Onur'dan,Kilo Verdiren Bitkisel Formül.

Konusu 'Yağ Yakımı ve Kilo Verme' forumundadır ve ONR tarafından 24 Ocak 2007 başlatılmıştır.

  1. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    Benden,sizlere kıyak bir formül.Hemen her aktarda bulabileceğiniz ve çok da pahalıya gelmeyecek bu karışımla ayda 4-6 kilo verebilirsiniz.Bu karışım yağ yakımını hızlandırıyor ve tokluk hissi veriyor.Her yemekten 10 dakika evvel 1 yemek kaşığı karışım yoğurtla karıştırılarak ve ya sade yenilir.Üzerine yarım litre kadar su içilir.

    Malzemeler:

    · Keten Tohumu ( FLAX ) (100 gr.) (Öğütülmüş)

    · Kereviz Tohumu ( Apium graveolens ) (20 gr.) (Öğütülmüş)

    · Funda Yaprağı ( Calluna vulgaris ) (20 gr.)

    · Biberiye ( Rosmarinus officinalis ) (10 gr.)

    · Rezene ( Foeniculum vulgare ) (10 gr.)

    · Yeşilçay ( Camellia sinensis ) (30 gr.)

    · Isırgan Otu ( Urtica sp. ) (20 gr.)

    · Mate Yaprağı ( Ilex paraguariensis ) (20 gr.)

    · Kekik ( Thymus sp. ) (10 gr.)

    · Tarçın ( Cinnamomum sp.) (20 gr.)
     
  2. BaBe ShaQ
    Offline

    BaBe ShaQ Üye

    Katılım:
    21 Ocak 2007
    Mesajlar:
    335
    Beğenileri:
    36
    Ödül Puanları:
    0
    Yer:
    Manisa-Merkez
    Bende yukarıdaki karışımda kullanılacak bitkilerin ne işe yaradıklarını bilginize sunayım.. (DERLENMİŞTİR)..
    Keten Tohumu ( FLAX ) (100 gr.) (Öğütülmüş)
    Bitkinin tedavi amaçlı kullanımında öncelikli yeri olan, bol miktarda müsilaj. Müsilajın etkinliğini arttıran sabit yağ. Çok az miktarda hidrosiyanik içeren linamarin. Linamarin bir glikozittir. Hidrosiyanik ise zehirli bir maddedir, ama bitkinin içerdiği oran öylesine düşüktür ki, yüksek dozajlarda kullanılsa bile hiçbir tehlike oluşturmaz.

    Keten tohumu, öncelikle kronik kabızlığa karşı kullanılır. Çok etkili müshil ilaçlarının, sürekli kullanım halinde bağırsakları tahriş ettiği ve organizma için gerekli olan minerallerin (özellikle potasyum) azalmasına yol açtığı artık biliniyor. Halbuki, keten tohumu kullanımında bu tür yan etkiler kesinlikle söz konusu olmaz. Çünkü keten tohumunun müshil etkisi mekaniktir. Sabah ve akşam olmak üzere günde iki kere, en az ikişer yemek kaşığı dolusu, ezilmiş veya öğütülmüş keten tohumu, bol suyla yutulmalı, daha sonra da 1-2 bardak su içilmelidir. Bağırsaklara ulaştığında genişlemeye başlayan keten tohumu, bağırsakları uyarır. Uyarılan bağırsaklar böylece dışkılama işlemine başlar. Sonuçta kesinlikle etkili, ama çok hızlı sonuç vermeyebilen bir yöntemdir bu. Yani, kronik kabızlıklarda, sonuç alabilmek için 2-3 gün beklemek gerekebilir. Ama beklemeye değecektir. Çünkü çok rahatlatıcıdır. Bu yöntemle hatta, dışkılamanın zamanı bile programlanabilir. Bunun için, keten tohumunu bir süre kullanıp, onu tanımak gerekir. Drog, meyve püresi veya bal ile karıştırılarak alındığında daha da etkili olur. Daha sonra bol su içmeyi unutmamak gerekir.

