Ekstra Glutamine Gerek(siz)liliği ve Bağışıklık Sistemi Üzerinde Etkileri

Glutamine vücutta en çok bulunan aminoasit çeşidir. Normalde vücut kendisi için gereken glutamine’i rahıtlıkla üretebilir. Ama yaralanmalarda ve çok ağır egzersizler sorası vücudunuz daha fazla glutamine’e ihtiyaç duyabilir. Glutamine’i çoğu akciğerlerde üretilip kaslarda depo edilmektedir.

Glutamine vücuttaki zehirli maddelerin atılmasında kullanılır. Bağışıklık sisteminize yardımcı olur ve beyin aktivitelerinde ve sindirimde rol oynar.
Genellikle supplement kullanmadan glutamine ihtiyacınızı vücudunuz karşılar. Sakatlıklar, ameliyatlar, bulaşıcı hastalıklar sizin glutamine ihtiyacınızı artırır ancak bu zaman dilimde glutamine supplementi kullanmak faydalı olacaktır.

Kullanım Alanları:

Ciddi sağlık koşullarında vücut kortizol hormonu salgılar bu da sizin glutamine deponuzu boşaltır. Klinik bulgular glutamine’in bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskini azallattığını kaydetmiştir.

Maraton sporcuları gibi dayanılıklık içeren sporlar yapan atletlerin glutamine seviyesi belki azalabilir. Bu da onların nezleye yakalanmasını kolaylaştırır. Yine atletler üzerinde yapılan klinik bulgularda glutamine kullanımı sonucu atletler daha az bulaşıcı hastalıklara yakalanmıştır. TABİKİ, normal şiddet antrenman yapan sporcular için aynı gereklilik yoktur.

Bazı araştırmalar kansere yakalanların glutamine seviyesi düştüğü için kullanmasının fayda göstereceğini kaydetmiştir.


http://www.umm.edu/altmed/articles/glutamine-000307.htm

Çeviren: RaJeV

 

RaJeV,çeviri için eline sağlık.fakat yanlış anlama ama buna yakın bilgiler vardı zaten forumda.ayrıca glutamin akciğerde üretilmez,karaciğer yazacaktın heralde
ayrıca başlığın neden öyle onu da anlayamadım.glutaminin gereksiz olduğunu düşünmüyorum asla.eğer başlangıç seviyesinde değilseniz orta ve ileri seviye antremanlarda glutamin kullanılmalı bence.sadece immün sistem üzerinde değil birçok fonksiyonu olan bir amino asittir.

 

Makelede maraton koşucusu gibi dayanıklık antrenmanı yapmıyorsanız ki orta seviyedeki bi sporcu için gereksiz olduğunu tespit edelmiş.
Olaylara bakarken artık bence, düşünmüyorum gibi şeyler yerine bilimsel bir şey ortaya koyarsanız biz de dikkate alırız. Çünkü glutamine üstünde hep kulaktan dolma bilgiler yada supplement satıcıların satış reklamlarını görerek yazılar yazılıyor
Ayrıca burada glutaminin faydasız olduğu söylenmemiş. Sadece gereken glutamini vücudun kendisi ürettiği tespit edilmiş. Hastalık durumları dışında supplement olarak alınması gereksiz bulunmuş.

 

Tesekkurler Rajev. Guzel bir yazi. Makaleleri linkleyerek yaziyor olman da cok iyi oluyor bu arada. Boyle referansli yazildiginda insanin icnden daha da ilgiyle okumak geliyor.

Immune sisteme etkisi bence var. Isteyen denesin. Grip olacakmis gibi hissettiginizde gunde 30-40gr arasi glutamine ve yuksek doz c vitamini alin geciriyor. (Gunde 3gr kadar) Glutamine ozellikle yuksek doz olmali ama yoksa cogunu bagirsak kendi yapisi icin aliyor. Tabi bir kerede degil, gun icine yayarak.

