Geçenlerde bi makalede dikkatmi çekti. Düşük yoğunluklu yağ yakma aralığının işe yaramadığını söylüyor.. Asıl bilinmesi gereken noktanın, fiziksel aktivite esnasında değil, sonrasında vücudumuzun ne kadar yağ yaktığı olduğunu söylemekle başlayalım isterseniz. Günümüzde bu gerçeği destekleyen pek çok bilimsel çalışma mevcut.. 5 erkek ve 5 bayandan oluşan "yüksek yoğunlukta" çalışan bir başka grup ise, haftalık aynı gün sayısında bisikletlerini sürmüşler ve genel çalışmalarının uzunluğu diğer gruba göre 5 hafta kısa yani 15 hafta olarak gerçekleşmiş. Genelde "kısa" olarak değerlendirilebilecek çalışmaları, ısınma bölümü, intervaller ve yavaşlama bölümlerinden oluşuyormuş. Sözkonusu intervaller aralarında uzun dinlenme bölümleri olacak şekilde, 15 ila 90 saniye arasında ve çok yüksek bir tempoda gerçekleştirilmiş. Düşük-yoğunluklu çalışan grup, her çalışma seansında, yüksek-yoğunluklu grubun yaklaşık 2 katına yakın yağ tüketmişler. Fakat süre haftalar geçip sıra yağ ölçme aletleriyle ölçüme geldiğinde yüksek-yoğunluklu grup sporcularının yağ yakma konusunda rakiplerine önemli bir fark attıkları görülmüş: İki grup için, çalışmalar esnasında "harcanan güç bazında - yakılan yağ" karşılaştırılması yapıldığında, sözkonusu oranın, yüksek-yoğunluklu grupta, düşük-yoğunluklu gruba oranla 9 kat daha fazla olduğu görülmüş. Bunun nedeninin, hızlı gruptaki sporcuların antrenman sonrası vücut metabolizma hızlarının, diğer gruba nazaran çok daha uzun bir süre boyunca yüksek seyretmesi olduğu anlaşılmış: Böylelikle özellikle dinlenme döneminde, hızlı çalışmaya devam eden metabolizmaları çok daha yüksek miktarda yağın eriyerek yakılmasına sebep oluyormuş. detayları için http://www.mtbtr.com/gezi_yayin/yayin.asp?kayitno=552 Bu konuda söyleyecekleri olan var mı? Benim şimdiyte kadar bildiklerimi pek doğrulamıyor...
aslında yazı, düşük yoğunluklu yağ yakma temposu işe yaramaz demiyor, bir kıyaslama yapıyor...yani bugüne dek öğrendiklerinize çok ters olan bir durum söz konusu değil.......açıkcası bu konu, uzundur süregelen ve kesin manada çözüme kavuşmayan kompleks bir konu...yani, yüksek tempolu aralıkları içeren "HIIT" türü cardio taraftarları ile düşük(daha doğrusu sabit) tempolu cardio taraftarları arasında devam eden tartışma...son yıllarda HIIT taraftarları artış göstermiş olsa da, klasik cardio taraftarlarının sayısı da az değil...bizler açısından burada en makul çıkış yolu, her iki yöntemi de dönüşümlü olarak kullanmak olabilir...yani bir cardioyu HIIT türünde, bir diğerini normal türde yapmak...
Selam Bahadır, Oncelikle sunu soylemek isterim ki, mtbtr dag bisikletine gonul vermis arkadasların kurdugu ve cok guzel bilgileri de barındıran pekcok sey ogrendigim guzel bir site, ozellikle kondisyon, nabız, tansiyon gibi konularda nitelikli yazılar var. Aynı konuyu birkac farklı yerde de gormustum ve bana da mantıklı gelmisti. Hatta bunu antremanımın sonunda yaptıgım 30dk lık cardio nun son 5-10 dk lık kısmında tempoyu surekli yukseltip kendimce kullanmaya da calısıyorum. Yag yakımı konusunda nasıl bir fark yarattıgını cok net gozlemleyemedim ama kosudaki hızımı yavas yavas yukarıya tasıdıgını soyleyebilirim. Saglıklı Gunler...