    Kereviz Tohumu ( Apium graveolens ) (20 gr.) (Öğütülmüş)
    İyi bir idrar söktürücü ve sindirim sistemini düzenleyerek iştah açıcıdır. Uyarıcı olup beden gücünü arttırır. Böbrek ve mesane hastalıklarının tedavisinde kullanılır. Akciğer ve karaciğer hastalıklarına karşı iyi bir önleyicidir. Karaciğer şişliklerini alır. Siniri ve zihni yorgunlukları alarak kişinin rahatlamasını sağlar. Böbreklerde biriken kum ve taşların dökülmelerini sağlar, safra kesesi salgısını düzenler. Kanı zararlı maddelerden temizler. Kurutulmuş yapraklarının suyu nikris ve romatizmaya karşı etkilidir. Bedeni ferahlatarak serinlik verir, susuzluğu giderir. Ağız kokusunu alır, hıçkırığı giderir.
    Ter bezlerini çalıştırarak vücuttaki zararlı toksinlerin atılmasını sağlar. Şişmanlamayı, şeker ve guatr hastalıklarının oluşmasını engeller. Kereviz usaresinin suyu, havuç ve domates suyu ile birlikte karıştırılıp içilirse, vitamin ve mineral bakımından zengin bir karışım elde edilmiş olur. A, B, C vitamini ihtiva eder.


    Funda Yaprağı ( Calluna vulgaris ) (20 gr.)
    Böbrekleri ve idrar yollarını harekete geçirerek vücuttaki ödemi atıyor. Uzun süre kullanımlarda ise kusma, bulantı, tansiyon düşüklüğü gibi çeşitli rahatsızlıklara neden olabiliyor. Dozunun kişinin bünyesine göre ayarlanması gerekiyor.

    Piyasada bulunan birçok zayıflama çayının içerisinde bulunur. Yemeklerden sonra 1 su bardağı kadar içilirse yağların eritilmesinde yardımcı olur. İdrar yolları enfeksiyonlarında etkilidir.

    Biberiye ( Rosmarinus officinalis ) (10 gr.)
    Sindirim sisteminde oluşan aksaklıklarda, kramplar eşliğindeki mide, bağırsak ve safrakesesi rahatsızlıklarında içten, kas ve eklem romatizmasında dıştan kullanımda etkilidir. Sinir sistemini dengeler ve kan dolaşımını güçlendirir. Özellikle alçak kan basıncına karşı kullanılmalıdır. Kronik güçsüzlüklerde, romatizma ve gut hastalıklarında rahatlıklar sağlar. Genel güçlendirici olarak, biberiye katkılı banyolar çok iyi sonuçlar verir. Ama uykusuzluk sorunu olan kişilerin bu banyoları sabah saatlerinde almaları doğru olur. Çünkü biberiye, uyarıcı olarak da çok etkilidir. İçten yapılan tedavilerde, bitki çayı kadar, bitki şarabı da başarılı sonuçlar verir. Mikrobik hastalıklardan ve gripten sonraki güçsüzlük hallerinde, içten çay tedavisi ile kişi kısa sürede güç kazanabilir. Kas ve eklem romatizmasına karşı, bitki tentürü ile yapılan friksiyonlar ve kompresler büyük rahatlıklar sağlar. Ayrıca, biberiye şarabının potenz arttırıcı etkiye sahip olduğu da varsayılır. Ama ille de kısa sürede sonuca ulaşmak için yüksek dozajlarda kullanılmamalıdır!


    Rezene ( Foeniculum vulgare ) (10 gr.)
    Etkin maddeleri anethon ve fenchon olan uçucu yağ, sabit yağ, albümin, şeker.
    Rezene, öksürükte balgam söktürücü, özellikle çocukları yatıştırıcı ve mide şişkinliklerini giderici olarak geliştirilmiş pek çok ilaçta etkin madde kaynağı olarak kullanılır. Kullanımı kolay olduğu için, sindirim sorunu olan bebeklere ve küçük çocuklara rahatlıkla verilebilir. Rezene, sindirim sistemi kramplarını çözücü etkiye de sahiptir. Sütü yeterli olmayan genç annelerin sütlerini arttırır. Bebek mamalarına rezene çayı karıştırıldığında, gaz sancıları görülmez. Rezene, anasonla eşit oranda karıştırıldığında, hem daha etkili, hem de daha lezzetli olur. Sindirim sorunlarından kaynaklanan baş ağrılarını dindirir. Kısaca ve genellikle, sindirim zorlukları, şişkinlik, iştahsızlık, balgamlanma, adet görme zorlukları, yetersiz süt salgılama, karaciğer ve safrakesesi rahatsızlıkları, göz kapağı iltihabı ve sinirlilik hallerine karşı başarıyla kullanılabilir.


