"Veda" Ölüme Meydan Okuyan Bir Kuşağın Hikayesi

Konusu 'Kültür Sanat Bilim Seyahat' forumundadır ve prontobasso tarafından 1 Mart 2010 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen kişi sayısı 1 user .
  1. prontobasso
    Offline

    prontobasso Üye

    Katılım:
    18 Ekim 2009
    Mesajlar:
    440
    Beğenileri:
    319
    Ödül Puanları:
    73
    Yer:
    İstanbul
    Geçen hafta vizyona giren ve Atatürk'ün yaverinin ağzından Atatürk'ün ve ülkenin geçirdiği zamanların anlatıldığı yüksek duygusallıkta ve başarılı çekilmiş bir Zülfü Livaneli yapımı.

    Cuma günü seyretme imkanı buldum, Atatürk'ün yaverinin oğlunu oynayan Ayhan Aktaş yakın arkadaşım okuldan. Galaya gidemedim provam olduğu için o saatte ama cuma günü onunla beraber izleme imkanımız oldu sinemada.

    Film, 10 Kasım 1938 sabahı saat 7:30 u gösterirken başlar. Yaver Salih Bozok oğlunu makamına çağırtır, çocuk çekince içinde babasının makamına gelir Bozok ona bir sır vereceğini ve bunu kimseye söylememesini ister oğlundan. Atatürk komadadır ve ölümü durumunda O da canına kıyacaktır. Çocuk haberi alınca ne söyleyeceğini bilemez, donup kalır ağlamaya başlar ama babası ağlamamasını ağlayan erkeklerden hiç hoşlanmadığını söyler gözü yaşlı oğluna. Çocuk makam aracına bindirilir ve baba oğul birbirlerine dünya gözüyle belkide son kez bakarak ayrılırlar.
    Bu vedadan sonra Bozok makamına çekilir ve oğluna yaptığı bu açıklamanın kendisini nasıl perişan ettiğini, ancak aldığı kararın zor olsa da kendince haklı olduğunu açıklayan bir mektup kaleme almaya başlar oğluna hitaben.
    Mektup şu şekilde başlar, Mustafa ve ben henüz 6 yaşındaydık Selanikte ilk tanıştığımızda...
    Flash-back gerçekleşir ve anlatıcı Salih Bozok'un dış sesinden 6 yaşındaki Mustafa ve Salihin hikayesi başlar Eski Selanik sokaklarında.
    Zaman zaman Flash-forwardlarla günümüze dönülür Atatürkün komadaki bedeninin başucunda gözleri yaşlı Salih Bozok Ata'nın kendisini duymasını ümid ederek çaresizce konuşmaktadır onunla. Bu arada oğlu okuluna gitmiş ve olanları geçte olsa aynı zamanda Salih Bozok'un yakın arkadaşı olan okul müdürüne anlatmıştır.
    Oldukça duygusal sahneler içeren film sinematografik açıdan gayet başarılı, Görüntü ve kamera yönetmeninin oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim, çok güzel kadrajlar vardı film boyunca. eski Istanbul'un kuş bakışı görüntülerinde kullanılan bilgisayar animasyonları pek olmamış. Ancak, bir dönemin, özellikle yurdumuzun yakın tarihinde geçirdiği zor dönemlerin ve Atamızın yerli ve yabancı dünyaya anlatımı açısından çok başarılı bir yapım olmuş.

    İzlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum...
     

Sayfayı Paylaş