nedense tekrarlama gereği duydum, vücutta proteinden yağa dönüşüm yolları açıktır. yani kas kütlesi içerisindeki proteinlerin fazlası kullanılmadığı vakit yağa dönüşebilir, ancak, uygun metabolik koşullar gerçekleştiğinde, karaciğer üzerinden dönüşerek, bulundukları yerde değil, başka yerde depolanmak üzere.
bunlar zamanında bize senaryo olarak verilir, oluşacak metabolik yolları sınavlarda çizmemiz istenirdi. bir örnek olarak, ıssız bir adaya düşmüş ve çok az besin bulabilen bir sporcu ile sürekli yatmış göbekli bir amcanın metabolizmaları arasında 3 ay sonra nasıl bir fark olur gibi.
efendim naçizane olarak şunu söyleyim, bu biyoloji dersi görmeyle değil, daha çok biyokimya gibi, metabolizma ile ilgili dallarla alakalıdır.
proteinler, onları oluşturan amino asitlerin temel moleküler iskelet yapılarına bağlı olarak, üre çevrimi, sitrat çevrimi gibi metabolik çevrimlere değişik noktalarından dahil olurlar.
kısaca söylemek gerekirse, proteinlerden amino asit, onlardan ara metabolitler ve şeker, şekerden de yağ üretimi vücutta gayet mümkündür, hatta kas kütlenizi artırıp sonra birşey yapmadan oturursanız, hele de beslenme eriyen kasları yakmayı gerektirmeyecek kadar da doluysa epey mümkün bir hadisedir.
tıp doktoru olmadığımı söylemiştim, ancak onların eğitimini yabana atmamanız gerekir. sadece ve sadece işi doğru uzmanından dinlemeniz gerekir. ortopedistin işi (başlıkta yazıldığı gibi ortapedist değil) bunun metabolizması değil, mekaniğidir. muhtemelen de 2. sınıfta aldığı biyokimya dersinden aklında pek birşey kalmamıştır.
neticede kimseye karşı çıkma amacında değilim. veya kimseyi eleştirme amacı da gütmüyorum.
ancak, yaptığınız sporun metabolik özelliklerini araştırırken, gerçekten güvenilirliği çok tartışılan internet ortamı ve arkadaş vs tavsiyeleri yerine, "anlatım biçimi ofsayta düşse de" yüzde 99 olarak doğru olan, bu işin eğitimini akademik birimlerden almış işin uzman branşında hekimler, metabolizma eğitimi almış olan beslenme uzmanları, biyokimyagerler, opsiyon olarak bunları görmüş biyolog, kimyagerler gibi temel bilim eğitimi alanlar ve tabii ki de direk olarak bu işe yönelik eğitim alan spor okulları mezunlarını dinlemek lazımdır.
neticede bu dönüşümler sürekli yeni keşfedilen şeyler değil, neredeyse150 yıldır araştırılan, 60-70 yıllık bir kesinliğe sahip ve belirlenmiş, hatta üzerinde alelade bir lisans öğrencisinin bile gözlem yapabileceği bir konumdadır. bu dönüşümleri bulanlara nobel ödülü verdiler zaten.
doğru bilgiye çok araştırarak değil, doğru yeri araştırarak ulaşabiliriz ancak.
bu konuda daha çok merak eden olursa, ilgili metabolik yolları şematize edebilirim boş bir anımda, nasıl bir yaşam tarzında nasıl bir dönüşüm geçireceğinizi görebilmek adına. çünkü vg, mekanik olduğu kadar, metabolik bir spordur, hatta metabolizmayı en çok zorlayan spordur.
Genişletmek için tıkla...