Surekli almak gerekmiyor o yuzden. Ben 300gr aldim dolapta duruyor. Kotu hissettigmde mutfagin onunden her gectigimde bi kasik atiyorum. Birazda c vitamini. Direnci iyice arttiriyor ikisi.

 

Aynen bende antreman suyumun içine c vitamini ve glutamin koyup içiyorum.Haftada 2 kez.

 

Immunesi eksik kalsın , günde 30-40gr TR şartlarında glutamine ,ev kirasına eş değer

Forumda son zamanlarda çok yararlı paylaşımlar yapılıyor (bilimsel makale bazında)
Yabancı dil bilen arkadaşların katkılarının devamı dileği ile.

1-1.5 yıldır bunları sürekli söyleyen ve çevrem tarafndan iplenmeyen biri olarak , bu paylaşımlar tam referans niteliğinde

 

Günde 30-40 gram zaten gereksiz.
Hastalık dönemlerinde bu miktara çıkılabilir.
İleri seviye sporcuların günlük 5 gr almasını düşünsek fiyatı diger supplementlere göre daha ucuza geliyor.

 

Eksik yazdim sanirim? Yalnis anlasilmis.

Ben glutamine normalde kullanmiyorum. Sadece hasta olacagimi hissettigimde yuksek doz aliyorum. Yoksa grip olmazsam dolapta 1 sene yatar. Kapagini acmam.

Gunde 5 gramdan fayda beklemek cok buyuk hayalperestlik. Klinik deneylerde kilo basina 0,4gr gibi degerler veriliyor bagirsak emilimi yuzunden. 5gr alcaksaniz hic almayin zaten vucut kendisi yeterince sentezliyor ve yiyeceklerden de aliyor.

Tabi burda yuksek doz c vitamini de onemli. (Hasta olmadan kullanirken) yoksa tek basina glutamine birseyi gecirmiyor pek.

Ozetle spor adina son derece gereksiz bir supplement

 

RaJeV,yanlış anlama ama oradan buradan gördüğüm bilgileri yazmıyorum buraya.ben bir biyokimyacıyım yani protein,yağ,karbonhidratın insan metabolizması üzerindeki etkilerini gayet iyi biliyorum.
Elimde glutaminin immün sistem üzerindeki etkileri ile ilgili pdf. olan bir dosya vardı lakin boyutu büyük olduğundan elimde yazmak durumunda kaldım.umarım faydalı olur.

