Vücudumuzun her türlü i
şlemleri için, her aşamada enerjiye gereksinimiz vardır. Eğer enerji
sağlanamaz ise, işlevlerin yapılması mümkün değildir. Besinlerin bir kısmı yapım için
kullanılmakta ise de, büyük bir çoğunluğu enerji gereksinimi için harcanmaktadır. Büyüme
ve gelişme işlemleri çocukluk çağında tamamlanmaktadır. Ancak ölünceye kadar yapım ve
yıkım işlemleri devam etmektedir.
Organizmamızın en küçük birimi olan hücreler enerjinin oluşturulduğu yerlerdir. Hücrelerin
içindeki protoplazmada bulunan "mitokondri" organeli merkez kalorifer kazanı gibi enerjinin
üretildiği yerdir. Özellikle oksidatif fosforilasyon (oksijenin kullanılarak ATP elde edilmesi =
Krebs siklüsü = Krebs halkası = Krebs döngüsü) burada yapılmaktadır. Enerji olarak
kullanılacak olan besinler kan yolu ile hücreye gelirler. Kan dolaşımı ile taşınan oksijen
yardımıyla oksidasyona uğrayıp enerjiye dönüşürler. (Bu konu, 2. ünitede
Karbonhidratların metabolizması konusunda da işlenmiştir)
Hücrede besinlerden enerji oluşumu ve harcanmasını metabolizma olarak tanımlayabiliriz.
Yediğimiz yiyecekler sindirilip kana karışıyorsa hepsi enerji olarak kullanılabilirler
anlamındadır. Enerji birimi olarak kalori terimi sıklıkla kullanılır. Son yapılan terminoloji
değişikliğine göre "Joule = Jül" terimi kullanılmaya başlanacaktır. Bir büyük kalori
(Kilokalori=C=K, kalori=c=k): +4derece santigratta (o C) ısıtılan 1 ml damıtık suyun ısısını 1
derece yükseltmek için gerekli ısı enerjisidir.
Besinlerin vücutta oluşturdukları enerji değerleri;
- Karbonhidratlar (CHO): 1 gramı 4 Kalori (Kilokalori) verir.
- Proteinler: 1 gramı 4 Kalori (Kilokalori) sağlar. Proteinlerin 1 gramı normalde 5.6 Kalori
sağlarlar. Ancak ortaya çıkan azotun atılabilmesi için kullanılan enerji çıkarıldığında net
verdiği enerji 4 Kalori olmaktadır.
- Lipidler: 1 gramı 9 Kalori (Kilokalori) vermektedirler.
Enerji temini için tüm yukarıda belirtilen besinlerden dengeli olarak alınmalıdır. Bunun tersi
olması durumunda; karbonhidratların gıdada fazla olması barsaklar üzerinde sindirim
bozukluklarına ishallere (entoleranslara) neden olmakta, yağların fazla alınması da çeşitli
sağlık sorunları yaratmakta, proteinlerin yüksek oranda enerji olarak kullanılması da azot
birikimine yol açmaktadır.
Bazal metabolizma
Yiyeceklerin sindirilmesinden sonra (12 saat mutlak dinlenme an
ında, uyanık olarak
harcanan enerjiye "Bazal Metabolizma" denilmektedir. Bazal metabolizmada harcanan
enerji, iç organların çalışması için kullanılmaktadır.
Bazal metabolizma bazı durumlarda ayrıcalık gösterir.
- Yaş, cinsiyet
- Vücut cüssesi ve bileşimi (kas dokusu arttıkça yağ dokusu azalır)
Bazal metabolizmayı arttıran ve azaltan bazı nedenler şunlardır:
- Tiroid bezi salgısı artınca bazal metabolizma artar.
- Vucut ısısı 1 C yükselince bazal metabolizma % 7 oranında artar.
- Ağır fiziksel hareketlerden sonra bazal metabolizma artar.
- Öfke, coşku, düşünme gibi durumlarda artar.
- Diyetin bileşimine göre (örneğin; protein yüksekliği) bazal metabolizma artar.
- Çe
şitli fizyolojik durumlarda; örneğin gebelikte % 20 oranında artar.
- Uykuda, uzun süren açlıkta azalır
Fiziksel aktivite
Yap
ılan hareketin derecesi ve süresine göre enerji harcaması değişiktir.
- Hafif işler: Yatakta dinlenme, yün örme, ayakta el işleri.
- Orta işler: Hızlı yürüme, yer silme, süpürme.
- Ağır işler: Marangozluk, imşaat işleri, hızlı yüzme
Yiyeceklerin termik etkisi
Yiyecekler yenildikten sonra metabolizma artar. Bu art
ış emilmenin karşılığıdır. Bazal
metabolizmanın % 10'u kadar bir artış söz konusu olmaktadır.