    Yeşilçay ( Camellia sinensis ) (30 gr.)
    Yeşil çay; Camellia sinensis bitkisinin yapraklarından elde edilen bir çaydır. Yeşil çay, siyah çayla aynı bitkiden “Camellia Sinensis” ten elde edilmesine rağmen; aralarındaki tek farklılık, işleme tekniğinden kaynaklanır. Yeşil çayın yaprakları, siyah çaya göre çok daha az işlem görür. Yeşil çay bitkisinin yaprakları, taze ve yeşil rengini kaybetmez. Siyah çay bir oksidasyona maruz kalırken, yeşil çay oksidasyona maruz kalmaz ve içerisindeki antioksidan maddelerin azalmasına karşı korunmuş olur .Her iki çayda da kafein bulunur, ancak yeşil çaydaki kafein oranı daha düşüktür. Siyah çayın da, yeşil çayın da antioksidan özellikleri vardır, ancak daha az işlem gördüğü için yeşil çaydaki antioksidan miktarı daha fazladır.

    •Yeşil çay HDL (iyi kolesterol) seviyesini yükseltirken, LDL (kötü kolesterol) seviyesini düşürerek kolesterol dengesinin kurulmasına yardımcı olabilir.
    •Yeşil çay bağırsaklardaki arzu edilen (faydalı) bakterilerin seviyesinin yükseltilmesine ve sindirim sistemine yardımcı olabilir.
    •Antioksidan ve yaşlanma etkilerini geciktirici (anti-aging) özelliğe sahiptir.
    •Sigara kullanımının toksik etkisini azaltıcı etkisi vardır.
    •Kanser riskini azaltabilir.
    •İçeriğindeki EGCg sayesinde, kanser hücrelerinin gelişmesini önleyici etkiye sahiptir.
    •Yeşil çay tümörleri küçültebilir.
    •Ağız kokusunun önlenmesine yardımcı olabilir
    •Kan damarlarını güçlendirir
    •Kan şekerinin düşürülmesine yardım eder
    •Diş çürümelerinin önlenmesine yardımcıdır
    •Alzheimer ve Parkinson’ a karşı önleyici etkisi vardır
    •Anti enflamatuar ve hücre yenileyici özelliği vardır.
    •Artero-skleroz (Damar sertliği) riskini azaltabilir.
    •Damar sertliğine karşı koruyucu ve kılcal damarları büzerek ödem oluşmasını önleyici etkisi vardır
    •Migreni hafifletici etkisi vardır.
    •Virüslere karşı vücut direncini arttırmaktadır.


    • Isırgan Otu ( Urtica sp. ) (20 gr.)
    Bileşim: Yaprakta, Flavon, C vitamini, demir, mineral tuzlar, bitki asitleri, beta sitosterin, amine(histamin).
    Tohumda, müsilaj, proteinler, sabit yağ, carotinoid, clorophyll.
    Kökte, tanen, sterolen, sterylglucosid, lignan.
    Yaprak, tohum ve kökün içerdiği etkin maddeler arasında farklılıklar olduğuna göre, kullanım alanlarının da farklı olması doğaldır. Yani, ille de yaprağın tohumdan veya tohumun yapraktan daha etkili olduğunun düşünülmesi doğru değildir. Önemli olan, onları etkili oldukları alanda, gerektiğince kullanmayı bilmektir. Burada, okuyucunun öncelikle bu konu hakkında aydınlatılmasına çalışılacaktır.
    Yaprak çayının başlıca özellikleri olarak, idrar arttırıcı, ödem çözücü, kan temizleyici, kan yaptırıcı, iltihap giderici, demir eksikliğini giderici ve organizmayı uyarıcı nitelikleri sıralanabilir. Bu temel niteliklerden yola çıkılarak, onun şu hastalıklara karşı başarıyla kullanılabileceğini belirtmek gerekir: Romatizma ve gut, romatizmal eklem deformasyonları, böbrek ve idrar yolları iltihabı, teşhis edilemeyen şiddetli baş ağrıları, prostat büyümesi, mide ve bağırsak ülseri, böbrek ve safrakesesi taşı, güçsüzlük ve bitkinlik halleri, kansızlık ve alyuvarlar eksikliği, demir eksikliği, tüm alerjik rahatsızlıklar( bahar nezlesi dahil), egzama, ergenlik sivilceleri, fistüller.
    Bu hastalıklara karşı uygulanacak yaprak çayı tedavisinin, 2-4 hafta süreli kürler halinde uygulanması gerekir. Bu süre içinde, günde 2-4 bardak bitki çayı, tatlandırılmadan, öğün aralarında, sıcakken içilmelidir. Hiç de kötü sayılamayacak tadını beğenmeyen duyarlı kişiler, örneğin bir küçük tutam nane veya kekik ekleyerek yeni tatlar oluşturabilirler. Ağır kalp ve böbrek hastalığından kaynaklanan ödemlere karşı kullanılmadan önce doktora danışılmalıdır.
    Kökler, eğer istenirse her zaman yaprakla karıştırılarak kullanılabilir. Ama öncelikle, prostat büyümesine karşı, uygulanan tıbbi tedaviyi destekleyici olarak çok iyi sonuç verir. Ayrıca, yalnız veya yaprakla birlikte hazırlanan kaynama suyuyla baş yıkandığında, saç dökülmesi durur, saçlar yoğunluk ve parlaklık kazanır, kepeklenme sona erer.
    Tohumlar, öncelikle organizmayı uyarıcı, güçlendirici ve savunma gücünü arttırıcı özelliklere sahip olduğu için, yaşlıları güçlendirici olarak kullanılmalıdır.
    Yeşil ısırganotu, sapın dibinden kesilerek, romatizma, gut, eklem deformasyonu, siyatik ve lumbagoya karşı, doğrudan hasta bölgelere sürülerek de kullanılır. Bitkinin yakıcı tüylerinin deriyi tahriş etmesiyle, uzun süreli, rahatlatıcı bir sıcaklık oluşur ve ağrılar diner. Başlangıçta rahatsız edici olan deri yanması bir süre sonra azalır ve daha sonra sona erer.


