğuktur demiş ama ben buna katılmıyorum. Bence yabancı insanların insana verdiği değeri bizimkiler pek vermiyor, daha doğrusu önemsemiyor. Şuan da bir ingilizce kursuna devam ediyorum yaklaşık 1 yıldır. 6 tane hoca değişti ( isviçre,kanada,usa,norveç,ingiltere,usa) ya bu kadar değişik insanlar olamazyaa , daha ilk yaklaşımda yüz yıllık dost gibiler. Diyeceksinizki onlar hoca işleri bu . ama bunu bir türk yapsa bence bu kadar sıcak yaklaşım olamaz dı.. ikincisi onların gerçekten insana yaklaşımı farklı..

 

Ben cok sempatik buluyorum Haydar Bas'i, benim en sevdigim cizgi roman kahramanlarindan biri Kaba Sakal'dir, Haydar Bas bana daima onu hatirlatmistir.
Temel Reis gibi bir celimsizi ezmesini hayal etmisimdir daima, ama maalesef sonunda hep yeniliyor.
Bir de Haydar Bas, bir olayi anlatirken o kadar keyifleniyor ki, dinlemeside keyifli oluyor, soylediklerine katilmasam bile, bence karizmatik adam, birde bayanlarla arasi iyiymis, kendisini dahada cok takdir ediyorum bu sebeple

 

meyvası olan agac her zaman taslanmıstır..sayın haydar bas gerek temel iktisat modeliyle gerekse dini yönüyle üst seviyelerde yer alan ender insanlardan biridir...geliştirdigi iktisat modeliyle yeni bi devrim yaratacak...yıllarca bize hep kıt kaynaklar, sonsuz ihtiyaclar diye anlatıldı ekonomideki arz talep ilişkisi..ama ne kaynaklar kıt,nede insan ihtiyacları sonsuz..ama biz gidip AB nin fino köpegi olursak koskoca osmanlının torunları kaynaklarda kıt olur, ülkede iç savasda cıkar.suna bakın daha gecmişi olmayan sagdan soldan toplanan , yazılısı farklı okunusu farklı,türetilmez olan bi dil olan ingilizce artık toplumumuza nası enjekte ediliyor..insanlarda marifet gibi ingilizce konusuyorlar..türkceden cok okulda ingilizce ögretiyorlar..beyler su bi gercekki din olmayan yerde vicdan olmaz.ben suna inanıyorum bu ülkeyi dini ve milli yönden savunacak ve geliştircek tek insan bu insandır..sevgili karasan bence bu düsüncelerinde sana katılmıyorum..kim aksettirmişse yanlıs aksettirmiş.bu ülkede artık haberlerde hangi fabrika acılmıs,hangi yatırım olmus görebiliyormuyuz hayır..tek izledigimiz kavga patırdı , ve magazin hadi hayırlı olsun gelişen türkiye(ymiş).borç alınarak büyünmez

 

Haydar BAS Muhabbeti nasıl dikkatimi çekti.Konu nerden geldi takıldı anlayamadım.Haydar BASı tanırım sima olarak bana iyi anlatılmadı ama benim kendisi hakkında olumlu olumsuz bir fikrim yok.fakat uyarı alıcaz gibime geliyor sanırım kural olarak forumda siyaset yasak.Bi kitaplarını okuyayım bakalım nasıl bir arkadaş.Fırat 26 iktisat mantık olarakta kıt kaynaklar arasında sonsuz olan insan ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasıdır.Alternatif yok gibi.100 YTL param var. gainer almak istiyorum. Weider 90 ytl optimum 70 ytl muscle tech 110 ytl POWERMAN 40 YTL .mANTIKLI OLANI BULMA ÇABASI İKTİSATTIR.bİRİ UCUZ VE KÖTÜ.dİĞERİ pAHALI VE İYİ.Bunun gibi.Alternatif olacak bir iktisat anlayışı kapitalizmin kalelerini yıkar ve nobeli taşır o arkadaşa

 

tamam arkadaslar harbiden bırakalım bu muhabbeti ya ...bende bilmiyorum bi anda vatan millet diyince atladım bende neyse

 

uyarı alcaz gibi saydam nerdeyse gelir :lol: 8) bırakalım bu muhabbeti sıkıldım eminimki diger arkadaslarda sıkılmısdır

 

ben zurich e cok hittim ama o kadarda guzel sayilmaz walla bakmayin siz disardan gorunusune

 

isviçrede cok guzelmiş kulturude cok iyiymiş mesela kişi evinde ekmek cıkarıp kapıya tezgah acarmış sende ekmegi alıp paranı oradakı kutuya atıp diğer kutudan para ustunu alırmışsın tezgahın basında beklemezmiş sahibi ne kadar mukemmel keşke o kultur bizde olsa

 

hem isviçrede askerlik mesela 1 hafta yapılıp ara verilip daha sonra işde 1 ay yapılıup tekrar ara verilip yapılabiliniyormus..bence mantıksız geldi ama bizim tanıdıklar var..akrabalar..öyle duydum...hem millet bizler gibi yıllarca okumuyor hemen meslegi ögrenip işe baslıyor...çifte vatandaşlar işi götürüyorlar

 

.

adamlar bizi dünaya kupasından ettiler muhtemelen önümüzdeki avrupa şamp.sındanda ettiler(bkz.S.Blatter) 7 milyonluk ülkenin bizi düşürdüğü hale bakarsak eğer daha onlardan öğreneceğimiz çok şey olduğu kesin,adamların herhangibir şehrinin bile düzeni yurdumuzda yoktur bence vatan millet sakarya demekle olmuyor bu işler biraz gelişmemiz lazım kafaca

 

konadabokar onu bi geccen bu ülkeyi bölmeye calısan vatan hainleri varken,vatandaslarını aldatan siyasetcileri varken,uyuyan bakanları varken degil gelişmek bize kapı paspası olmak düser koskoca osmalı dünyaya hükmeden osmanlını torunları...adamlar bizim ülkemizde bizi yönetiyorlar.öz kaynaklarımızı kullandırtmıyor
bi devletin vatandaslarına 3 tane temel ödevi vardır
1 egtim:arkadaslar paranız yoksa okuya biliyormusunuz zaten devlet okulları bitti artık nerde devlet
2 saglık:arkadslar paranız yoksa saglıktan ne kadar yaralanıyorsunuz.doktorlar ne kadar ilgileniyor nerde devlet
3 adalet:arkadaslar paranız yoksa , adalette yok
üstüne üstük vatandasta herseyi devlettren bekliyor.vergi kacırıyor.bide ülkeyi kürdistan yapmaya ugrasıyor.kafayı degiştirsen ne olcak :x ülkede tam istihdam yok ohooo anlat anlat bitmez

 

fırat 26;

bu sana kaçıncı uyarı? üslubuna biraz dikkat et ve forumda siyaset konuşmak yasak!!!

 

ya daffy ben sasırdım artık ya ne diyecegi ee ister istemez insan kacıyor siyasete ortam bunu bu hale getiriyor..biri bişe söylüyor bizde düsüncemizi yazıyoruz adı siyaset oluyor gerci haklısın biraz daha dikkat ederim..ama artık bişe yazarken korkuyorum yanlış bişe yazmaktan ama bunlarda ülkenin gercekleri..DAHA DİKKATLİ OLUCAM