Beyler zayıflamak istiyorum

Konusu 'Yağ Yakımı ve Kilo Verme' forumundadır ve menejeryasin tarafından 10 Ocak 2012 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen üye sayısı: 5 üye.
  1. menejeryasin
    Offline

    menejeryasin Üye

    Katılım:
    30 Kasım 2011
    Mesajlar:
    3
    Beğenileri:
    0
    Ödül Puanları:
    0
    Evet beyler şimdi 1.78 boyundayım 108 kiloyum.Eve koşu bandı aldım ve her gün 45 dk 4km/s hızla 10 eğimle yürüyorum.Önceden yani bu kiloyu aldığım dönemde cipsler ve tatlıları çok fazla tüketiyrodum.Şimdi ise normal okuldaki yemkhane oradan çıkışta evde yemk yiyorum.Sadece kendime 1 gün oda perşembe günü serbest gün ilan etiim.Onda pasta ve börek yiyiorum.Benim merak ettiğim ise şu:Şimdi koşu bandında yukarıda belirttiğim ayarlarda 520 kalori yakıyorum her gün bi rde insanın oturarak harcadığı kalorvi varmış bunların hepsini düşündüğümzde 1 ayda kaç kilo veririm.BİR DE BENİM OTURURKEN HARCADIĞIM KALORİYİ YAZRSANIZ SEVİNİRİM.Şimdiden yardımlarınız için sağolun.
     
  2. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir
    kilolu kisilerin cogunde insulin direnci vardir ben 65 kilo zayifladim insulin direncini kirmadan kilo verirsen geri alirsin

    Pasta borek corekleri hayatindan tamamen cikarmalisin

    Dusuk karbonhidrat agirlikli diyet oneririm kalori saymana gerek yok
     
    Azi bunu beğendi.
  3. gerenımo
    Offline

    gerenımo Üye

    Katılım:
    8 Ocak 2012
    Mesajlar:
    215
    Beğenileri:
    249
    Ödül Puanları:
    53
    Meslek:
    öğrenci
    ben günde 1000 kalorılık cardıo çalıştım ve özellıkle aksamları 5ten sonra yemek yemdım meyve cay yogur bunn dısında ve kılo verdım bana sorarsan hersey yıyebılırsın ancak önemlı olan saatı sabah yedıgını yakmak ıcın aksama kadar bolca vakıt var ama 9 da 10da yedıgın yemegın ardından hemen uyursan kılo vermeyı unut derım
     
    Azi bunu beğendi.
  4. kerimagil
    Offline

    kerimagil Üye

    Katılım:
    26 Aralık 2011
    Mesajlar:
    134
    Beğenileri:
    135
    Ödül Puanları:
    53
    Meslek:
    uzman hekim...
    Kardeş heldic önemli kısımlara değinmiş..

    Biraz devamı ve ayrıntı yazmayı düşünüyorum..

    ---- Haftada bir gün kendini serbest bırakman fena değil... kendini bıktırmamış olursun...

    Ben de bir ara agresif diyet yaptığımda pazar gününü hayvan gibi yeme günü seçmiştim..

    Çünkü eski alışkanlıkları terketmek çok zor...

    ---- Unutma idmandan sonra, koşudan sonra kan şekerin düşeceği için açlık hissedip içinde normalden daha fazla iştahın olacak... Buna dikkat... bu iştaha direnmelisin... Yoksa harcadığının çok fazlasını alırsın...

    ---- Kendine diyet olarak bir program yap... yani bu sitede diyet için çok sayıda ne yapmak lazım... çok yazılmış... Bazı arkadaşlar kendi programlarını ve günlük yaptıklarını yazmışlar...
    Bir diyetisyenden de yardım alabilirsin..

    ---- Fakat benim diyet tarzım şuydu... Ben protein ağırlıklı diyeti tercih ederim... hem lezzetli hemde kilo verdirici... protein ağırlıklı, karbonhidrattan ve yağdan kaç...


