20’li YAŞLARINIZ HAMBURGER BAĞIMLILIĞI Yapılan araştırmalar, erkeklerin fast food restoranlara her girişinin ilave 1.000 kalori anlamına geldiğini gösteriyor. Hele bir de araba servisi kullanıyorsanız, bu ziyaretleriniz için 500 kalori daha ekleyin. Bu da yılda toplam 7-8 kg fazla kilo almak demek oluyor. REÇETE: Kendinize sadece 1 hamburger ya da sandviç kotası koyun ve siparişinizi bununla sınırlayın. İçecek olarak da su, diyet kola, tatlandırılmamış çay veya kahve isteyin. Bu ‘hasar kontrol’ stratejisi, aşırı yemenizin önüne geçecektir. Örneğin bu taktiği McDonalds’da uyguladığınız takdirde yaklaşık 750 kaloriden kurtulacak ve doyuracak bir 250 kalori ile redtoranı terk edeceksiniz. Bir ‘Big Mac’ kazası yapsanız bile, bu şekilde o bile yarıya inecek ve 560 kalori ile paçayı kurtarmış olacaksınız. SAKATLANMA EĞİLİMİ Kemikler tüm faaliyetinizin sessiz ortaklarıdır. İçlerinden biri kırılana kadar aklınıza bile gelmezler. REÇETE: Her gün 2 bardak D vitamini takviyeli az yağlı süt için. Böylece, vücudunuza 600mg kalsiyum ve 5 mikrogram D vitamini verin. İşte kemiklerinizin kırılmaya karşı direnç kazanmasını sağlayan mükemmel bir Kombinasyona sahip oldunuz. Üstelik günde 1,5 bardaktan süt içen erkeklerin felç geçirme riskinin, diğerlerine kıyasla yarı yarıya daha düşük olduğu, uzun yıllar süren çalışmalarla kanıtlanmış durumda. KASLARI DEĞERLENDİREMEMEK 20’lı yaşlar kasların geliştiği yıllardır. Ancak kas gelişimini en yüksek seviyeye çıkarmak için gereken ham maddeleri unutmamak gerekir. REÇETE: Dana eti, içerdiği protein, çinko ve kreatin yükü ile mükemmel bir kas geliştiricidir. 250gramlık yağsız eti, orta ısıda pişirin, pişerken ete karabiber, 2 çay kaşığı çili tozu ve az miktarda acı biber sosu ekleyin. Pişen eti bir dilim domates, rendelenmiş yağsız peynir ve yaprak marulun üzerine koyarak, üstüne salsa sosu ekleyin. Afiyet olsun. 30 lu YAŞLARINIZ YAĞLA MÜCADELE YILLARI Metabolik hızınız, yani 20’li yaşlarda yuvarladığınız dürümleri yakıp tüketmenizi sağlayan motor, her 4 yılda %1 oranında yavaşlamaya başlar. Tartıdaki kilonuz değişmiyorsa, bu vücudunuzun biraz daha yağlandığını gösterir. Amerika da yapılan bir araştırmada, 40 yıl boyunca kilosu hiç değişmeyen erkeklerin geçen her 10 yıl içinde 1,5kg yağ biriktirdiğini –yani 1,5kg da kas kayıp ettiğini- göstermiştir. MUHTEMEL NEDEN: 30 yaşını geçtikten sonra, testosteron seviyeleriniz her yıl %1 oranında azalır. Bu, metabolizmanızı çalıştıran kasları üretmenin – hatta korumanın- giderek zorlaştığı anlamına gelir. 40 yaşlardaki erkeklerin yarısında şu veya bu düzeyde Ereksiyon bozuklukları baş göstermesi ise tüm bunların bir diğer yan etkisidir. Ancak tek sağlık sorunlarınız TESTOSTERON KAYBI ile sınırlı kalmaz. 30’lu yaşlara geldikten sonra, büyük tansiyonunuz her 10 yılda 4 puan yükselecek ve birden fazla sorun, bir arada karşınıza çıkmaya başlayacaktır. İşte biyolojik saatinizi geriye almanın ve orta yaş döneminizi korumanın formülleri… SEKS İSTEĞİNDE AZALMA Hemen sararıp solmayın. REÇETE: Her gün iki avuç ceviz, fıstık veya badem yemeye başlayın. Araştırmalar tekli doymamış yağ bakımından zengin (fındık, fıstıkta bulunan yağlar) bir beslenme alışkanlığına sahip olan erkeklerin, sağlıklı yağ tüketmeyen erkeklere kıyasla daha yüksek testosteron seviyelerine sahip olduğunu gösteriyor. Bu çerezler aynı zamanda –belden aşağısı da dâhil olmak üzere- tüm vücudunuzdaki kan dolaşımını geliştiren bir aminoasit olan ‘arginin’ bakımından da son derece zengindir. METABOLİZMA YAVAŞLIYOR Doğru besinlere (şekeri az, proteini yüksek) yönelerek metabolik motorunuzu her an kalkışa hazır bir durumda tutabilir ve daha tok bir hayat sürdürebilirsiniz. REÇETE: Örneğin, günde iki veya üç kez sert veya orta sertlikte bir dilim peynir yiyin (çedar, İsviçre