    Mate Yaprağı ( Ilex paraguariensis ) (20 gr.)
    Mate sadece Güney Amerika’da 20 ile 30’cu paraleller arasında yetişmektedir. Brezilya ve Paraguay’da doğal olarak yetişen ve buradan tüm dünyaya ihraç edilen mate yapraklarının doğal bir yenileyici ve tazeleyici olduğu belirtilmektedir.

    Bu etkisini içeriğinde bulunan yüksek orandaki mineral içerikleri ile sağlamaktadır. İçeriğinde doğal olarak kafein içermektedir.

    Kekik ( Thymus sp. ) (10 gr.)
    Öncelikle baharat olarak kullanılır. Yağlı ve ağır yemeklerin tadını zenginleştirir, sindirimini kolaylaştırır. Şifalı bitki olarak kekik, öncelikle kramp çözücü, dezenfekte edici, balgam söktürücü olarak kullanılır. Akciğer ve bronşlar, mide ve bağırsaklar, kekiğin başlıca kullanım alanlarıdır. Bitkinin önemli etkin maddesi olan uçucu yağ, kana karışıp, bronşiyal kasları etkileyerek, krampları çözebilir. Aynı zamanda, o bölgede bakteri oluşmasını önler. Öksürüklerde ve üst solunum yolları iltihabında, çay içimi ve gargara olarak kullanılmalıdır. Kekik, iştah açar ve sindirim sistemini uyarır. Sindirim sisteminde görülen ekşimeler ve kramplı ağrılar geçiştirilir, kötü kokulu ve yumuşak dışkı normale döner. Boğmaca ve öksürük, sinir sistemi zafiyeti, romatizma ve bağırsak hastalıklarına karşı, çay içiminin yanı sıra, kekik banyoları da çok yararlıdır. Güçsüz, zayıf ve solgun çocuklara da kekik banyosu yaptırılmalıdır.
    Kekik çayı ile ayrıca, adet kanamaları dengelenebilir, adet zamanlarındaki kramplı ağrılar geçiştirilebilir, ergenlik sivilceleri tedavi edilebilir. Çay içimi ve kekikle karıştırılmış bal yenmesi ile organizma güçlendirilebilir ve dengeye kavuşturulabilir.
    Kekik tentürü friksiyonları ile, romatizmal ağrılar, sinirsel rahatsızlıklar ve organ titreklikleri tedavi edilebilir. Sıcak kekik yastıkları ağrılı bölgenin üstüne yatırılarak büyük rahatlıklar sağlanabilir. Bu küçük bitki yastıklarını herkes hazırlayabilir.
    Kekik, öksürük ve mide rahatsızlıklarına karşı, başka bitkilerle karıştırılarak, daha da başarılı biçimde kullanılabilir.
    Yan etkiler: Önerilen dozajlar aşılmadığında, bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. Ama kekik yağının içten kullanımında aşırılığa kaçılması, tiroid bezinin işlevini arttırabilir. Kekik çayı içimi ise böyle bir duruma yol açmaz.


