Öncelikle herkese iyi akşamlar, ben vücut geliştirmede (arkadaşların dediği gibi fitness'da aslında) 1 yılımı doldurdum geçen hafta. Ben üniversite öğrencisiyim, haftanın 4 günü okuldayım, 3 günün akşamı da salondayım. 20 yaşımdayım ve 1.83 boyundayım. Başladığımda tam 116 kilo idim, daha önce hiçbir spor yapmamıştım. İlk 1 ay sadece temel ağırlık çalışması ile geçti ve 2. ayda cardio ya başlamamla yaz bitiminde 100'ün altına indim. Fakat sonbahardan bu yana gerek beslenmemdeki bazı düzensizlikler olsun gerek de artık vücudun sanırım eskisi kadar güzel tepki göstermemesi nedeniyle 95-100 kg arasında gidip geldim. 2 hafta önce 94.5'u gördüm ama grip olup yatağa düştüm ve 11 gün salona uğramayınca kendimi 96 kilo buldum gene. Şu anda gene 95'e indim ve bu durum gerçekten çok canımı sıkmaya başladı.
Cardio'ya ilk başladığım günden beri ağırlık çalışmasını bırakmadım, hatta ağırlık çalışmam giderek artarak devam etti, yazın çok tekrar hafif ağırlık ile giderken şu anda 10-8-8-6 tekrarlar ile, kiloyu arttırarak, yani büyüme odaklı bir program uyguluyorum. Ama hala yakmam gereken bir 10+ kg yağ var, karın bölgemde özellikle toplanmış durumdalar ve bu yüzden her ağırlık çalışmasından sonra da 15 dk koşu bandında 10 dk yürüyüş 5 dk koşu, 15 dk da da kondisyon bisikletinde cardio yapıyorum. Son olarak da 75 tane ağırlık ile yarım mekik çekerek soyunma odasına gidiyorum. Nereden baksanız 2 saat geçiyor salonda ve gerçekten çok yoruluyorum.
Sorun şu: Antrenmanların ağırlığından mıdır bilmiyorum, eve gidince iştahımı korkunç bir şekilde açılmış hissediyorum. Eve gelince hemen 1 paket (200-300 gr) tavuk göğsünü tost makinesinde atıp başka hiçbir şey koymadan pişiriyor ve yiyorum. Ama kendimi bazen doymuş hissetmiyor ve daha çok yemek istiyorum. Her aç hissettiğimde de protein tozu/barı vs alacak param olmadığı için gereksiz kalori alıyorum ve bu yaptığım bütün cardio çalışmasını batırıyor gibi bir hisse kapılıyorum. Bir nevi kısır döngü yani.
İnternette aynı anda hem kas yapıp hem de yağ yakmak konusunu, yabancı siteler dahil heryerde okuyup araştırdım, fransızca kaynaklara bile baktım çok şükür dil biliyorum ama bu sorunuma bir çare bulamadım. Hocamla konuştum ki çok iyi bir eğitmendir, eğer istiyorsam sadece cardio yapabileceğimi, ya da gene çok tekrar hafif ağırlık düzenine geçebileceğimi fakat bunu beni kaslarımın küçüleceği nedeniyle moral bozukluğuna iteceğini söyledi. Ama açıkçası şu an bile aynada omuzlarıma, göğsüme ve kollarıma bakıp mutlu olurken karnımdaki yağlar benim moralimi bozuyor zaten. Hoca düşün taşın kararını ver dedi. Siz ne diyorsunuz? Kas büyütmeye ve cardio'ya devam mı yoksa kas büyütmeyi bir kenara atıp yağlara savaş açmak, ondan sonra kas yığmak mı?
Şunu belirteyim ki 1. si gerçekten çok çok zor bir iş, başlangıçta hiç de o kadar zor gelmiyor ama zaman ilerledikçe o antrenmanın verdiği iştahı dizginleyerek düzgün beslenmek, üstüne de salonda cardio ve karın bölgesi hareketleriyle uzayan 2-3 saatlik antrenmanın zorluğu üst üste gelince insanüstü bir disiplin-irade-sabır istiyor. 2. sini şu ana kadar hiç denemedim, hep kas büyütmeyi gözettim.
Olabildiğince açık ve en ufak bir nokta karanlıkta kalmasın tasasıyla yazdım. Uzun oldu ama umarım bilgi ve tecrübe sahibi birileri samimiyetle güzel bir cevap yazar çünkü eminim ki bu ikilemden çooook kişi muzdarip. Şişman olanlar ve dolayısıyla büyük olanlar zayıflardan daha şanslı diyenleri de buradan kınıyorum, o şişmanlar çöp gibi kolları olan zayıflarla anca alay ederler ama zayıf olanların cardio ve diyet gibi bir derdi yok. Biz şişmanlar 3 şeyi aynı anda yaparken onlar tek bir şeyi yapıyor, bunu görün...
Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 20:36 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 20:19 ----------
Abi öncelikle o hareketleri nizamına ve sırasına göre yap. Vücudun şişme ivmesinin en kısa dönemde en yüksek seviyede olduğu zaman bu işin ilk ayıdır. Ben kas ağrısından ilk gün eve döndüğümde lavaboda ellerimi zar zor yıkamıştım. Kafana göre ağırlık çalışması yaparsan ileride o gelişme yavaşlar ve hatta durur. O konuda antrenörünün dediklerinin dışına çıkma.
Su kaybından kilo verip vermediğini anlamanın çok kolay bir yolu var: Antrenman esnasında daima yanında su bulundurmak ve içebildiğin kadar içmek. Ben salona her gittiğimde yanımda 1.5 litrelik bir şişe vardır ve bunu orada her gün bitirmeye uğraşırım.
3. olarak, protein; karbonhidrat gibi vücutta yağ olarak depolanmaz. Fazladan yediğin ve sana enerji veren karbonhidrat, atıyorum şekerin, glikozun fazlası karaciğerde glikojen olarak depolanır. Glikojen depoları da dolunca yağ olarak depolanır. Ama protein bütün organlardaki hücrelerin yenilenmesinde gerekli olan, glikoz gibi görevi enerji kaynağı vazifesi görmek olmayan bir besin maddesidir. O yüzden için rahat olsun. Ha ama atıyorum tavuğu pane harcıyla falan kızartıp yersin, o kızartırken kullandığın yağ sana yağ olarak döner, protein olarak dönmez. Gene atıyorum sakatatlar gibi kendi içinde yağ bulunan etleri tüketirsen gene aynı mantık geçerli olur. Bu yüzden özellikle haşlama yöntemini ve yağsız etleri tercih etmelisin. Okuduğum kadarıyla ağırlık çalışması yapmıyorsun, yağ yakma odaklı bir programın var. Şu an makul miktarda protein alıp doymuş yağlardan ve karbonhidratlardan uzak durman yeterli olacaktır. İleride AÇ'ye başladın mı protein miktarını arttırarak ve gene KH ve yağlardan uzak durarak diyetine devam etmen gerekir.
Genişletmek için tıkla...