veya provolone olabilir). Bir dilim peynirde 7gram protein bulunur ve hiç şeker içermez. Dolayısıyla peynir kan şekeri seviyesini yükseltmez, vücudunuzda yağ yakma modundan çıkmaz. Alternatif öneriler az yağlı bir kâse yoğurt, bir dilim dana eti veya bir avuç fındık fıstık olabilir. AĞIRLIKLAR GİDEREK AĞIRLAŞIYOR Testosteron seviyeleri düştükçe, egzersiz sonrası kasların tam gücüne geri dönmesi için gereken sürede giderek uzamaya başlar. REÇETE: Brokoli ve dolmalık biber yiyin. Her ikisinde de serbest radikallerin korkulu rüyası olan c ve E vitaminlerinden bol miktarda bulunur. Serbest radikaller egzersiz sonrası kasların kendini onarmasını engelleyen hainlerdir. C ve E vitamini, yüksek kalite proteini, yavaş sindirilen karbonhidrat, hepsi bu tarifte: Derin bir tencereye bir çorba kaşığı doğranmış soğan, 4’te bir kırmızı dolmalık biber(ince ince ve uzunlamasına kesilmiş olsun), bir tutam karabiber koyun. Orta ateşte iki dakika ısıttıktan sonra, tencereye 250gram hindi göğsü(dilimlenmiş) ve bir çay kaşığı adaçayı ekleyin. İki dakika hindinin koyulaşmasını bekleyin. Şimdi tencereye bir kâse tavuk suyu ve bir kâse brokoli ekleyebilirsiniz. Bir dakika kaynadıktan sonra, yarım kâse pişmemiş kuskus ekleyin. Kapağı kapatın, tencereyi ateşten alın ve 5-10 dakika dinlendirdikten sonra servis yapın. 40’lı YAŞLARINIZ HASTALIKLARLA MÜCADELE YILLARI Kellik, kırışıklıklar, beyazlıklar… Tüm tasanız bunlar olsun; zira 40’lı yaşlarda vücudunuz patlamaya hazır saatli bir bomba gibidir. Bu yaştaki erkeklerin %30’unda asemptomatik prostat kanserine rastlanıyor. Bu öyle bir kanserdir ki, vardır ama varlığını teşhis etmek pek mümkün olmaz. Berbat bir durum. Fakat, ‘hastalık yılları’ olarak adlandırılabilecek 40’lı yaşların bir gerçeği. 44 yaşına kadar gerçekleşen erkek ölümlerinin çoğu kaza sonucu gerçekleşir. Ancak 45 yaşına gelindiğinde ölüm nedenlerinde ilk sıraya kalp hastalıkları oturur ve her yıl 40 lı yaşlardaki yaklaşık 36.000 erkeğin ölümüne neden olur. Yapılan çalışmalar, 40 yaş üstü erkeklerin, aynı yaş grubundaki kadınlara kıyasla iki kat daha fazla melanon gerçekleştirdiğini ortaya koymakta. Bunların yanı sıra körlüğe yol açan maküler dejenerasyon gibi ölümcül olmayan hastalıklarda artış gözleniyor. Obezitede cabası. 30’lu yaşlarda vücudunuzu korumayı başarmış olsanız bile, yıllar ilerledikçe bunun giderek zorlaştığını göreceksiniz. REÇETE: Vücudunuzun doğal düşmanlarına karşı başlatacağınız önleyici bir savaş. Tek silahınız ise çatal ve kaşık olacak. KAYBOLAN KASLAR Sıradan bir erkek 50 yaşına geldiğinde yaklaşık 3 kg kas kayıp etmiş olur. Ağırlık çalışmasının yanı sıra, düzenli bir biçimde yüksek kaliteli protein ile beslenerek, binbir güçlükle kazandığınız kaslarınızı koruyabilirsiniz. REÇETE: Tonbalığı yiyin. Her bir dirhemi muhteşem bir protein kaynağıdır. Üstelik, bu balıkta doymuş yağ bulmak imkansız. PROSTAT KANSERİ YAKLAŞIYOR Erkeğin ölümü seksten olmaz, ama seks bezlerinden olabilir. Harvard üniversitesinde yapılan araştırmalar, en yüksek selenyum seviyelerine sahip olan erkeklerin Prostat kanserine yakalanma riskinin, en düşük selenyum seviyelerine sahip olanlara kıyasla %48 daha düşük olduğunu gösteriyor. REÇETE: Her gün 3 tane brezilya kestanesi yiyin. Yani prostat kanseri riskini azaltmak için gereken miktar olan 200mikrogram selenyum alın. Mantar da işinizi görebilir. Özellikle koyu renkli geniş şapkalı türlerden pişmiş yarım tabak mantar 35mikrogram, günlük selenyum ihtiyacınızın yaklaşık %20 sini karşılayacaktır. DAMAR TIKANIKLIĞI Yüksek kolesterol acımasız bir katildir, sakın unutmayın. REÇETE: Her gün bir avuç üzüm yiyin. Kırmızı üzüm kabuğunda bulunan antioksidanlar, LDL(iyi) kolesterol ile doğru orantılı olduğu için damar tıkanıklarına iyi gelir. Yazan: Philip Rhodes........
