Süt(ilgilerinize)

Konusu 'Çeşitli Makaleler' forumundadır ve ...model... tarafından 24 Ekim 2006 başlatılmıştır.

  1. ...model...
    Offline

    ...model... Üye

    Katılım:
    18 Eylül 2006
    Mesajlar:
    106
    Beğenileri:
    78
    Ödül Puanları:
    0
    Yer:
    Konya
    Süt
    Dr. Polat HAS

    Süt; su, yağ, protein, karbonhidrat, madenler ve vitaminlerden teşekkül etmiş­tir. Sütün ortalama % 87,3’ü su, % 3,5’i yağ, % 3.4’ü protein, % 7’si kül (madenler) ve % 5 i de karbonhidrattır. Sütün protein­leri; kazein, laktalbümin ve laktoglobulin­dir. Hayvan sütlerinin proteinlerinin % 85 kadarı kazeindir. Sütün yağını çoğunlukla kısa zincirli doymuş yağ asitleri meydana getirir. 100 gr. süt yağında bulunan yağ asitlerinin oranı; oleikasit % 35, palmitik % 27, stearik % 13, miristik % 8, laurik % 4, butirik % 3, linoleik % 3 dür. Yağ içinde erimiş olarak A vitamini aktivitesi taşıyan retinol ve karoten ile fosfolipitler bulunur. Madenlerden sütte en çok kalsi­yum ve fosfor bulunur. Kalsiyum fosforla birleşmiş haldedir. Sütün karbonhidratı bir disakkarit olan laktozdur. Sütte B vita­minlerinin hepsi az veya çok bulunur. Özel­likle süt riboflavin için çok iyi kaynaktır. Fazla potasyum ihtiva eden besin süttür. Sodyum ise sütte orta derecede bulunur. Magnezyum ve kükürt de sütte bol bulunur.

    Sütün en önemli vitaminleri A, B2, B, C, PP ve D vitaminleridir.

    Süt, önemli bir protein kaynağı oldu­ğu için vücudun temel yapısına önemli kat­kıda bulunur. Protein eksikliği ile ilgili Kwashiorker, Marasmus gibi hastalıklar süt ve bunun gibi proteinli gıdalarla düzelir. Siroz, nefrotik sendrom (böbrek hastalığı) gibi hastalıklarda da süt önemli bir fayda sağlar.

    Sütte bol A vitamini vardır. Vitamin A, gözün değişik ışık durumlarında görebilme si ile ilgilidir. Vitamin A, büyüme için lü­zumludur. A vitaminin büyümedeki rolü epitel dokuların sağlığı ve kemiklerin gelişi-mı ile ilgilidir. A vitamini yetersizliğinde gece körlüğü, kemiklerde önemli bozukluk­lar olur. Vitamin A üreme için gereklidir. Sperm yapımı için ve rahimdeki ceninin gelişmesi için de lüzumludur.

    Sütte D vitamini ve kalsiyum fazlaca bulunur. Kalsiyum ve D vitamini kemik ve dişlerin sertleşmesi için gereklidir. D vi­tamini eksikliğinde Raşitizm ve Osteomalasia gibi hastalıklar görülmektedir. Sütteki Riboflavin; protein, yağ, karbonhidrat ve nükleik asidin metabolizması için gerekli bir yardımcı enzimdir. Riboflavin yeter­sizliğinde dudak, burun ve göz kenarlarında yaralar oluşur. Ayrıca göz damarlarında ge­nişleme, yanma, görme zorluğu ve sinir sistemi bozuklukları meydana gelir. Sütte ağırlığı olan bir madde de vitamin B12 dir. Metil gruplarının sentezi ve taşınmasındaki görevi ile vitamin B12; kan hücrelerinin, nükleik asidin yapımında müessirdir. Vita­min B12 yetersizliğinde sinir sistemi bo­zuklukları ile pernisiyöz anemi (kansızlık) meydana gelir. Sinir sistemi bozuklukları­nın en çok görülen belirtileri, uyuşukluk, kol ve bacaklarda duyu azalması ve kasıl­malar, baş ağrıları ve yorgunluktur. Sütte bulunan bir madde de pantotenik asittir. Pantotenik asit yetersizliğinde laboratuar hayvanlarında büyüme geriliği, deride yaralar, sinir sistemi bozuklukları, siyah tüylerin kırlaşması, mide ve bağırsaklarda ülser gibi belirtiler oluşturulmuştur. Pantotenik asit yetersizliğinde mineral ve su metabolizmasında da bozukluklar görül­müştür. Sütte bulunan magnezyum kemik tozlarında kalsiyumla beraber bulunur ve kemiğe kalsiyumla beraber girme ve çıkma eğilimi gösterir. Eksikliğinde tetani denen kasılmalar olur.

    Sütteki kalsiyum; kemikler, sinir-kas fonksiyonları, kalb ritmi, pıhtılaşma, anne­nin süt vermesi ve bazı enzimlerin sentezi için lüzumludur. Yine sütte fazla bulunan fosforun % 80 den fazlası vücutta kemik ve dişlerde bulunur. Ayrıca RNA, fosfolibid gibi maddelerin içinde de bulunur.

    Süt, yemek borusu iltihaplarında, zehir­lenmelerde bir İlaç olarak kullanılır. Mide ülserinin baş ilacı süttür. Sütün midede asit bağlama kudreti yüksektir. Süt asıl etkisini mide hareketlen (motilite) üzerinde göste­rir.

    Görüldüğü gibi süt, vücutta, vücudun ihtiyaçlarını bilen dağıtıcı gibi hareket etmektedir.

    (Arkadaşlar yazı bilimsel bir dergiden alıntıdır.)
     

Sayfayı Paylaş