    Tarçın ( Cinnamomum sp.) (20 gr.)

    Ruhi sıkıntıları giderir. Sürmenajda faydalıdır. İştah açar. Hazmı kolaylaştırır. İshali keser. Mide tembelliğini giderir. Vücudun direncini artırır. Kadınlardaki beyaz akıntıyı keser. Bağırsak solucanlarının dökülmesine yardımcı olur. Cinsel arzuları artırır.
     
  3. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    Babe Shaq harikasın..Senin bilgilerinle birlikte çok güzel bir başlık oldu..Dilerim verdiğim formülün arkadaşlarımıza bir faydası olur..Ben bu formule güveniyorum çünkü..
     
  4. BaBe ShaQ
    Offline

    BaBe ShaQ Üye

    Katılım:
    21 Ocak 2007
    Mesajlar:
    335
    Beğenileri:
    36
    Ödül Puanları:
    0
    Yer:
    Manisa-Merkez
    Rica ederim..paylaşmak istedim..alternatif tıp ilgi alanım sayılır ..
    Bitkisel yöntemlere bende güveniyorum ve en kısa zamanda bunu bende denicem..
     
  5. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    Alternatif tıpı ben de seviyorum.Biraz da aileden geliyor.Bilgilerimizi paylaşmaya devam edelim..
     
  6. yiit
    Offline

    yiit Yeni Üye

    Katılım:
    26 Ocak 2006
    Mesajlar:
    132
    Beğenileri:
    11
    Ödül Puanları:
    0
    Yer:
    İzmir
    selamlar
    bazı bitkilerin açıklamasında iştah açıcı yazıyor mesela kereviz tohumu
    yaw iştah açarsa daha çok yemezmiyiZ?
     
  7. MK #7
    Offline

    MK #7 Özel Üye

    Katılım:
    30 Ekim 2004
    Mesajlar:
    2.276
    Beğenileri:
    1.522
    Ödül Puanları:
    123
    Cinsiyet:
    Bay

    iştah açma sebebi metabolizmayı hızlandırması olabilir bir de böyle düşün...
     
  8. B3RkOvi
    Offline

    B3RkOvi Üye

    Katılım:
    25 Şubat 2006
    Mesajlar:
    480
    Beğenileri:
    26
    Ödül Puanları:
    0
    Keten Tohumu ile ilgili bir uyari buldum okuyun..


    Diyette kullanılan keten tohumu masum değil

    Diyetlerde kullanılan keten tohumu göründüğü kadar masum değil! Keten tohumu bağırsaklardaki emilimi önlediğinden yağlı dışkı meydana gelir ve yağların atıldığı, zayıflatıcı etkisinin olduğu zannedilir. Gerçekte yemeklerden alınan yağlar sindirilmeden atılmaktadır. Sonuç olarak vücut yağ alamadığı için başka yöntemlere başvuracak ve kilo kaybı gene olmayacaktır.

    Keten tohumu ayrıca emilimi geciktireceğinden diğer ilaçlarla aynı zamanda alınmamalıdır. Apandisit yapabilir. Olgunlaşmamış tohumlar kullanılmamalı, zehirleyebilir.


    kaynak: http://www.afiyetle.com/makale.php?mid=816
     
  9. okko
    Offline

    okko Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2007
    Mesajlar:
    146
    Beğenileri:
    17
    Ödül Puanları:
    28
    onur aldım bu otlaın hepsini dediğin oranda umarım işe yararlar :d
     
