Bu analizlere baktığımızda 'nutrition label' yani beslenme etiketinde bulunan içeriklerin hepsinin doğruluğu tespit edilmekte ve bayağı bir analiz yapılmaktadır. Burada sorun yoktur. Çünkü ülkemiz sınırları içerisine ithalatı yapılacak her ürünün içeriğinin doğru olması ve etiketinde 'vardır' dedikleri her bileşenin olup olmadığı kontrol edilmektedir. Yani biz tüketicileri koruyan, olması gereken önemli bir uygulamadır. Bu testler 1 adet içinde yapılır, 5.000 adet içinde, 100.000 adet içinde. Bu sebeple ülke distribütörleri ve büyük ithalatçılar için ciddi maliyet teşkil edecek bir durum ortaya çıkmamaktadır.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Asıl konu bundan sonra ilginç hale gelmektedir. Çünkü serbest gümrük anlaşması imzaladığımız ya da dış ticaretimizde karşılıklı vergi ödemesini çeşitli anlaşmalar ile ortadan kaldırdığımız ülkelerden bile gelen gıda ürünlerinde devletin 'Tarımsal Katkı Payı' adı altında bir özel vergisi vardır. Örneğin süt ürünlerinde içeriğindeki protein miktarında göre 2,45-4,5 Euro / KG oranlarında bir vergi mevcuttur. Yani TL'ye çevirirsek 1 kilogramda 10-15 TL ödenmesi gereken bir vergi türü mevcuttur diyebiliriz. Bir protein tozunun (5 LB ), kolay hesaplamak adına 2,5 kg olduğunu düşünürsek oluşan vergi yükünü kolayca hesaplayabiliriz. Yani bir protein tozunda 25-45 TL gibi ciddi bir vergi yükü oluşmaktadır.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Bu Tarımsal Katkı Payı üzerine aynı zamanda KDV'de binmektedir. Ve ekstra %8-18'lik artış olmaktadır. Yani devletimiz kendi oluşturduğu Tarımsal Katkı Payı üzerine bir de KDV koymaktadır. Bu da alınan vergiyi %8-18 daha da arttırmaktadır. Kısaca 15 Euro FOB ( Free on Board / dış ülke liman teslimi ) alınan bir ürünü hipotez olarak kabul edersek, navlun + Tarımsal Katkı Payı, gümrük masrafları + analiz maliyetleri + analiz esnasında bekleme ( ardiye ) ücreti derken ürünün fiyatı 30-40 Euro'lara çıkmaktadır. Yani iki katından daha fazla bir maliyet söz konusudur.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Ben bilgi ve tecrübeme istinaden bir ithalatçının ürün fiyatı üzerine %20 bile koyabildiğini zannetmiyorum. Çünkü nihai perakende fiyatı üzerinden ithalatçı karı, supplement store karı %20-20 geriye gitsek gümrük çıkış fiyatlarının bile altına düşer. Kısaca supplementlerin fiyatının yüksek olmasının sebebi, ithalatçı yüksek karları ya da gizli karlar ya da başka bir şey değil, sadece bu özel vergidir.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Şimdi gelelim yurtdışından getirme yasağına.... Devlet yukarıda belirttiğim gibi supplement millileştirme yani türk topraklarında satış yapılmasına izin verme aşamasında hem içeriğini analiz etmekte, hem de vergi almaktadır. Dolayısiyle x bir kişi kişisel kullanım amaçlı olduğunu ispat ettiği bir-iki adet ürünü getirmesi dışında rakam fazla ise devlet bunu ticari amaçlı getirtme ve vergi kaçırma olarak algılıyor. Bir tanıdığınız ve ya siz yurtdışından gelirken kendim kullanacağım deyip faturasını da ibraz ederseniz sorun olmaz ( ki zaman zaman bu konuda da sorun çıkıyor ). Ama miktar/sayı kişisel kullanım olarak algılanamayacak seviyelere çıktığında malesef vergisi ödenmemiş ürün olarak algılanıyor.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Maalesef bu vergi sadece besin takviyelerinde değil tüm gıda ürünlerinde alınmaktadır. Yani sadece supplementler üzerinden alınan bir vergi değildir. Ve dernekler, federasyon gibi sosyal/toplumsal kuruşların baskısının da fayda getirmeyeceği kanısındayım.
--- Mesaj birleştirildi, 30 Ağustos 2014 ---
Hatta farkettiyseniz yurt dışında ürünler üzerinde bulunan, tüketiciye direk verilen mesajların üstü kapatılarak ürün ithal edilmektedir. Bununda sebebi ülkemiz otoritelerinin bu mesajlara inanmaması ve bunları bir aldatmaca olarak görmesidir. Hatta yakın zamanda yapılan resmi bir toplantıda bu ürünlere inançsızlıkta otoriteler tarafından aktarılmıştır. Uzun lafın kısası; supplementlerin fiyatlarının ucuzlaması en azından kısa ve orta vadede gündem dışıdır ve kanımca böyle kalmaya devam edecektir.
Son düzenleme: 30 Ağustos 2014