Jusup Wilkosz

Enteresan bir tip sakallar cok orijinal.. Stuttgart'ta salonu vardi, cok eskiden seminere gitmistim, gercekten süper bir genetik..

 

Arnold ve Franco ile idman yaparken

 

sakalsiz hali ama ben sakalli halini daha cok tutuyorum






Jusup'un Hikayesi:

1978'de tradisyonel Mr Germany Secmelerine (VDH) katilarak güclü rakibi Franz Bach'i yendi diyebiliriz. O zamanlar bir gazete söyle yazmisti:

"... Franz Bach 1.incinin aciklandigi sirada tüm üzüntüsünü yüzüne yansitiyordu, ancak jurinin baska bi karar almasi mümkün degildi.."









Devam......
Ayni yil (1978) Jusup sansini yeni gelismekte olan IFBB'nin Mr.Germany'sinde denemek istiyordu. Burada da Franz Bachlla karsilasiyordu..Ancak burada kazanamiyordu Jusup ve "sadece" 2. oluyordu. O zamanlar Jusup'un antrenörü Peter Gottlob bu durumda o kadar sinirleniyordu ki "Sikeee!!!, Sahtekarlik!!!" gibi kelimeler sarfediyordu juriye dogru. Sebep: Kazanan bir stuntman yani dublör oluyordu. Jüride ise en az 1 tane is arkadasi oturmaktaydi ve bir diger jurü üyesi kazanan Josef Laufer'in cok samimi arkadasiydi..ancak resimlere baktigimizda Laufer'in galibeyti kesinlikle haksiz elde edilmistir diyemeyiz.. 3. olan Franz Bach ise kendisini her iki yarismacidan da daha iyi görüyordu ve galibeyeti kendisinin hakkettigini belirtiyordu..Bu yarismanin galibi olan Josef Laufer'den yarisma sonrasi mesleki anlamda artik fazla bisey duyulmamisti..














Bi kac bölüm daha devam edecek arkadaslar bu hikaye...

 

Heybetli bir adam, sakal çok uymuş fiziğine, güçlü, herkülvari bir havası var.
Herkül aslında sakallı olarak ifade edilir Yunan Mitolojisinde, Arnold gibi parlak değildir yani, o yüzden tam Herkülü hatırlatıyor.
Tricepleri çok çok güzel, boyu sanırım 1.83'tü, ilk iki pro yarışmasını kazanmıştı.
7 sene pro olarak yarıştı, dereceleri çok güzeldi, ama Olympia'da 12. olunca 1986'da müsabıklığı bırakmış.
Bence omuzları geniş değil, bu boya, bu kalınlığa daha geniş omuz olsa daha iyi olurmuş.
Yandan triceps pozu en iyiler arasında...

 

3. Foto-Story Bölümü:

Jusup iki tane Almanya Secmelerinde dikkatleri üzerine cekmeyi basardiktan sonra artik uluslararasi platforma cikma karari almisti. Ancak o zamanlarin NABBA Avrupa Sampiyonasinda istedigi dereceyi alamiyordu. Jusup "sadece" 6. oluyordu. Kendisinden daha iyi dereceler alanlarin arasinda Hubert Metz gibi kaliteli yarismacilar da vardi.
Yarismayi daha önce amatör klasmanda da basarilar sergileyen ingiliz Bill Richardson kazaniyordu.

Spor gazetesinin birinde söyle yaziyordu:

...VDH ve Mr.Germany '78 sampiyonu Josef Wilkosch (yanlis yazilmis) rakiplerine nazaran cok ortalama bir vücutla cikmisti yarismaya..uluslararasi platformda tutunabilmek icin henüz eksikleri var gibi gözüküyor..Bu eksiklerini gidermedigi sürece uluslararasi yarismalarda bir cicek saksisi bile kazanamaz..

 

Karasan hikayemin sonunu söylemissin ya


:lol:

 

Vallahi sonradan fark ettim hikayenin devam etmekte olduğunu Ayaz, kusuruma bakma, cok güzel resimler, ama daha vardir devamı.
1978'de Mr. Universe'te Mike Mentzer'a ikinci oluyor, 1979'da Ağır Siklette dünya şampiyonu oluyor.
Bu 1978 Universe eminim enteresandı, Mike Mentzer'ın harika olduğu sene, Jusup'ta çok iyi görünüyor resimlerde.
Gerçi benim anlamadığım, Mike Mentzer, ağır siklette 300 tam puanla şampiyon olan ilk ve tek insan oluyor.
Ancak overall'u alamiyor, overall olan, Tom Platz, çok tuhaf bir ayrıntı.

 

Önemli degil Karasan ben takilmak icin demistim zaten..

evet daha devami var.. ve senin sevdigini bildigim nostaljik resimlerde var.. hepsi eski body dergilerinden, bana göre süper resimler...

4. Foto-Story Bölümü:

Mr. Güney Almanyan'in Secmeleri gibi büyük bir organizasyon kapsaminda Acapulco'da yapilacak olan IFBB-Amatör Dünya Sampiyonasinin elemeleri de yapilacakti..En son Mr.Germany Josef Laufer sakatlandigindan dolayi 3 kisi secilecekti. Ve Jusup yine bir basariya imza atiyordu.. Qualifications'in patronu Jusuptu. Ancak akillarda kalan birsey daha vardi yarismada. O zamanlarin en cok taininan alman vücutcusu Karl Blömer de elemelere katilmisti..kendisi bir cok talkshow-programlarina katildigi icin halk tarafindan taniniyordu. Blömer sportif basariyi 70li yillarin basinda IFBB-Mr.Universum Secmelerinde (ilk resim) klasman galibi olarak elde etmisti. "Blömer definasyonun mucitidir"diye söylentiler bile cikmisti.
41 yasinda elemelere katilan Blömer zor olani basarip elemelerden gecmisti. Ancak kararin aciklandigi sira seyircilerden gelen az miktardaki islik Blömer'i cileden cikarmisti ve seyircilere kizarak abartili bir tepki sergilemisti.
Adeta "bi boktan anladiginiz yok, yasimin ilerlemis oldugunu da dikkate almalisiniz!!!" demek ister gibiydi

Blömer













Bitmez....