  10. manolyasmell
    Offline

    manolyasmell Üye

    Katılım:
    14 Ocak 2007
    Mesajlar:
    23
    Beğenileri:
    4
    Ödül Puanları:
    0
    3 günlük tamamen doğal diyet

    normal çay yerine yeşil çay tavsiye ederim ben.günde kaç bardak içtiğinizi saymaya gerekte yok on bardak onbeş badrak :) hem kilo vermeyi hızlandırıyor hemde yararlı.üstelik çok içince zaten yemek hissi baskılanmış oluyor. sivilce problemi içinde arta kalan posası cilde maske yapılabilir.çinliler niçin okadar ufacık tefecik belli zaten

    building yaparken uygun olmaz ama yeni başlayan yada acil fazlalardan kurtulmak için.. ben bir rejime girmiştim. 3 gün doğal meyve suyu ve yeşilçayla beslendim.daha sonrada bol protein 0 yağ hedefledim ve 4 kg den fazla verdim 3günde.fitness yaptım ve gördüğüm her merdiveni çıktım.meyve suyudaki şeker klori almanı sağlıyor ve krebs döngüsünü sağladığı için yağ yakımı yavaşlamıyor yani vücüt açlık sinyalleri verip kendini korumaya almıyor.yağlar hemen yakılıyor yeşilçayda buna destek oluyor.halsizlik olmuyor ama ağır egzersizde kalp çarpıntısı gibi birşey olabileceğinden herkesin bünyesi dayanırmı bilmem.ama iş akılda bitince ne halsizlik oluyor ne birşey.toksinleride atıyorsunuz üstelik.erkeklerin metobolizması daha hızlı olduğundan daha güzel sonuç alınacağına inanıyorum.
     
  11. yüzbaşı
    Offline

    yüzbaşı Üye

    Katılım:
    30 Ağustos 2006
    Mesajlar:
    19
    Beğenileri:
    1
    Ödül Puanları:
    0
    güzel karışım bizim gibi yağlılar deneyebilir
     
  12. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    Selam,birkaç haftalık kullanımdan sonra bitkisel karışımımla ilgili görüşlerini burada paylaşırsan sevinirim. :) Yeni karışımlar üzerinde çalışmalarım sürüyor...
     
  13. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    İnsan metebolizması günde 16 gram yağa ihtiyaç duyar.Ve yediğimiz her besinde az ve ya çok yağ vardır.Bazen de yağı direkt olarak alırız.Çoğu insan rejimlerinde bile farkında olmadan 16 gramdan fazla yağ alır.Normal beslenmelerde ise bu mikar rahatlıkla 10'larca gram olabilir.Keten tohumu yağın tamamını atamaz.Bu mümkün değildir.Hatta 1/2'siniı bile atamaz.Zaten keten tohumunun kendisi de yüksek oranlarda yağ içerir.Fakat önemli bir miktarını dışkıyla birlikte attığı doğrudur.Örnek vermek gerekirse günde 25 gr. yağ alan birisinin yağ emilimi miktarını 16 gram seviyesine indirgeyebilir.Hatta bu örnek bile abartılı olmuş olabilir.
     
  14. okko
    Offline

    okko Üye

    Katılım:
    19 Ocak 2007
    Mesajlar:
    146
    Beğenileri:
    17
    Ödül Puanları:
    28
    valla onur aslındai lk zamanlar yiyodum ama daha sonra tiksinme geldi otlar ağzımın içinde dişlerime damağıma yapışmaya başladı bazıları için öğütülme notu olmadıı için bende öğütmedim ama bolede yenmioy acaba hepsini öğütümp toz halemi getirmeliyim kısa sürede kesitğim için bi etkisini göremedim dostum
     
  15. ONR
    Offline

    ONR Üye

    Katılım:
    28 Ekim 2006
    Mesajlar:
    121
    Beğenileri:
    22
    Ödül Puanları:
    0
    Rahatsız oluyorsan,çiğnemeden suyla yut.Ben öyle yaptım mesela.Bu arada özeldeki mesajına sonra cevap yazacağım dostum.Şu anda çok acelem var...
     
  16. crespo143
    Offline

    crespo143 Üye

    Katılım:
    31 Mart 2007
    Mesajlar:
    146
    Beğenileri:
    18
    Ödül Puanları:
    0
    Kimse ilaçtan,karışımdam mucize beklemesim.Ama yağ yakımını hızlandırı,sindirimi hızlandırı,metabolizmayı hızlandırır,iştahı kapar bunlar doğrudur
    Birde bir insanın 3 günde 4 kilo vermesi imkansızdır.Hatta 2 kilo vermesi bile mucizelere bağlıdır
     
  17. Excursion
    Offline

    Excursion Üye

    Katılım:
    22 Nisan 2006
    Mesajlar:
    888
    Beğenileri:
    82
    Ödül Puanları:
    0
    Meslek:
    Öğrenci
    Niye vermesin verebilir, kilo dediğimiz şeyden kasıt su'dur yalnız burada..
     

Sayfayı Paylaş