Glutamin
Kanda serbest olarak en fazla miktarda bulunan amino asittir.Hızlı çoğalan hücreler (kan hücreleri,enterositler,kök hücreler,kanser hücreleri,vb) için önemli bir besin olmasının yanında bir antioksidan olan glutatyon,pirimidin nükleotitleri ve gama-aminobütirik asit sentezinde yer alır.Ayrıca organlar arası nitrojen transportu için önemlidir.N-asetilglukozamin ve N-asetilgalaktozamin sentezi yoluyla müsin oluşmasını arttırarak bağırsak mukozal bütünlüğünü sağlamaya da katkıda bulunmaktadır.”Heat-Shock Protein” sentezi yoluyla sitoprotektif etkisi de vardır.Yüzey antijenlerinin ekspresyonunu arttırır,ağır hastalarda deprese olmuş monosit ve Th2 lenfosit yanıtlarını düzeltir.Sitokin (TNF-α,IL-6 ve 8) salınımını azaltır,endotoksemiye bağlı organ zedelenmesini ve ölümünü azaltır.Hastalık ve yaralanma durumlarında “cell-signaling molekül” olarak görev alır.Metabolizma,sinyal iletimi,hücre defans ve onarımı ve hücreler arası sinyal yollarının aktivasyonu ile ilgili pek çok genin ekspresyonunu regüle eder.Doku kültürlerinde lenfositler,makrofajlar ve nötrofiller çok miktarda GLN tüketirler ve bu hücreler çoğalmak ve işlevlerini yapabilmek için GLN ye gereksinim gösterirler.GLN insan nötrofillerinin in vitro bakterisidal etkilerini arttırır.Böbreklerde asit-baz dengesinin sağlanmasında da,amonyum sentezi yoluyla,önemli rol oynar.Diyetle alınan glutaminin çoğu enterositlerde sitrüline (sitrülin de böbreklerde arjinine çevrilir) çevrilerek portal vene verilir.Stres durumlarında gereksinimin artmasına bağlı olarak eksikliği görülebilir ve bu durum glutamini şartlı esansiyel amino asit yapar.En fazla endojen GLN sentezinin yapıldığı yer kaslardır ve stres durumlarında glukokortikoidlerin artışına bağlı olarak sentez hızı artar.Sonuçta GLN sentezi için kas proteini yıkımı başlar.Ağır hastalarda kastaki serbest GLN düzeylerinde dramatik azalmalar olmaktadır.Katabolizmanın arttığı durumlarda dışarıdan verilmesi kas kütlesinin korunmasını sağlar.GLN,ağır hastalarda bozulmuş olan monosit/makrofaj,lenfosit ve nötrofil işlevlerini düzeltir.Doku kültürlerinde eksik olması enterositlerin apoptozisine neden olur.Yoğun bakımdaki bir hastanın kan glutamin düzeyinin düşük olması mortalite için bağımsız bir risk faktörüdür.Enteral veya parenteral verilmesi travma ve kritik hastalarda pnömoni ve enfeksiyöz komplikasyonları,yoğun bakım ve hastanede yatış süresini ve daha az belirgin olmakla birlikte mortaliteyi azaltmaktadır.Peritonitli hastalar,kemoterapi ve kemik iliği nakli sırasında görülen mukozitin önlenmesinde yararlı olduğu bildirilmekle birlikte kısa bağırsak sendromunda yararı gösterilememiştir.Genellikle sonuçlar tartışmalıdır.Kemik iliği nakli yapılan hastalara GLN verilmesinin enfeksiyon sıklığını ve yatış süresini azalttığını bildiren çalışmalar yanında etkisinin olmadığını belirten çalışmalarda vardır.GLN verilen hastalarda kemik iliği nakli sonrası total lenfosit sayısı,T lenfosit,CD4+ ve CD8+ lenfosit sayısı daha fazladır.Cerrahi hastalarda ve ağır tıbbi hastalarda ise GLN eklenmesinin enfeksiyon sıklığını azalttığı,cerrahi hastalarda yatış süresini,ağır hastalarda ise mortaliteyi azalttığı belirtilmektedir.Sıçanlarda yapılan bir çalışmada preoperatif ve postoperatif GLN desteğinin bakteriyel translokasyonu ve villus atrofisi şiddetini azalttığı gösterilmiştir.Enteral GLN desteğinin bağırsaklarda bakteriyel translokasyonu azaltarak enfeksiyon sıklığını azaltacağı belirtilmektedir.Total parenteral beslenme sırasında verilmesi de GİS atrofisini önlemede yararlıdır.Yanık hastalarında glutamin desteği gram-negatif bakteriyemiyi azaltmaktadır.
Glutaminden zengin beslenme çoklu travmalı hastalarda immünolojik parametrelerde iyileşme yapar,ağır hastaların bakımında harcamaları azaltır ve kemoterapiye bağlı mukozit sıklığını ve şiddetini azaltır.Çoklu travma hastalarında GLN plazma düzeyleri düşüktür ve GLN,arjinin,nükleotidler ve ω-3 yağ asitlerini içeren beslenme majör enfeksiyöz komplikasyonlarını azaltır.Sadece enteral GLN verilmesi de çoklu travma hastalarında enfeksiyon (pnömoni,bakteriyemi,sepsis) sıklığı azaltır ve serum tümör nekrozis faktör (TNF) solubıl reseptör düzeylerini azaltır.Perioperatif dönemde GLN desteği nitrojen dengesini iyileştirir,lenfosit çoğalmasını sağlar,lökositlerden sisteinil lökotrien yapımını arttırır ve hastanede yatış süresini kısaltır.Ayrıca total parenteral beslenmede bağırsak lenfoid sisteminde görülen sellülaritede azalmayı hafifletir ve üst solunum yollarındaki immüniteyi iyileştirir.
Bir hastaya GLN vermenin en iyi yolu parenteral yolla vermektir.Enteral yolla verildiğinde katabolik olaydan hemen sonra ve diğer amino asitleri de yeterli dozda içerecek şekilde verilmelidir.Enteral verilen glutaminin %50-70 i enterositler ve karaciğer hücreleri tarafından kullanılır.Verilen GLN dozu ne kadar yüksek ise kana (kas dokusuna) geçen oran o kadar fazladır.Yararlı sistemik etkilerinin elde edilmesi için kan ve kasta normal düzeylerde GLN elde edilmelidir.Prematüre bebeklerde ise az dozda da olsa enteral GLN verilmesi sistemik etkileri gözlenmeksizin bağırsak matürasyonunu arttırmak açısından yararlı olabilir.Genel önerilen dozu total proteinin %20-30 u kadardır.Yararlı etki için 0,2 g/kg/günden daha yüksek dozda (0,2-0,5 g/kg/gün) verilmelidir ve bu dozda bir yan etkisinin olmadığı belirtilmektedir.Yararlı etkilerinin gözlemlenmesi için 3 günlük bir süre gerektiğinden yarar göreceği düşünülen hastalarda erken başlanması ve en az 6 gün devam edilmesi önemlidir.Plazma düzeyi normal (>μmol/L) veya en azından 0,4 μmol’ün üzerinde olmalıdır.GLN,methotreksatın renal klirensini azaltarak toksik etkilerini arttırabilir,bu bakımdan dikkatli olunmalıdır.