    --- Karbonhidrat adı verilen şeyleri öğren... neler olduğunu bunlardan uzak durmaya çalış... veya çok az... al... Bulgur, makarna, ekmek, prinç haşlanmış patates, pasta börek vs.
    ---- protein türlerini öğren... ve protein ağırlıklı beslen... yemeklerin çoğunu bunlar oluştursun... internette çok mesela etin her türü... baklagillerden fasulye, nohut mercimek, yalnız dikkat bu baklagillerde bir miktar bazıları yarıya yakın karbonhidratta bulundurur.. çok aşırı olmasın..
    ----- yağlardan uzak dur... mesela tavada yumurta mümkünse yapmamaya çalış haşlama tecih et. Eğer canın istedi. tavaya sadece bulaşacak kadar... Ben şöyle yapardım mesela tavaya az yağ dök.. her yerine gezdir, sonra geri kalanını bir tabağa veya tekrar kabına tavadan geri dök damlalar çok seyrek olana kadar...

    heldic yağ ağırlıklı diyetten bahsediyor... ketojenik diyet ismi... kendisi de başarılı olmuş... onu da araştır bir tanesini uygula...

    Şahsen diyetisyen programları bana mantıklı gelmiyor... Sebebi... ağız tadı yok... gerçi kilo vermek için fedakarlık yapmak lazım ama son derece sabır gerekiyor...

    Yukarıda yazdığım diyeti ben şöyle uyguyordum birazda program halinde yazarsam...

    ---- sabah iki haşlanmış yumurta... kepek ekmeği somun halinde alırdım. çeyreğinin içini çıkarıp 2 yumurtayı teperdim.. içine...
    Yanında demli çay... kafein metabolizmayı hızlandırıyor... demli olmasının sebebi bu... yalnız şekersiz ... şeker yasak...( Başka sabah tek yumurta büyüklüğünde peynir, yine tek yumurta büyüklüğünde zeytin.. ekmek yine içi çıkarılmış çeyrek ekmek yumurtalı sabahla dönüşümlü)

    ---- öğlen ve akşamları sıralamasını sen yap... oda bir öğün balık, bir öğün yağsız köfte, bir öğün haşlama et, bir öğün derisi alınmış 2 baget olarak dönüşümlü olacak şekilde ister çeyrek kepek içine doldur ister ayrı ayrı ye... bazı öğünler küçük tatlı kasesi içinde kuru, nohut vs.

    (köfte, balık et vs. önce hazırlayıp buzluğa koy... mesela 5 köfteyi birbirine yapışmayacak şekilde saklama poşetlerine veya aralarına naylon koyacak şekilde sırala... bir sıra diz bir kaba üstüne bir naylon, bir sıra diz üstüne naylon... gibi... pişirirken kolayca alırsın yağ koymadan tavaya koyarsın.. düşük ateşte... pişerken yağı tavaya yayılır... yerken tavadaki yağı havlu peçete ile al çöpe at... yağ yok... balık yine aynı... bir sıra balık üstüne naylon bir sıra balık üstüne naylon... gibi yine kızartırken yağsız düşük ateşte... haşlama et.. düdüklü tencerede pişirmeni pişireceğin kadar parçayı saklama poşetlerine koyup buzluğa koy... .. yalnız haşlama et geç pişeceğinden düdüklüye koy.. düşük ateş 2 saat... yağsız... az tuz... baharatını sen ayarla... bir taraftan... )

    Yukardaki kısım sana uygun değilse... okulda yiyorsan o da şöyle ... yemekte makarna, pilav varsa ekmek asla yok... Evde hazır yemek varsa yağlı ise yemeğin yağını kaşığınla ayır.. öyle

    Yazdılarım sana çok uygunmu bilmiyorum... Sadece usulü yazdım... gerisi sana kalmış...

    ---- Her gün... nefes nefese kalacak şekilde en az yarım saat koşu...

    Her gün tartıl... kilon düştükçe sana keyif verecektir... bir gün sonra kilon daha da düşük çıksın diye daha dikkatli yersin...
     
    SacredSoul ve Azi bunu beğendi.
  5. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir
    yaglar olarak faydali yaglari tercih etmen lazim bu yaglar tereyagi kuyruk yagi ic yagi hindistan cevizi yagi findik yagi balikyagi zeytin yagi

    Bunlar kilo vermeni kolaylastirir nasil mi ?

    yemeklerle beraber yag tuketirsek sindirim suresi uzar ve daha gec acikiriz birde yagda eriyen vitaminler var onlar icinde yag tuketmemiz lazim

    Beynin yuzde 65 i yaglardan olusuyor buyuk bolumu de kolestrol yagsiz beslenme insani depresyona sokabilir

    Eger yagsiz karbonhidratsiz protein agirlikli bir diyet yapacaksaniz

    Benim onerim kaliteli multivitamin ve gunde 2000 3000 ml esit olcak sekilde epa dha iceren kaliteli balikyagi dir
     
  6. kerimagil
    Offline

    kerimagil Üye

    Katılım:
    26 Aralık 2011
    Mesajlar:
    134
    Beğenileri:
    135
    Ödül Puanları:
    53
    Meslek:
    uzman hekim...
    Multivitamin çok şart değil...

    menejeryasin in kafasını karıştırıyoruz ama...

