1- Ayağa Kalkmaya Karar Vermek

Konusu 'Antrenman Günlüğü' forumundadır ve Emrah Eray tarafından 24 Şubat 2016 başlatılmıştır.

Watchers:
Başlığı izleyen kişi sayısı 1 user .
  1. Emrah Eray
    Offline

    Emrah Eray Üye

    Katılım:
    26 Kasım 2014
    Mesajlar:
    21
    Beğenileri:
    39
    Ödül Puanları:
    23
    Cinsiyet:
    Bay
    Meslek:
    Bilgisayar Programcılığı
    Yer:
    Sinop
    Merhaba arkadaşlar. 1.5 yıldır fitness yapmaktayım ve başımdan geçenleri seri halinde yazmaya karar verdim.

    1- Ayağa Kalkmaya Karar Vermek

    Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü, her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır. - Montaigne

    3. ayın sonunda aynada kendime bakıp hafiften dünyaya yeni yeni gözlerini açan 8 adet baklavalarıma dokunmaya başladım. Yapı gereği ectomorph olduğum için zaten az olan yağlarımı yakmam çokta zor olmamıştı. Kendimdeki bu hızlı değişimi gözlemlemek çok hoşuma gidiyor ve daha çok çalışıp daha çok gelişmek istiyordum. Farklı şınav ve mekik varyasyonları deniyordum. Beslenmeme ise artık iyice dikkat eder olmuştum. Kola, cips gibi fayadan çok zararı olan abur cuburlardan uzak duruyor zaten alkol ve sigara kullanmadığımdan kullananlarında yanında da bulunmuyordum. Onların yanında bir dakika da bulunsam, pasif içici olacaktım ve harcadığım emeklere ve döktüğüm terlere ihanet edecektim. Bunu yapamazdım.

    Son antremanımın üzerinden 4 gün geçmişti ve kas ağrılarım iyileşmişti. Akşam 22 suları ve kalkıp çalışmaya karar verdim. Yorgundum ama o an kalkmalı ve çalışmalıydım. Sanki başka çarem yokmuş gibiydi. Yapmalıyım diyordum kendi kendime. Başaracağım. Bu kadar gelişmişsem daha gelişebilirim. Başka hiçbir şey düşünmüyordum. Tek bir iteğim vardı: Hayallerimi gerçekleştirmek. Eşofmanlarımı giyip kulaklığımı taktım ve 1 litrelik su şişemi alıp çalışma alanıma gittim. Merdivenleri çıkıp kendi imkanlarımla yaptığım çalışma alanıma göz attım... Gülümseyerek "Merhaba dostlarım."

    Çalışma Alanım
    Yeni ev yapırduk ve 1. katını ve hasırını atmıştık. Benimde içinde geniş, sakin ve gece gökyüzündeki yıldızların parıltıları, dolunayın dansı eşliğinde keyifle çalışabileceğim fırsatım olmuştu. 2 adet 5kglık dambılım vardı. Arkadaşım çalışmak için almıştı ve birini balkondan düşürüp kırmıştı. Onun dışında annemin çamaşır suyu bidonlarına kum doldurmuştum ve onlarla kanat, sırt ve trapez çalışıyordum. Sağ kolumu çalıştırmam içinde kemerlerim vardı.

    Merhaba, dostlarım.
    4 gün önce onları bıraktığım gibi sıralı bir köşede sessiz sakin gelmemi bekliyorlardı. Onları kaldırıp indirmemi, kaldırırken zorlandığımda çıkardığım sesleri, setim bittiğinde dizlerimin üzerine çöküp o anlamlı anlamlı dolunaya bakışımı özlemişlerdi. Anlamlıydı bakışlarım. Çünkü o gün gelecekti ve tekrar buraya geldiğimde, bugünlerim; azimle ve kararlılıkla fakat çocukça çalıştığım bu günlerim gözümün önünde belirecekti. Nerden nereye geldiğimi hatırlatacaktı o anılarım. Ve o ağırlıklar, gökyüzündeki gümüş ay ve parıldayan o yıldızlar şahit olacaktı...

    Para için satmadım kendimi, başarıya büyük bir bedel ödedim… - Oscar Wilde
    Suyumu yudumluyor ve yıprattığım o bölgeyi esnetiyordum. Kulaklığımdaki Craig Armstrong'dan çalan Escape beni dahada motive ediyordu.

    Ne kadar çok acıya katlanırsam o kadar çok başarı elde edecektim. Setlere ve tekrar sayılarına başından beri uyum sağlayamadığımdan bende belli bir sayı değilde dayanabildiğim kadar tekrar yapıyordım. Çalıştığım bölgeye odaklanıyor ve o kasın yanma hissine yoğunlaşıyordum. Yaptığım en büyük hata sırt çalışırken; Ayakta Eğik Duruş Bar Çekme yaparken belimi hareketin yapılması gerektiği gibi yapmamamdı. Taki bunu belimdeki dayanılmaz ağrılara dayanamayıp, hareketi araştırdığımda farkettim. Çok çalışıp daha çok başaralı olacağım derken az daha sakatlanıyordum.

    Hiçbir zaman dğruluğu konusunda bilmediğimiz hareketleri veya besinleri kullanmamalıyız. Zaten çok yavaş gelişiyorken birde hatalarla vakit kaybetmemeliyiz. Elbette o hatalar sayesinde öğreniyoruz bir çok şeyi fakat iyi beslenemediğinden dolayı iyileşme süre uzuyor ve kaslar gerekli besin gelmediğinden dolayı zayıf düşüyordu.

    O gece saate baktığımda 12yi geçmişti. Farkında olmadan 2 saat çalışmıştım.

    Eğer doğru bilgilerle doğru şekilde çalışıldığında, çalışmanın karşılığı olarak güzelde beslenildiği vakit gelişim kendini gösteriyor. Gelişemeyenler dönüp antremanlarını ve beslenmelerini, gelişenlerle bir kıyaslasın emin olun bir ton eksik çıkacaktır. Bence bu işte genetik sadece estetik açıdan rol oynuyor. Vüvut tipi gelişimde etkili oluyor fakat yine iş azim, inanç ve hedeflerde bitiyor.
    Eğer katılmayanlar varsa; Valentin Mitev'i bir araştırsınlar. Genetiği çokta iyi olmamasına rağmen bence başarmış.

    Kaynak: http://emraheray.com/ayaga-kalkmaya-karar-vermek/
     

Sayfayı Paylaş