Immunonutrition Dr.Hasan Özen Türkiye Klinikleri J Pediatr Sci 2007,3(6):99-104

 

Sevgili AngryHun,
Şimdi senin anlamadığın nokta, Glutaminin supplement olarak alınmasının gereksizliğidir. Ciddi şekilde hasta olmadıkça vücut kendi ihtiyacını karşılayabilmektedir. Senin yazındada dediklerimin zıttını yazmıyor.
Ağır hastalarda kastaki serbest GLN düzeylerinde dramatik azalmalar olmaktadır. Bu kendi bulduğun yazıda yazıyor. Paylaşmadan önce bi okusaydın keşke. Paylaştığın yazının tamamı ciddi şekilde hasta olan kişilere glutamine verilmesi konusunda ki bu da benim paylaştığım yazıyı doğruluyor.

Maraton sporcusu olmadığın sürece yada profesyonel müsabık bir sporcu olmadığın sürece vücudun kendi ihtiyacı olan glutamini üretecektir.

Glutamine tabiki vücut için çok gerekli bir aadır. Kimse bunun zıttını söylemiyor.

Burada kendi söylediğin şeyi doğrulayacak bi makele şunu denemeli: Normal bir sporcunu kendi ihtiyacı olan glutamine üretemez. Dışarıdan mutlaka takviye alması lazım. Kaldı ki böyle bir makale bulamayacaksın.

 

yazdığım yazıyı ve bu konuları mesleğim gereği biliyorum elbette.aslında yakın şeylerden bahsediyorduk ama kendimi tam olarak ifade edemedim kusura bakma.bilgiler için sağolasın,eyvallah.

 

Normal dönemlerde kullanmanın hiçbir mantığı kalmıyor o zaman,bizim pakette dolapta yatacak anlaşılan bu bağlamda beni çok iyi bir şekilde bilgilendiren bir konu oldu bu.
En azından tersi yönde bir makale paylaşılana kadar.