    Temel gıda maddelerine erişen biri için

    vitamin eksiğiniz olmaz...

    Vitamin ilaçlarını zamanında iyi pompaladı.. ilaç şirketleri...

    Neymiş her antibiyotik alana vitamin şartmış..

    Vatandaş kilo alsın diye bize zorla vitamin reçete ettirimeye çalıştılar...

    Ben de devletin ödemediği vitaminleri yazardım...

    Gider eczaneye para.. bana geri gelir ...

    " ben sana iyisini yazdım... devletin ödediğinden ne çıkar ki... "
     
    Azi bunu beğendi.
  7. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir
    yeterli yesil sebze yeniyorsa vitamin cok lazım degil fakat

    turkiyedeki insanların cogunun dvitamini seviyeleri cok dusuk

    o yuzden biz tas devri diyetini yapanlar 2 ayda 1 ampul dvit3 iciyoruz 3ytl fiyatı baska vitamin almamıza gerek yok ama yagda tuketiyoruz
     
    Azi bunu beğendi.
  8. HUMOR
    Offline

    HUMOR Üye

    Katılım:
    20 Aralık 2011
    Mesajlar:
    370
    Beğenileri:
    251
    Ödül Puanları:
    73
    Meslek:
    Öğrenci
    Yer:
    EDIRNE
    kilona göre eğimli yürüyüş yapmamanı tavsiye ediyorum aman dizini sakatlama derim.
     
  9. kerimagil
    Offline

    kerimagil Üye

    Katılım:
    26 Aralık 2011
    Mesajlar:
    134
    Beğenileri:
    135
    Ödül Puanları:
    53
    Meslek:
    uzman hekim...
    Taş devrinde balık ta yeniyordu...

    MalumunuzD vitamini sentez deri altında güneş ışığıyla veya balık yemekle mümkün.. Balık yağında hazır vaziyette.

    2 hafta da bir balık yiyenlerde D vit ihtiyacını karşılar...

    Bence gerek yok. Ama siz bilirsiniz...
     
    Son düzenleme: 15 Ocak 2012
    Azi bunu beğendi.
  10. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir

    balıgın karaciger yagında dvitamini var normal yagda yok ayrıyeten balık yemek cok iyi degil agır metal riski var
     
    Azi bunu beğendi.
  11. oktayd
    Offline

    oktayd Yeni Üye

    Katılım:
    23 Aralık 2011
    Mesajlar:
    390
    Beğenileri:
    264
    Ödül Puanları:
    0
    bütün balıklarda yok ama :)
    belirli balık cinslerini gönül rahatlıgıyla yiyebiliriz.
    ton balıgı yerine taze balık tercih edilebilir özellikle..

    kaldı ki sıklıkla tüketilmeyen bir balıgın agır metal riskinin olacagını düşünmüyorum
    yazdıklarınızda bence genelleme yapmayınız :)
     
  12. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir

    ufagından buyugune tüm balıklarda var oranı azdır coktur bilmiyorum cunku denizlerimiz kirli

    en iyisi yavru balıkları yemek balıklar büyüdükce agır metal daha fazla birikiyor
     
  13. oktayd
    Offline

    oktayd Yeni Üye

    Katılım:
    23 Aralık 2011
    Mesajlar:
    390
    Beğenileri:
    264
    Ödül Puanları:
    0

    Dip balıkları: Mezgit, berlam, kefal, levrek, lüfer, barbunya, kalkan. (riskli balıklar)

    Yüzey balıkları: Hamsi, istavrit, uskumru, palamut.
     