 

5. Foto-Story Bölümü:

1978 Acapulco'daki IFBB Mr.Universum yarismasinda Jusup nihayet büyük patlamayi yapmisti. Agir siklette 2. olmustu, ne yaptiysa efsane Mike Mentzer'e yenik düsmüstü. Bu vesileyle de Almanya'nin IFBB organi olan ve Albert Busek tarafindan yönetilen Sportrevue dergisi tarafindan da kesfedilmisti.
Karl Blömer ise yarisma öncesi karbonhidrat yükleme prosedüründe büyük bir hata yapmisti. Yarismaya az bi süre kala litrelerce Cola icerek cok kötü bir formda cikip ancak 15. olabilmisti.
Jusup bu kategoride bir diger efsane Tom Platz'ile karsilasmisti ....






















Devam edecek

(bbszene.de'den ceviridir)[/i][/b]

 

Eline sağlık Ayaz.Adamın vücudunu beğendim zaten benim pro da olsa bi insanda hazettiğim vücut büyüklüğü ve şekli bu.1960-80 yılları arasında çok estetikmiş vücutlar,şimdiki growth yemiş geeksiz derecede aşırı iri vücutlara 10 takar bu yılların vücutları

 

Adamı görür görmez aklıma Herkül geldi.

 

İnsan o sakallara biraz şekil verir ya. Ama gördüğüm kadarıyla vücudunu şekillendirmeyi tercih etmiş, çok da iyi yapmış bence.Eminim kürlüdür ama çok doğal duruyor.weightlifter

 

adama sakal yakışmış ama adamda hacim gözükmüo pek ama güzel vücut yapmış bravo

 

Bence de o yılların vücutçuları daha bir estetik. Zamanla hormonlar azıttıkça vücutlarda da simetri hataları direk göze çarpıyo. Demek ki hormon olayını fazla kaçırmamak gerek.

 

Hormon olayı arttıkça eksilen önemli unsurlardan birisi, "özgünlük"
Bunu birçok eski zaman şampiyonu söylüyor kendileriyle yapılan röportajlarda.
Eskiden diyorlar, "karşıdan gelen bir vücutçunun kumsalda yürürken daha 300-400 metreden kim olduğunu bilirdiniz."
Şimdi ise, ilaçlar fiziğin özgünlüğünü öldürüyorlar, herkesi birbirine benzeyen birer et yığınına dönüştürüyorlar.
Jusup Wiskolz, kalın, ama geniş olmayan, göğüs ve tricepleriyle dikkat çeken, yoğun kaslı bir adamdı.
Şimdilerde, hemen herkeste ileri doğru fırlamış, bizim güzel tabirimizle, camız gibi işkembeli adamlar.
Büyüme hormonu, insülin adamların bel bölgesini, diğer bölgeleri gibi şişirmiş.
Öyle bir durum var ki, adamların muazzam göğüsleri, göbeklerinin gerisinde kalıyor!!!
Biceplerde, üst bacaklarda kendine has bir görüntü giderek azalmakta, bu yüzden eski zamanlarda bu sporu yapanların kişiliği, kendine has bir havası vardı.

 

burası sparta burdan cıkış yok

 

4.resme hayran kaldım, adam olabilecek en estetik vücutlardan birini yapmış.

eski vücutçuların bu kadar sene çalışmaya devam etmesi beni çok şaşırttı. yaşlanınca koltuktan kalkmayan koca göbekli bi amca olacağımı düşünüp korkardım, demek isteyince çalışılıyormuş.

ben eski v.g. ruhunun kalmadığını düşünüyorum(ne kadar o zamanları yaşamamış olsam da). günümüz vücutçularının, sinema için(kevin), yarışmayı bırakınca (flex) vücut çalışmayı bırakmalarını, vücut geliştirmeyi yaşam tarzı değil, para ve ün kaynağı olarak gördüklerini düşünüyorum.
ama eski tüfeklere bakarsak neredeyse hepsi hala bu işin içinde ve çok fit'ler.
umarım hepimiz öyle oluruz ileride

 

Çok doğru bir tespit.
Biz de forumda yorumlarımızla ve tecrübeli sporcu arkadaşların ve üyelerin bugüne kadarki duruşları sayesinde vücut geliştirmeye yeni başlayan arkadaşların, bu sporu ve beraberinde getirdiği yeni düzeni (beslenme, uyku düzeni vb...) bir yaşam tarzı olarak uzun yıllar boyunca benimsemesi adına elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz...

Benim de fikrime göre; bu spora anlamını veren şey uzun vadedeki sürekliliği ve beraberinde getirdiği diğer olguların yaşam şekli olarak benimsenmesidir...

 

Gördüğüm en estetik vücut 2.mesajında ki 11.fotograf muhteşem söylenecek söz bırakmış estetiğinde ötesinde sanırım Olimpia'ya katılmamış katılmasını isterdim boyu 185 sanırım zaten fotograflarda Arnoldla neredeyse aynı duruyor genetikte mükemmel zaten fotograflar için çok sağol ayrıca.