 

Yazı da normal şiddetli antrenman yapan kişiler için gerekliliği yoktur diyor. Kusura bakmayın ama şiddet olayı neye göre belirleniyor. Tabi kaldırabileceği ağırlıklarda çalışan biri için gerekliliği yoktur. Burada ağır şiddetli antrenman yapanlar bir çok kişi var. Ve antrenman şiddeti arttıkça recovery süreci de artacaktır.

Güzel bir bilimsel araştırma fakat buna göre glutamine i normal seviye de kimse kullanmasın. Fakat bunun yanında bu görüşe karşı görüşlerde var.

Bir de RaJeV bunu yanlış anlama sana katılıyorum ama '' bence ve sence '' kısmını artık bırakalım. Bilimsel olarak konuşalım yazmışsın. Bilimsel olarak konuşulabilir ama insanların kendi ve çevresi üzerinde etkilerini görüpte yorum yapma hakkı vardır diye düşünüyorum. Bu sadece sen böyle dedin diye değil. Forumda böyle bir algı var. Bilimsellik önemlidir ama bir kaç sene sonra karşıt bir görüşün doğru olduğunu da öğrenebiliriz. Tarihte bir çok örnek var.

 

30-40 gram alınabiliceğini destekleyen bir makale var mıdır acaba? Yada hastalığı geçirmek için o dozların gerekliliği konusunda? Yanlış anlaşılmasın desteklediğim bir takviye değil ama bu dozajları ilk defa duyuyorum.

Keşke yazının devamı da çevrilseydi aşşağıda dozajlardan, diğer özelliklerinden, sıcakla temas etmemesi gerektiğinden, saklama koşulundan vs bahsediliyor.

Ayrıca şöyle bir durum var. Glutamik asit ve glutamine aynı şeyler değil. Forumda çok detaylı bilgi yok sanırım bu konuda. Şöyle bir başlık açılmış zamanında.
https://www.bodyforumtr.com/vbforum...oyunu-t47134.html?t=47134&highlight=glutamine

 

Forumda supplementlere tamamen karşı olanlar olduğu gibi supplement bağımlısı olup supplementsiz olmaz diyenler de var bence iki görüş de yanlış.

Benim fikrim supplementler olmazsa olmaz değil ama olursa daha iyi olur glutamine için de aynı şey geçerli lütfen hiç bir işe yaramıyor demeyin çünkü yarıyor, temmuzdan beri birşey kullanmadığımı ve herhangi bir eksiklik çekmediğimi belirteyim ama imkan olsa kullanırdım az da olsa olumlu etkileri olurdu, kullandığım dönemlerden biliyorum glutamine,creatin,bcaa kullanırken toparlanma süreci kafadan en az 1 gün kısalıyordu, psikolojik olamaz herhalde.

Ayrıca bilim dün a dediğine bugün b der bir araştırma evet diyorsa diğeri hayır der, her görüş için kaynak bulmak mümkün o sebeple bilimsel araştırmalara körü körüne bağlanıp "sadece" bilimsel kaynaklar üzerinden fikir belirtmemek lazım. Tecrübeli insanların yorumları, kullananların aldığı etkiler de önemli.

 

Rinkushichi
Şöyle bişiy söyliyim ,
Bu tarz ürünlerin gerekli gereksiz işe yarıyor veyahut yaramıyor konusuyla pek ilgilenmiyorum.

Benim ilgilenmem gereken nokta , naturel calısan biri olarak 45-60 dk lık antrenmanda amino havuzunu ne kadar boşaltabılırım?
Bununla ilgili araştırmalar var , bunlar benim dikkatimi çekiyor.