  14. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir
    Eskimolarda depresyon, kalp hastalıkları, hipertansiyon gibi kronik hastalıkların çok az görülmesinin nedeni yoğun balık tüketimine bağlanmıştı. Ancak onlar hamsi, lüfer yerine balina, fok eti gibi deniz hayvanlarıyla(!) besleniyor. Çok daha önemlisi onlar soğuk deniz balıkları...
    Akdeniz, karadeniz gibi sıcak-iç denizlerin soğuk okyanus sularından önemli bir farkı var; ağır metaller...
    Hemen tüm sanayi ürünlerinin ortak özelliği olan ağır metaller son 100 yıl içinde giderek artan oranlarla vücudumuzda biriktiler. Son 50 yıl içinde neden oldukları hastalıklar yoğunlaşarak artıyor. Var olan hastalığın şiddetini arttırıyor ya da hastalıkların daha kolay ortaya çıkmasını sağlıyorlar.



    Yediğiniz her balık, vücudumuzdaki ağır metal havuzuna bir damla daha düşmesine neden oluyor.
    Bilimsel çalışma sonuçlarına göre 2 değerlikli ağır metaller vücudumuzda öncelikle kemik dokuda birikiyor. 3 değerlikli alüminyum ise özellikle beyinde...
    Örneğin stres altında, stres hormonlarının etkisiyle kemik dokudan mobilize olan ağır metaller hedef organa geçerek tahribata yol açıyor. Özellikle hamilelerde bebeğe geçerek otizm, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği, mental retardasyon gibi çocukluk döneminde son yıllarda görülme sıklığı artan hastalıkların gelişmesine neden olabiliyor.


    http://www.beyindoktoru.com/balik-ve-grip-asisi.htm

    ben ne buyugunu ne kucugunu yememeye calısıyorum yersemde ayda yılda bir bol yesillikle tuketiyorum
     
  15. oktayd
    Offline

    oktayd Yeni Üye

    Katılım:
    23 Aralık 2011
    Mesajlar:
    390
    Beğenileri:
    264
    Ödül Puanları:
    0
    dedigim gibi bütün balıklar degil.
    sonuc itibariyle balık tüketen bir toplum degiliz.

    agır metal riski ise tamamen muamma.

    eskimolara kadar gitmeniz bence saçma.
    ne fizyolojik ne de iklimimiz aynı şartlarda.
    ege yada akdeniz örnekleri daha saglık olur sanırım.

    sonuc itibariyle yemek isteyen yiyebilir diyip konuyu kapatabiliriz.
    araştırması bedava sonuc itibariyle :)
     
  16. heldic
    Offline

    heldic forum Kurdu

    Katılım:
    23 Mayıs 2010
    Mesajlar:
    1.606
    Beğenileri:
    1.118
    Ödül Puanları:
    123
    Yer:
    izmir
    yemek isteyen herseyide yer plastikde yiyebilir :) bir sürü gemi giriyor limanlarımıza

    https://docs.google.com/viewer?a=v&...dSTXc4&sig=AHIEtbRBjBO2i4RPtt3N9DYS6QGpesKvig

    ege universitesi izmir denizini incelemis ve agır metallari yüksek bulmus ayrıyeten karadeniz daha da kirli ukranya gibi daha gelismesini tamamlayamamıs ülkeler pisliklerini denize bırakıyolar ayrıyeten tüm kanazilasyon denize akıyor iyi kötü balıklar bunları yiyorlar

    deniz yüzünde yüzen balıklar da agır metal birikmesi daha az oluyor ama oluyor iste az yada cok.

    özellikle bebekler ile hamile kalma düsüncesi olup yada hamile kalan anneler yememeli aynen cocuga gecip beyinde kalıcı hasarlar yapıyor otizm gibi

    gercekten cok tehlikeli birsey emin olamadıgınız balıgı tüketmek kim bebegine gecsin ister ki ?

    bunun medya tarafından insanlara anlatılması lazım balıgın saglıksız bir gıda oldugu
     
  17. oktayd
    Offline

    oktayd Yeni Üye

    Katılım:
    23 Aralık 2011
    Mesajlar:
    390
    Beğenileri:
    264
    Ödül Puanları:
    0
    burası bebek yada hamile forumu olmadıgı icin sorun yok sanırım.

    GASLAND adlı filmi deniz kirliligiyle ilgili izlemenizi öneririm.
    sonuc olarak dünya da realist olmak gerekirse temiz deniz yok.

    tekrar dedigim gibi türkiye olarak zaten balık tüketen bir ülke degiliz.
    zaten az tüketiyorken balıgı öcü olarak göstermek olmaz sanırım.
    yiyecegimiz balıgı araştırarak yer isek sorun ortadan kalkar.

    saglık ve mutlu günlere :)
     

Sayfayı Paylaş