Böyle bir ihtiyaç yok , nasılki glikojen depoları boşalmıyorsa a.asit depolarıda 45-60 dk lık antrenmanda nasıl Takviye alacak duruma gelsin? (Düzgün bir beslenme programı varsayarak yazıyorum bunları)

Kişinin tercihidir muhakkak , ama bu TR piyasasında ufacık etki için supplara bu fiyattan yönelmek bana cazip gelmiyor.
Yurtdısından nasıl supplementi ucuza getirebilirim derdinden ziyade , yediğim gıdaların nasıl doğalını bulurum , nereden alırız(köy tavugu,yumurtası , günlük süt) bunları daha çok düşünmekteyim.

 

Bu iki farklı şeyler bana kalırsa. Sonuçta bu sporda belli bir süre geçirmiş yada araştırmayı seven kişiler bilirler ki öncelik doğal beslenmedir. Doğal beslenmenin arkasından supplement gelir. Ayrıca Türkiye'de malesef herşey gibi supplementler de pahalı. Ve yurt dışıyla Türkiye'de ki supplement algısı tamamen farklı

 

Rin,
Bilim bugun a dedigine yarin b der diye yaklasirsan hicbirsey yapamazsin. Bu desteksiz bir kuskuculuk olur. Bilimin a dedigini a kabul edip calismak bizim yapacagimiz en iyi sey. Bu konuda fazla tartismak istemiyorum. Bilimsel bakis acisini oturtmak lazim.

Ayrica ben supplement karsiti degilim sahsen. Glutamine in tamamen gereksiz oldugunu her yerde soyluyorum ama grip oldugumda kullanmak icin dolabimda 300gr var Ben ihtiyaca gore kullanilmasi icin paylasim yapiyorum. Insanlarin %90i ihtiyaci olmadan supplement kullaniyor. Bunu derken lutfen kendimizi haric tutmayalim.

Kratos,
Yuksek dozlama ile ilgili makaleleri paylasacagim. Su an telefondan yaziyorum. Bir makaleyi forumda bir kac kere paylastim. Agirlik calisan genc erkeklerd yuksek doz glutamine supplementasyonu uzerine. Digeri de glutamine in etkili dozlamasi uzerine (bagirsagin kendisi icin cogunu almasi anlaminda)

 

Şöyle bir durum olsa, bu konuda farklı görüşler içeren 2 makele olsa o zaman siz, bence yada bana göre deseniz sizin görüşünüze saygı duyarım. Ama bu konuda sizin görüşünüzü savunan tek bir bilimsel makale ortada yok, benim araştırdığım kadarı ile. Varsa buyrun paylaşın biz de öğrenmiş olalım. thums:

 

RaJeV en son bir arkadaşla böyle tartışmaya girmiştim arkadaşa ne kadar makale sunsam bile kendisi kabul etmedi. Olan benim zamanıma oldu. Onun için tekrar bunu yapmayacağım.

Ayrıca tek bir bilimsel makale yok demişsiniz bunu nerden biliyorsunuz ? Dünya çapında bir sürü dil ve üniversite var bu kadar emin konuşmak bence hata. Bir diğer nokta da bunu ben yanlış anlamış olabilirim kusura bakmayın ama '' 2 makele olsa o zaman siz, bence yada bana göre deseniz sizin görüşünüze saygı duyarım.'' Buradan bilimsel bir makale konulmadığı sürece görüşe saygı duyulmayacağını anlıyorum. Bunu yanlış mı anladım ? Eğer öyleyse bu forumu kapatalım çünkü bu forumda her şey bilimsel araştırmalara göre yürümüyor.

Edit: Ayrıca ben paylaşılan makaleden yola çıkarak antrenman şiddetine vurgu yaptım. Burada ağır şiddetli antrenman yapan kişiler var dedim. Paylaştığın makale de zaten ağır şiddetli antrenman yapanların kullanması yazılmış. Ayrıca dayanıklılık gerektiren spor sadece maraton koşucuları değildir. Bu noktayı atlamazsanız sevinirim